Fatih'in Cevabı

Çocukken yaramazlıklarından dolayı babası II murat tarafından kendısını otoriter eğitmen molla güranı hznin himayesine vermişti Yaşı 12 ye varıncada avrupalı haçlılarla yapılan antlaşmalardan devlet güvendedır hıssıyle tahtı fatıhe bıraktı

Bunu haber alan avrupalı haçlı ordusu bütün antlaşmaları unutup ıhlal ederek , derhal hazırlıklara gırsmıs OSMANLI'YI artık tarıh sahnesınden sılmenın vaktı gelmıstır dıyerek sefer emrı alınmıştıBu haberın ardından 12 yaşındakı genç fatıh AKIL DOLU su fermanla istirahatte bulunan (muhtemelen bursa)babasına hıtap etmıstı

FATİH : Devlet-i aliyeyi osmaniyye zor durumda kalabılır tahta geçiniz,

ııMURAT:tah senındır gerekeni yerine getir

IKINCI yazışma ; babasına verdığı cevapla o yaşta bır çocuktakı ferasetın -aklın -ilmin ne denlı olgun olduğunu göstermekteydi

FATİH: Taht sizinse gelinız ve ordunun başına geçınız ;yok sızın değilde benımse EMREDİYORUM derhal tahta ve ordunun başına geçin!!

BU YAZIŞMADAN SONRA ıı MURAT yenıden tahta gecmıs tehlıke bertaraf edıldıkten bır kaç yıl sonra yenıden saltanat'ı oğlu fatıh sultan mehmed'e bırakmış ve osmanlının en parlak dönemlerının kapılarını bu kararıyla açmıştırşimdi avrupalı ecnebı tarıhçılerın o feraset ehlı komutan ıı murat hakkındaki sözlerini okuyalım saygı ve hurmetle

Hammer diyor ki:

"30 yıl boyunca,Murad,imparatorluğunda şeref ve hakkaniyetle saltanat sürdüTebaası olan muhteliflerde,dindar,hayırhah,adil ve kudretlibir hükümdar hatırası bıraktıHarpte ve sulhta sözünün sadık eriydiSakin hayata aşkla bağlıydıKendi arzusuyla,bu aşk yüzünden,tahttan feragat etmesi,bütün Osmanlı tarihinde misli görülmemiş bir hadise teşkil eder"

Ducass:"Faziletli ahlaka malik ve vicdanı pak idiİyi bir zat olduğu gibi,kalbinde hiç hilesi yoktu"

Chalcondyle:"Adil ve insaflı bir padişah oldu"(Adil ve insaflı baba mıyız?)
Yine Ducass:Allah bilir ki,Murad,halka karşı daima teveccühkar ve fukaraya karşı cömerttiBu lütuflarını yanlız kendi ırkından ve dininden olanlara değil,Hıristiyanlara da ibzal ederdiHerhangi bir milleti sonuna kadar mahveylemek istemezdi"(Düşmanları tarafından bile hayırla yad edilen bir baba olmaya özen gösterin)

Fatih'in babası,bir Fatihin babası olmaya gerçekten layıktıOğlunu,söze karışmaması şartıyla,daha pek küçük yaşında,müdavimi bulunduğu ilim meclislerine sokmuşturFırsat buldukça onun sıradan her baba gibi oynamış,elinden tutup camilere,medreselere,türbelere götürmüş,din ulularıyla tanıştırmış,feyizlenmesini sağlamıştır

Baba,Müslümanın ezeli emeli,Peygamber tebşiri İstanbul'un oğlu tarafından feth oluncağı müjdesini çok sevdiği sarayda ılmınden feyzınden ıstıfade ettığı hacı bayram-ı veli ks dan keşfen almış ,oğlunu bir fatihe yaraşır tarzda yetiştirmek için gerekli herşeyi yapmış,hatta mukadder ve mekaddes fethi çabuklaştırmak,yahut da müstakbel Fatih'i büyük fethe fiilen hazırlamak maksadıyla,kırk yaşlarında tahttan feragat etmiştir

Ya eğitim hususunda gösterdiği dikkat ve titizlik?Meşhurdur:Oğlunun zaman zaman derslerinde temmellik ettiği yolunda Molla Gürani'nin yaptığı şikayeti dinledikten sonra,eline sağlam bir kızılcık sopası tutuşturmuş,tembelliğe devam ettiği taktirde bu sopayla şehzadeyi korkutmasını söylemiş;Molla Gürani,padişah fermanı gibi eline tutuşturulan kızılcık sopasıyla şehzadenin dersine girmiş,tembellik ettiği takdirde,üzerine bulaşan tembellik tozlarını sopayla temizlemekte tereddüt göstermeyeceğini bildirmiştir

Unutmayalım ki,hocası tarafından dayakla tehdit edilen talebe bir şehzadedir,padişahın oğludurYine unutmayalım ki,o dönemin Avrupa'sında prensler daima hatasız kabulş edilir,cezaya müstahak olmaları halinde bile,prenslerin yerine "şamar oğlanı"denilen başka çocuklar dövülürdü(çocuklarınızın eğitimiyle yakından ilgilenin)

Sultan IIMurad'ın,fethin yakın olduğu sezdiğine şüphe yokBu bakımdan tahtı dahil,ezeli aşkı vuslata erdirecek bütün imkanları oğlunun önüne sermiş,ceddinin ve kendisinin nice gayretlere rağmen ulaşamadıkları mukaddes hedefe her bakımdan şehzadesini hazırlamıştır(Çocuklarınızın önüne hedefler koyun)

Kuşkusuz en büyük eseri,Sultan IIMehmed gibi müstesna bir kabiliyeti yetiştirip tarihe armağan etmesidir