![]() |
Varoluşçuluk'un Öncüsü Kıerkegaard |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Varoluşçuluk'un Öncüsü KıerkegaardVaroluş felsefesi, çağımızın en önemli iki felsefesinden biridir ![]() Geniş uzanımlı olsun dar uzanımlı olsun, biz bir felsefeyi ancak öncüleriyle ve yan yana yaşadığı felsefelerle kavrayabiliriz ![]() ![]() Bir felsefe soyut ve yalıtık bir yapı olarak ele alındığı zaman bir hikmetler toplamı olarak görünür, oysa bağlantıları içinde ele alındığı zaman bir çağın duygularını ve düşüncelerini içeren etkin bir yapı olarak görünür ![]() Bir felsefeyi doğal konumu içinde, yani felsefe denilen o büyük düşünce denizinin bir parçası olarak değerlendiremediğimiz zaman açıklamalarımız havada kalır, tutarlı bir yoruma ulaşamayız ![]() ![]() SÖREN KIERKEGAARD Varoluşçu felsefenin öncüsü, Danimarkalı düşünür Sören Kierkegaard'dır (1813 - 18661 ![]() ![]() ![]() Yaşamı düşüncelerine büyük ölçüde yansımış olan Sören Kierkegaard'ın ![]() ![]() ![]() Bıraktığı notları ölümünden çok sonra Almanya ve Fransa'da etkili olmaya başladı ![]() ![]() Kierkegaard, az önce de belirtmeye çalıştığımız gibi, sistemli bir fılozof olma kaygılarının dışında belirlenerek, varoluşçu felsefenin başlıca konularını ortaya koydu ve çok yerde çelişkiye düşmekten de çekinmeyerek (Nietzsche gibi) bu sorunların çözümüne çeşitli yaklaşımlar getirdi ![]() ![]() Kierkegaard her şeyden önce, Hegel'in bütünsel akılcı sistemine karşıdır ![]() ![]() ![]() Gerçek umutsuzluk ve bunaltı duygulan duyan insandır ![]() ![]() Bu "saçma", insan aklıyla kavranamaz olan ve o büyük gizi açımlayan şeydir ![]() ![]() ![]() ![]() Biz Tanrı'- ya, gönülle, öznelliğimizin etkinliğiyle yaklaşabiliriz ![]() ![]() Kierkegaard'ın varoluşçuluğa en büyük katkısı, sanırız, "saçma" kavramını ortaya atması oldu ![]() Afşar Timuçin * Afsluttende Uvidenskabelig Efterskrift’te (Bir Sonuca Varan Bilimsel Olmayan Notlar’da, 1846) tüm felsefi sistem kurma çabalarına saldırdı ve hakikatin öznellikte olduğunu savundu ![]() Birey inancının öznelliği temelinde kendi hakikatini seçmekte özgürdür ![]() ![]() Günlüğüne Mayıs 1843’te düştüğü bir notta şöyle yazar: “Beni aşırılığa götüren, korkuydu ![]() Korku, her insanın Adem’le aynı şekilde yitirdiği masumiyete dönüş ihtiyacını açıklamaktadır ![]() Kıta felsefesine damgasını vuran Hegelci akımlarla çatışırken, Kierkegaard’ın dayandığı temel nokta, kişisel ölümsüzlüğe duyduğu inanç olmuştur ![]() Ona göre Hegel Tanrı’nın kişileşmişliğini yadsıyarak onun yerine “Mutlak Tin”i koymuştur ![]() “Dünya tarihi, dünyanın yargılanmasıdır ![]() Kierkegaard, Hegel’in soyutlamalarına karşı derin bir kuşku besliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Bu deneyimlerin ardından “nerede kalabalık varsa hakikatsizlik oradadır” diye yazacak, güncesinde kendisini ‘kahkaha şehidi’ olarak anacaktı ![]() Kierkegaard oldukça verimli bir yazardı ![]() ![]() Felsefe Parçaları ya da Bir Parça Felsefe Afsluttende Uvidenskabelig Efterskrift’te Kierkegaard mahlaslarla yazdığı çeşitli kitapların kendisine ait olduğunu itiraf etti ![]() Kierkegaard, hakikatin en iyi biçimde insanın hayatın alışkanlarıyla ilişkisi sınanarak, bağımlılıklarla yüzleşerek ortaya çıkarılabileceğini söylüyordu ve bunun örneklerini Victor Eremita adıyla imzaladığı Enten/ Eller’de (Ya/ Ya Da) vermişti ![]() İspanyol yazar Unamuno, yalnızca Kierkegaard’ı özgün dilinden okuyabilmek amacıyla Danca öğrenmiştir Kierkegaard, soyut ve kişiselliksiz düşüncenin kesinlikle değerli olduğuna inanmış olmakla birlikte, hayat onun için yalnızca mantıktan ibaret değildi ![]() ![]() “Varoluşa bağlandığı yolda hakkikat özneldir ![]() ![]() * |
![]() |
![]() |
|