Hidayete Vesile Olmak

Eski 08-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hidayete Vesile Olmak




Hidayete Sebep OlanSual: Hidayete veya sapıklığa sebep olmanın dinimizdeki yeri nedir?
CEVAP
Hidayet, doğru yolu gösterme, Allahü teâlânın razı olduğu yolda bulunma, cenab-ı Hakkın insanın kalbinden her sıkıntı ve darlığı çıkarıp, yerine rahatlık, genişlik verip, kendi emir ve yasaklarına uymada tam bir kolaylık ihsan etmesi ve kulun rızasını kendi kaza ve kaderine tâbi eylemesi demektir İhtidanın manası da hidayete erme demektir, yani Müslüman olma, din olarak İslamiyet'i seçme

Bir kişiyi hidayete kavuşturmak, Peygamberler dahil hiç kimsenin elinde değildir Allahü teâlâ Peygamber efendimizi, âlemlere rahmet olarak gönderdiği ve bütün kâinatı onun için yarattığı halde hidayete erdirme yetkisini vermemiştir Hâdi ve Mehdi, yani hidayet veren yalnız Allahü teâlâdır İnsanlar ise sadece hidayete sebep olurlar

Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allahü teâlâ, beni âlemlere rahmet ve hidayet için gönderdi) [Ebu Nuaym]

(Ben hakka davet edici ve Allahü teâlânın emirlerini insanlara ulaştırıcı bir peygamber olarak gönderildim Hidayet benim elimde değildir Şeytan da Allahü teâlânın yasak kıldığı şeyleri süslü, cazip gösterir Saptırmak da onun elinde değildir) [İAdiy]

(Allahü teâlâ buyurdu ki: Ey kullarım! Benim hidayet ettiklerim hariç, hepiniz yanlış yoldasınız Benden hidayet isteyiniz ki, sizi doğru yola eriştireyim)

Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin Allahü teâlâ dilediğine hidayet verir vehidayete girecek olanları en iyi o bilir) [Kasas 56]

(Biz onlara gökten melekleri indirsek ve karşılarında ölüleri konuştursak ve her istediklerini onlara versek, biz dilemedikçe yine iman etmezler) [Enam 111]

(Allah, dilediğini hidayete kavuşturur, dilediğini dalalette bırakır) [İbrahim 4]

(Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündeki insanların hepsi iman ederdi O halde inanmaları için insanları zorlayacak mısın? Allah’ın izni olmadıkça, hiç kimse, iman edemez) [Yunus-99,100]

(Allah, kime hidayet etmek isterse, onun göğsünü İslamiyet için genişletir Dalalette bırakmak istediğinin göğsünü de, o derece dar ve sıkı bulundurur ki, oraya hakikatin girebilmesi, sahibinin göğe çıkması gibi mümkün değildir Böylece, inanmayanları küfür bataklığında bırakır) [Enam 125]

( [Nuh aleyhisselam] Ben size nasihat etmek istesem bile, Allah dalalette kalmanızı dilemiş ise, size faydası olmaz) [Hud 34]

Kaza ve kadere inanmayan akılcı mutezile fırkası ile bunların izinde gidenler, bu âyet-i kerimeler karşısında şaşırıp sapıtıyorlar Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Kur’an-ı kerimde bildirilen misaller, çoğunu küfre sürüklediği gibi, çoğunu da hidayete ulaştırır) [Bekara 26]

Hâşâ Allahü teâlâ kimseye zulmetmez Müslüman olmak isteyene mani olmaz Dileyen Müslüman olabilir Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(İsteyen iman etsin, dileyen inkâr etsin İnkârcılara Cehennem ateşini hazırladık) [Kehf 29]

(Allahü teâlâ, kullarına zulmetmez, haksızlık etmez, onları azaba sürükleyen çirkin işleridir Böylece kendilerine zulüm ediyorlar) [Nahl 33]

(Zerre kadar hayır ve şer işleyen, karşılığını görür) [Zilzal 7,8]

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlânın feyzleri, nimetleri, ihsanları, yani iyilikleri, her an, insanların iyisine, kötüsüne, herkese gelmektedir Rabbimiz, herkese mal, evlat, hidayet ve her iyiliği, fark gözetmeden göndermektedir Fark, bunları kabulde, alabilmekte ve bazılarını da alamamak suretiyle, insanlardadır


Hidayete sebep olan Cennetliktir
Hidayette olmak ve insanları hidayete davetin önemi büyüktür Emr-i maruf ve nehy-i münker farzdır Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İman edip iyi işler yapan, hakkı ve sabrı tavsiye edenler hariç, insanlar zarardadır) [Asr 2,3]

(Sizin içinizde, insanları hayra, [edille-i şeriyyeye = dört delile uymaya] davet eden ve iyiliği emredip kötülükten [Dört delile muhalefetten] men eden bir cemaat bulunsun İşte Onlar, kurtuluşa erenlerdir) [Al-i İmran 104]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Tahsilsiz ilme, rehbersiz hidayete kavuşmak isteyen, boş şeylerden yüz çevirsin!) Gazali]

(İbadetlerini ihlas ile yapanlara müjdeler olsun! Bunlar hidayet yıldızlarıdır)

(İmamlar [önderler] hadi ve mehdi olduğu sürece, insanlar dal ve mudil olsa da asla helak olmaz) [Hâtib] (Hadi = doğru yolu bulmuş, hidayete ermiş, Hidayet yolunu gösteren, mürşid, Mehdi = hidayete vesile olan, hidayete getiren Dâl = sapık, mudil = saptıran)

(Esselamü ala menittebeal hüda = Hidayete uyana, hak yolda olana selam olsun) [Nesai]

(Ya rabbi, bizi hidayetten sonra, başkalarının hidayetine vesile olanlardan eyle) [Buhari]

İnsan yaratılışta; hidayet ve dalâlet olmak üzere iki taraflıdır Ona hidayeti tanıtmak için bir rehbere veya bir üstadın kitabına ihtiyaç vardır Hidayet çok kıymetli olduğu gibi, hidayete sebep olmak da çok kıymetlidir Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Senin vasıtanla Allahü teâlânın bir kişiye hidayet vermesi, senin için üzerine güneşin doğup battığı her şeyden daha hayırlıdır) [Taberani]

(Bir kâfirin hidayetine sebep olmak, kızıl develere malik olmaktan iyidir)

(Bir insanın hidayetine sebep olan [Onu ehl-i sünnet yapan] muhakkak Cennete girer) [Buhari]

(Bir Müslüman, arkadaşına, hidayetini arttıracak veya onu tehlikeden kurtaracak hikmetli bir sözden daha iyi bir hediye veremez) [Ebu Ya’la]

(Kim, hidayete [Ehl-i sünnete] davet ederse, o yola girenlerin bütün sevapları ona da yazılır, diğerlerinin ecrinden bir şey eksilmez Kim de, sapıklığa davet ederse, o yola girenlerin günahları, ona da verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez) [Tirmizi]

(Haktan bâtılı veya hidayetten dalaleti red gayesi ile, ilim öğrenmek için yola çıkan kimse, kırk yıl ibadet eden bir abid gibi ecir alır) [Deylemi]

Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını başkalarına vermek de, hidayete sebep olmak gibi sevaptır Hatta kitabı alan, o kitapla amel etmemiş olsa, dalalette kalsa bile, kitabı veren niyetine göre onu hidayete kavuşturmuş gibi sevap alır Çünkü hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Hayrın yolunu gösteren onu işleyen gibidir) [Ebu Davud, Tirmizi]

(Emr-i maruf ve nehy-i münker ederken ölen şehiddir) [İAsakir]

(Bütün ibadetlere verilen sevap, Allah yolunda cihada verilen sevaba göre, deniz yanında bir damla su gibidir Cihad sevabı da, emr-i maruf ve nehy-i anil münker [dinin emir ve yasaklarını öğretme] sevabı yanında, denize nispetle bir damla su gibidir) [Deylemi] [Müslim] [Ebu Nuaym] [Buhari, İ Ahmed]

Kaynak:http://wwwmehmetalidemirbascom/detayasp?Aid=318


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.