![]() |
Antikorların Çeşitleri... |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Antikorların Çeşitleri...Antikorların bir çeşit protein olduklarını belirtmiştik ![]() ![]() Savunma sisteminin en karakteristik proteinleri olan immün globulin molekülleri antijenin varlığını başka savunma hücrelerine haber vermek ya da savaşın tahrip edici zincirleme reaksiyonlarını başlatmak üzere antijenle birleşirler ![]() IgG (Immun Globulin G): IgG en temel antikordur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca hücrelerin arasına sıkışır hücrelerin ve derinin içine sızan bakterileri ve mikroorganik istilacıları etkisiz hale getirirler ![]() ![]() Eğer antikorlar plasentaya geçebilecek özellikte yaratılmamış olsalardı anne karnındaki bebek mikroplara karşı korumasız kalacaktı ![]() ![]() ![]() IgA (Immun Globulin A): Gözyaşı tükürük anne sütü kan hava torbacıkları mukozalar mide ve bağırsak salgıları gibi vücudun antijenlerle savaştığı hassas bölgelerde bulunurlar ![]() ![]() Yapı olarak birbirlerine çok benzeyen IgA'lar vücudun mikropların girmesine müsait bölgelerine yerleşip o bölgeyi kontrol altında tutarlar ![]() ![]() Bebekleri anne rahminde hastalıklardan koruyan antikorlar bebek doğduktan sonra da onları yalnız bırakmazlar ve koruyup kollamaya devam ederler ![]() ![]() ![]() ![]() Peki hiç düşündünüz mü siz daha herşeyden habersiz bir cenin halindeyken sizi mikroplardan korumak isteyen bu antikorları gönderen kimdir? Anneniz mi babanız mı? Yoksa ikisi birlikte mi ortak bir karar alıp size bu antikorları gönderdiler? Kuşkusuz söz konusu yardım annenin kontrolü dışındadır ![]() ![]() ![]() Peki anne göğsünde bulunan ve bu antikorları üreten hücreler söz konusu üretimi niçin yapmaktadırlar? Hangi güç buradaki hücrelere yeni doğan bebeğin antikora ihtiyacı olduğunu söylemiştir? Bebek için antikor üretimi yapan hücrelerin bebeğin emeceği sütün olduğu yerde bulunmaları kesinlikle bir tesadüf değildir ![]() Burada çok önemli bir mucize daha görülür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mucizeler bununla da bitmez ![]() ![]() ![]() Kuşkusuz bu mucizevi olayların ardarda sıralanması bir rastlantılar zincirinin sonucu değildir ![]() ![]() ![]() ![]() IgM (Immun Globulin) M: Bu antikorlar kanda lenfada ve B hücrelerinin üzerinde bulunurlar ![]() ![]() Ana rahmindeki bir çocuk 6 aylık olduğunda IgM'ler üretilebilir ![]() ![]() ![]() IgD (Immun Globulin D): IgD antikorları da kanda lenfa ve savunma hücrelerinin (B hücrelerinin) yüzeyinde bulunurlar ![]() ![]() ![]() IgE (Immun Globulin E): IgE'ler de kanda dolaşan antikorlardır ![]() ![]() ![]() EVRİMCİLERİN YARATILIŞ GERÇEKLERİNİ ÖRTBAS ETME ÇABALARI Öncelikle antikorlar hakkında şu ana kadar incelediğimiz bilgileri tekrar gözden geçirelim: - Antikorların vücuda giren antijenleri (düşmanları) kilitlemesi - Her düşman için farklı çeşitte bir antikorun üretilmesi - Hücrenin milyonlarca farklı antijen için milyonlarca farklı antikor üretebilmesi - Bu üretimin söz konusu düşman vücuda girdiği zaman başlaması - Antijenle o antijen için üretilen antikorun üç boyutlu yapısının tıpkı anahtarla kilit gibi birbirlerine tam olarak uyması - Hücrenin sahip olduğu 100 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Bu işlemleri yaparken insan aklının kavrama sınırının çok ötesinde bir akıl ve planlama göstermesi - Daha antikor üretemeyen bir bebeğin antikor ihtiyacının anne sütüne özel olarak yerleştirilen antikorlar tarafından karşılanması - Bebeğin midesinin antikorları sindirmeyip onları bebeğin vücuduna hizmet etsinler diye sağlam bırakması ![]() ![]() ![]() Ortada böylesine kusursuzca işleyen bir sistem vardır ![]() ![]() ![]() Peki evrime körü körüne inananlar bu kadar mükemmel bir sistemin varlığını nasıl açıklarlar? Cevap son derece basittir: Açıklayamazlar ![]() Yaptıkları tek şey hiçbir mantığı olmayan kendi içinde bile defalarca çelişen varsayımlar öne sürmektir ![]() ![]() Bu senaryolardan en çok rağbet göreni savunma sisteminin tek bir antikordan evrimleşerek meydana geldiğini savunur ![]() Savunma sistemi başlangıçta bir tek immünoglobulin (bir çeşit protein) türü yapan bir genden ibaretti ![]() ![]() ![]() Bu örnek hem evrim teorisinin ne kadar çürük temeller üzerine oturduğunu görmek hem de evrimcilerin sık sık başvurdukları beyin yıkama göz boyama yöntemlerini anlamak açısından önemlidir ![]() 1 ![]() ![]() Herşeyden önce sorulması gereken soru şudur: "Başlangıçta bulunan bu gen kim tarafından yaratılmıştır?" Bu aşama evrimciler tarafından önemsiz bir ayrıntı gibi gösterilip geçilmeye çalışılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yani canlılık eğer belirli bir dizilimi gerektiriyorsa bu tüm evrende bir defa oluşacak kadar az olasılığa sahiptir denilebilir ![]() ![]() Ancak bu nokta evrimciler tarafından örtbas edilir ve sanki her nasılsa zaten başta bir gen vardı gibi saçma bir ön kabul yapılır ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Her ne kadar imkansız olsa da başlangıçta bir genin bulunduğunu varsayalım ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca kendi kendine oluştuğu varsayılan böyle hayali bir genin ve kopyalarının ürettiği antikorların dış dünyadan gelecek antijenleri durduracak özellik ve yapıya sahip olmaları gereklidir ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Bu kontrol ve birleşme mekanizmalarının çalışma prensiplerini bile açıklamaktan aciz olan evrimciler işlerine geldiği zaman tek bir cümleyle "bu sistemin kendi kendini var ettiği"ni söyleyip geçiverirler ![]() ![]() ![]() ![]() Sözü edilen kontrol mekanizmalarında öyle bir akıl kendini gösterir ki binlerce farklı bilgi kombinasyonunun sonucunda iki milyon farklı yapıda ürün üretilir ![]() ![]() ![]() Teknoloji ve akıl ürünü olan herhangi bir ürün için şöyle teoriler ortaya atılabilir: "Taş tabletler kendi kendilerini yarattılar ve daha sonra kendilerini geliştirerek bilgisayar oldular ![]() "Kendi kendini yaratan uçurtmalardan bir süre sonra jet uçakları gelişti ![]() Yukarıdaki cümleler akıl sahibi olan her insana oldukça saçma gelecektir ![]() ![]() Kaldı ki yalnızca antikorların var olması insan vücudunu tek başına korumak için yeterli değildir ![]() ![]() (alıntı harun yahya insan mucizesi) |
![]() |
![]() |
|