|
|||||||
![]() |
|
|
Konu Araçları |
| dönemi, edebiyatı, tanzimat, şairleri |
Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi Şairleri |
|
|
#1 |
|
Şengül Şirin
|
Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi ŞairleriTanzimat Dönemi (1860-1869)
“Batılılaşma” olgusunu gerek basın gerek edebiyat yapıtları aracılığıyla yaygınlaştırmaya çalışan Tanzimat dönemi yazarları Batı şiir roman ve tiyatrosundan oldukça etkilendiler Bu etkilenmeler özellikle çeviri yoluyla gerçekleşti Tanzimat yazarları sanat anlayışları bakımından ikiye ayrılabilir: Namık Kemal Şinasi Ahmet Mithat Efendi ve Ziya Paşa’yı kapsayan birinci kuşak (1860-1875); Recaizade Mahmut EkremSarnipaşazade Sezai Nabizade Nazım ve Abdülhak Hamit’i kapsayan ikinci kuşak (1875-1896) Birinci kuşak “sanat toplum içindir” ikinci kuşak ise “sanat sanat içindir” İlkesini benimsemiştir![]() Tanzimat döneminde ilk olarak Batı edebiyatından bazı romanlar çevrilmiş bu çevirileri örnek alan Tanzimat romancıları “Batılılaşma” “yanlış eğitim” “esirlik” gibi toplumsal kavram ve kurumları bazen alaycı bazen de gerçekçi bir biçimde işlemişler romantizm (Namık Kemal Ahmet Mithat Ffendi Şemsettin Sami) ve gerçekçilik (Recaizade Mahmut Ekrem Nabizade Nâzım Samipaşazade Sezai) akımlarını benimsemişlerdir Ayrıca bu dönemde Türk tiyatrosu oluşmaya başlamıştır![]() Tanzimat dönemi Türk edebiyatı birçok eksikliğine ve yanılgılarına karşın Batı örneğinde Türk edebiyatının başlangıcını oluşturması bakımından önem taşır Bu dönemde Batı şiiri romanıtiyatrosu Türk toplumuna tanıtılmaya çalışılmış edebiyat yapıtları aracılığıyla toplumun eğitilmesine ve bilinçlendirilmesine önem verilmiştir Söz konusu dönemde çıkan gazete ve dergilerinde özellikle siyasal bilinçlenmede büyük katkısı olmuş XIX yy’ın sonlarına doğru yeni yetişen ve özellikle Fransız edebiyatından bazı etkiler alan genç kuşak servet-i Fünun dergisinde toplanarak yeni bir edebiyat dönemini başlatmıştır![]() Tanzimat Edebiyatı: Tanzimatı hazırlayan tarihi sosyal kültürel nedenler Tanzimatın sınırlarıdönemleri kaynakları genel nitelikleri Tanzimatçıların ortak özellikleri Tanzimat döneminde dil sadeleşmesi ve nesir alanında değişim ve yenilenme Edebiyatımıza batı edebiyatından gelen nesir türleri; Çeviri: İlk çeviriler Tiyatro Tiyatro çalışmaları ve ilk yapıtlar; Gazete ve Dergi: İlk gazeteler; Basın: Roman Hikaye İlk romanlar; Diğer Türler: Eleştiri İnceleme Tarih Mektup; Türk Dili ve Tarihi İle İlgili Çalışmalar; Tanzimatta Nazım; Servet-i Fünun Edebiyatı; Milli Edebiyat; Cumhuriyet Dönemi ![]() TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATI 1860′tan sonra İmparatorluğun siyasi ve sosyal durumunda mühim gelişmeler göze çarpar ve bunlar tabiatıylaedebiuyatın gelişmesine de kuvvetle tesir ederler Mustafa Reşid Paşa’nın 1858′de ölümünden sonra 1871 tarihine kadar devlet idaresine çoğu zaman elinde tutan ve karakteri bakımında çok tedbirli ve ihtiyatlı olan Ali Paşa batılaşma hareketini temposunu da ağırlaştırır Hareketin yürütülmesi ve sürekliliği bakımından burada dikket edillecek mühim bir nokta çağdaşlaşmayı sıkı bir kontrol altında tutan politikacıların yanıbaşında onu samimiyetle benimsemiştamamıyla idealist ve aydın bir neslin yetişmiş olmasıdır Bazı şahsi ihtiras ve kuşguların tesiri ile batılılaşma hareketini geliştirmesi için politikacıların gösterdikleri yavaşlık karşısında bu nesil II Abdulhamit dönemine kadar teşebbüsü elinde bırakmamıştır Bölelikle batılılaşma yalnız devlet tarafında yürütülen bir hareket olmaktan çıkararakaydınların halka da mal etmeye çalıştıkları çok daha şuurlu ve kaplamlı bir duruma gelmiştir![]() 20 Haziran 1861 de Abdulmecid’in erken ölümü üzerine tahta geçen kardeşi Abdulaziz (1861-1876) ağbesi kadar kültürlü ve batı hayranını olmamakla beraber ülkenin çağdaşlaşmasına karşıda değldi Fakat oda devletin yönetimi konusunda bütün yetkinin kendisinde toplanmasınayani ozmanlı devlet gleneğinin dev¤¤¤¤¤ taraftardı ve bu geleneği sonuna kadar sürdürdü Zaaten gülhane hatı ile devletçe tahhüt edilen hususlar vertlerin abihak ve hüriyetlerini (CanMal ve namusun ) teminat altına alınması ve bunlarla ilgili işlemler ve kanunların hakim kılınması idi Yani gülhane hattı siyasi olmaktan çok hukiki bir belgeydi Devlet başkan bu belgeye göreozamana kadar kendisine ait bağzı yetkilerden kendi isteği vazgeçiyor bu yetkileri kanunlara bırakıyor![]() İdari alanda şimdide yürürlükte olan ve Fransa’dan alınmış bulunan sistem uygulanarakvilayetler merkez olmak üzere ilçe (kaza) bucak (nahiye) ve köylerdn oluşan yönetim üniteleri oluşturuldu Adalet alanında fertlerin haklarını batılı örnekteki kanunlara göre koruyan nizamiye mahkemeleri isimli yeni mahkemeler kuruldu (1868) Dini konulardaki davalara ise eskisi gibişer’iye mahkemeleri yani kadılar bakmakta idi Huku alanında atılan yeni bir adımda ozamana kadar yalnız şeriat esaslarına dayanan medeni hukukun günün şartlarına göre yeniden düzenlenmesidir Bu düzenlenme görevi Ahmet Cevdet Paşa’ya verildi Oda hazırladığı mecalle (1868-1876 16 cilt ) isimli ve islam hukunun günün şartaları ileuzlaştırılmasını şeklinde bir sentezi ürünü olan büyük eseri hazırla¤¤¤¤¤ (bir heyetin yardımı ile) bu görevi yerine getirmiş oldu II Mahmut devrinde başlamış olan teşkiletı Apdulaziz zamanında posta pulunun da kullanılmaya başlanılması (1862) ile yeniden düzenlendi 1863 de merkezi londrada bulunan bir bankanı istanbul şubesi olarak ve ingiliz fransız ortaklığı ile ilk banka olan osmanlı bankası (bank-ı osmani şahane açıldı) aynı yıl tarım konusunda istanbulda ilk milletler arası bir sergide açıldı Fakat batılaşmada en dikkate değer olay ilk defa bir olarak bir osmanlı padişahının yabancı ülkelere resmi ziyarette bulunmasıdır 1867 yılı yazında pariste açılan büyük sergiyi ziyareti avrupanın başlıca devlet başkanları arasında Abdulaziz de davet edilmiş ve padişah fransa imparatoru III Napolyonu misafiri olarak perise gitmiştir![]() Bu ziyaret sırasında ingiltere kral ilçesi viktoryanın yanında davetini kabul ederek londraya geçmiş ve dönüşünde de karayolu üzerinde de bulunan başka Avrrupa ülkelerinin ziyaretin çagdaşlaşmanın lüzüm ve değeri bakımından padişah üzerinde fazla bir tesir yapmadığı dönüşünden sonra bu konudaki çalışmaların geliştirilmesine veya hızlandırırılmasına tanık olunamamasından anlaşılmaktadır ![]() Abdülaziz’in on beş yıllık döneminden hiçbir yabancı ülkeyle savaş yapılmadı Devlet sadece iç isyanlarla uğraştı bir savaş çıkmaması bakımında Abdulaziz şanslı sayılır Çünkü savaş çıkmış olsaydı modern silahlarla donattığı içim övündüğü ordusunun bu silahları gereği gibi kullanmasını bilmemesi yani eğitimsizliği yüzünde yenildiği görülecekti Bunu yerine geçen yiğeni II Abdulhamit gördü![]() Tanzimât devrinde türl basının hizmeti ve sosyal alanlardaki çağdaşlaşmayayaptığı katkılarıyla bitmez Bu genel çağdaşlaşma hareketi nin dışında kalamayacak olan türk edebiyatının doğulu yapıdan sıyrılarak batılı bir yapıya sahip olmasını da büyük yardımları dokunur Bu değişmedeki örneklerde ozamanlar milletler arası kültür ve diplomasi alanlarında hakim dil olan fransızcadan gelir tanzimat devrinde batı edebiyatı demek fransız edebiyatı demektir Bütün türler değil tanınan ve örnek alınan yazar ve şairler bu edebiyatın temsilcileridir Gerek fransız edebiyatını tanıtan yazılar gerek yapılan tercümeler ve gerekse onu örnek olarak yapılan bütün denemeler bu devrim gazete ve dergilerinde yer almıştır Bu bakımdan çağdaş bir türk edebiyatın kurulup geliştirilmesindeki büyük hizmetinin yanında bu devrim basımın türk edebiyatı tarihinde bu devrime ait araştırmalar içinde büyük değer taşımaktadır![]() Tanzimât devrinde büyük çoğunluğunu edebiyatçıların oluşturduğu aydın nesille osmanlı devletinin devamını ve dolayısıyla onu kurmuş olan osmanlı oğulları hanedanı bu devletin başında kalmasını isterler Çağdaş bir siyasi recim olarak sadece meşrutiyeti düşünmelerinin sebebide budur İçlerinde yalnız sağı Ahmet Beyzade Mehmet ile Hüseyin vasfı paşa gibi bazıları cumhuriyet recimini ileriye sürerler![]() Tanzimât bu iki görüşün yanında ancak birinci dünya bir savaşı yıllarında türkçülük adı ile kök salabilecek ve 1923 de milli bir devletin kurulmasını katkısı bulunacak olan milliyetci görüşün tohumlarıda atılmıştır “Türk tarihinde Osmanlı devletinde çok önce başladı türklerin sadece osnalılardan ve türkçeninde sadece osmanlılarda ibaret olmadığı dünyada dağanık bir şekilde yaşamış ve yşayan ve tarih boyunca bir çok değişik bölgelerde ayrı ayrı devletler kurmuş olan bütün türklerin tek bir millet oldukarı” (Süleyman Paşa Ahmet Vefik Paşa Ali Suavi Ahmet Mithat) görüşü ildefa tanzimat devrinde ortaya atılmış türk tarihi ve dili hakkındaki ilmi çalışmalarda bu devirde başlamıştı![]() Tanzimât devrinde edbi çağdaşlaşmanın öncüsü olduğu kadar basın yoluyla yapılan demokratik yolunda öncüsü olan şinasi çok ihtiyatlı ve çekingen olması yüzünden ülkede görülmesi isteği çağdaş siyasi rejimin adını açıkca söylemeyerek ” devletin halkın vekili olduğundan halkn bu sebeple devletin kendi adına vekil olarak yaptığı bütün işler hakkında kendi görüşünüde söylemek hakkına sahip bulunduğunda yani yönetime katılma yetkisini taşıdığında” söz eder Bu sözlerin anlatmak istedileri yönetim şeklini resmini adını “meşrütiyet” olarak açıkca koyanlar yeni Osmanlı’lardır Onlara bu rejim insanların medeni ve siyasi hak ve yetkilerini ağlayabilecek tek yoldur Tanzimat edebiyatında en çok işlenen temalardan biri olan “hüriyet” kavramının altında da bu rejim vardır![]() Asırlarca mutlakıyetçi bir yönetimden sonra Türkiye’de meşrutiyet yönetiminin kurullmasıçağdaşlaşma yolunda çok büyük bir olaydı ![]() II Meşrutiyet Dönemi Türk Edebiyatı1908’de ilan edilen II Meşrutiyet rejimiyle birlikte siyasi ve sosyal değişikliklerin zaruri bir neticesi olarak ortaya çıktı Dolayısıyla 1908-1923 yılları arasında verilen edebi ürünlerbüyük oranda siyasi ve toplumsal niteliklere sahip bir edebiyattır![]() Bu dönemde başlıca 4 temel düşünce akımı ve bunların edebiyata yansıma biçimleri ile karşılaşırız ![]() Bu düşünce akımları: 1 Osmanlıcılık2 İslamcılık3 Türkçülük ve 4 Garpçılık olarak adlandırılmaktadır![]() Tanzimat Dönemi Şairleri
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır |
|
Cevap : Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi Şairleri |
|
|
#2 |
|
Şengül Şirin
|
Cevap : Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi ŞairleriTANZİMAT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI
Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatının,1860’ta Şinasi’nin Agah Efendi ile birlikte çıkarttıkları Tercüman-ı Ahval gazetesi ile başladığı kabul edilmektedir ![]() Tanzimat edebiyatının sürdüğü dönem,demokratik hak ve özgürlükleri, yönetici-sanatçı ilişkileri yönünden farklı nitelikler taşır Tanzimat dönemi iki süreç yaşamıştır Birincisi 1877’de II Abdulhamit’in Meşrutiyet Meclisi’nin çalışmalarını durdurmasına kadar geçen, demokratik hak ve özgürlüklerin kullanıldığı süre, ikincisi 1877’den sonra başlayan baskıcı yönetimin, sanat ve edebiyatı etkilediği süre Bu nedenle Tanzimat edebiyatı; Birinci Dönem(1860-1877) ve İkinci Dönem (1877-1896) olarak iki dönemde ele alınmıştır![]() TANZİMAT EDEBİYATINDA İLKLER İlk resmi gazete : Takvim-i Vekayı (1831 İlk yarı resmi gazete : Ceride-i Havadis (1840) İlk özel Türkçe gazete : Şinasi, Agah Efendi, Tercüman-ı Ahval (1860) İlk mizahi gazete : Teador Kasap, Diyojen (1870 İlk eleştiri : Namık Kemal, Tahrib-i Harabat… ![]() İlk makale : Şinasi, Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi İlk yazılan tiyatro : Şinasi, Şair Evlenmesi (1859 İlk oynanan tiyatro : Namık Kemal, Vatan Yahut Siliste İlk yerli roman : Şemsettin Şinasi, Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat (1872) İlk çeviri roman : Yusuf Kamil İlk edebi roman : Namık Kemal, İntibah (1876) Paşa, Terceme-i Telemak(Fenelon 1859 I DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI(1860-1877)ÖZELLİKLERİ: 1 ”Toplum için sanat” anlayışı benimsenmiştir Sanat, toplumun Batılılaşması için bir araç olarak kullanılmıştır2 Eserlerin halkın anlayabileceği sade bir dille yazılması amaçlanmıştır![]() 3 Divan edebiyatının süslü-sanatlı düz yazısı yerine, belli bir düşünceyi iletmeyi amaçlayan yeni bir düzyazı geliştirilmiştir; ilk kez noktalama işareti kullanılmıştır![]() 4 Şiirde yeni konular (yurt, ulus, özgürlük, insan hakları…)işlenmiştir Biçim bakımından Divan edebiyatına bağlılık sürmüş; gazel, kaside, murabba, terkib-i bend gibi nazım biçimleri kullanılmıştır![]() 5 Tanzimat sanatçıları, Fransız edebiyatını örnek almışlar; klasisizmin ve romantizmin etkisinde kalmışlardır![]() 6 İlk örnekleri bu dönemde görülen roman, teknik yönden zayıf ve kusurludur Romanlarda Batılılaşmanın yanlış anlaşılması, aile sarsıntıları, köle ticareti gibi konular işlenmiştir![]() 7 Tanzimat tiyatrosu, sahne dili ve tekniği açısından başarılıdır Tiyatro, halkı eğitmek için bir okul gibi düşünülmüştür![]() 8 Tanzimat edebiyatı, batı etkisindeki Türk Edebiyatı’nın ilk durağı olmasından ötürü, Batı edebiyatı türlerinin ilk örnekleri bu dönemde verilmiştir Bu dönem edebiyatı bir “ilk”ler edebiyatıdırBİRİNCİ DÖNEM SANATÇILARI ŞİNASİ(1828-1871) 1 Tanzimat Edebiyatının kurucusu ve öncüsüdür![]() 2 Divan Edebiyatı kasidelerine, nesnel bir içerik kazandırmıştır Şiirlerinde, “insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokratik haklar” gibi yeni konular ve kavramlar üstünde durmuştur![]() 3 ”Şair Evlenmesi” adlı üç birlik kuralına uyan, tek perdelik töre komedisi ile, ulusal tiyatromuzun izleyeceği yolu vurgular Bu tiyatroda Batı tiyatrosu tekniği ile geleneksel halk tiyatrosu öğeleri kaynaştırılmıştır Noktalama işaretleri ilk kez bu eserde kullanılmıştır![]() 4 Şinasi, klasisizmin etkisinde kalmıştır Batı edebiyatından şiir ve La Fontaine’den fabl çevirileri yapmıştırYapıtları : Şair Evlenmesi (tiyatro), Tercüman-ı Ahval, Tasvir-i Efkar (gazete), Durub-u Emsal-i Osmaniye (atasözü derleme), Tercüme-i Manzume (çeviri şiir) NAMIK KEMAL(1840-1888) 1 Tanzimat döneminin en önemli düşünce, sanat ve siyaset adamıdır![]() 2 Gençliğinde Divan Edebiyatı tarzında şiirler yazmış, Avrupa’ya gittikten sonra yeni edebiyatı benimsemiş ve o yolda ürünler vermiştir![]() 3 Şiirleri biçim bakımından eski, konu bakımından yenidir Yurt, ulus, özgürlük gibi konuları işlemiştir Ayrıca şiirlerinde mücadeleci teni bir insan tipi yaratmıştır![]() 4 Tiyatroyu “eğlencelerin en faydalısı” olarak nitelemiş, halkın eğitilmesinde okul gibi görmüş, sahne dili ve tekniği yönünden başarılı yapıtlar vermiştir![]() Yapıtları : Şiirleri kitap olarak yayınlanmamıştır Vatan Yahut Silistre, Zavallı Çocuk, Akif Bey, Gülnihal, Celalettin Harzemşah, Kara Bela (tiyatro); İntibah (Sergüzeşt-i Ali Bey, Son Pişmanlık), Cezmi (roman); Tahrib-i Harabat, Takip (eleştiri); Hürriyet, İbret (gazete); Osmanlı Tarihi (tarih)ZİYA PAŞA(1825-1880) 1 Edebiyatımızın Batılılaşma konusunda çelişkili görüşler savunmuş, ‘Şiir ve İnşa’ makalesinde, asıl edebiyatımızın ‘Halk Edebiyatı’ olduğunu belirtirken, ‘Harabat’ adlı Divan Edebiyatı antolojisinin önsözünde ise Divan Edebiyatını övmüştür![]() 2 Asıl ününü Terkib-i Bent manzumesiyle kazanmış, bu manzumedeki betitlerin çoğu, halk arasında atasözü gibi yayılmıştır![]() 3 Şiirlerini aruz ölçüsüyle yazan Ziya Paşa’nın bir de hece ölçüsüyle yazdığı türküsü vardır![]() Yapıtları : Eşar-ı Ziya, Külliyat-ı Ziya Paşa (ölümünden sonra yayımlanan şiirleri) ; Zafername (yergi); Harabat (3 cilt, antoloji); Rüya, Veraset mektupları (Siyasal yazı); Defter-i A’ mal (anı)… İKİNCİ DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI(1877-1896) Bu dönemin, 1 Meşrutiyet Meclisi’nin 1877’de, Osmanlı- Rus savaşı gerekçe gösterilerek kapatılmasıyla başlayan baskıcı yönetimi vardır Bu durum sanat ve edebiyatı da etkilemiştirÖZELLİKLERİ : 1 Bu dönemde toplum sorunlarından uzaklaşılmış, ‘sanat için sanat’ ilkesi benimsenmiştir![]() 2 Dilde sadeleşme çabası bırakılmıştır3 Batı edebiyatı türlerinde ürünler verilmiş, sanatçılar daha da ustalaşmıştır4 Şiirin konusu genişletilmiş,biçimsel yenilikler getirilmiştir![]() 5 Romanda realizmin etkisi görülmüş, ilk realist roman bu dönemde yazılmıştır![]() 6 Tiyatro önemini yitirmiş, sahne dil ve tekniği açısından başarısız eserler yazılmıştır![]() İKİNCİDÖNEM SANATÇILARI 1-RECAİZADE MAHMUT EKREM 2-ABDULHAK HAMİT TARHAN 3-SAMİPAŞAZADE SEZAİ 4-NABİZADE NAZIM 5-ŞEMSETTİN SAMİ 6-MUALLİM NACİ 7-AHMET MİTHAT EFENDİ 8-AHMET VEFİK PAŞA 1-RECAİZADE MAHMUT EKREM(1847-1914) 1 ”Üstat Ekrem” lakabıyla tanınmış, eski edebiyatı savunanlara karşı, yeni edebiyat taraftarı genç şair ve yazarları korumuş bir sanatçıdır![]() 2 ”Talim-i Edebiyat” adlı eserinde yeni edebiyat kurallarını tanıtmış, arka arkaya yitirdiği çocukları için yazdığı ölüm şiirlerinde başarılı olmuş, şiirin konusunu genişletmiştir![]() 3 Eski Edebiyat taraftarlarının önderi Muallim Naci ile “kafiyenin göz için mi kulak için mi olacağı” konusunda uzun tartışmalara girmiştir![]() 4 Düzyazı türlerinde de ürünler veren sanatçı, edebiyatımızın ilk realist romanı kabul edilen “alafrangalık özentisi” konusunu içeren, “Araba Sevdası”nı yazmıştır![]() Yapıtları : Zemzeme(1-II-III), Pejmürde, Nijad Ekrem (şiir); Araba Sevdası, Muhsin Bey, Şemsa (Roman); Atala, Vuslat, Çok Bilen Çok Yanılır (tiyatro); Zemzeme(I-II-III önsözler); Takdir-i Elhan (eleştiri)… 2-ABDULHAK HAMİT TARHAN 1 Tanzimat şiirini biçim ve içerik bakımından yenileştirmiş, Servet-i Fünun için ortam hazırlamıştır![]() 2 ”Şair-i Azam” (En büyük şair) lakabıyla tanınmış, şiirlerinde aşk, ölüm, felsefe konularını işlemiş, özellikle eşinin ölümüyle ilgili olarak yazdığı “Makber” şiiriyle ünlenmiştir![]() Dili ağır olduğu için şiirleri kalıcı olmamıştır![]() 4 Konularını yabancı toplumun yaşamından ve tarihinden almıştır Tiyatroları sahne dili ve tekniği bakımından başarısızdır Genellikle sahneye ko Yapıtları : Makber, Ölü, Hacle, Bunlar O’ dur (şiir); Sahra (İlk pastoral şiir); Eşber, Tezer, Tarık, Liberte, Sardanapal, Duhter-i Hindu, Finten…(manzum nesir tiyatro)3-SAMİPAŞAZADE SEZAİ(1860-1936) 1 Realist özellikleri ağır basan ve köle ticaretini konu alan “Sergüzeşt” adlı romanıyla tanınmıştır Bu romanda “Dilber” adlı bir esir kızın yaşamı anlatılır![]() 2 Hikayelerinde romanından daha kuvvetli bir teknik vardır Küçük, önemsiz, şaşırtıcı konuları , olması mümkün olayları ; ruh çözümlemeleriyle doğal ve günlük konuşma diliyle işler![]() 3 Küçük hikaye türünün ilk örneği sayılan “Küçük Şeyler” adlı eseri vardırYapıtları : Şiir (piyes); Sergüzeşt, Küçük Şeyler , Jak (hikaye- roman 4-NEBİZADE NAZIM(1862-1893) 1 Realist-natüralist etkiler görülen ve “köy” konulu ilk romanımız olarak kabul edilen “Kara Bibik ” adlı yapıtıyla tanınmıştır Bu eser kimi edebiyatçılar tarafından uzun hikaye olarak ta kabul edilmektedir2 Türk hikayesini realizme doğru götürür Kahramanlarını durumlarına yaradılışlarına uygun tarzda konuşturur Hareketli, sade, canlı bir dili vardır![]() 3 Dış gözlemi kuvvetlidir Olayları, çevreyi anlatırken düşüncelerini katmaz![]() Yapıtları : Zehra, Karabibik, Seyyie-i Tesamuh (roman); Heves Ettim (şiirler) 5-ŞEMSETTİN SAMİ(1850-1904) 1 Özellikle Türkçe’nin sadeleşmesi konusunda görüşleri ve çalışmalarıyla tanınmış, Türkçe’nin sadeleşmesi yolunda ilk bilimsel çalışmayı ortaya koymuş bir sanatçıdır ”Ulusal bir dil olmadan ulusal bir edebiyatın yaratılmayacağı”na inanmıştır![]() 2 Lisan-ı Türk-i Osmani, Lisan ve edebiyatımız makaleleri, Orhun Yazıtları ve Kutadgu Bilig çalışmalarıyla memleketimizde Türklük şuurunun uygulanmasında büyük bir rol oynamıştır![]() Yapıtları : Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat (ilk Türk romanı); Kamus-u Türki, Kaamus-ı Fransevi (sözlük); Kaamüs-ül Alam (ansiklopedi, 6 cilt); Sefiller, Robenson…(çeviri eser) 6-MUALLİM NACİ(1850-1893) 1 Yetiştiği koşulların etkisiyle eski edebiyat taraftarların öncüsü olan şair, Recaizade Mahmut Ekrem’le yaptığı edebi tartışmalarla tanınmıştır![]() 2 Türkçeyi doğal söylenişini bozmadan aruza uydurması bakımından Tevfik Fikret ve Mehmet Akif’i etkilemiştir![]() Yapıtları : Ateşpare, Şerare, Firüzan (şiir); Ömer’in Çocukluğu (anı); Lügat-ı Naci (sözlük); Demdeme (önsöz, Recaizade Mahmut Ekrem’in ‘Zemzeme’ adlı eserini eleştirir ![]() 7-AHMET MİTHAT EFENDİ(1844-1912) 1 Halkı eğitmek ve halkın kültür düzeyini yükseltmek için, yeri geldikçe konu dışına çıkarak “fen , sanat, tarih, coğrafya vb alanlarda” ansiklopedik bilgi aktaran bir sanatçıdır![]() 2 Eserlerinde okuyucuyu eğitmek için “kıssadan hisse” çıkararak ders verici sonuçlara ulaşan, olay arasında araya girerek kendi duygu ve düşüncelerini aktaran, bu özelliğiyle romantizmin etkisinde kaldığını gösteren populist (halkçı) bir sanatçıdır![]() 3 Eserlerinde realist izler de görülen Ahmet Mithat’ın dili, konuşma diline yakın bir sadeliktedir Çeşitli alanlarda (roman, hikaye, tiyatro, matematik…) 200’den fazla yapıtı olan sanatçının eserlerinde, sanatsal kaygıyı ikinci plana attığı görülür![]() Yapıtları :Henüz On Yedi Yaşında, Yeniçeriler, Felatun Bey İle Rakım Efendi, Hasan Mellah, Hüseyin Fellah (roman); “Letaif-i Rivayet” adlı eseri batılı anlamda ilk öyküdür ![]() 8-AHMET VEFİK PAŞA(1823-1892) 1 Türk dili ve tarihi ile ilgili çalışmalarıyla ünlenmiş, bu çalışmalarla Türkçülük akımının kültürel ortamını hazırlamış bir sanatçıdır![]() 2 Yazar, dil ve tarihle ilgili araştırmalarının yanı sıra tiyatro alanında da önemli çalışmalar yaptı Moliére’nin pek çok oyununu Türk hayatına uygulayarak çevirdi![]() Yapıtları :Kocalar Mektebi, Kadınlar Mektebi, Tartuffe (çeviri tiyatro); Zor Nikah, Zoraki Tabib, Dekbazlık, Meraki, Azarya, Tabib-i Aşk…(adaptasyon); Lehçe-i Osmani (Türkçe sözlük); Şecere-i Türki (tarih); Müntahabat-ı Durub-ı
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır |
|
Cevap : Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi Şairleri |
|
|
#3 |
|
Şengül Şirin
|
Cevap : Tanzimat Dönemi (1860-1869) / Tanzimat Dönemi Edebiyatı / Tanzimat Dönemi Şairleri Batı hayranlardı, ama bunun yanında Türk haklının manevi değerlerine önem verirler Hepsi millyetçitdi ama mason localarına bağlanmış olmalarına rağmen İslamiyete saygılıydılar Neredeyse hepsi Fransız kültürüyle yetişti Onlar için Avrupa, Fransa demekti Düzenli bir okul eğitimi görmediler Fransızcayu derinlemesine bilmedikleri için daha çok romantik edebiyatla ilgilenmişlerdi![]() Sanatta çok fikir ve ülkü peşindeydiler Bu nedenle Fransız edebiyatında Montesquieu, J J Rousseau ve Voltaire gibi devrimci düşünürlere bağlandılar Onlar gibi mücadelecilerdi Edebiyat yolu ile milleti yükseltmeye, dertlere öare bulmaya çalıştılar Yeni fikirler içinde bir yeni nesil yetiştirmek istiyorlardı Geniş bir kitleye ulaşmak için en basit dilde yazdılar![]() Divan şiirini iyi bilir ve sever ama yinede onu yıkmaya çalıştılar Çünkü onlara göre divan edebiyatı derebeylik üzerine kurulmuştur Tanzimatçılar çok yönlülerdi Hem şair, romancı, tiyatro yazarı, tarihçi, tentikçi hem de gazeteci olmaya çalıştılar Ama bunda başarılı olamayınca her türde eksikli yazdılar Tanzimatçıların neredeyse hepsi, gazeteci, politikacı ve mücadele eden adamlardı Çoğu gizli ihtilal gruplarına katılmış, yurttan kaçmış hapis veya sürgüne kaldılar![]() Tanzimat Edebiyatı’nın Özellikleri: Nazım şekli: ilk tanzimatçılar ( Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa) Divan şekilerinde bir değişiklik yapmadılar Gazel, kaside, murabba, kıta, terhib-i bend gibi şekilleri çok kullandılar![]() Vezin: bütün Tanzimatçılar, esas olarak aruz vezni kullandılar Hece vezni, hemen hepsinde, fakat ancak bir çeşni olarak vardı![]() Dil ve Üslup: Halka seslenmek isteyen bi şairlerin hepsinde sadelik eğitimi var Halk diline, hatta konuşma edasına gitmek isterler Ama gerek kelime haznesi, gerek o zamandakş okuyucuların dil anlayışı, bu niteliğe engel oldu Divan Edebiyatı’nda şiir dili nesredir Tanzimatta bunu tersine, nesir dili şiire uygulnamıştır Anyı zamanda çoğunluğu şair ve nasir olan Tanzimatın öncülerinin nazım ve nesirde kullandıkları söz ve tamalamalar gibi ele aldıkları temalar, fikirler ve duyuşlar da birbirinden pek farkı değildi![]() Tanzimat’ın nesir ve nazım üslubunda şaşırtıcı bir yenilik var İkisininde sadelikten uzak ve halk için yabancı olan ülsubları olmasına rağmen Tanzimat üslubu, Divan üslubundan tamamen farklıdır Doğu kaynaklarında sıyrılıp, batı dünyasına yöneldiler Şair ve yazıcıların işledikleri kavram, fikir, tema ve mecazların eskilere benzememesi bu nedenden Yeni özdeyişler kendiliğinden yeni bir üslup doğurdu Her ikisi kitabi ve Arap, Acem sözlerinde bulanmış olsada aradaki üslup farkılığı burdan doğmakta![]() Temalar: Tanzimat şiirinin temaların da divandekilerden çok farklı Aşk, rintlik, tevekkül, fanilik, kötümserlik duyguları durada hemen hemen şiirin dışına atılmış, en çok sosyal temalar işlenmiştir Vatan sevgisi, milletin yükselmesi, hürriyet aşkı, haksızlık ile savaş, yüce ülküler için ölmek, fedakarlık, Osmanlıcılık, Ümmetçilik görüşleri Tabiat, fen, teknik, terakki hayranlığı, birlik, ilerilik, adelet fikirleri Tanzimat şiirinin başlıca temalarıdır avrupa, dünya, edebiyat, ilk, Neden, Osmanlı, savaş, tarih, şiir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır |
|
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
| Görünüm Modları | |
|
|