07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mihrimah Ve Rüstem Paşa Evliliği
Sultan Süleymanın Kızı Mihrimah - Hürrem Sultanın Kızı Mihrimah - Mihrimah Kimdir - Mihrimah Rüstem Paşa Evliliği
Ve yıllar geçiyor Hürrem’in Kanuni ile olan evliliğinden bir kızı oluyor: “Mihri mah” adı veriliyor “Ay parçası” anlamına da geliyor, Mihrimah… Hürrem Sultan , gönlünün efendisi, gözleri iki çeşme yoluna baş koyduğu efendisi Süleyman ile yaşadığı aşk ile geçen yılları sonucu koskoca cihan hükümdarına “Aşk mektupları” yazdıracak kadar da cilveli işveli bir hatun Hürrem’in kızı mihrimah 17 yaşına geldiğinde 1537 yılı içinde evlenmek üzere arayışlar başladı Makam ve mevkii yerinde olan, herkesin hayran kaldığı, kudretli ve de zengin birisi ile evlendirilmesi lazım Mihrimah…Böyle düşünmüştü Hürrem Sultan Ve de bu iş için Rüstem Paşa’yı uygun bulmuştu Tanışmalar görüşmeler ve konuşmalardan sonra Mihrimah ile Rüstem’in evliliği “Allahın emri, peygamberin de kavli ile” sonuca vardı
Yalnız halkın dilinde bir söylenti vardı: Rüstem Paşa’nın dürüst birisi olmadığına inananlar, onun hasta olduğunu ileri sürüyorlardı Rüstem Paşa’da Diyarbakır Valisi ve de kumandanı idi Bu işin aslını öğrenmek üzere Diyarbakır’a müfettişler gitti Gizlice Rüstem’in yatağı araştırıldı Yorganında bir “bit lekesi” bulundu Ve de İstanbul’a “Marazı(hastalığı) yoktur amma yorganında “kehle” (Bit) izleri vardır” sözleri yazıldı, rapora… Ve sonrasında İstanbul’da görkemli bir tören ile Rüstem Paşa ile Mihrimah Sultan evlendi Bundan sonrası Rüstem Paşa’nın “Devletlu” olması lazımdı Öyle de oldu yani “Devlet kadar güçlü”olacaktı Ama nasıl! 1544 yılında Osmanlı Sadrazamlığı görevinde bulunan Hadım Süleyman Paşa görevinden alındı O’nun yerine II Vezir Özdemir Paşa veya III Vezir Hüsrev Paşa’dan birisinin geçmesi gerekecekti Bu sırada Hürrem Sultan’ın istekleri/entrikaları gündeme geldi Her iki vezir Özdemir Paşa ile Hüsrev Paşa laf getirip götürmeler sonucu birbirine düştü Vezirler arası kavga çatışmaya dönüştü Ve Hürrem’in isteği ve de Kanuni’nin kabul etmesi üzerine Rüstem Paşa’nın istikbali birdenbire parladı Sadrazam oluverdi O’nun bu durumuna bakanlar “Kehle-i İkbal” sözünü kullandılar yani “bir bit parçasının istikbalini yücelttiği insan” anlamına geliyordu Rüstem Paşa, resmen Osmanlı Devleti’nin kaderinde söz sahibi olan en yüksek mevkide bir insandı Ama ipler perde arkasında kayınvalidesi Hürrem Sultan’ın elinde idi Ve de Hürrem Sultan, Osmanlı tahtına kendi öz oğlu Selim’in geçmesini arzu ediyordu Elinde fırsat iken de e Kanuni’nin en büyük oğlu Mustafa’nın başının “yenmesinin” gerektiği görüşündeydi
|
|
|