11-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ahmet Ümit Sırlar Kapısı Özeti
Ahmet Ümit Sırlar Kapısı Özeti
Ziyaret için Konyaya gelen ünlü romancı Ahmet Ümit, son kitabı anlattı Bab-ı Esrar (Sırlar Kapısı) romanını ve romana gösterilen ilgiyi değerlendirdi Roman bir cinayet çevresinde bizi Mevlananın Konyasına götürüyor
Bab-ı Esrarda (Sırlar Kapısı), Mevlananın Hocası Şems-i Tebrizinin öldürülerek kuyuya atılması konusunu işleyen romancı Ahmet Ümit, 50 bin adet basılan kitabından 1 5 ay için 45 bin civarında satıldığını, Bab-ı Esrarın kendisini mutlu eden bir kitap olduğu söyledi Ümit, Bir cinayet etrafında kurguladığı romanını doğu ve batı düşüncesinin bir kıyaslaması olarak görüyor

800 YIL ÖNCEKİ CİNAYET
Romanlarını 2002 yılından bu yana Anadoludaki uygarlıklardan ve kültürlerden seçtiğini dile getiren Ümit, “Daha önce Hititler, Alevilik, Hristiyanlığın Anadolu kökleri üzerine yazmıştım Tabii tasavvuf bu ülkenin en önemli kültürlerinden bir tanesi  Son romanın konusu da, bu tasavvufun içindeki en önemli renklerden olan Mevlana ve onun şeyhi Şems-i Tebrizi oldu” diye konuştu
Tarihi kaynaklar arasında çelişkili bilgilerin bulunduğu Şemsin öldürülmesi olayını anlatırken, Mevlananın büyük oğlu Sultan Veledin görüşlerine itibar ettiğini belirten Ümit, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kültürü anlamak, anlatmak, merak uyandırmak lazımdı Bu romana gerçeklerden yola çıkarak birazcık kurgu diyebiliriz Romanda 1244 yılında olmuş bir olaydan bahsediyoruz Birçok kişi bu olayın bir cinayet olduğunu, Şemsin kuyuya atıldığını söylüyor Mevlananın büyük oğlu Sultan Veledin görüşleri de bu doğrultudadır Kendisi Şemsin cesedini bizzat kuyudan çıkardım demektedir Bazı kaynaklar ise Şemsin Konyayı terk edip başka bir yere gittiğini söylüyor Ben Sultan Veledin görüşlerine itibar ettim Bu ihtimalin
daha doğru olabileceğini düşündüm Onun dışında genellikle Mevlana ailesinin söylediği şeylerden yola çıkarak romanı kurdum ”
Ümit, romanın o tarihsel dönemi anlatmakla kalmadığını, günümüzden yola çıkarak o tarihsel dönem üzerine bir hikaye kurduğunu ifade etti
DOĞU-BATI DÜŞÜNCESİ KIYASLANIYOR
Konyaya 3 yıl önce geldiğinde Mevlana Müzesi ve Şem-i Tebrizinin türbesini ziyaret ettiğini, Şem-i Tebriziyi incelerken kendisinin 7 kişi tarafından öldürüldüğünü öğrendiğini anlatan Ümit, şunları kaydetti:
“Şemsi öldürenler arasında Mevlananın ortanca oğlu Alaaddin Çelebinin de bulunduğunu öğrendim Bu konu bana çok ilginç geldi Bu roman bir anlamda doğu-batı düşüncesinin kıyaslanması ile ilgili oldu Ve bizim tasavvuf düşüncemizi Mevlana ve Şemsten yola çıkarak anlatmaya, okurun kafasında doğru sorular oluşturmaya çalıştım İnsanlar bu konuyu okuyabilsinler, bu meseleye ilgi duyabilsinler istedim Çünkü Mevlana ve Şems önemli şahsiyetler Mevlana düşünür olduğu kadar öyle büyük bir şair ki, halen ABDde şiir kitapları en çok okunan kitaplar arasında bulunuyor Ancak ne acıdır ki dünya Mevlanayı Türkiyede olduğundan daha fazla tanıyor ”
KONYA BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Türkiyede bazı başkentler bulunduğunu, Konyanın da bu başkentlerden biri
olduğunu belirten Ümit, “Konya da son derece önemli bir devlet olan Selçuklunun başkentidir Konyada Selçukludan kalan olağanüstü eserleri görebiliyorsunuz Romanımı okuyan pek çok kişiden aldığım tepki şu, Bizim mutlaka Konyaya gitmemiz lazım Benim Konyalılara önereceğim şey şudur, Konya aslında büyük bir turizm merkezi olabilir Bu sadece Mevlana ile ilgili değil Sille, Çatalhöyük olsun, buralar Konya için önemli değerlerdir” dedi
50 bin adet baskısı yapılan kitabından 1 5 ay için 45 bin civarında satıldığını ifade eden Ümit, “Bab-ı esrar beni mutlu eden bir kitap oldu diyebilirim Ancak beni mutlu etmesinin sebebi satış rakamlarından çok sevdiğim ve inandığım bir konuda yazdığım içindir” dedi
|
|
|