![]() |
Tarihsel Gelişim İçerisinde Arap Müziği |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Tarihsel Gelişim İçerisinde Arap MüziğiTarihsel Gelişim İçerisinde Arap Müziği Müslüman Araplar'ın tarihteki büyük imparatorluklardan birini kurmaları, "Arap (Arab)" kelimesinin Arabistan'da yaşayan herkesi nitelendirmek için kulllanılmasına neden olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu çalışmada daha kapsamlı bir inceleme konusu olan Arap Müziği, Araplar'ın tarihî, toplumsal ve kültürel gelişimi içerisinde, genel olarak ele alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
"Arap (Arab)" İsminin Kökeni |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() "Arap (Arab)" İsminin Kökeni"Arap (Arab)" İsminin Kökeni "Arap (Arab)" isminin nereden geldiği ve kelime olarak kökeni hakkında fazla bir bilgi yoktur ![]() ![]() Mezopotamya'daki arkeolojik kazılarda çıkan eski tabletlerden ve kitābelerden elde edilen bilgiler ışığında; "Arap" kelimesinin, bu yörede yaşayan "Sāmi" kültüründen geldiği düşünülmektedir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Tarihçe |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() TarihçeTarihçe Ancak günümüzde, Arabistan'ın Sāmi kökenli ulusların doğum yeri ve anayurdu olduğu teorisi pek fazla yandaş bulmamaktadır ![]() ![]() ![]() Sāmi Alfabesinin bulunması, develerin evcilleştirilerek kabîlelerin Arabistan'a göç etmeleri M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Araplar'ın gelişimi ve krallıklar kurmaları, daha çok elde ettikleri ticārî kazançlarla açıklanabilir ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzeybatıda Kedar (M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yahudilik ve Hıristiyanlığın ortaya çıkması nedeniyle buralarda bir çok savaşlar olmuş ve bunlar, Hıristiyan Habeşler'in VI ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Araplar'ın tarihi |
![]() |
![]() |
#4 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Araplar'ın tarihiAraplar'ın tarihi Araplar'ın tarihi, İslâm'ın doğuşunun, yayılışının kısaca; İslâm Tarihi'nin ayrılmaz bir parçasıdır ![]() 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Böylece İslāmiyet, Araplar'a ait ulusal bir din kimliğinden çıkarak fethedilen ülkelerin halkları tarafından da benimsenmiştir ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Araplar'ın tarihi |
![]() |
![]() |
#5 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Araplar'ın tarihiAraplar'ın tarihi Emevîler Dönemi ile Abbāsiler Dönemi'nin başında bir bütün olan Arap İmparatorluğu, çok geçmeden parçalanmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selçuklu Türkleri'nin gelişi ile birlikte, X ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Araplar, İlk Halîfeler ve Emevîler Dönemi'nde önemli bir rol sahibi olmuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aslında gerçek anlamda katışıksız, saf bir Arap Uygarlığı yoktur ![]() ![]() ![]() Arap ülkelerinin siyāsî birliğini sağlamak amacıyla, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
arap kültürü |
![]() |
![]() |
#6 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() arap kültürüArap kÜltÜrÜ ARAP KÜLTÜRÜ Arap İmparatorluğu zamanında Araplar, egemen oldukları topraklarda önemli bir din ve kültür mirası bırakmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Özellikle; Yunan kültüründen etkilenip gibi , medreseler kurmuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Başta Abbāsi Dönemi olmak üzere İslâm aydınları, edebiyatın gelişmesi için zemin hazırlamıştır ![]() ![]() Araplar, daha çok şiir ve düşünce alanında çalışmayı tercih etmişlerdir ![]() ![]() ![]() Araplar İslâm'ın ortaya çıkışı ve yayılmasından sonra, hukuk sistemini İslâmi öğretilere göre yeniden düzenlemişlerdir ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arap Müziği |
![]() |
![]() |
#7 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Arap MüziğiArap Müziği ARAP MÜZİĞİ Arap Müziği'ni İslāmiyet ile birlikte ortaya çıkan büyük inanç ve toplumsal yaşam değişimine uygun olarak incelemek ve bu bağlamda iki ana döneme ayırmak uygun olacaktır: 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Tarihsel olayların etkileri göz ardı edilemeyeceğinden; Arap Müziği'ni bu iki ana dönemi de unutmadan kronolojik olarak dört dönemde incelemek en doğrusu olacaktır: 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() b ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() c ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İslāmiyet Öncesi Dönem: Cahilliye Dönemi (MÖ.1000 – MS.622) |
![]() |
![]() |
#8 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() İslāmiyet Öncesi Dönem: Cahilliye Dönemi (MÖ.1000 – MS.622)İslāmiyet Öncesi Dönem: Cahilliye Dönemi (MÖ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İslamiyet Öncesi Arap Müziği hakkında günümüze çok az bir bilgi ulaşmıştır ![]() ![]() Cahilliye Dönemi'nde Araplar, Arabistan Çölleri'nde göçebe hayatı yaşamaktaydılar ![]() ![]() ![]() ![]() Başlangıçta vokal (sözlü müzik) müzik gelişmiş ve müziğin icrāsı şiirle yakın bir paralellik içermiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu dönemde Araplar henüz İslāmiyet'i kabul etmedikleri için, kadınların sosyal yaşamda etkin oldukları ve kadın şarkıcıların müzikte etkin bir rolü olduğu görülür ![]() ![]() ![]() ![]() En eski vokal müzik formu "Hûda (Allah)"'tır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cahilliye Dönemi'nde Arap Şarkılarının makamsal yapısı ve besteler çok sādedir ![]() ![]() ![]() Cahilliye Dönemi sırasında Araplar, İslām öncesinde Sasani İran'ı olarak bilinen bölge ile Kuzey Hint ve Kuzey Afrika bölgelerinden etkilenmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İslāmiyet Sonrası Dönem |
![]() |
![]() |
#9 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() İslāmiyet Sonrası Dönemİslāmiyet Sonrası Dönem 2 ![]() a) Gelişme Dönemi (MS ![]() ![]() ![]() ![]() Araplar İslāmiyet'in kabulünden sonra, bilim ve edebiyat alanında bir çok gelişme göstermişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap Müzik Geleneği, İslāmiyet'in ilk dönemlerinde büyük bir gelişme göstermeye başlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İslāmiyet'in yayılmasıyla beraber o dönemde yapılan ve icrā edilen müziğe, karşıt bir tutum da oluşmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlk Arap Devleti olan Emevîler zamanında Şam ve Bağdat, sanat, kültür ve bilimin merkezi hāline gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zamanın en önemli müzisyenleri İbn-i Misah, İbn-i Süradi ve Ma'bad'dır ![]() ![]() ![]() Bu dönemin Arap Müziği Abbāsi Hānedanlığı (750-1258) zamanında ortaya çıkmış; Al-Mahdi, Harun Al-Reşid ve Ma'mun'un saraylarında gelişmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Abbāsi döneminin en önemli müzisyenleri eski Arap tarzının temsilcileri olan Zalzal, Yahya el Maki ve İbn-i Hami'dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Endülüs Müzik Okulu |
![]() |
![]() |
#10 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Endülüs Müzik OkuluEndülüs Müzik Okulu Endülüs Müzik Okulu: Araplar'ın ilk müzik ekolleri "Endülüs" diye adlandırır ve müzik okulu ikincisi de klasik okul olan Büyük Selçuklu Devleti Dönemi'dir ![]() ![]() ![]() Ishak el-Musuli ve İbrahim El-Mehdi, bu dönem Arap Müziği'nin ilk büyük kuramcı ve bestecileridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XI ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Duraklama Dönemi (XIII.yüzyıl -XIX.yüzyıl veya XV.yüzyıl.-XIX.yüzyıl) |
![]() |
![]() |
#11 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Duraklama Dönemi (XIII.yüzyıl -XIX.yüzyıl veya XV.yüzyıl.-XIX.yüzyıl)Duraklama Dönemi (XIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bağdat'ın düşmesi ve Abbāsi Halîfeliği'nin sonu, kültürel ve bilimsel alanda bir durgunluğa neden olur ![]() ![]() ![]() Hıristiyanlar tarafından tehdit edilmeye başlayınca, İspanya'da yaşayan son Müslümanlar'ın da buradan kovulması ile Endülüs Dönemi'nin "Altın Çağ"ı sona erer ![]() ![]() ![]() Kültürel birikimleri ve dolayısıyla müzikleri çevrelerindeki kültürel yapıdan etkilenmeye başlar ve eskilerin unutulduğu görülür ![]() Aynı dönemlerde Türk hākimiyeti yükselmekte,Osmanlı İmparatorluğu'nun sınırları genişlemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Modern Dönem (XIX. yüzyıldan günümüze kadar) |
![]() |
![]() |
#12 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Modern Dönem (XIX. yüzyıldan günümüze kadar)Modern Dönem (XIX ![]() ![]() ![]() Napolyon'un 1789'daki Mısır seferi Yakın Doğu'da karşı konulmaz değişimlere yol açmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Modern dönem müziği bir ihtiyaçtı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İslâm'ın Arap Müziği'ne Etkileri |
![]() |
![]() |
#13 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() İslâm'ın Arap Müziği'ne Etkileriİslâm'ın Arap Müziği'ne Etkileri İslâm'ın Arap Müziği'ne Etkileri İslâm'ın başlangıcından itibâren tegannîye karşı gösterilen direnç sonucu müzik tartışılır bir konu olmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arap filozof ve bilim adamlarına ait müziği teorik olarak inceleyen ve anlatan eserler ortaya çıkmaya başlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde, Araplar'ın IX ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arap Müziği Kongresi (Kahire 1932) |
![]() |
![]() |
#14 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Arap Müziği Kongresi (Kahire 1932)Arap Müziği Kongresi (Kahire 1932) Arap Müziği Kongresi (Kahire 1932) İlk Arap Müziği Kongresi, 1932'de, 28 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kongreye ayrıca Ali al-Khula'i, Safar Ali, Mustafa Rida Bey, Mısır'dan Muhammed Abdul al-Wahap, Türkiye'den Mehmet Rāuf Yektā Bey ve Mesut Cemil Bey'in dāhil olduğu icrācılar dāvet edilmişlerdir ![]() Ozan Ahmed Sawgi, Kıptılog Kaghip Mugtah, müzikolog Muhammed Kamil al-Hajjaj,Ahmed al-Dik, Mahmud Ahmed al-Higni, konuşmalara, al-Arabi İbn Sari'nin Cezāyir Grubu, Muhammed al-Qabbanzi'nin Irak grubu Wadia Sabra'nın Lübnan Grubu, Umar Fa'id al-Du'aydi'nin Fas Grubu, Ahmed al-Uburi ve Salim al-Hanafî'nin Suriye Grupları ve Muhammed Ghanni'nin Tunus Grubu gibi müzisyenler ve müzikologlar ise; kongreye katılan diğer kişilerdir ![]() Kongre tutanakları 1933'te Arapça, 1934'te Fransızca ve Arapça olarak yayınlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Alexandre Chalfoun'a (1881-1934) göre; disiplinsiz müzik öğretimi, verimsiz bir uygulamadır ve sadece sözlü uygulamalarla müzik gelişemez ![]() ![]() Muhammed Kamil al-Hajjaj (1877-1943) ise; 1924 yılında "Arap Müziği – Geçmiş, Bugün ve Gelecekteki Gelişim" adını verdiği eserinde, Arap Müziği kaynaklarını ve yayılmasını anlatmış ve Arap Müziği'ni, Batı Müziği ile karşılaştırmıştır ![]() ![]() ![]() Alfred Berner'in, 1937 yılında yayınlanan, "Studien zur Arabıschen Musik (Arap Müziği Öğretimi)" adlı çalışmalarında Arap Sanat Müziği'nin özellikleri betimlenmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Lübnanlı Wadia Sabra (1876-1952) ise; uyum eksikliği ile, zihnini meşgul eden farklı sistemlere sahip iki dünya için ortak teorik düşünceyi savunmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kongre ile amaçlanan; Arap Müziği'ne ait önemli problemleri tespit ederek ortaya çıkarmak ve üzerinde tartışmak, olası yeni çözümleri gözden geçirmekti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Özellikle Mısır, Arap Müziği genelinde Popülerlik kavramını daha elverişli bir hāle getirerek, halkı bu konuda etkilemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün Arap Müziği, Popüler Müziğin vazgeçilmez bir kültürü durumuna gelerek Dünya müziğinde bir yer edinmeye başlamış ve saygın bir konuma ulaşmıştır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Arap Müziği Formları Cahilliye Dönemi'nden günümüze gelen |
![]() |
![]() |
#15 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Arap Müziği Formları Cahilliye Dönemi'nden günümüze gelenArap Müziği Formları Cahilliye Dönemi'nden günümüze gelen Arap Müziği Formları Cahilliye Dönemi'nden bu yana, günümüze gelen Arap Müziği formları (alfabetik düzende) şu şekilde sıralanabilir: Amel: Genellikle İranlılar tarafından ve XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Basît: Sakıyl-i Evvel veya Sakıyl-i Sānî usûllarinde bestelenen Arapça bir kıt'adan oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Darbeyn: Aynı anda iki usûl kullanılır ve birinci usûl sağ, ikinci usûl sol elle vurulur ![]() ![]() ![]() ![]() Gın'a: "Tegannî etmek, şarkı söylemek" demek olan Gın'a, genellikle "Müzik" anlamında da kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Hevāyî: Bu formu, yalnız erkekler tarafından seslendirilir ![]() ![]() ![]() ![]() Kulli'd-durub: Bütün usûllerin ardarda kullanıldığı bir formdur ![]() ![]() ![]() ![]() Kulli'n-nagam: Bu formun iki biçimde olur: 1) 6 āvāze ve 24 Şûbenin tamamı, bir kıt'a içerisinde kullanılır ![]() ![]() 2) Yine bir kıt'a içerisinde, oktavı meydana getiren 17 sesin tamamında dolaşır ![]() ![]() ![]() Kulli'd Durub ve Nagam: Aynı eser içerisinde, hem Kulli'd-durub ve hem de Kulli'n-nagam formlarının birlikte kullanılmasından oluşan bileşik bir formdur ![]() ![]() Longa : Balkan Müzik Kültürü'nden gelen bu müzik formu, Osmanlılar'dan Araplar'a geçmiştir ![]() ![]() ![]() Maval: Arap Müziği'nin eski dönemlerinden bugüne ulaşmış bir uzun hava türüdür ![]() ![]() ![]() ![]() Muhasebe: Kuzey Afrika'da "Raddan El-Cavab (Cevap verme)" anlamına gelen bu form, bir kaç şarkıcı tarafından söylenen sözlü parçaların ezgilerini sazların tekrar etmesine dayanır ![]() Murassa': Güftelerinde Farsça, Arapça ve Türkçe'nin birlikte kullanıldığı eserlerdir ![]() Nash: Ölülerin arkasından okunan bir çeşit ağıttır ![]() ![]() ![]() Nevbet-i Mürettebet: Formların en uzunu ve bestelenmesi en güç olanıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neşid-i Arab: Usûllu ve usûlsuz bölümlerden meydana gelir ![]() ![]() 1- Neşr-i Nagāmat: İki beyitten oluşur ![]() 2-Nazm-al Nagāmat: Ritmik bir bestedir ![]() İlk önce "Neşr'i Nagāmat" adı verilen Arapça bir Dubeyt (Rubāi) okunur ![]() ![]() ![]() Nakş: Gazel'lerden meydana gelir ![]() ![]() ![]() ![]() Neşk: Neşk sözcük olarak; "Ölü için dövünme" anlamına gelir ![]() ![]() ![]() Tahınika: Bütün sazlar tarafından çalınan, uzunluğu bir ölçüyü geçmeyen, cümlelerinden biri tekrarlanabilen, bir çalgı müziği formudur ![]() ![]() Teşviye: 2/4 ve ya 4/4'lük ölçüde bestelenen, güftesi olmayan bir formdur ![]() ![]() Pişrev: Bir çalgı müziği formudur ![]() ![]() ![]() Savt: "Elvaz-ı Nakarat" adı verilen ve Terennüme yer verilmeyen bir formdur ![]() ![]() Sinat: "Biga" formunun bir alt formudur ![]() ![]() Vasla: Sazlı ve sözlü parçaların bir arada çalınmasına Arap Dünyası'nda "Vasla" adı verilir ![]() ![]() 1-Bir Peşrev, yani enstrümantal parça ile başlanır ![]() 2-Dinleyici ve ortamına göre seçilen eserlerden oluşur ![]() 3-Semāî'ler, 10/8 ile başlayıp 6/4, 3/4 ya da 6/8'lik usûllerle bitirilir ![]() 4-"Taksim" denilen ritimsiz bir doğaçlama ve daha sonra Leyali ve Maval, adlarıyla bilinen vokal kısımlarla devam edilir ![]() 5-Taksim'den sonra "Vahdet" ya da "Kasid Mauz'un" adı verilen bölümler gelir ![]() ![]() 6-Daha sonra halk türküleri veya folklorik parçalara yer verilir ![]() |
![]() |
![]() |
|