08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sana Siğiniyorum
Bir Padişah korkunç bir hastalığa yakalanmıştı Bir grup hekim, ''Bu hastalığın ilacı, şöyle niteliklere sahip insanın ödüdür'' dediler
Padişahın emri ile görevliler bu nitelikleri bünyesinde taşıyan insanı aramaya çıktılar Araştırma günlerce sürdü, sonunda bir köylü çocuğu bulundu Padişah anne ve babasını çağırttı Sayılmayacak kadar çok altın, mal ve mülk bağışladı ve onları razı etti Sonra kadıdan çocuğunun öldürülmesi için izin istedi Kadı ''Padişahın kurtulması için halktan birinin öldürülmesi caizdir'' diye fetva verdi Çocuğu meydana getirdiler Cella geldi Kılıcını çekti, hazırlandı, işareti beklemeye başladı
Çocuk bu sırada bakışlarını göğe dikti, gülümsedi ve kendi kendine mırıldandı Herkes şaşırdı Padişah ''Tuhaf!'' dedi ''Gülünecek zaman mı?'' Neden güldüğünü sordular ''Annem babam'' dedi çocuk, ''Dünyanın geçici malı için beni ölüme teslim etti, kadı kanımın dökülmesi için fetva verdi, padişah kendi sağlığını ölümümde görüyor Allah'tan başka sığınağım kalmadı, bu yüzden göğe baktım ve esirgeyiciliğine sığındım, acıyacağını ve adaletle davranacağını bildiğim için sevindim ''
- Senden kime kaçayım?
- Adaletini istiyor, esirgeyiciliğini gözlüyorum,
- Senden yine sana sığınıyorum
Padişahın gözleri nemlendi, ''Ölümüm, böylesi bir masumun kanının dökülmesinden daha iyidir'' dedi Kucakladı, gözlerinden öptü Servet sayılabilecek lütufta bulundu ve çocuğu serbest bıraktı
Bu hikayeyi anlatanlar, birkaç gün sonra padişahın iyileştiğini söylerler
alinti
|
|
|