07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Anatominin Tarihçesi
Anatominin Tarihçesi Riolan a göre, İbraniler 40 kemik ve 360 kiriş ve damar tanırlardı;Yunanlıların anatomi alanındaki bilgilerinin ise çok daha gelişmiş olduğu söylenir Haller e göre Hippokrates insan kadavralarının teşhisini yapmıştır; ama bunu ıspatlayan bir belge yoktur* Anatomi çalışmaları yapmaya yönelik bilinen ilk girişimler Batı da Aristoteles (i ö 384-22?)tarafından yapılmıştır Bununla birlikte i ö 3000-i ö 1600 arasında kalan bazı papürüsler, eski Mısırlıların mumyalama sırasında anatominin bazı konularıyla ilgilenmiş olduklarını göstermektedir Biyoloji biliminin kurucusu olan Aristoteles, bitkilerde ve hayvanlarda inceleme amaçlı kesmeler (teşrih) uygulanmıştır Ama Aristoteles de tıbbın kurucusu sayılan Hippokrates(460-374) de, insan bedeninde kesme çalışmaları yapmamışlardır * Aristoteles in eserlerinde, Hippokratesci yazarlara göre, anatominin durumunu bildiren bilgiler hem çok zayıf hem de hatalı gözlemlerle doludur İnsan anatomisinin gerçek temelleri M Ö 4yy da İskenderiye okulu tarafından atılmıştır Koslu* Praksagoras ve öğrencileri Herophilos ve Erasistratos (bu sonuncusu belki de Aristoteles in torunudur) insan kadavrası teşhiri yapmışlardır 2 Herophilos ve Erasistratos Aristoteles in ölümünden kısa süre sonra, Mısır da Ptolemaios sülalesi hükümdarları, insan üstünde inceleme amaçlı kesme işlerini desteklemişler ve bu işin en etkili uygulayıcıları, Herophilos (i ö 335-280) ile çağdaşı Erasistratos (i ö 310-250) olmuşlardır Herophilos 600 kadar insan bedenini keserek, anatomi incelemeleri yazmıştır;bunlar arasında gözlerle ilgili bir inceleme* ve ebeler için bir el kitabı sayılabilir Ama en büyük katkısı, beynin sinir sistemi merkezi ve zekanın bulunduğu* yer olduğunu kanıtlaması ve beyinden omuriliğe giden sinirlerin çizimini yaparak, isteme uyanlar ve uymayanlar diye sınıflandırması olmuştur Erasistratos, ayrıca kalbe yağ taşıyan lenfi incelemiş, gırtlak kapağının gırtlağı kapatmaktaki işlevini tanımlamış, kalpteki üçlü kapak ı* ortaya çıkarmış, duyum sistemleri ile hareket sistemlerini birbirinden ayıdetmiştir Dolaşım sistemini de yoğun biçimde incelemiş, ama atardamarda hava bulunduğunu savunmuştur:Bu, o dönemde yaygın bir inançtı; Çünkü normal olarak toplam kanın %60 kadarı toplardamarlarda bulunur ve ölümde atardamarlar, kılcal damarlara ve toplardamarlara boşalırlar
|
|
|