Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cadı, çocukluk, ergenlik, kanserleri

Çocukluk Ve Ergenlik Çağı Kanserleri - Ergenlik Çağı

Eski 07-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çocukluk Ve Ergenlik Çağı Kanserleri - Ergenlik Çağı






Ülkemizde her yıl Nisan ayının ilk haftası Kanser Savaş Haftası olarak kabul edilmiştir Bu haftada ve her zaman amaç, geniş kitlelere kanserin ne olduğunu, nedenlerini, kanserden korunma yöntemlerini, erken tanının önemi ve hastalığın tedavi yolları anlatmaktır

Bu yazıda kanserler hakkında genel bir bilgi verildikten sonra, günümüzde çok büyük oranda tedavi edilebilen, çocukluk çağı kanserleri üzerinde durulacaktır Kanser dünyanın en önemli sağlık sorunlarının başlarında yer almaktadır Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünyada yaklaşık 25 milyon kişi kanserle yaşamakta, her yıl yaklaşık 11 milyon kişi yeni kanser tanısı almakta ve yaklaşık 65 milyon kişi kans


erden kaybedilmektedir
Erişkinlerde, sigara, sağlıksız diyet ve enfeksiyonlar her yıl yaklaşık 4 milyon kanser olgusunun oluşumundan sorumlu faktörlerdir Halbuki bunların çoğu basit önlemlerle engellenebilir Sigaradan uzak durmak akciğer, gırtlak kanserlerinin birçoğunu önleyebilir Ultraviole ışınlarından korunmak cilt kanserlerinden korunmada etkilidir Bol lifli gıdalar, meyve ve sebze ile sağlıklı beslenme başta barsak kanserleri olmak üzere birçok kanserin oluşmasında engelleyici rol oynar Egzersiz ve aşırı kilo almamanın da bazı kanserlerin gelişimini önlemede rol oynadığı saptanmıştır Erişkinlerde tarama testleri (kolon kanserine karşı tarama, kadınlarda meme taraması, kadınlarda vaginal smear, erkeklerde PSA), erken tanı ve yüksek tedavi şansını sağlamaktadır Dünyada kanser ve tedavisi hakkındaki araştırmalar son hızla devam etmektedir Ülkemizde de bu konuda çeşitli çalışmalar yürütülmektedir
ÇOÇUKLUK ÇOĞU
Çocukluk çağı kanserleri tüm kanserlerin % 2-4''ünü oluşturur; yıllık insidans milyonda 120''dir Türkiye''de her yıl yaklaşık 3000 çocuk kanser tanısı almaktadır Çocuklarda görülen kanserler tipleri, dağılımları, tedaviye yanıt oranları ve uzun süreli sağkalım açısından erişkin kanserlerinden farklılıklar gösterirler Çocukluk çağı kanserleri doğumdan ergenliğe kadar her yaşta görülebilir, ancak çoğu ilk 5 yaşta görülür ve hızlı gelişir Kemik tümörleri gibi bazı kanserler 10-15 yaşta daha sık görülür
Kanser tanı ve tedavisinde kaydedilen önemli gelişmeler sonucunda, günümüzde çocukluk çağı kanserlerinin yaklaşık % 70''i tamamen iyileşebilmektedir Ülkemizde çocukluk çağı kanserlerinin büyük bir kısmı ileri evrelerde başvurmaktadır Erken tanı alan olgularda sağkalım oranı daha yüksektir Bu hastaların erken tanı alabilmeleri, bu konuda eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkündür Bunun için bu hastalıklara ilişkin bulgu ve belirtilerin bilinmesi, hızla tanıya gidilmesi ve bu hastaların tam teşekküllü onkoloji merkezlerinde tedavisi çok önemlidir
ÇOÇUKLUK ÇAĞI KANSERLERİ NELERDİR?
Çocukluk çağı kanserlerin %30''unu lösemiler (kan kanserleri), kalan %70''ini de solid tümörler (organ ve çeşitli dokulardan gelişen kanserler) oluşturur

Çocukluk çağında görülen kanserlerin sıklık sırasına göre dağılımı şöyledir:
* Lösemiler %30

* Santral sinir sistemi tümörleri (Beyin tümörleri) %19

* Lenfomalar (Lenf bezesinden kaynaklanan kanserler) % 13

* Nöroblastom (İlkel sinir hücrelerinden köken alan kanserler) %8

* Yumuşak doku sarkomları (en sık çizgili kastan köken alan rabdomiyosarkom) %7

* Wilms'' tümörü (Çocukluk çağında en sık rastlanan böbrek tümörü) %6

* Kemik tümörleri (Osteosarkom, Ewing sarkom) % 5

* Diğer tümörler %12 (Retinoblastom (Göz tümörü), Germ hücreli tümörler, Karaciğer kanserleri ve diğer kanserler) * Sütçocuklarında (1 yaş altı) ise nöroblastom en sık görülen habis tümördür
RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
Kanser oluşumuna neden olan çeşitli yapısal ve çevresel risk faktörleri vardır Bunlar şöyle sıralanabilir:

* Bazı kromozom bozuklukları,

* Doğumsal bazı bozukluklar ve hastalıklar,

* Bağışıklık sistemini bozan hastalıklar,

* Çeşitli virüs enfeksiyonları,

* Radyasyona maruz kalma,

* Bazı kimyasal maddelere maruz kalma ( benzen, ağır metal, tarım ilaçları, petrol ürünleri),

* Hamilelikte kullanılan bazı ilaçlar ve *****,

* Ailede kanser olgularının fazla olması (özellikle genç yaşta ve belli tip kanserlerin görülmesi)
Bazı kalıtsal hastalıklarda kanser riski artmıştır Örneğin Down sendromlu bebeklerde (Mongolizm) lösemi riski artar Ciltte yaygın sütlü kahverengi lekelerle seyreden nörofibromatosiste beyin tümörleri ve diğer bazı tümörlerin görülme riski artar Bağışıklık sisteminin baskılandığı hastalıklarda, özellikle lenfoid dokudan köken alan kanserlerin gelişme olasılığı artmıştır Halk arasında öpücük hastalığı olarak bilinen hastalığın etkeni Epstein Barr Virüsü, bazı lenfomaların ve nazofarenks kanserinin gelişmesinde rol oynayabilir Hepatit B ve C virüsü, karaciğer kanserlerine yol açabilir Tüm çocukların hepatit B aşısı olmaları çok önemlidir Radyasyonun kanser oluşumundaki etkisini dünya acı örneklerle gözledi İkinci Dünya Savaşında Hiroşima ve Nagazaki ‘ye atılan atom bombası sonrasında o bölgede çok sayıda kanser olguları saptanmıştır Yine Çernobil''de nükleer kaza sonrası, yakın bölgede yaşayan çocuklarda çeşitli kanser olguları, özellikle çocuklarda çok nadir görülen tiroid kanserlerinde artış gözlenmiştir
UYARICI BELİRTİLER NELERDİR?
Çocukluk çağında kanserin erken tanısı için, erişkinlerde kullanılan tarama testleri mevcut değildir O nedenle çocukluk çağı kanserlerinde, en sık görülen uyarıcı bulgu ve belirtileri bilmek ve bunların varlığında hızla doktora başvurmak gerekir En sık raslanan bulgu ve belirtiler şunlardır:
* Boyun, koltuk altı ve kasık bölgesinde lenf bezelerinde şişlikler,

* Vücudun herhangi bir bölgesinde şişlik

* Solukluk, halsizlik

* 4 Sık ateşlenme

* Ciltte morluklar, çürükler

* Burun, dişeti kanamaları

* Başağrısı, kusma

* Ateşşiz havale geçirme

* Dengesizlik, yürüme bozukluğu,görme bozukluğu

* Kemik, eklem ağrıları

* Enfeksiyon (İltihab) tedavisine rağmen sebat eden öksürük, nefes darlığı,

* Gelişme geriliği, aşırı tartı kaybı

* İdrarda kan, idrar ve dışkılamada zorlanma

* Göz bebeğinde parlaklık, gözde kayma
ERGENLİK ÇAĞINDA KANSER
Türkiye''de ergenlik çağı nüfusu , tüm nüfusun % 21''i gibi büyük bir kesitini içermektedir Gelişimsel ve psikososyal yönleriyle özellik gösteren bu dönemde, kanser tanısı gerek tıbbi, gerek psikososyal yönleriyle ele alınması gereken önemli bir sorundur Bu dönemde kanser görülme oranı 15 yaş altına göre iki kat fazladır Ergenlik döneminde görülen kanser tipleri de erişkin dönemine göre farklılıklar gösterir
Ergenlik döneminde en sık görülen kanserler:
* Hodgkin lenfoma ( % 16)

* Germ hücreli tümörler (% 15)

* Beyin tümörleri (% 10)

* Non Hodgkin Lenfoma (% 8)

* Tiroid kanserleri (% 7)

* Cilt tümörleri (Malign Melanom) (% 7)

* Lösemiler (%9) (Akut lenfoblastik lösemi % 5, akut myeloid lösemi % 4)

* Yumuşak doku sarkomları (%7)dır
Ergenlerde malign melanom görülme oranın son yıllarda arttığı dikkati çekmektedir O nedenle ultraviyole ışınlarından korunma, güneş ışınlarına aşırı maruz kalmama, koruyucu kremler sürme gibi önlemler hatırlanmalıdır

Çocukluk çağı kanserlerinin çoğu tam teşeküllü onkoloji merkezlerinde ve belirli klinik çalışmalar dahilinde tedavi edilmekte; başarı oranı da çok yüksek olmaktadır Halbuki dünyada ergenlerin ancak %20 sinin tam teşeküllü kanser merkezlerinde ve % 10 unun klinik çalışmalar dahilinde tedavi edildiği ve başarının çocukluk çağından düşük olduğu bildirilmektedir Bazı kanser tiplerinde, ergenlerde, çocuklar için geliştirilen protokollerle tedavinin, erişkin protokollerine göre daha iyi sonuç verdiği saptanmıştır Bu dönemin özellikleri göz önüne alınarak, bazı Avrupa ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleri''nde bazı merkezlerde pediatrik onkolog ve medikal onkologların birlikte çalıştıkları ergenlik dönemi onkoloji üniteleri” kurulmuştur Bu şekilde başarının artacağına inanılmaktadır Ülkemizde de benzer çalışmalar kısıtlı sayıda kurumda yürütülmektedir
KANSERLERİN TEDAVİ ŞEKLİ NEDİR?
Kanser tedavisi bir ekip işidir Kanser tedavisinde üç ana tedavi şekli vardır:

* Cerrahi

* İlaç tedavisi (Kemoterapi)

* Işın tedavisi (Radyoterapi)
Bu tedavi şekilleri kanser tipine göre çeşitli kombinasyonlarda kullanılırlar Son yıllarda, bazı tümör türlerinde biyolojik tedaviler, hedeflenmiş tedaviler de kullanılmaktadır Cerrahi ve radyoterapiye, kemoterapinin eklenmesiyle çoğu çocukluk çağı kanserlerinde sağkalım (Şifa şansı) önemli ölçüde artmıştır Günümüzde kansere yakalanan çocukların % 70''i tamamen iyileşebilmektedir İstatistiklere göre günümüzde gelişmiş ülkelerde her 900 erişkinden biri çocukluk çağı kanser sağkalanıdır Bu çocukların toplumun sağlıklı birer bireyi olarak uzun bir hayat yaşıyabilmeleri için hem etkin tedaviyle çocukları kanserden iyileştirmek, hem de tedaviyi geç yan etkilerin en az olacağı şekilde planlamak gereklidir Kanser tedavisi uzun ve zorlu bir süreçtir Bu süreçte çocukların psikolojik ve sosyal yönden de desteklenmeleri gerekir
KANSERDER KORUNMA YOLLARI NELERDİR?
Erişkinlerde sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanmıyarak akciğer kanserlerinden korunma, bol lif içeren meyve ve sebzeden zengin gıda alımı ile kalın barsak kanserinden korunma önemlidir

Çocukluk çağı kanserlerinde kesin korunma yolları yoktur Ancak iyi beslenme ve enfeksiyonlardan korunarak bağışıklık sisteminin güçlenmesi, kimyasal karsinojenlerden (kansere neden olan kimyasal maddeler) ve radyasyondan korunma, anne adaylarının doğumsal bozukluklar, kullandıkları ilaçlar ve ***** açısından kontrol altında olmaları riski azaltabilir Hepatit B aşılaması ile hepatit B virusunun yol açabileceği habis bazı karaciğer tümörlerinden korunma sağlanabilir
KANSER BULAŞICI BİR HASTALIK MIDIR?
Kanser bulaşıcı bir hastalık değildir Kanser tanısı almış bir hastanın kanseri bulaştırma riski yoktur, ancak gerek hastalığı, gerekse de tedavisi nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış olduğundan, başkalarından kolaylıkla enfeksiyon geçebilir ve ağır ateşli hastalık geçirebilirler O nedenle kanserli hastaları enfeksiyon hastalığı olan, aksıran, öksüren kişilerden, kalabalık, kirli ortamlardan uzak tutmalıyız
Sonuç olarak, çocukluk çağı kanserlerinin tedavi şansları çok yüksektir Tüm çocukların, gerek büyüme gelişmelerinin takibi, gerekse genel muayeneleri açısından düzenli doktor kontrolune gitmeleri önemlidir Çocukluk çağı kanserlerine ilişkin bulgu ve belirtiler gözlendiğinde ise , derhal hekime ve kanser şüphesi varsa tam teşeküllü sağlık kurumlarına başvurmak gerekir Unutulmamalıdır ki, erken tanı ile başarı daha da artmaktadır
HASTAYKEN ÇOCUĞUNUZU OKULA GÖNDERMELİ MİSİNİZ?
Okul çocukları her yıl yaklaşık 5-10 kez üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanırlar İlkokul öncesi kreşe giden çocuklarda da enfeksiyonlara sık rastlanır Ayrıca okul çocuklarının evdeki kardeşleri de dolaylı olarak hastalanmaktadırlar Yani kısacası bütün çocuklar hastalanır Önemli olan bu hastalıkları en aza indirmek için neler yapılacağı ve hastalık durumunda nasıl davranılacağının bilinmesidir Aşılarının düzenli yapılması ve belirgin olarak hasta kişilerden uzak tutmaya çalışmak alınabilecek temel önlemlerdir Sık el yıkamak ve bu konuda çocuklara örnek olmak ve teşvik etmek önemli korunma yollarındandır Çocuğunuzun sağlıklı beslenmesini sağlamak, sigara içilen ortamlardan uzak tutmak da yararlı olacaktır Ancak tüm önlemlere rağmen çocuğunuzun hastalanabileceğini unutmamalı ve hastalık durumlarında suçluluk hissetmemelisiniz

Hasta çocukların okula gitmesi ile ilgili keskin kurallar olmamakla birlikte dikkat edilmesi gereken durumlar şunlardır;
HASTALIK HALEN BULAŞICI MI?
Bu cevaplanması kolay olmayan bir sorudur Mikroplar hastalıklar sırasında idrar, dışkı, ağız burun salgıları ile hastalık belirtileri başlamadan bulaşabilirler Bu nedenle hastalık başladıktan sonra çocuğu okula göndermemekle önceden karşılaştığı çocuklaroın hastalanmasını önleyemeyiz Hasta çocuklar tedaviye başladıktan sonra en az 24 saat kadar okula gönderilmemeli izole edilmelidirler Su çiçeği gibi döküntülü hastalıklarda döküntüler belirdikten sonra en az 7 gün okula gönderilmemelidirler Rotavirüs enfeksiyonu gibi viral ishallerde ishal düzeldikten sonra yaklaşık 3-5 gün kadar bulaştırıcılık devam edeceğinden iyileşme sonrasında çocuk bu süre içinde okula gitmemelidir Hasta çocuğunuzu okula gönderip göndermeme konusunda karasızsanız doktorunuza danışmalısınız
EVDE İSTİRAHATE İHTİYACI VAR MI?
Tedaviye başlandıktan sonra bulaştırıcılık kalmasa bile halsizlik, iştahsızlık, ateş takibi, ilaçlarının saatinde verilmesi gerekliliği gibi nedenlerle çocuğun okula gönderilmeyip evde izlenmesi gerekebilir
Birden fazla çocuğunuz varsa bütün ilginizi iyileşmekte olan çocuğunuza yöneltip farkında olmadan diğer çocuklarınızı ihmal edebilirsiniz Hasta çocuğunuz iyileşmeye başladığında, diğer çocuklarınıza da gereken ilgiyi göstermeli ve bunu hissettirmelisiniz
Kaynak: Cinsel Sağlık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.