Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
imam’a, mektup

Bir İmam’A Mektup

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir İmam’A Mektup






Bir İmam’a Mektup
SORU:
Selamun aleyküm hocam Öncelikle mutedil bir anlayışla bizi aydınlattığınız için Allah sizden razı olsun Ben imam hatipliğe yeni başlayan biriyim ve cemaatin arkadaşların bizi tanıyan herkes bizden İslam hakkında çeşitli sorularla bilgi almaya çalışıyorlar Bize sordukları sorularda mezheplerin dışında düşünceler (araştırılıp) kendimize doğru gelmekte Burada yapmamız izlememiz gereken yol ne olacak? Bununla beraber sormak istediğim 2 soru da nikah konusu içinde olan talak olacak Bu konuda net bir düşünceye sahip olamadım Kuran'a bakıldığında en mantıklı olan ibn teymiyye'nin düşüncesini gördüm Sizden bu konu hakkında yardım rica ediyorum Allah hizmetlerinizin devamını nasip etsin
CEVAP:
Selamünaleyküm
Ümmet'in önüne geçip namaz kıldıran bir mü'min, Peygamber aleyhisselamın vekili demektir Onun vekilinde, ondaki kapsayıcılık, merhamet ve ciddiyet bulunmalıdır Onun kadar olmasa da onu yansıtan kadar olabilir Bu zor değildir

İnsanların, bir asır önceki din adına taşıdıkları endişeleri, dine baskı yapan küfür ehlinden kaynaklanıyordu Bu zamandaki endişe ise, iki kökten neşet etmektedir Bunların birincisi, insanların büyük bir dünyevileşme boşluğuna düşmüş olmalarıdır Dikkat ederseniz, çok yemek üzerine hastalıklar peydah oldu Kısa bir zaman öncesinde, insanların karnını doyuramadıkları kimselerin çocukları veya torunlarıyız Şimdi ise yediklerimiz başımıza bela olacak kadar çoğalmıştır Bu bir afettir Bu afeti de Allah Teâlâ bize bir imtihan olarak musallat etmiştir

İkincisi ise, İslam'la alıp vereceği olan mihrakların taktik değiştirmeleridir Dün, ordularıyla yapmaya çalıştıklarını bugün, kalemleri ile yapmaktadırlar Bu nedenle, bir savaş uçağının pilotundan daha tehlikelisi bir spiker veya bir yazardır diyebiliriz Bu bizim yaşamaya mecbur olduğumuz hayatımızdır ne yazık ki İşte bu noktada imamlarımız, cephenin en önünde, en riskli bölgesinde durmaktadırlar Her birinin bir Musab olması gerekiyor İnsanların önünde kıyamet günü, sorumluluk taşıyacak biri olarak durduklarının şuurunda yaşamalıdırlar Sabırla ve sebatla yol almalıdırlar Asla bıkmayacaklar, asla yorulmayacaklar Biraz da mizahi bir dille demek isterim ki: Aklı olan, bu zamanda imam olmaz Çünkü bu zaman, imamlığın en kolay icra edilebileceği ve en zor tesir edilebilecek bir zamandır Kılıcın en keskin yerinin ortasında bir görevdir imamlık Allah onlara da bizlere de yardım etsin de dinine hizmete muvaffak olalım

Müsaadenizle, bütün imam kardeşlerimize yararlı olabileceğini düşündüğüm bir iki sözü kaydedeyim; tesirini halk edecek olan Allah Teâlâ'dır:

Bir:

Bir imam, asla kendisini sıradan biri görmemelidir Devletin biçtiği paye küçük de olsa imam, kendini kimin vekili olduğuna bakarak değerlendirmelidir Bu onu kibre de itmemeli, psikolojik ezikliğe de sevk etmemeli Bu açıdan ele alındığında bir imam efendi, insanların takdir ettiği bir şahsiyet sahibi olabilmek için, iyi bir traşı, caddelerde kravatla dolaşmayı, herkese çay ikram eden bir rolü üstlenmemelidir Dengede durmasını bilmelidir

İki:

Bir imam efendi, İLMİHAL denecek bilgiler konusunda asla ihmalkâr davranmamalıdır Birinci derece namaz fıkhını, ikinci derecede de mevsimlik denebilecek oruç ve hac gibi fıkhı bilmelidir Bu bilgi kesinlikle 'olabilir' düzeyde olmayacaktır Mesela bir ilmihal kitabını on defa okumuş olmayı bile yeterli bulmamalıdır Onun okuduğu ilmihal kitabı adeta tarihi bir esere dönüşmelidir İmam efendiler, kültürlü görünebilmek için TV önünde vakit israf ederek sadece ömür çürütmektedirler Halkın da sıradan biri olarak izleyebildiği bir araçla imamımız sadece halkın düzeyine gelebilir Buna çok dikkat etmelidir

Üç:

İmam, sıradan biri olmadığına göre, sıradan konuların adamı da olmamalıdır Hatta caminin müştemilatındaki bir tadilatla bile ilgilenmemelidir; ilgilenmesi gerektiğinde de maşa kullanarak ilgilenmeyi bilmelidir Benim babam, kırk yıldan fazla bir zaman bir caminin imamı olarak görev yapmıştı Aslında o caminin altındaki bir medresenin müderrisi idi Camiye gelen imamın kıraati bozuk olur da talebelerin kıraatini etkiler korkusuyla becerip camiye imam gelmesini engeller, ortaya bir imam açığı çıkmasın diye de en az kırk yıl, her namazdan yirmi dakika önce mihraba otururdu Onun bir ikazını hiç unutamıyorum, şöyle demişti: İnsanlara karşı sulu görünmemek için, kırk yıl içinde bir kere olsun, kimsenin çayını içmedim Hiçbir namazda, cemaat dağılırken 'Allah kabul etsin' derken, elini göğsüne götüren kişilere, kendi elini göğsüne koyarak 'sizinkini de' şeklinde bir mesaj vermedim, demişti

Evet, burada bir aşırılıktan söz edilebilir belki Ancak babamın sevmeyenleri o semtte sevenlerinden çoktu Çevrede de pek çok cami vardı Amla insanlar, kapılarının dibindeki caminin imamını geçip babama soru sormaya gelirlerdi Sevmez ama takdir ederlerdi Belki babam tek örnek değil ama bir hakikat var ortada: İnsanlarla çay içen, çayla beraber kendini de tüketebiliyor Sürekli uzak kalmak da doğru değil; denge şarttır
Dört:

Uç konulara girmemek gerekir Bu uç konular, siyaset, mahalle gündemi, spor, etnik konular, fıkıhtaki mezhepler arası farklılıklar, tarikat ve benzeri tartışmalar olabilir Bunlardan birinde renk vermek mihrabın ağırlığını tüketebilir Bu konularda birinci dereceden batıl olduğu bilinen meselelerde elbette tarafımız belli edilmelidir ama 'nakşilikle kadirilik' arasındaki farka giren imam erir

Beş:

İmam, istişareye ve tecrübeye en çok riayet etmesi gereken kişi olmalıdır Sormaktan utanmamalıdır Bir de şunu bilmesi gerekir: Bilhassa fıkıhtaki meselelerde bir vigülün farkı, evetle hayır kadar değişiklik getirebilir Meseleleri birbirine karıştıran imam da çabuk tükenir Ehliyetine itimat ettiği bir iki kişiye sürekli danışmaktan çekinmemelidir

Sorunuzda zikrettiğiniz talak meselesinde mesela, girmeniz hâlinde emekli olmadan çıkamayacağınız kadar derin bir tartışma vardır Genelde diyanet bu hususta İbni Teymiye'nin görüşünü de dikkate alarak cevaplar vermektedir Sizin mevkiiniz ve memurluk bağınız gereği, fıkhın temel umdelerine ters düşmedikçe müftülüklerle ters düşmemeniz uygun olur

Bulunduğunuz makamın hakkını vermeye gayret edeceğiniz bir himmetle yol almayı size müyesser kılmasını Allah Teâlâ'dan niyaz ederim Sabah namazınızda bize de dualar edin
NUREDDİN YILDIZ
Kaynak: wwwfetvameclisicom

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.