Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gül, titrer, yanarsa, yürek, üşürse

Yürek Yanarsa Titrer Gül Üşürse

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yürek Yanarsa Titrer Gül Üşürse



Git gide kirletiyorlar gökyüzünü Anne Umutları da tüketiyorlar hep beraber,
sevgileri de dillerinde en ince yalanlar, süslü ve sisli yüzleriyle
soğuk yüreklerinde ne acıma ne sevgi kimin eli kimin cebinde
kimin eli kimin neresinde belli değilbense öyle acemi ve şaşkın
boş kalan ellerimi bir ömür nereye koyacağımı bilemedim
bilemedim, hangi yalanla kimi nasıl soyacağımı buz üstünde
yürümeyi seçtim kendi hesabıma
maske diye bir not düşürmedim yüzüme bukalemuna
çalan rengimde olmadı tuttuğum her insanın elinde ellerim kirlendi
gözlerim kirlendi baktığım her insanın gözlerinde yüreğimi
sarktım umut kuyularına her defasında her defasında yangın çektim su yerine, acı çektim ne bir gün ışığı aktı içime ne de bir yağmur damlası
rezil bir dünyanın orta yerinde hüzün ben oldum düşen her yaprakta
her savaşta vurulan ben kaç çocuğun hayalleri yıkıldı gözlerimde kaç çocuğun yüreğimde yandı son ümitleri ıstırabın en derin okyanusuna gömüldüm bu nasıl bir dünya bu nasıl bir dünya Anne kahretsin
suskunum, susuzum, yorgunum Anne durmadan kirletiliyor,
kanıyor zaman, kimse aldırmıyor kimse yanmıyor sevincini ateşe döken gelincik çiçeklerine dönüp bakmıyor çığlıklarına annelerin hergece dokuz yerimden vurur beni, gözleri öksüz çocuklar bu yüzden kesmiyorum
sakalımı, saçımı da taramıyorum artık siyahlar giyiniyorum bu yüzden,
dalgın dalgın bakıyorum uzaklara ah gönlü güvercinim sen olmasan nasıl dayanılır bu yaşama herşeyin kirletildiği bir dünyada temiz tutamadık güzelliklerimizi bu yüzden hep vurgun kaldı bir yanımız bir yanımız aşka acıya ayarlı her gece dumanlar yürüyor beton yığınlarıyla örtülü sevgisiz kentler üstüne zifiri karanlıklar yürüyor Anne kapkara nehirler gibi,
acı akıyor yüzünde yoksulların bir cehennem ateşi yanıyor yüreklerinde her akşam kimse kimsenin yasını tutmuyor, bölüşmüyor acısını bu nasıl bir dünya Anne bu nasıl bir dünya kahretsin Sarılki, kokun sinsin tenime, sevgin işlesin yüreğime bu yalancı dünyada kimim varki başka gözlerimden öpecek içimi ısıtacak bu karanlık soğuk kış gecelerinde Sarılki, serinlensin ateşler içindeki alnım yorgunum, beynim, tenim, ellerim yorgun
kendime sürgün yaşamaktan sevgiye tanımlar aramaktan tüm bu oldu bittilere insanın kayıtsızlığından yorgunum Anne yorgunum, ağrılarım, sızılarım yorgun ihanetler yedi umudumu, sevgimi, düşlerimi her gece yalnızlıklar sürüyorum kanayan yerlerime ellerime çaresizlikler yüklüyorum üşüyorum bu karanlık soğuk gecelerde sarıl bana oysa hiç dönmedim sırtımı insan emeğine öpmedim namerdin elini, eğilmedim zalimin önünde ama ezildim bir çaresizin bakışından bir annenın yakarışından bir babanın haykırışından utandım Anne dünyayı kirli bahçesine çevirenlerden aç insanların kederinden utandım bombalanan şehirlerden, yalvaran gözlerden
insanların kayıtsızlığından tüm bu oldu bittilere insanlığımdan utandım Anne insanlığımdan heyhatki, bizi ağlatan acılar güldürüyor başkalarını
yürek yanarsa titrer anne, gül üşürse kaç insan soyundan ihanet görmüş, kaç gül dikeninden mademki ihanet var, öz elleriyle boğsun gül emen çocuklarını anneler ve ihanet etsin şairler yazmasınlar bir daha
gül yüzlü şiirler sevgililerine her mısrası kurşun olup saplansın yüreklerine dünyadaki tüm çocukları sevdim anne sevdim yeryüzündeki bütün insanları
diline, dinine, ırkına bakmadan sevdim sevdim boynu halkalı köleler gibi nerde bir ah duydum yüreğime saplandı oklar nerde bir çocuk vuruldu ben de vuruldum Anne can çekişir dudağımda kelebek ölüleri nerede kötülük görsem nerede kötülük görsem söner yıldızları gözlerimin, kör olurum suskunum, susuzum, yorgunum bunca kalabalıkların, bunca mekanların içinde
her defasında yarası kanayan şiirler damlarken içime yüreğimdeki yağmurlarla, herkesin bildiği bu dünyada adresi olmayan yitik mektuplar gibi yorgun
yavru bir kedi gibi sahipsiz ve de yalnızım öyle mi? vayyy
ben nazlı bir yaprağım dalından düşmüş alın beni üşüdüğüm yerden kaldırın düştüğüm yerden kalbinizin üstüne tutun pul pul vicdanınızın üstüne aynı soydanım sizinle yok başka bir umarım alın beni üşüdüğüm yerden yok başka kimsem kiminle konuşsam sizin elleriniz var soyan, evleriniz var kocaman sokaklarda gecekondularda yatmadınız karda kışta bir dilim ekmeğe avuç açmadınız utanan biz olduk yoksulluğumuzdan utanan anam oldu, babam, bacım, gardaşım ben nazlı bir yaprağım dalından düşmüş
alın beni üşüdüğüm yerden kaldırın düştüğüm yerden kalbinizin üstüne tutun pul pul vicdanınızın üstüne aynı soydanım sizinle



Alıntı Yaparak Cevapla

Yürek Yanarsa Titrer Gül Üşürse

Eski 07-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yürek Yanarsa Titrer Gül Üşürse




kimin eli kimin cebinde
kimin eli kimin neresinde belli değilbense öyle acemi ve şaşkın
boş kalan ellerimi bir ömür nereye koyacağımı bilemedim
bilemedim, hangi yalanla kimi nasıl soyacağımı buz üstünde
yürümeyi seçtim kendi hesabıma


ben hep bunu söylerim gerçek hayatta şimdi görünce şaşırdım herkes bi alemde ben hangi alemde olacağımı bile bilmiyorum

bana çok yakın u sözleri paylaştığın için çok teşekürler serendipity

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.