Su Ve Sağlığımız

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Su Ve Sağlığımız




Su her şeyden önce bedenimizi temizleyen genel temizleyicidir Susuz yapılan bir temizlik düşünülemez Bu durum diğer dış ortamlar için nasılsa aynı şekilde iç temizliğin de temel bileşeni her zaman su olmuştur Su sadece temizlemeyle kalmaz aynı zamanda dolaylı yollardan kirlilik yapıcı maddelerin taşınarak bedenden uzaklaştırılmalarını sağlayıp bedenin temizlenmesi işlemine de katkıda bulunur

Yeni doğmuş bebeğin % 97'si, sağlıklı bir yetişkinin % 75'i, yaşlandığımızda ise su kaybı nedeniyle vücudumuzun % 65'i sudur Tüm organlarımızın yapısında değişik oranda su vardır, örneğin, beynimizin % 75'i, kemiklerimizin % 22'si sudur, hatta dişimizin minesinde dahi % 2 su vardır Bu oranlar suyun sağlığımızda ve dünyamızdaki değerini çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır
Vücudumuzda meydana gelen tüm fiziksel ve kimyasal değişimlerde suyun önemi büyüktür Vücudumuzdaki trilyonlarca hücrenin içi sulu likit ile dolu olup, dışı da sulu likit tarafından sarılmıştır Sağlığımızın kalitesi bu sulu iki likidin dengesine bağlı olup bu denge yine suyun yarattığı ozmoz sayesinde gerçekleşir
Enerji eksikliği ve stres, susuzluktan kaynaklanıyor!

Bir kaç hafta yemek yemeden aç kalabildiğimiz halde susuz olarak bir kaç günden fazla dayanamayız Vücudumuzdan % 2 su kaybedersek enerjimizde % 20 azalma olur Su kaybı % 5'i bulduğunda koma, % 20'ye ulaştığında ise ölüm meydana gelir İnsanın günlük yaşamdaki enerji eksikliği çoğunlukla bedeninin susuz kalması ve stres faktörleriyle ilişkilidir
Yürüyüş yapın ve bolca su tüketin!

İnsanların stres faktörlerine açık olmaları bedenlerindeki su miktarının azalmış olmasıyla yakından ilgilidir Çünkü özellikle ilerlemiş yaşlarda dolaşımdaki kanın akışkanlığındaki azalmaya bağlı olarak kanın içinde ve özellikle beyinde kılcal dolaşımdaki azalmaya bağlı olarak yeterli nörotransmitter geçişleri yapılamamaya başlar Bu kanın kimyası yani suyun varlığı ile her an değişime uğrayan bir durumdur Bu yüzden stres faktörlerine açık olanların kısa aralıklarla yürüyüş yapmaları ve bolca su tüketmeleri sağlıklarına yapacakları en önemli yatırımdır
Vücudumuzda yoğun miktarda enerji değişimleri olmaktadır Tüm bu değişimlerin sağlıklı olması için yeterli miktarda suya ihtiyaç vardır Enerji merkezleri çok farklı ve sürekli olarak bedenin diğer organları ile etkileşim halindedirler Bedenin enerji alanları olan birçok bölge önemli akupunktur ve organ etkilenmelerinin gerçekleştiği bölgelere isabet eder Buralardan ufak enerji bölgelerine yayılan enerji yollarının, akupunktur noktalarının birbirlerine bağlanmış olduğu hatlar istikametinde olduğu tespit edilmiştir Buralarda enerjinin akupunktur noktaları ve enerji alanları arasında düzenli akabilmesi için önemli şartlardan birisi de insanın su ihtiyacı bakımından doyurulmuş olmasıdır
Su, hayattır!

Hücrelerimizin beslenmeleri ve fonksiyonlarını yerine getirebilmeleri için hücre içi ve çevresindeki suyun yeterli derecede sodyum, potasyum, kalsiyum ve magnezyum iyonlarına ve uygun polariteye sahip olması gerekir Zengin bir doğal mineral kaynağı olan suyun önemi burada da ortaya çıkar Doğal olan yapısıyla bu düzenlemeyi su kendiliğinden gerçekleştirerek olağan üstü bir değişimin önderliğini yapar Hayat için oksijenden sonraki en önemli gereksinimiz sudur
Suyun polaritesi çok ilginç ve yaşamsal bir özelliktir Suyun içinde bulunan ( ) pozitif yüklü alkali minerallerin (sodyum ve potasyum mineralleri) dengesi, yaşam dinamizmimiz için son derece önemli bir faktör olup bu dengenin bozulması hücre yeteneklerinin hasara uğramasına neden olabilir Hücre hasarının başlaması yaşlanma sürecinin hızlanması demektir Önce hücrelerimizde hasar meydana getirerek yaşlanırız, daha sonra hücre toplulukları, ardından organlarımız ve daha ilerleyen zamanlarda ise tüm bedene yayılan sistemlerimizin çalışmasını sabote eden bir bozulmaya maruz kalarak hem hastalanır ve hem de hızla yaşlanmaya başlarız Saçlarımızın ağarması, cildimizin kırışması, kemiklerimizin içinin boşalmaya başlaması, yüksek tansiyon, kolesterol, romatizma, diyabet, kanser oluşumunun temel sebebi bu hücre düzeyinde yaşanan bozulmadan köken alır Önce hücrelerimizden başlayarak daha sonra tüm bedenimizi tahrip ederiz
Hücre beslenmesi, yeterli su tüketimi ile mümkün

Sağlıklı hücre beslenmesi, hücre dışı sudaki besinlerin hücre zarından osmoz yöntemiyle hücre içine geçmesi şeklinde yapılır Sağlığımız, hücre yenilenmesinin devamına bağımlı olup bu eylemin herhangi bir sebepten aksaması hücresel bozulmayla beraber hastalık ve yaşlılık olgularının ortaya çıkmasına sebep olur
Hayatımızı sürdürürken sürekli olarak yenileniriz Örneğin karaciğerimiz kendisini yenileme ve iyileştirme gücü en belirgin organlarımızdandır Tüm organlarımız kısmen kendilerini yenileme ve şifaya kavuşturma gücüne sahiptirler
Suyu yanlış kullanıyoruz

Su içimi konusunda ciddi hatalarımız var Bu durum zaman ilerledikçe tüm bedenimizde telafisi neredeyse mümkün olmayacak oranlarda rahatsızlıklara neden oluyor Birçok hastama suyu nasıl tüketmektesiniz, diye soru yönelttiğimde hemen hemen yüzde doksan oranında verilen cevaplardan hatalı olduğumuzu anlayabiliyorum Özellikle yaşlı hastalarım yemek yemeden su içilmeyeceğine kendilerini öyle bir inandırmışlar ki bunu kırmak ve doğru şekliyle değiştirmek gerçekten hiç kolay değil
Su içtiğimizde maksimum oranda faydalanmamız ancak aç olmamızla mümkündür Açken içilen su çok daha kolayca sindirim siteminden genel kan dolaşımı içine geçerek kanımızın temizlenmesini sağlar Yemekle birlikte su içildiğinde sindirim sisteminin birçok bölümünde sindirim enzimlerinin salgılanması olamayacağından sindirim sistemi genel olarak enzimlerden mahrum kalmaya başlayacaktır
Suyu yanlış tüketmemiz, anksiyete, depresyon, unutkanlık, kronik yorgunluk, eklem ağrıları, karaciğer yağlanması ve daha pek çok hastalığın oluşmasını kolaylaştırıyor


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.