![]() |
Bizde Böyle Namaz Kılabilirmiyiz |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Bizde Böyle Namaz KılabilirmiyizGeçmiş yıllardan birinde Kayseri halkı neye uğradığını şaşırmıştı ![]() ![]() Kayserili soluk alamayacak kadar bunalıyordu ve Kayseri, yaşanılmaz bir hamam sıcaklığında nemliyken kupkuru kavruluyordu ![]() ![]() ![]() Kayseri'nin bütün meşhur âlimleri, hacıları hocaları bir araya gelip konuştular, birbirlerine danıştılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuraklık biteceğine arttı ![]() Fakat bu günahkâr kimdi? Kim olabilirdi? Meşhur âlimlerin ilmi, derin hocaların olanca derinliği ve hacıların geniş sabrı, taş gibi bir çaresizliğin karşısında dağılıyordu ![]() * * * Hasan Baba, bu sırada geldi Kayseri'ye ![]() Bütün umut kapılarının kapandığı, Allâh'a açılan ellerin titremekten gücünü yitirdiği ve yüzlerin sararıp yüz olmaktan çoktan çıktığı bir sırada… Toprak, en umulmayan bir yerinden yarılmış da bir dupduru su bütün serinliğiyle fışkırmış gibi, uzun beyaz sakallı bir derviş, Kayseri sokaklarında görünmüş; gözleri ve yüzü yerde, adım adım Kayseri'yi dolaşmıştı ![]() Çevresinde yavaş yavaş artan kalabalığın farkında değilmiş gibi şehrin dışına çıkmış, halkın o güne kadar Bozdağ dediği dağa doğru yönelmişti ![]() Nihâyet sessiz derviş Bozdağ'ın eteklerine gelmişti ![]() O âna kadar hep öne eğik olan gözlerini ve başını kaldırmıştı; Bozdağ'a bakmıştı ![]() ![]() Kalabalık, bu kımıldayan dudakların arasından pamuk yumuşaklığında bir sesin çıktığını duydu: "-Destur ya velî! ![]() ![]() Ve aynı kalabalık, hem bu pamuk sesle birlikte dağın kımıl kımıl kımıldadığını; derin, fakat güvendirici ve inandırıcı bir sesin dağın yan belinden aşağı geldiğini gördüler ve duydular: "-Destur seninle biledir, ya Hasan!" Donup kaldılar ![]() Nerden geldiği bile bilinmeyen bu garip dervişi, yıllar yılı Kayseri'yi gölgeleyen Bozdağ nereden tanıyordu? Dağ nasıl konuşuyordu, nasıl kımıldıyordu? Kalabalık, o taş donukluğu içinde şöyle bir dalgalandı ![]() ![]() ![]() O zaman, Hasan Baba, kalabalığa yeni görüyormuş gibi bakmış ve onlara selâm vermişti ![]() ![]() ![]() "-Yâ Şeyh! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba'nın gözleri de şimdi sesi gibi pamuk yumuşaklığındaydı ![]() "-Sizin imamınız var ![]() ![]() Yaşlı Âlim: "-Evet, var ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba'nın yumuşak sesi, bir ricâyı reddetmek korkusuyla endişeliydi ![]() "-Ben size imamlık yapamam, siz bana cemaat olamazsınız ![]() ![]() Kalabalık birden haykırdı: "-Oluruz! ![]() ![]() ![]() ![]() Âlim: "-Sana bir cami yaparız, eğer istersen…" diye devam etti: "Binleri barındıran bir büyük cami yaptırırız ![]() ![]() ![]() Hasan Baba gülümsedi: "-Deneyelim" dedi, yavaşça ![]() Binler, bir ağızdan cevap verdi: "-Hazırız! ![]() ![]() ![]() Hasan Baba'nın önünde ve Bozdağ'ın eteklerinde, binler, binlerden de fazla binler abdest almağa başladı; ikindi ezanı okunurken imâmete geçen Hasan Baba'nın arkasında yüzlerce saf el bağlayıp dîvan durmuştu ![]() Ama Hasan Baba sessiz okumaya devam ediyor, şimdi rükûa varacak sanılırken saatler geçiyordu ![]() * * * İkindi, akşama yaklaşıyordu ![]() Gökyüzündeki taş mavilik, akşam esmerliğinde erimeye başladı ![]() Fakat Hasan Baba hâlâ rükûa varmıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() * * * Bu minvâl üzere saatler geçti ![]() ![]() ![]() ![]() Bu, böylece, ertesi gün sabah namazı vaktine kadar sürdü ![]() ![]() ![]() Yorgun, bitkin, uykusuz ve düşünceleri bile durmuş olan cemaat, yerinden kalkamıyordu ![]() ![]() Hasan Baba dipdiri yüzünü cemaate döndürdü ![]() ![]() "-Biz bu yaşa geldik böylesi namaz görmedik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba: "-Yaaa!" dedi ![]() ![]() "-Bizi de hatırlamalıydın ![]() ![]() Hasan Baba beklemedik bir cevap verdi: "-Siz, namaz kılarken böyle her şeyi ve herkesi hatırlar mısınız?" Âlim de beklemiyordu bu cevabı ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba lâfı değiştirdi ![]() "-Siz, sizi hatırlayanı hatırlamıyorsunuz ki… Kardeşinizi, hemşehrilerinizi bile hatırlamaz olmuşsunuz ![]() ![]() ![]() Cemaat, hep birden, güçsüz ve cılız: "-Hayır! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O zaman Hasan Baba, onlara kambur ekmekçiyi sordu: "-Şehrinizde bir kambur yaşardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Âlim: "-Kovduk onu şehrimizden ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba: "-O sizin hâlinizden utanmazdı da, siz ondan utanırdınız ![]() ![]() ![]() ![]() Kurtuluş çâresinin kimde olduğunu anlamışlardı ![]() "-Nerde o Kambur Ekmekçi? Gidip yalvaralım, biz ettik sen etme diyelim, nerde? Gidip yalvarsak gelir m'ola?" Hasan Baba: "-Gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasan Baba gökyüzüne kaldırdı başını; yeni belirmiş küçük bir yağmur bulutunu gösterdi, Bozdağı'nın yan belinin üstündeydi ![]() "-Şu bulutun altında ![]() ![]() ![]() Cemaat buluta bakıyordu ![]() ![]() * * * Âlim teşekkür etmek üzere, gözlerini Hasan Baba'ya çevirdi ![]() ![]() ![]() Bir çırpıda, yeni adı Hasandağı olan Bozdağ'ın yan beline çıktı cemaat ![]() ![]() ![]() Gelen Kayserilileri de aynı sükûnet ve rahatlık içinde karşıladı ![]() "-Biliyorum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "-Bütün şartların kabul! ![]() ![]() ![]() "-Her şartın kabul ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Güldü Kambur Ekmekçi ![]() ![]() "-Darılmaca yok!" dedi ![]() "-Darılmaca yok! ![]() ![]() ![]() * * * O akşam, Kayseri'nin en büyük camiinde akşam namazına hazırlandılar ![]() ![]() Namazdan önce cemaat: "-Hasan Baba gibi sen de bizi unutma!" dediler ![]() ![]() ![]() "-Olur!" dedi Kambur Ekmekçi; "Hep sizi hatırladım zaten; yine hatırlayacağım, namazı ziyan etmek bahasına bile olsa ![]() ![]() ![]() Ezan, Kayseri'nin üstündeki bütün uğursuzluğu eritir gibi okunup bitti ![]() Kambur Ekmekçi: "-Allâhu ekber ![]() ![]() Müezzinler bir ağızdan: "-Allâhu ekber…" dediler ![]() ![]() Olanlar bundan sonra oldu işte ![]() Cemaat, Kambur Ekmekçi'ye: "-Bizi hatırla! ![]() ![]() ![]() ![]() "-Ey Âlim!" dedi yüksek sesle ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kambur Ekmekçi arada bir duruyor: "-Bizi hatırla dediniz hatırlıyorum işte, darılmaca yok, iyi dinleyin; filânca bey, sen de dinle ![]() ![]() ![]() ![]() * * * İlkin, şaşırmıştı millet, sonra utanmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bomboş câmide, Kambur Ekmekçi, tek başına akşam namazını kıldı ![]() Namazdan sonra el açtı, Allâh'a duâya başladı ![]() Derler ki, bu duâ sabaha kadar sürdü ![]() ![]() "-Şimdi gönder, artık Rabbim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|