Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
armağan, ilahi, meclis

İlahi Armağan -20- Meclis

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -20- Meclis




20 MECLİS


Bu konuşma Cuma sabahı medresede yapıldı
Konuşma tarihi: Hicrî 12 Şevval 545, Milâdî 1150


Ey şu beldenin halkı, sizde nifak çoğaldı, ihlâs azaldı Sözler çok; fakat onlara uygun iş yok İşi olmayan söz, hiç bir şeye yaramaz Sahibine felâket getirir, kurtuluş getirmez Önüne iş gelmeyen söz, kapısız eve benzer, merdivensiz binadır İçinden iyilik geçmeyen ha­zineye benzer Yalnız söz, kuru davadan ibarettir Boş söz, ruhsuz ka­lıba benzer, o bir put gibidir Ayağı yoktur, eli yoktur, bir şey tuta­maz Yaptıklarının çoğu ruhsuzdur İşlerin ruhu ihlâs, tevhid ve Al­lah'ın Kitabı’na yapışmaktır Peygamber’in (sav) âdetlerine uymak­tır Gafil olmayınız Şu anda yaptığınız kötülükleri iyiliğe çeviriniz, isabet olur Emirlere uyunuz Yasakları bırakınız; kader karşısında uysallık gösteriniz
Halktan çok azı Mevlâ şarabını içer Ülfet ve müşahede âlemine pek azı geçebilir O'na yakın olan az bulunur Mevlâ'nın yakınlığına eren, kader ve belâ üzüntülerini bilmez, günleri darlıkla geçer; ama farkında değildir Allah'a hamd eder, şükreder
Vasfı anlatıldığı gibi olan büyükler, Mevlâ'ya itiraz etmediler Hâllerine şükrettiler, ereceklerine bunun için erdiler Bu hâle erene her şey lâyık
Size gelen belâ Allah yolcularına da gelir Onların bir kısmı sab­reder Diğer kısmı sabrı da bırakır Kendinden geçer Belâdan darlanmak iman zayıflığındandır O anda iman çocuktur Belâ zamanı sabretmek, imanın gençlik çağıdır Belâ geldiği zaman, kaderin bir icabı bilip uymak imanın yetişkin çağıdır Belânın getirdiği bütün hâllere razı olmak, Hak ilmine ermekten, O'na yakınlıktan ileri ge­lir Kalp ve sır Hakk'a yakın olduğu zaman belânın hiç bir şeyi do­kunmaz Bu durum, müşahede ve hâl dili ile konuşma âlemidir İman sahibi iç âlemini dış varlığına ve yaratılmış bütün varını Hakk'a ile­tir Mevlâ katında bütün varlığını eritir Mevlâ dilerse onu tekrar halka gönderir Dağınık işlerini bir araya getirir Kıyamet günü hal­kın cesedini dirilttiği gibi onun dağınık hâllerini de toparlar
Kıyamet günü insanların bütün azaları tümü ile dağılır Sonra İsrafil'e emrolunur; sûra üfler, her şey yerli yerine gelir Bu, halka göredir Allah yolcuları, halktan ayrı bir hâl taşırlar Hak’tan gelen bir nazarda ölür, bir nazarda dirilirler
Sevginin şartı, sevilene karşı irade sahibi olmamaktır ve onu de­ğil, dünyayı, âhireti ve halka dair cümle şeyi bırakmaktır Allah sev­gisi kolay değildir O iddia ile olmaz Sizden herhangi biri bu hususta iddia sahibi olursa, sevgiden uzaktır Birçok iddia sahibi olmayanlar vardır ki, Hak katında mekân tutmuştur

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -20- Meclis

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -20- Meclis




İslâm dinine girmiş olanlardan hiç birini hakir görmeyiniz Hak sırrı onlarda boldur Nefislerinizi, onlara karşı tevazua alıştırınız Allah'ın kullarına büyüklük satmayınız Gaflet hâlinden uyanınız Siz büyük bir gaflet içindesiniz Sanki hesabınız görülmüş, sıratı geçmişsiniz ve cennetteki yerinizi görmüşsünüz! Bu aldanış nedendir? Her birinizin Allah'a karşı çok isyanı vardır Bu isyandan kimse tevbe etmiyor ve hâlini düşünmüyor, öyle sanıyor ki, hataları unutuldu Halbuki, yerine ve tarihine göre onlar defterinize yazılıdır Onların azı da çoğu da sorulacak, ona göre ceza veya mükâfat verilecek
Ayılınız, ey gafiller! Uyanınız, ey uykudakiler! İlâhî rahmete varlığınızı atınız Bir kimsenin hatası çoğalırsa onun hâli fenadır Bunlar üzerinde ısrar ederse küfre gidebilir Yaptığına pişmanlık duymayanın sonu acı gelir İşini derlemeyecek olursa sonundan korkulur
Ey dünyası ile âhiretini elden çıkaran kişi; ey halkı alarak Hâlık'ı bir yana bırakan adam, korkun yalnız maddî ihtiyaçtan Zen­ginlik çabası dışında işlediğin bir şey yoktur
Yazık sana! Neler düşünüyorsun? Rızkın vaktiyle ayrılmıştır; artmaz ve eksilmez Öne alınmaz, sonraya kalmaz Hakk’ın kefaletine inanmıyorsun Bütün hırsın, sonu olmayacak şeyi aramakta Bu kö­tü hırsın seni hakikî bilgi sahiplerinin huzurunda olmaktan alıkoy­du Hayır işlerde bulunmak sana nasip olmuyor Çünkü hırsın var Kârın eksilecek diye korkuyorsun Zararının azalacağını sanıyorsun, bilâkis artar
Yazık sana, ana karnında seni kim besledi biliyor musun? O hâl­de iken sen neydin, şimdi nesin? Kendi varlığına ve halka dayanmak­tasın Parana ve puluna itimat ediyorsun Ticaret işindeki bilgine güvenmektesin Bölgenin şahı bugün var, yarın yok olabilir; ona gü­venmek akıl kârı değil, sen, ona güvenmektesin Allah'tan başka her kime itimat edersen o senin ilâhın olur Her kimden korkuyorsan, ona tapıyorsun demektir Her kimden, iyilik ve zararı görüyorsan onların asıl yürütücüsü olana inanmıyorsun, küfürdesin ve onlar sana ilâh oluyor
Yakında belgeni verirler Aziz ve Celil olan, senden gözünü, ku­lağını, malını, kuvvetini alır Bütün güvendiğin şeyler gider, kaybo­lur Kullarla aran açılır Onların sana karşı kalbi katılaşır Ellerini senden çekerler Seni işinle baş başa bırakırlar Kapılarını yüzüne vu­rurlar İcabında seni kapı kapı dolaştırırlar Bu arada bir lokma da­hi vermezler Çağırsan yardımına koşan olmaz Bunlara sebep, senin şirk ehline karışmış olmandır Hakk'ın gayrına güvenmiş olmandır O'nun nimetini başkasından görüp bilmendir Ve O'ndan gayri kimselerden yardım talebinde bulunmandır
Anlattığım hâlleri halkın çoğunda görüyorum Hele isyankâr olanların hemen hepsinde oluyor Onlardan tevbe edenler kurtulu­yor, işi anlıyorlar, hatalarından çekiliyorlar Bu kez rahmet nazarı onlara yetişiyor ve lütuf kapısı açılıyor

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -20- Meclis

Eski 08-02-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -20- Meclis




Ey Allah'ın yaratmış olduğu kimseler, tevbe ediniz Ey bilginler ve fıkıhçılar, sizin her biriniz tek tek tevbeye muhtaç Ölüm ve di­rim haberiniz bende Sizin ilk hâliniz bana açıldığı zaman, son du­rumunuzu gördüm Benden bir şey saklayamazsınız Malınızı nasıl kazandığınızı saklamış olsanız, onun helâl veya haram olduğunu an­larım Eğer sadaka verirseniz, fakir kimselere mal dağıtırsanız, yav­rularınıza bol yedirirseniz, o malınız helâldir Aksi oluyorsa değildir Doğru kimselere ve seçme insanlara malınız nasip oluyorsa, onun aslı tevekkül ve ihlâsla kazanılmış demektir
Sokaklarda aranıza girmem Sizden ayrı dururum Lâkin, Mevlâ bana bütün hâlinizi bildirdi Malların hangi yollardan kazanıldığını öğretti

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.