Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hutbe, rabbimizi, tanıyalım

Rabbimizi Tanıyalım (Hutbe)

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Rabbimizi Tanıyalım (Hutbe)




Rabbimizi Tanıyalım

Aziz ve muhterem Müslümanlar!

Hutbemiz mârifetullah hakkındadır

Unutmayalım ki, "İnsanın bu dünyaya gönderilmesinin hikmeti ve gayesi, Halik-ı Kâinat'ı tanımak ve O'na îman edip ibadet etmektir Ve o insanın vazîfe-i fıtratı ve farîza-i zimmeti mârifetullah ve îman-ı billahtır Ve iz'ân ve yakîn ile vücudunu ve vahdetini tasdik etmektir

Evet, fıtraten daimî bir hayat ve ebedî yaşamak isteyen, bu kısa fânî dünya hayatına razı olmayan ve hadsiz emelleri ve nihayetsiz elemleri bulunan bîçâre insana elbette o hayat-ı ebediyyenin üssü'l-esası (temelinin temeli) ve anahtarı olan îman-ı billah ve mârifetullah ve vesilelerinden başka olan şeyler ve kemalatlar o insana nisbeten aşağıdır, belki çoğunun kıymetleri yoktur"

Evet, "Allah'ı tanımayanın dünya dolusu belâ başında vardır Allah'ı tanıyanın dünyası nurla, manevî sevinç ve sürurla doludur Derecesine göre îman kuvvetiyle hisseder"

Allah'ı tanımaya mârifetullah denir En geniş ve nurânî fen, Allah'ı tanımaktır Gayelerin gayesi, bütün gerçek ilimlerin temeli, mâdeni ve ruhu Allah'ı tanımaktır Bütün ilimler Allah'ı tanıtırlar Kâinatta var olan herşey Allah'ı tanıtmak ve göstermek için Allah tarafından açılmış bir penceredir Meselâ insan, en güzel bir penceredir Allah'ın isimlerini ve sıfatlarını göstermek için en güzel şekilde yaratılmıştır

Allah'ı tanımayan, âhireti bilmeyen, günahları düşünüp tevbe istiğfar etmeyen insan, çok dehşetli bir hastadır Bu dünya kadar hastalıklı vücudun ilâcı ve şifâsı, îman ve mârifetullahtır Kâdir-i Zülcelâl'in kudretine ve rahmetine sığınmak ve O'na dayanmaktır

Aziz mü'minler! Hiç şüphe yok ki, şu acip âlemin bir müdebbiri ve şu muntazam memleketin bir mâliki, şu mükemmel şehrin bir sahibi, şu musanna sarayın bir ustası vardır

Bilirsiniz ki, "Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz ollamaz Bir harf kâtipsiz olamaz" Son derece muntazam şu dünya, şu kâinat nasıl hâkimsiz olur? Elbette olmaz! Biz eserlerine bakıp O'nu tanımalıyız

Bize Rabbimizi tarif eden üç büyük küllî muarrif var: Birisi şu kâinat kitabıdır ki, Allah'ı tanıtan deliller ve burhanlarla doludur

İkincisi, kâinat kitabının en büyük âyeti, yeryüzü mescidinin en büyük imamı, Hâtemü'I-Enbiyâ Hz Muhammed'dir (sav)

Üçüncüsü de, Kur'ân-ı Azîmüşşan'dır

Allah'ı tanımak, Allah Resûlü'nü tanımak, dinlemek ve itaat etmekle mümkün olur

Allah'ı tanımak ve sevmek, Kur'ân'ı okuyup anlamak ve hayata tatbik etmekle mümkündür

Bize Mevlâ'mızı bildirmek ve sevdirmek için kâinat mescid-i kebîrinde Kur'ân kâinatı okuyor Onu dinleyelim, o nurla nurlanalım, hidayetiyle amel edelim ve onu dilimize virdedelim

Evet, söz odur ve ona derler Hak olup Hak'tan gelip Hak diyen ve hakikati gösteren ve nurânî hikmeti neşreden odur

Aziz kardeşlerim! Dinimiz tevhid dinidir Yâni Allah birdir, bir olur Müteaddid olamaz Mü'minler O'ndan başka kimseye müracaat etmezler Kimsenin huzurunda tezellül edip boyun eğmezler Fânilerin arkasına düşüp zahmet çekmezler Âciz ve fakir mahlûklardan korkup titremezler Çünkü "Sultân-ı Kâinat birdir Herşeyin anahtarı O'nun yanında, herşeyin dizgini O'nun elindedir, herşey O'nun emriyle hâlledilir"

Herşey O'nun hesabına çalışır, herşey O'na emirber nefer hükmündedir, herşey O'nun kuvvetiyle döner Geceyi gündüzü, yazı kışı götürüp getiren O'dur Herşey O'nun emriyle hareket eder

Herşey O'nun hikmetiyle tanzim olur Herşey O'nun keremiyle muavenet eder Herşey O'nun merhametiyle başkasının imdadına koşar, yâni koşturulur

Allah'ı bulan herşeyi bulur; hadsiz minnetlerden, korkulardan kurtulur

İslâm dini putperestiligi yıkmak için gelmiştir ve yıkmıştır İnsanları elleriyle yaptıkları putlara tapmaktan kurtarmıştır Bütün medh ü senalar, hamdler, şükürler, saygı ve sevgiler Allah'a mahsustur

Asr-ı Saâdet'ten bir misal: Hicret'in 9 yılında Sakîf kabilesi elçileri Medîne-i Münevvere'ye geldiler Allah Resûlü'nün yakın alâkasına mazhar oldular Dinlediler, anladılar ve sonunda Müslüman oldular Fakat arkalarında haber bekleyen kabilelerinin kendilerini nasıl karşılayacağından endişeliydiler Putları birdenbire nasıl bırakacaklardı?

Bu yeni Müslümanların Allah Resulü'nden acip istekleri vardı Birisi, "Bizi namaz kılmaktan muaf tut!" deyince Allah Resûlü'nün cevabı çok kat'î idi: "Namazsız dinde hayır yoktur!" buyurdular

Namazsız dindarlık olmaz! Namaz dinin direğidir Namazı terkeden küfre giden bir yola sapmıştır

İkincisi, "Kabilemiz dışından birini bize âmir tâyin etme!" dediler, bunu kabul etti

Üçüncüsü, "Lat adındaki putumuza üç yıl dokunma!" dediler Tevhidin en büyük rehberi, bunu kabul etmedi "Müslüman olan, puttan ve küfürden sıyrılacak! Yalnız Allah'a ibâdet ve itaat edecek!" dedi

"İki yıl dokunma!" dediler "Olmaz!" dedi, "îmanla şirk birarada olmaz!"

"Bir yıl dokunma!" dediler, bunu da kabul etmedi "Putları bırakacaksınız! Allah birdir, Vahid'dir, Ehad'dir, şeriki ve naziri yoktur!" dedi

"Biz döndükten sonra bir ay olsun bizimle kalsın!" dediler "Asla müsaade yok!" buyurdu

"Bari yıllardır taptığımız putumuzu kendi ellerimizle kırdırtma! O yıkma işini sen hallet!" dediler

Fahr-i Âlem Efendimiz (sav), "Olur, ben onu ortadan kaldırtırım!" buyurdu Elçiler Medîne-i Münevvere'den ayrıldıktan sonra Ebû Süfyan'la Mugîre bin Şu'be vazifeli olarak gidip Sakîf halkının gözleri önünde Lat'ı parçalayıp yok ettiler Bâtıl putların sonu yıkılmaktır

Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselam, Mekke-i Mükerreme'yi fethettiği gün Kabe'de 360 kadar putu mübarek elleriyle yıktılar

İslâm tarihinde çok büyük insanlar gelmiş geçmiş, tarihe mal olmuştur Fakat hiçbirinin heykeli dikilmemiştir

Zira dinimizde gölgeli gölgesiz putlar ve heykeller yasaktır

Şunu da unutmayalım ki: Allah'ı unutturan, ibadet ve tâati terketmeye sebep olan herşey puttur Nefsine ve hevasına uyan nefisperest, dünyaya dalıp âhireti unutan dünyaperest, kendi menfaatından başka birşey bilmeyen insan menfaatperesttir

"Herşeyi tabiat yapıyor, herşey kendi kendine olup bitiyor" diyenler tabiatperest, sebeplere tapanlar esbabperest, gafil insanlardır

Bütün bu putperestlikleri terketmeden hakikî mü'min ve Müslüman olmak imkânsızdır

Allah şirkle karışık îmanı kabul etmez O, "Kulhuvallâhu ahad!" buyurmaktadır Ahad'dir, Samed'dir, herşeye Kâdir'dir Ezel ve ebed Sultanı'dır Saltanatında şeriki olmadığı gibi, icraat-ı rububiyetinde dahi muinlere ve şeriklere muhtaç değildir Emir ve iradesi, havi ve kuvveti olmazsa hiçbirşey hiçbirşeye müdahale edemez Doğrudan doğruya herkes O'na müracaat eder İsteyeceğini bizzat O'ndan ister Kimsenin araya girmesine hacet yoktur O'nun kapısı herkese açıktır

"Allah'ı tanıyan ve itaat eden, zindanda da olsa bahtiyardır Allah'ı unutan, saraylarda da olsa zindandadır, bedbahttır"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.