Kendine Dokunmak

Mikroskobik alemdeki elektromanyetik kuvvet etkileşimleri sebebiyle hiçbir şeye fiziksel olarak dokunamadığımız ve elektromanyetik etkileşimlerin sonucunda olarak alemleri algıladığımız bir gerçektir Mikroskobik evrendeki melaikelerin şuurlu etkileşimlerinin sonucunda olarak makroskobik alem, duyularımızla algıladığımız gerçeklikte, yaşadığımız varlık ortamı olarak görünür

Mikroskobik alemdeki melaikenin şuurlu olarak elektromanyetik etkileşiminin sonucunda, melaikenin varlık dışlaşması olarak kendinde beliren makroskobik alemdeki varların varlığına algı düzeyinde dokunuşumuzun sanısı yanılgıdır


Yukarıda anlatılan gerçeklik sebebiyle ve mikroskobik alemdeki melaikenin varlık birliği sebebiyle insan olarak bizler kendi varlığımıza da dokunmaktan yana acizizdir

Çünkü kendi varlığımıza her dokunuşumuz, zat-i olan kendi asli varlığımıza değil; asli varlığımızın dışlaşmış sıfat haline dokunuşumuzdur

Ve bununda bizlerin dokunma sanısında olarak dokunmanın, duyularımızın algı düzeyindeki etkileşimlerinin sonucunda melaikenin oluşturduğu bir hile olması sebebiyle kendi varlığımıza dokunduğumuzun yanılgısındayızdır


Yukarıda anlatılanlardan insan olarak hiçbir şeye dokunamadığımız rahatlıkla anlaşılır

Lakin bu anlatımların kendisinden varlıkta dokunma sıfatının olmadığı anlaşılmamalıdır

Çünkü dokunamamak,varlıkların birbirilerine kütlesel düzeyde dokunamayışlarıdır

Ama mikroskobik alemde her enerji taneciği diğer enerji tanecikleriyle(nur tanecikleri) kütlesiz enerji yayma ve yayılan kütlesiz enerjiyi emme fiilinde bulunarak etkileşimlerinde,kütlesiz enerji düzeyinde manyetik alan oluşturmalarıyla manyetik kuvvet etkileşiminde olarak birbirilerine dokunmuş olurlar

Bu düzeyde dokunuşun kendisinde kütlesiz enerji ile gerçekleşen manyetik kuvvet etkileşimi sonucunda manyetik kuvvet alanı oluştuğu içindir ki enerji tanecikleri, tanecik olarak kütlesiz enerji yayıp kütlesiz enerji emerken oluşturdukları manyetik alan sebebiyle birbirlerine dokunamazlar

Enerji tanecikleri elektrik yüklerinde kendileri olarak birbirilerine dokunamaz iken yaydıkları kütlesiz enerjiyi yayma ve emme sonucunda oluşturdukları manyetik kuvvet etkileşimleriyle birbirlerine dokunmanın etkileşimde elektromanyetik kuvvette seyir ederler


Yukarıdaki paragrafı örnekle açıklarsak: iki mıknatısın aynı elektrik yükünde olan uçları birbirlerine yakınlaştırıldığı zaman iki mıknatıs birbirini iter, kütle olarak mıknatıslar birbirlerine dokunamazlar

Lakin manyetik kuvvet etkileşimi sebebiyle mıknatıslar birbirilerine dokunamamanın kuvvet etkileşiminde dokunmuş olurlar

Mıknatıslar bu olayda dokunamamanın dokunuş olması etkileşiminde mıknatıs olmanın özelliğinde varlık bulurlar

Dünya ile ayın arasında gerçekleşen manyetik kuvvet etkileşimi sebebiyle gerçekleşen gel-git olayını da örneklemek bu konuyu anlamlandırmak adına yerinde olur


Dokunmak kütlesiz enerji düzeyinde manyetik kuvvet etkileşimiyle gerçekleşirken, dokunamamak ise manyetik kuvvet etkileşimiyle varların birbirlerine dokunmasıyla eş zamanlı olarak varların kütlesel düzeyde etkileşimleri durumunda görünür

Varların kütlesel düzeyde birbirileriyle dokunma etkileşimleri, bizler için duyularımız ile algılarımız sonucu düşünce yetimizle kendimizde oluşturduğumuz sanımızın yanılgısından ibarettir

Ama kütlesiz enerji düzeyinde manyetik kuvvet etkileşimi sebebiyle dokunmak bizler için gerçek olan bir olgudur


Dokunamamak olgusu bizleri, dokunmanın varoluşumuzun en temel özelliklerinden olması sebebiyle alemlerin ve bizlerin mikroskobik alemin bir dışlaşması olarak varlığı kendinden olmayan bir hayal olduğumuzun düşüncesine vardırabilir

Dokunmak ise bizlerin kendinde gerçekliliği olan varlıklar olduğumuzun düşüncesine vardırabilir

Gerçek de ise bizler; dokunamamanın gerçekliliğinde mikro alemin bir dışlaşması olarak hayalde varolan ve mikro alemin dışlaşmış bir varlık durumu olan varlık halimizle manyetik kuvvet etkileşim sebebiyle dokunmanın bizler üzeri gerçekleşmesinin gerçekliliğinde hayalde hayali kuranı yaşayanızdır


Varlığı kendinden olmayan varlıklar olarak varlığı kendinden olan kudreti ilahinin melaike etkileşiminin bizler olarak dışlaşmasının sonucunda gerçekliği olan varlıklarız

Varlığımız Tanrı varlığının bizler üzerinde dışlaşması olduğu içindir ki varlığımız, O’nun Zat-ının sıfatta ve fiilde bizler olarak kendi varlığında ki belirişidir


Cenab’ı Hakk Zat’ıyla nur alâ nur olarak bütün melaikeleriyle (kuvvetler)şuurlu olan diriliğinde Zat’ından başka bir Zat olmadığı içindir ki O’nun Zat’ına sıfatta olarak bir dokunuş hiçbir şekilde mümkün değildir

Bu da Cenab’ı Hakk’ın Zat’ıyla tek olan(ahadiyet) Zat olarak mutlak olması sebebiyledir


Bizler kendi varlığımıza her dokunuşumuzda asli varlığımız olan Zat’a (Zat’ı ahad)değil; duyularımızın oluşturduğu gerçeklik düzeyinde bir sıfatımıza dokunmuş olarak ve bu dokunmuş olmamızın da melaikenin oluşturduğu dokunma hilesi olması gerçekliği sebebiyle, dokunmuş olmamızın da sanısında yanılgıdayken, kütle olarak kendi varlığımıza dokunamamanın acizliğindeyizdir


Kendi varlığımıza dokunamamanın acizliğindeyken töz olarak varlığımızın asli temeli olan Cenab’ı Hakk’ın Zat’ına ise her türlü algı düzeyinde etkileniş üzeri dokunamayız

Lakin Cenab’ı Hakk’ın Zat’ını kendi üzerimizde kendisi olarak yaşarız

Bu da bir dokunuş değil; O’nun Zat’ı ahad olarak her varlık üzerinde ve hususen insan olarak bizim üzerimizde varoluşu sebebiyledir

Bizlerin mutlak olan Zat’a her düzeyde dokunuşu mümkün değildir Lakin mutlak olan Zat’ı Ahad-ın kendisi melaikeleriyle(kuvvetleriyle)her an var etme dokunuşundadır


Bunu bir örnekle anlamlandırırsak: görme sıfatımızda zat(şahıs)olarak bakan bizler bakan olarak algı düzeyinde nazarda olarak gördüklerimize bakan olarak kütle düzeyinde dokunamamanın acizliğinde dokunduğumuzun sanısında yanılgıdayken, manyetik kuvvet etkileşim sebebiyle bakan olarak nazarı ilahi düzeyinde baktığımız her şeye dokunuruz

Lakin bakan olarak kendimize hiçbir şekilde dokunamayız, bakan olarak bakana her yönelişimizde bakan olarak bakanın kendiliğinde kendimiz varızdır

Bu sebepten dolayıdır ki bakan olarak kendimize nazar da gören olarak dokunamayız

Sadece bakan olarak bakan kendimizi yaşarız

Ve bakan olarak kendimiz nazarı ilahi düzeyinde baktığımız her şeye dokunuruz


Bununda sebebi enerji taneciği olarak nur taneciğin şuur düzeyindeki niteliksel varlık durumu üzeri bakan olmamızdır

Nur taneciği olarak mutlak şuur düzeyinde kendimize dokunamayız, lakin mutlak şuur niteliğinde bakan olarak kendimizi yaşarız

Nur taneciğinin şuursal niteliği mutlak olması sebebiyle edilgen değil; her daim etken olarak manyetik etkileşim seyrinde bulunması ile ilahi nazarda bakan olarak baktıklarımıza bakmamızın etkileşiminde olarak dokunuruz