Prof. Dr. Sinsi
|
Kendi Kendine Zarar Verme...
Kendine zarar verme davranışı, kişinin kendini ciddi bir şekilde yaralayacak biçimde kesmesi ya da vücudunun belirli bölümlerine zarar vermesi olarak tanımlanır Kendine zarar verme davranışı çocuğun bulunduğu ortama uyum sağlayamaması sonucunda yaşadığı sıkıntılardan kendini keserek rahatlaması durumudur
Kendine zarar verme çok derinlerdeki sıkıntıyı ifade etme yoludur Genellikle insanlar neden kendilerine zarar verdiklerini bilmezler Bu kelimelere ve hatta düşüncelere dökülemeyecek olanı iletme yoludur ve iç çığlık olarak tanımlanmıştır İnsanlar kendilerine zarar verdikten sonra yeniden yaşamla başa çıkabilme konusunda bir müddet için daha iyi hissederler Kendine zarar verme çok geniş bir terim İnsanlar derilerini çizerek, keserek veya yakarak, kendilerini eşyalara çarparak, aşırı dozda ilaç alarak ya da başka şeyler yutarak ve içlerine koyarak kendilerini yaralar veya zehirlerler Kendine zarar verme, aptalca riskler alma, kötü muamele görülen bir ilişkiyi sürdürme, anoreksia ya da bulimia gibi bir yemek yeme sorunu, alkol ya da uyuşturucu bağımlılığı veya en basiti kendi duygusal veya fiziksel gereksinimlerini gidermeme gibi daha az belirgin şekillerde de ortaya çıkabilir Bu tepkiler sizi bunaltma riski taşıyan kızgınlık, üzüntü, boşluk, keder, kendinden nefret etme, yalnızlık ve suçluluk gibi acı veren duygularla başa çıkabilmenize yardım eder Bu acı veren duygular vücuttan atılabilir, bu süreçte söz konusu duygular yüzeye çıkar ve bunların üstesinden gelinir Kendine zarar verme aynı anda bir dizi amaca hizmet eder Bunlar arasında acıyı dışa vurma, dikkatini acıdan başka yöne çevirme, başka birisine duygularını ifade etme ve teselli bulma sayılabilir Bu aynı zamanda kendini cezalandırma veya hayatın üzerinde kontrol kazanma çabası olabilir Çünkü bu kişiler başkalarının tepkileri konusunda utanç, korku veya endişe hissederler; kendine zarar veren kişiler yaptıkları şeye dikkat çekmek yerine çoğu zaman bunu gizlemeye çalışırlar Çoğu insanın, farkında olmasalar bile, zaman zaman kendilerine zarar verecek şekilde davrandıklarını hatırlamakta yarar var Aşırı miktarda sigara içmek, yemek yemek ve alkol tüketmek, ya da uzun saatler çalışmak gibi son derece sıradan davranışların hepsi insanların hissizleşmesine veya dikkatlerinin dağılmasına ve düşünceleri ve duygularıyla yalnız kalmaktan kaçınmalarına yardım eder
İnsanlar neden kendilerine zarar verirler?
Kendine zarar veren kişi çocukken ya da genç bir yetişkinken muhtemelen çok zor ve üzücü deneyimler geçirmiştir O zamanlar söz konusu kişi büyük ihtimalle güveneceği kimse bulamamış; bu yüzdende yaşadıklarıyla baş etmesi için gereken desteği ve duygusal boşalımı yaşayamamıştır Yaşadığı deneyim fiziksel şiddet, duygusal ya da cinsel taciz içermiş olabilir Bu kişi ilgilenilmemiş, sevdiği bir kişiden ayrılmış, zorbalık görmüş, tacize maruz kalmış, saldırıya uğramış, yalnız bırakılmış, dayanılmaz baskı altında bırakılmış, evsiz kalmış, bakımevine, hastane veya diğer enstitülere yollanmış olabilir Bu tür deneyimler insanın gururunu kırar Dışa atılmamış duygular tamamen kişinin farkındalığı dışında gömülmüş vebloke olmuş olabilirler Eğer güven duyulan bir ebeveyn çocuğa ihanet eder ya da çocuğu taciz ederse ve bu olaya başka biri şahit olmazsa çocuklar genellikle kendilerini suçlarlar Kızgınlıklarını içe yöneltirler Yetişkin olduklarında kendini yaralama acıyı ifade etme, kendini cezalandırma ve anıları saklı tutma yolu olabilir Kendini yaralama eylemi sırasında çoğu zaman acı hissedilmez; bu daha ziyade taciz ve travma sırasında duyguların kaybolması gibidir Bu sırada beden doğal uyuşturucular üretir, bu da bedeni hissizleştirir ve duyguları gizler; böylece bilinçli olarak çok az şey hissedilir ve fark edilir Ağır travma geçirmiş bir kişi duygularından ve vücudundan son derece kopuk hissedebilir Bazı kimseler bu kopukluk hissini sürdürmek ve savunmasız olmadıklarına dair kendilerini ikna etmek için kendilerini yaralarlar Diğerleri ise bir şey hissetmek ve gerçek olduklarını ve hala yaşadıklarını anlamak için bunu yaparlar Sağlık görevlileri kendine zarar veren insanların yaralarında estetik dikiş istemediklerini varsaydıklarından dolayı eleştirilmişlerdir Bu sadece, NICE’nin (Ulusal Klinik Mükemmellik Enstitüsü) kendine zarar verme ile ilgili hazırlanan yeni kılavuzlarında yer alan yanlış fikirlerden biridir Benzer şekilde bazen profesyoneller de, özellikle kendileri daha önce bunu deneyimleşmişlerse, kişilerin kendilerini neden yaraladıkları ile ilgili varsayımlar ileri sürerler Ama bunun anlamı her insan için her kendine zarar verişinde farklıdır Bu da tek başına o kişinin bir ruh sağlığı sorunu olduğunu gösteren bir işaret değildir
Kimlerin kendine zarar verme ihtimali daha yüksektir?
Son zamanlarda yapılan araştırmalara göre, kendine zarar verenler arasında çoğunluğu genç kadınlar oluşturmakta; ancak genç erkeklerin oranı da artış göstermektedir Aynı zamanda, kendine zarar verme davranışı, toplumda ayrımcılığa maruz kalan azınlık gruplarda oldukça yüksek orandadır Herhangi bir ruh sağlığı sorunu olan kişinin kendine zarar verme ihtimali diğer insanlara göre daha fazladır Uyuşturucu veya alkol bağımlısı olmak, ya da evsiz kalmak, tek ebeveyn olmak, maddi zorluk içinde ya da diğer stresli koşullar altında yaşamak gibi hayatında birden fazla büyük sorunla karşı karşıya kalan kişilerin kendine zarar verme ihtimalleri daha yüksektir Önemlidir ortak nokta çaresizlik ve zavallılık hissidir Yakın zamanda gençler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre 15,16 yaş grubundaki gençlerin yüzde onu, genellikle kendini kesme yoluyla, kendine zarar vermiştir, ve kızların kendilerine zarar verme olasılığı erkeklere oranla çok daha fazladır En yaygın sebep olarak ‘korkunç bir durumdan kurtulma çabası ’belirtilmiştir Gençler çoğu zaman ailelerinden, okuldan ve akranlarından gelen büyük baskılar altındadırlar Çoğu genç arkadaşlarının da kendilerine zarar verdiklerini belirtmiştir Araştırmalar kendine zarar veren gençlerin daha ziyade kendine güveni az, depresif ve kuruntulu tipler olduğunu iddia etmektedir Bu gençlerin hayatlarında daha fazla sorunla karşılaştıkları doğru, ama aynı zamanda bu sorunlarla başa çıkma konusunda daha az becerikli olabilirler Kızgın hissederek, kendilerini suçlayarak, aşırı içki ve sigara içme eğilimi göstererek ve eğlenmek için daha fazla uyuşturucu kullanarak kendi kabuklarına çekilebilirler Az sayıda arkadaşlarına güvenirler; ayrıca ebeveynleri veya diğer yetişkinlerle konuşmamaya veya onlardan gereksinim duydukları yardımı istememeye meyillidirler
Fiziksel, duygusal veya cinsel taciz
Kadınlar çoğu zaman şefkat gösteren taraf rolüne bürünür, kendi ihtiyaçlarını en son sıraya koyarlar Bu kendilerine verdikleri değer hissini, fikirlerini ve güçlü yanlarını büyük
ölçüde zayıflatır İlerleyen zaman zarfında kadın kendini önemsiz hissetmeye ve katlanmak zorunda kaldığı tacizlere sessizce tanıklık etmeye başlayabilir Kimlik, güç ve haklarıyla
ilgili duygularını kaybedebilir Hayatta kalabilmek için kendisi ve gerçek ihtiyaçları arasındaki bütün bağları keser Eğer bu konunun merkezi vücut ölçüsü ve şekli ise yediklerini büyük ölçüde kısabilir (Bkz Ek kitaplar, syf 14 ) Eğer erkek duygularını ifade etmenin zayıflık olduğunu düşünen klişe maço gruba aitse, bu onu hislerini hissedememe ve benliğinin o bölümünden kopma durumuna sokabilir Erkekler için kızgınlıklarını göstermek kadınlara göre daha kolaydır, ama eğer hapsolmuş durumdalar ise, yani bastırdıkları duyguları dışa vuramıyorlarsa, erkeklerin de kendilerine zarar verme olasılığı, özellikle tacize maruz kalmışlarsa, yükselir
Referanslar
Self-harm: short-term treatment and management (Kendine zarar verme: kısa dönemli tedavi ve yönetim) (National Institute for Clinical Excellence (Ulusal KlinikMükemmellik Enstitüsü) 2004) (National Institute for Health and Clinical Excellence) Self-harm: understanding the NICE guidelines (Kendine zarar verme: NICE kılavuzlarını anlamak)
(National Collaborating Centre for Mental Health/Mind) (Ruh Sağlığı için Ulusal İşbirliği Merkezi /Mind)
Youth and self-harm: perspectives (Gençlik ve kendine zarar verme: perspektifler) (Centre for Suicide Research, University of Oxford/Samaritans) (İntihar Araştırmaları Merkezi, Oxford
Üniversitesi/Samaritans)
Non-fatal suicidal behaviour among adults aged 16-74 in Great Britain (Birleşik Krallık’ta 16-74 yaşları arasındaki yetişkinlerde ölümle sonuçlanmayan intihar davranışı) The Office for NationalStatistics (Ulusal İstatistik Kurumu) (The Stationery Office 2002)
Children or adolescents who try to harm or kill themselves (Kendilerine zarar vermeye ya da kendilerini öldürmeye çalışan çocuklar veya gençler)
(National Statistics 2001) (Ulusal İstatistikler 2001) Bu kitapçık Diane Harrison tarafından yazılmış, Jenny Sharman tarafından gözden geçirilmiştir
İlk basım Mind 1995 Gözden geçirilmiş basım © Mind 2005 Mind kayıtlı bir yardım kuruluşudur No 219830 Mind (Ulusal Ruh Sağlığı Birliği)
|