![]() |
İngilizce Mutluluk Ve Üzüntü İle İlgili Deyimler |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İngilizce Mutluluk Ve Üzüntü İle İlgili DeyimlerBu yazımızda mutluluk ve üzüntü ifade eden ingilizce deyimleri ve anlamlarını göreceğiz ![]() Aşırı derecede mutluluk anlamına gelen ve gayri resmi dilde kullanılan deyimler: I?m thrilled to bits ![]() thrilled to bits: çok mutlu olmak, birşeyler hakkında çok heyecanlanmak I?m on cloud nine ![]() on cloud nine: son derece mutlu, çok mutlu I am/feel on top of the world ![]() on top of the world: çok mutlu, sevinçli I?m over the moon ![]() over the moon: çok sevinçli I?m in seventh heaven: mutluluktan uçmak Aşağıda diğer mutluluk ifade eden deyimleri inceleyelim: get a (real) kick out of something Anlamı: Bir şeyi yapmaktan çok zevk almak ![]() Örnek: I get a (real) kick out of going for a run first thing in the morning before anyone else is up ![]() do something for kicks Anlamı: çoğu zaman tehlikeli birşeyleri sadece çok heyecan verdiği için yapmak Örnek: Sandra is keen to have a got at bungee-jumping ? just for kicks ![]() jump for joy: Anlamı: olmuş birşeyden çok zevk almak, sevinçten zıplamak , uçmak Örnek: Rowena jumped for joy when she heard that she?d won first prize ![]() be floating/walking on air Anlamı: ayakları yere değmemek, sevinçten havalara uçmak, etekleri zil çalmak Örnek: I?ve been walking on air ever Chris and I started going out together ![]() something makes your day Anlamı: Birşeyin seni mutlu yapması Örnek: It?s great to hear from you ![]() ![]() Üzüntülü, Mutsuz Durumlarla İlgili Deyimler Aşağıdaki metini inceleyelim ![]() ![]() Dear Louise, Hope all goes well with you ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Love, Karen out of sorts: keyifsiz, neşesiz, huysuz down in the dumps: asık surat ile, mutsuz it's not the end of the world: ne olduysa ciddi bir soruna yol açmayacak just grin and bear it: dişini sıkmak, katlanmak, sabırla katlanmak a misery guts: sürekli şikayet eden, mutlu olamayan sour grapes: ulasilamayan seye pis deme puts a damper on: yıldırmak, hevesini kırmak, cesaretini kırmak |
![]() |
![]() |
|