07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlılar İle Amerikalıların 41 Farkı
Osmanlı Hükümdarlığı - Osmanlı Savaşları - Osmanlı Ve Amerika Arasındaki Farklar
On dokuzuncu yüzyılda misyonerlik faaliyetleri sonuncu Bursa Protestan Kilisesi’ni kuran Alman asıllı Amerikan misyoneri Benjamin Schneider ’in eşi, devrin Osmanlıları ile Amerikalılarını böyle kıyaslıyor:
Bir Osmanlı kentinde “Müminleri” ve “Kafirleri” gözlemleyen üçüncü gözün izlenimleri Bursa Mektupları adıyla kitaplaştı Kitap, Amerika’daki Alman Proteston Kilisesi’ne hitaben kaleme alınmış 28 adet mektubun, Neşe Akın tarafından Türkçeye çevrilmiş hallerinde oluşuyor
Bursa Mektuplarını kaleme alan, Eliza Cheney Abbott Schneider, On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında Bursa’da yürüttüğü misyonerlik faaliyetleri sonuncunda Bursa Protestan Kilisesi’ni kuran Alman asıllı Amerikan misyoneri Benjamin Schneider’in eşi
Eliza da eşi gibi bir misyoner Zaten Bursa Mektupları, Eliza Schneider’in Amerika’da bulunan Alman Protestan Kilisesi üyelerine rapor niteliğinde yolladığı toplam 28 mektuptan oluşuyor
Türkçeye ilk kez tercüme edilen mektuplar, içerdiği niceliksel bilgiler açısından önem taşıyor
Yazarın Bursa’ya dair verdiği teferruatlı coğrafî ve demografik bilgiler ile bitki örtüsü, yabanî hayvanlar, tarım, hayvancılık konularındaki ayrıntılar son derece şaşırtıcı
Toplumsal ve dinî hayat ile insanlar ise ilgili bilgiler bize Bursa’da Müslümanlar ile Gayrı Müslimlerin 1800′lü yıllarda bir arada nasıl yaşadığını ve ilişkilerinin hangi hukuk çerçevesinde sürdüğünü bütün çıplaklığı ile göz önüne seriyor
Kitapdta daha ziyade gayrı müslimler irdeleniyor olsa da Sultan Abdulmecid’in ziyareti gibi oldukça önemli tarihi detaylar da yer alıyor
Mesela, Bursa’yı ziyaret eden bir İngiliz’in mezarlıkların haline bakıp, ‘Bursa’da ölmemek için dua etümesi” enterasan bir dilek Nedeni de ilginç
Mesela, daha o yıllarda Kuran yasaklamış olmasına rağmen, Bursa’da şarap ve alkollü içkilerin bol miktarda tüketilmesi misyoner yazarımızın dikkatinden kaçmıyor
Tarikatlar ve Türk Dervişler, cami hayatı ile gayrı müslim tarikatların yaşantıları da mektuplarda karşımıza ayrıntılı olarak çıkıyor
Cinsiyetler arasındaki farklı muameleler gününümüz kadın hakları ile Osmanlı kadın yaşantısı arasındaki bağı irdeleyenlere farklı pencereler açıyor
Kitapta erken nişan ve evlilikler konusuna değinililirken, Müslümanların, Ermenilerin ve Yahudilerin düğün adetlerinden de örnekler veriliyor
Haber 7 kitap sayfası ekibi olarak kitabın birbirinden ilginç bölümlerinden birisini buraya alıntılıyoruz Kitap fuarında Dergah Yayırlarını ziyaret edersiniz bu eseri daha detaylı inceleme şansı da bulabilirsiniz…
VIII MEKTUP
Bu ülkede gördüğüm, Amerika’dakilerden tamamen farklı olan âdetler ve lezzetler – tezatlar
Sevgili Dostlarım,
1 Amerika’da kadınlar buradaki kadınlara kıyasla eşlerinden ve erkek kardeşlerinden daha fazla ilgi ve saygı görüyor En azından cemiyet içinde hizmet eden değil hizmet edilenler onlar Burada erkeklere kadınların iki katı saygı ve ihtimam gösteriliyor
Burada kadınlar, kocaları ve erkek kardeşleri tarafından hizmetkâr gibi görülüyor Herkes için geçerli olmasa da kimi zaman kadınların halini hor görülen kölelerin ezik hallerine benzetiyorum Buradaki erkeklerin eşlerini kendilerine eşit gördüklerine çok nadir rastladım Tabii eşlerini kendileriyle aynı düzeyde görerek onlara hoş bir şekilde davrananlar da var; ama bu gerçekten çok nadir
2 Amerika’da gösterişli davetler tertip edildiğinde ikramlar çok bol olmasa da masa düzeninin temiz ve iştah açıcı olmasına özen gösterilir
Burada ise büyük yemek davetleri verilirken masalar şaşaalı bir şekilde donatılıyor ve sayısız çeşit sunuluyor Ancak masa düzeni mümkün olduğunca sıradan Bir taburenin üzerine bakırdan veya tahtadan büyük bir tepsi yerleştiriliyor Kimi zaman üzerine öylesine bir örtü seriliyor, kimi zaman boş bırakılıyor Ne kadar zengin olursa olsun buradaki evlerde gördüğüm en iyi tabaklar düz beyaz tabaklar Ancak daha ziyade bakır tabak kullanılıyor Gümüş kaşıklar yerine de tahta veya demir kaşık kullanıyorlar
Tuz, bir tabağın içinden elle almıyor Sofraya hindi getirilecek olursa, servis elle yapılıyor; butlar, kanatlar tek tek kopartılıp hindi büyük bir hünerle tamamen parçalanıyor Pilav yeneceği zaman da yer sofrasında oturan herkes kaşığını alıp masanın ortasındaki çanağa daldırıyor ve ağzına götürüyor Sonra yine tencereye daldırıp yemeye devam ediyor Amerikalılar bu şekilde yenen bir yemeğe katılmaya pek istekli olmayacaklardır!
3 Amerika’da gelinler yeni evlerine yerleştiklerinde hane halkından herkesle rahatça sohbet etmeleri olağandır
Ancak burada yaşayan Ermenilerin gelinleri yeni evlerine yerleştiklerinde kayınvalideleri onlara izin verene dek kimseyle konuşamıyor, sadece fısıldayabiliyorlar Ayrıca bu iznin birkaç yıl boyunca verilmediği de görülebiliyor! Birkaç kez yeni evli hanımlara yanlarında kayınvalideleri varken kendimi tanıtıp sorular sorarak istemeden onları mahcup ettiğim oldu ve bu yüzden sorularıma cevap veremediler
“Peki, nasıl bu mahcubiyetten kurtuldular?” diye sorabilirsiniz Ya ağızlarını açmadan öylece oturdular ya da kulağıma eğilip fısıldayarak benimle konuşmaya çalıştılar
4 Amerika’da henüz evlenmemiş bir kadın, müstakbel eşiyle tanışıp nişanlandıktan sonra ev eşyalarını hazırlamaya başlar
Burada ise bu hazırlık nişan bile yapılmadan yıllar önce başlıyor ki evlilik en kısa zamanda gerçekleştirilebilsin Ancak kimi zaman tüm çeyizini hazırlamış kadınlar kimseden evlenme teklifi almayınca hem eşyalar hem de kız “evde kalıyor”
5 Amerika’da insanlar yatacağı zaman yataklarına gider ve gün boyunca giydikleri kıyafetlerini çıkarır
Burada ise yatak getiriliyor ve üstlerindeki giysilerle yatıyorlar
6 Amerika’da bir erkek ve kadın evlendiğinde baba evinden ayrılıp kendi başlarına yaşamaya başlıyor
Burada ise ya kadının ya da erkeğin ailesiyle birlikte oturmaya devam ediyorlar ve böylece aynı çatı altında dört beş kuşak birden kalabiliyor
7 Amerika’da evliliğe adım atılacağı zaman önce eşler birbirleriyle anlaşır, sonra mümkünse hamilerin onayı alınır
Burada hamiler teklifte bulunup anlaşıyor, sonra eşler istemeyerek ya da is¬teyerek karara uyum sağlıyor
8 Amerika’da gelinler özenle bembeyaz giydiriliyor ve düğün töreninin en gözde şahsiyeti olarak yerlerini alıyor
Burada yaşayan Ermenilerin gelinleri ise koyu renk ipek veya satenden hantal giysiler giyiyor Ve odanın bir köşesinde kırmızı ipek bir örtüyle baştan aşağıya örtülüp gözlerden uzak tutuluyorlar Düğün boyunca gelin heykel gibi hiç hareket etmeden ve çıtını çıkarmadan duruyor
9 Amerika’da kadınların güzellik anlayışı zayıf ve ince belli olmaya dayanır
Burada ise dolgun kadınlar güzel bulunuyor; tıpkı bir çiftçinin hayvanlarının besili olmasını istemesi gibi Bursa’nm en güzel kadını olarak görülen hanım şehrin en tombul kadınlarından biri
10 Amerika’da ölüler duruma uygun şekilde beyaz ve sade giysiler içinde gömülür
Burada ise cenazeler canlı renklerde giydirilip çiçeklerle ve simlerle süsleniyor Öyle ki sanki sessiz, karanlık bir mezara değil baloya gider gibi…
11 Amerika’da kiliseye giden insanlar sessizce oturup vaaz dinler
Burada ayakta dikilip birbirleriyle konuşuyor veya komşula¬rının anlattıklarını dinliyorlar
12 Türk dilinin (yani burada konuşulan dilin) yapısı İngilizce’nin tam tersi
Örn: “I saw the Pasha of Broosa yesterday hunting on the plain with his dogs” [Gördüm paşasını Bursa'nın dün avlanırken kırda köpekleriyle birlikte] Türkçe’de: “Yesterday -plain on -of Broosa its Pasha -with his dogs -hunting -saw I” [Dün Bursa Paşa-sı'nı köpekleriyle birlikte kırda avlanırken gördüm]
13 Amerika’da günün saatlerini ayarlarken güneşin en tepede olduğu saati ve en alçakta olduğu saati 12 olarak kabul ediyoruz
Bu ülkede günbatımında ve gündoğumuna yaklaşıldığında saat 12 olarak kabul ediliyor
14 Amerika’da bir çiftçi koyunlarını otlatmak için çayıra götürürken önden koyunlar gider arkadan çiftçi
Burada önden adam gidiyor, koyunlar onu takip ediyor “Ve adam koyunlarını sürdü; sonra onların önüne geçti ve koyunlar onu takip etti” Yuhanna 4:10
15 Amerika’daki at arabaları atlar önden gidecek ve arkadaki arabayı çekecek şekilde yapılır
Burada kullanılan bir at arabası türünde ise bir at önden diğeri arkadan gidiyor ve buna tahtırevan deniyor
16 Amerika’da insanlar komşularının evlerine girerken şapkalarını çıkarırlar, ama ayakkabılarını çıkarmazlar
Burada ayakkabılarım çıkarıyorlar, ama şapkaları kalıyor
17 Amerika’da testere iterek kullanılır
Burada çekerek kullanılıyor
18 Amerikalı kadınlar bazen yanaklarını allıkla boyar
Burada Müslüman kadınlar ayak tırnaklarını kırmızıya boyuyor
19 Amerikalı anneler bebeklerini emzirirken onları kucaklarına alıp emzirir
Burada anneler bebeklerinin beşiklerine eğilip, bebeği yerinden kaldırmadan emziriyor
20 Amerika’da yerler elle fırçalanır
Burada ayakla
21 Amerika’da kadınlar örgü örerken ipi parmaklarına dolar
Buradaki kadınlar boyunlarından geçiriyor
22 Amerikalı kadınlar dikiş dikerken elbisenin kenarını dışa doğru çevirir
Buradakiler içe doğru çeviriyor
23 Amerikalı terziler sağdan sola doğru dikiş diker Buradaki¬ler soldan sağa doğru
24 Amerika’da örgü örerken yukardan başlayıp aşağı doğru devam edilir
Burada alttan başlayıp yukarı doğru örüyorlar
25 Amerika’da kitaplann kapağı bir taraftadır
Müslümanların kitapları diğer taraftan başlar
26 Amerikalılar soldan sağa doğru yazı yazar
Müslümanlar sağdan sola doğru
27 Amerika’da hamallar yükleri omuzlarında taşır
Buradakiler bellerinde taşıyor
28 Amerika’da erkekler sakallarını keser, saçlarını uzatır
Buradakiler sakallarını uzatıp saçlarını tıraş ediyor
29 Amerika’da insanlar bir eve girmek istediklerinde evin kapısını tıktıklar
Burada ya dış kapıyı ya da bahçenin kapısını çalıyorlar
30 Amerika’da birini karşılayıp buyur ederken elimizi kendimize doğru götürürüz
Burada ellerini ileri doğru uzatıyorlar
31 Amerika’da birinin evine ziyarete gittiğinizde evin hanımı size karnınızı doyuracak kadar değil, sadece iştahınızı açacak bir tatlı kaşığı reçel ikram ederse bu büyük bir hakaret olarak kabul edilir
Burada ise bu davranış, büyük bir nezaket olarak görülüyor Bundan 10 yıl kadar önce Bursa’ya daha yeni geldiğimiz günlerde İngiliz bir seyyah evimize geldi Kendisi Şark adabına aşina değildi Hizmetkârımız bir tepsi içinde bir kavanoz pelte, bir tatlı kaşığı ve bir bardak su getirdi
Pelte konuğumuza ikram edildi O da kavanozu eline alıp yemeye başladı Tatlıyı beğenmiş olmalı ki bir yandan yemeye devam ediyor bir yandan da “Tatlınız çok lezzetliymiş Bayan Schneider” diyordu Yanımızda bulunanlar bu durumdan hiç hoşlanmamıştı
32 Amerika’da bir grup kadın bir öğleden sonrayı birlikte geçirmek isterse ya bir yerde buluşurlar ya da içlerinden birinin evine konuk olurlar
Burada kadınlar ya buhar içindeki hamamlarda ya da gölgelik bir koruda buluşuyor ve yiyeceklerini yanlarında getiriyorlar Buna “keyif yapmak” diyorlar Bu, onlara göre en güzel dünyevi saadet
33 Amerika’da evlerin önü genellikle sokağa bakar
Burada sokakla herhangi bir bağlantısı yoktur ve evler avluya bakar
34 Amerika’da insanlar yıkanmak istediklerinde suyu tekneye doldurup içine girer
Burada teknenin içine girip suyu üzerlerine döküyorlar Yani bir başkası ya da bir hizmetkâr yıkanan kişinin yanında durup üzerine suyu döker ve akan sular tekneye dolar
35 Amerika’da hayır demek için başımızı iki yana sallarız
Burada başlarını geriye doğru atıyorlar
36 Amerika’da insanlar yemek yerken sofranın başında dikilip onlara bakmak kabalık olarak görülür
Burada ise “âdet” böyle
37 Amerika’da insanlar otururken ayaklarını yerden kaldırmazlar
Burada insanlar ayaklarını toplayıp üzerine oturuyor Ancak bunu yere ya da sedire otururken yaptıklarını da belirtmeliyim Zira sandalye burada çok az kullanılıyor
38 Amerika’da insanlar bir konuşmacıya övgülerini göstermek için onu alkışlar
Burada ise hizmetkârlarını çağırmak için…
39 Amerika’da sığırlara nal çakılacağı zaman hayvan sağlam bir kafese konur ve ayakta tutulur
Burada aynı işlem yapılacağı zaman hayvanı iple bağlayıp yere yatırıyor ve ayaklarını havaya kaldırarak nal çakıyorlar
40 Amerika’da bir öğretmen talebesini cezalandırmak için sırtına vurur
Burada ayaklarının altına vuruyorlar
41 Amerika’da işçiler iş ararken genellikle insanlara başvurup iş ister
Burada işçiler pazara gidip birilerinin onları işe çağırmasını bekliyor “Üçüncü saatte dışarı çıktı ve pazar yerinde insanların başıboş beklediğini gördü” Matta 20:3
Kaynak: Haber 7
|
|
|