09-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Makâm:
MAKÂM:
1 Yüksek dereceli me'mûriyet, me'mûrluk yeri, mevkî, mansıb
Bir kimse şu on şeyi, kendine farz bilmedikçe, tam verâ ehli (dînimizde şüpheli olan şeylerden sakınan) olamaz: Başkalarını çekiştirmemeli Mü'minlere sû-i zan (kötü zan) etmemeli, kötü bilmemeli Kimse ile alay etmemeli Yabancı kadınlara, kızlara b akmamalı Doğru söylemeli Kendini beğenmemek için, Allahü teâlânın kendisine yaptığı ihsânları (iyilikleri), nîmetleri düşünmeli Malını helâl yerlere harcayıp, haramlara vermemeli Nefsi, aaafi için, mevki makâm istemeyip, bunları insanlara hizmet yeri bilmeli Beş vakit namazı vaktinde kılmağı birinci vazîfe bilmeli Ehl-i sünnet (Resûlullah efendimiz ve arkadaşlarının bildirdiği doğru yolda giden İslâm) âlimlerinin bildirdiği îmânı ve işleri iyi öğrenip, kendini bunlara uydurmalı (Ahmed Fârûkî)
Emeli, arzû ve istekleri kısa yapmak lâzımdır Makâm, mevkî kapmak için yarış etmek gibi hırs yoktur (Ahmed bin Âsım Antâkî)
Makam ne kadar mühim olsa da, şahsiyetinizi vermeyin Kendinizi küçültmeyin (Ferîdüddîn Şeker Genç) Mal için makam için hep uğraştım, Sonsuz nîmetlerden oldum, âh yazık! Yol bozuk ve karanlık, önde şeytan, Günâh ağır, ağlarım hep, âh yazık!
(Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)
2 Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin bu yolda ilerlerken kazandığı mânevî derecelerden her biri
Makâmı kazanmakta kulun gayreti lâzımdır Bu bakımdan makâm ile hâl arasında fark vardır Çünkü hâl, kulun gayreti olmadan kalbde meydana gelir (Ali bin Hüseyin)
Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin kazandığı makâmın hükümlerini, îcâblarını yerine getirmeden, tamamlamadan, başka makâma geçmekte acelecilik yapmaması, sabırsızlık göstermemesi lâzımdır Zîrâ, kanâati olmayan hırslı kimsenin tevekkülü, sıhhatli olma z Tevekkülü tam olmayanın teslimiyetinde sıhhat bulunmaz ( Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
|
|
|