Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kaknüs, kuşu

Kaknüs Kuşu

Eski 07-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kaknüs Kuşu



Kaknüs Kuşu Hakkında - Kaknüs Kuşu Tanımı - Mitolojide Kaknüs Kuşu - Efsanevi Kaknüs Kuşu

Kaknüs veya musikar, büyük bir gagası ve gagasında yüzlerce delik bulunan, rüzgar esmesi sonucu bu deliklerden nağmeli sesler çıkaran ve bu şekilde musikinin doğuşuna öncülük ettiğine inanılan büyük mitolojik bir kuş Musiki kuşu olarak da bilinen kaknüs, kuğu anlamına gelen Yunanca kökenli kiknos (Cygnus) kelimesinden gelmektedir


Bu kuşun güzel sesini duyarak etrafına doluşan küçük kuşları yiyerek beslendiği ifade edilir Bin yıl yaşayıp daha sonra Feniks gibi küllerinden yeniden doğmak için ormanlardan odun toplayıp bunları kanatlarını süratle çırparak tutuşturduğuna ve kendini yanan ateş ile yaktığına inanılır

Edebiyatta kullanımı


Ferîdüddîn-i Attâr'ın Mantık-ut Tayr adlı eserinde şu şekilde anlatılmaktadır:


“ Vatanı Hindistan olan Kaknüs’ün güzellikte eşi benzeri yoktur Ney’e benzeyen uzun ve kuvvetli gagasında yüze yakın delik vardır Her delikten farklı bir ses çıkar ve çıkan her ses, başka bir nağmenin ifadesidir Kaknüs öttüğü zaman, diğer bütün kuşlar susar Onun sesinin güzelliği hepsinin aklını başından alır Ömrü bin yıla yakın olan Kaknüs’e öleceği vakit hissettirilir Kuş, ölüm vakti yaklaştığında topladığı çalı çırpının ortasına geçer ve çeşitli nağmelerle feryada başlar Gagasındaki her delikten ruhunun bir tarafına ait farklı bir nağme çıkar Ölüm korkusundan hazan yaprağı gibi titrer Yakıcı feryatlar, âdeta gönüllerden kan damlatır Kaknüs nihayet bir nefeslik ömrü kaldığı an kanatlarını şiddetle çırpar ve kanatlarından çıkan kıvılcımla alev alır Çıkan ateş, kuşun çevresindeki çalı çırpıyı da tutuşturur ve nihayetinde kuş tamamıyla yanar Hiç ateş kalmadığı bir anda Kaknüs’ün külünden başka bir Kaknüs yaratılır


İran edebiyatından Türk edebiyatına geçen kaknüs, divan edebiyatında kullanılan unsurlardan biridir Zâtî'nin divanında geçen bir beyit:

“ İşitdük Zâtî’yâ kaknûsı yakmış âteş-i âhı

Meger kim yana yana okıdı bu şi’r-i pür-sûzı


« Ey Zâtî, duyduk ki ahının ateşi Kaknus’u yakmış

Bu ateş dolu şiiri her kim yana yana okudu ise »



Beyitte kendisine seslenerek kendi şiirinin etkisini başkalarından duyan bir yabancı gibi davranarak tecahül-i arif yapan şair, şiirlerindeki ateşin okuyanlara sirayet ettiğini ve bu ateşle de Kaknus kuşunun yandığını ifade ederek Kaknus-ateş birlikteliğine gönderme yapmaktadır


Fuzûlî divanında bir kullanımı:

“ Meyl-i vasl eğmiş kadimni çeng-i bezm-i yâr tek

Reglerim sızlar el ursam çeng üzre târ tek

Çeng ne mümkin kim ede zârlık ben zâr tek

Bes ki memlûyum hevâ-yi aşka müsikâr tek

Bin figan her dem çıkar her üstühânımdan benim


« Kavuşma meyli yârin meclisinin sazı gibi boynumu eğmiş

El vursam sazın üstüne, damarlarım tel gibi sızlar

Sazın benim gibi inlemesi ne mümkün?

Musikar gibi aşk havasıyla doluyum

Her kemiğimden her an bin figan çıkar »



Musikar kelimesini hem Kaknüs kuşu hem de saz anlamında kullanarak tevriye yapan şair, Kaknus kuşunun gagasından çıkan seslerle müziğin bulunduğuna inanılmasına da gönderme yapmaktır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.