Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
maya, mitolojisi

Maya Mitolojisi

Eski 12-21-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Maya Mitolojisi





Maya Mitolojisi

Maya yaratılış söyleni günümüze kadar gelmiş olan en büyük Maya belgesi Popol Vuh'un bir parçasıdır Latin alfabesiyle kaleme alınan bu belgeyi bilim adamları eski Maya hiyeroglifleriyle yazılmış bir metnin çevirisi olduğu ya da doğrudan Maya sözlü geleneğinden derlenen öykü ve şarkılardan kaydedildiği görüsündedirler

1700'lü yıllarda, Katolik bir misyoner Popul Vuh'u İspanyolcaya çevirdi Maya dilini akıcı bir şekilde konuşabiliyordu Kızılderilileri, eski tarihleri göstermeye ikna etmeyi başarmıştı İspanyol metin, yaklaşık 150 yıl boyunca gözlerden uzak kaldı 1850'lerde, Guatemala City'deki San Carlos Üniversitesi'nin kitaplığında bulundu ve ilk olarak 1857'de Viyana'da basıldı

Popul Vuh, edebi olarak 'harika' tanımlaması yapılan eserlerden biriydi Destanın yaratılış söylenleri anlatan bu parçasında Hıristiyanlık etkisi görülmektedir Kitab-ı Mukaddes'i okuyanlarımızın hemen anlayacağı gibi, destan ilk bölümlerle benzerlik gösterirAşağıdaki destan, tanrıların yaratmak istediği insanlar ve diğer yaratılış söylenleri açısından ilginçtir

Başlangıçta sonsuz karanlığın içinde yalnızca yukarıda gökyüzü, aşağıda deniz vardı Hareket edecek ya da gürültü yapacak hiçbirsek olmadığı için sakin ve sessizdiler Yeryüzü henüz sulardan yükselmemişti Otlar ve ağaçlar, taslar, mağaralar ve koyaklar, kuşlar ve balıklar, yengeçler, hayvanlar ve insanlar daha yaratılmamıştı Kükreyecek ya da gürleyecek hiçbir şey yoktu, çünkü yalnızca yukarıda boş gökyüzü ve aşağıda sakin deniz vardı

Suyun içinde yeşil ve mavi tüylerin altına yaratıcılar gizlenmişti Bu büyük düşünürler suyun içinde sessizce konuştular Evrende gecenin sonsuz karanlığında yalnızdılar Birlikte ne olacağına karar verdiler Birlikte yeryüzünün sulardan ne zaman yükseleceğini, ilk insanin ve tüm diğer canlı türlerinin ne zaman doğacağını, bu canlı varlıkların yasamak için ne yiyeceklerini ve şafağın dünyayı soluk ışık seline ilk ne zaman boğacağını kararlaştırdılar

"Yaratılış başlasın!" diye heyecanla seslendi yaratıcılar, "Boşluk dolsun! Deniz çekilsin ve yeryüzü ortaya çıksın ! Dünya, uyan ! Böyle olsun !" Ve yeryüzü yarattılar yaratıcılar yaptı bunu Sislerin arasından, bir toz bulutunun içinden dağlar ve vadiler denizden yükseldi ve çam ve selvi ağaçları zengin toprakta kök saldılar Tatlı sular dağların yamaçlarında ve vadilerin içinde dere olup aktılar

Ve yaratıcılar memnun oldular "Biz düşündük ve tasarladık" dediler; "Ve yarattığımız kusursuz oldu !"

Sonra yaratıcılar sordular; "Yarattığımız ağaçların altında yalnızca sessizlik mi olsun istiyoruz? Vahşi hayvanlar, kuşlar ve yılanlar yaratalım Böyle olsun!"


Ve onları yarattılar Yaratıcılar yaptı bunu"Siz geyikler, çalılıklar ve otlaklarda dört ayak üzerinde yürüyeceksiniz Ormanda çoğalacak, ağaçların serin gölgesinde ve nehir kıyılarında uyuyacaksınız Siz kuşlar, ağaçların dallarında ve sarmaşıkların arasında yasayacaksınız Oralarda yuvalarınızı yapacak ve çoğalacaksınız" Geyik ve kuşlara böyle buyruldu ve böyle yaptılar

Ve yaratıcılar memnun oldular: "Biz düşündük ve tasarladık ve yarattığımız kusursuz oldu" Sonra yaratıcılar, yarattıkları canlılarla başka şeyler buyurdular "Konuşun, seslenin ve bağırın, her biriniz yapabildiğiniz kadar Bizim adımızı söyleyin, bizi övün ve bizi sevin "

Fakat kuşlar ve hayvanlar bunu yapamazlardı Çiğlık atabilir, tıslayabilir ve ötebilirlerdi; ancak yaratıcıların adlarını söylemezlerdi


Yaratıcılar, yaptıkları canlılardan hoşnut kalmadılar Onlara dediler ki ,"Sizlere verdiklerimizi geri almayacağız Ancak bizi övemediğiniz ve sevemediğiniz için, bunu yapacak başka canlılar yapacağız Bu yeni yaratıklar sizlerden üstün olacaklar ve sizleri yönetecekler Sizlerin kaderi onlar tarafından parçalanmak ve etinizin yenmesi olacak Böyle olsun!"

Ve onları yarattılar Yaratıcılar yaptı onları Kendilerini övecek ve sevecek uysal ve saygılı bir canlı biçimlendirmeye karar verdiler Önce çamurlu toprağa sekil vermeyi denediler; fakat bu malzeme çok yumuşaktı Hareketsiz ve zayıf bir yaratık oldu Konuşabiliyorsa ama hiç kimse dediklerine anlam veremiyordu

"Çamurdan yapılmış yaratıklar hiçbir zaman yaşamayacak ve çoğalamayacaklar!" diye bağırdı yaratıcılar ve bu yaratığı yok ettiler


Sonra yeni yaratıkları tahtadan oymayı denediler "Bu malzeme tam bize uygun görünüyor! Sağlam ve dayanıklı" dediler "Bu yaratıklar insana benziyor ve insan gibi konuşuyorlar Bunlardan pek çok yapalım Böyle olsun!"

Tahtadan canlılar yasadı ve çoğaldılar, ama hiç kimse dediklerine anlam veremiyordu ve içlerinde, yüzlerinde ruh, elleri ve ayaklarında kuvvet yoktu Ciltleri sarı ve kuruydu, altında besleyecek kan dolaşmıyordu Dört ayakları üzerinde anlamsızca dolaştılar ve yaratıcılarını düşünmediler

"Tahtadan yapılmış yaratıklar yaşayıp çoğaltmak için yeterince iyi değil!" diye bağırdı yaratıcılar Ve bu tahtadan yaratıkları yok etmeye karar verdiler

Yaratıcılar gökte özsuyundan büyük bir sel oluşturdular ve yeryüzüne döktüler Tahta yaratıkların kafalarına vurdular ve onları ağaç gibi devirdiler Sonra bir kartal üzerlerine geldi ve gözlerini oydu Bir yarasa üzerilerine geldi ve kafalarını kopardı Bir Jaguar üzerlerine atladı ve kemiklerini kırıp dağıttı Yeryüzü karanlıkla örtüldü ve aralıksız bir kara yağmur yağdı

Güçsüz kalınca düşmanları tahta yaratıklara saldırdılar Büyük küçük hayvanlar onlara saldırdı Sopalar ve taslar, tabaklar ve çömlekler onlara saldırdı Aç bıraktıkları ve eziyet ettikleri köpekler simdi dişleriyle yüzlerini parçaladılar Öğütmek için kullandıkları taşlar simdi onları öğüttüler Ocak ateşi üzerinde yaktıkları kap kacaklar simdi yüzlerini yaktılar

Umutsuzca yaşamları için savaşan tahta yaratıklar evlerini çatılarına tırmanmaya çalıştılar ama evler yıkıldılar ve onları yere attılar dallarında güvenliğe kavuşmak için ağaçlara tırmanmaya çalıştılar ama ağaçlar onları salladılar ve yere attılar Mağaralara girmeye çalıştılar ama mağaralar kapandılar ve onlara sığınak olmayı reddettiler

Birkaçı dışında tahta yaratıkların tümü yok olmuştu Diğerleri şekilsiz yüzler ve çeneleriyle sağ kaldılar ve onları suyundan gelenlere maymun adi verildi

Yaratıcılar sonra gecenin karanlığında görüşmek için toplandılar Güneş, Ay ve yıldızlar daha gökyüzünde yerlerini almamışlardı "Yeniden bizi övecek ve sevecek yaratıklar yaratmayı deneyelim Böyle olsun! Yeryüzünde soylu canlılar yasasınlar Onlara biçim vereceğimiz malzemeyi arayalım"

Dört hayvan, dağ kedisi, koyot, karga ve küçük bir papağan, yaratıcıların önüne geldiler ve onlara yakında bolca yetişen sarı ve beyaz başaklı mısırlardan söz ettiler
yaratıcılar hayvanların gösterdiği yola koyuldular Mısırı buldular, öğüttüler ve bu yiyecekten soylu yarattılar biçimlendirdiler "Böyle olsun!" diye heyecanla bağırdılar

Ve onları yarattılar Yaratıcılar yaptı onları

Böylece dört İlk Ata yaratıldı yaratıcılar gövdelerini mısır unundan yaptılar Öğütülmüş sarı ve beyaz mısırdan içecekler yaptılar ve bunlar yeni yaratıklarına kas ve et oldu ve bunlarla birlikte güç vermek için onları beslediler

Ve yaratıcılar memnun oldular "Biz düşündü ve tasarladık" dediler "ve yarattığımız kusursuz oldu!"

Bu dört İlk Ata, insan gibi görünüyor ve konuşuyordu Çekici, akıllı ve bilgeydiler Çok uzakları görebiliyorlardı Dağlar ve vadiler, ormanlar ve çayırlar, okyanuslar ve göller, ayaklarının altındaki yeryüzü ve başlarının üstündeki gökyüzü onlara doğalarını açık ettiler

Dört İlk Ata, dünyada görülecek her şeyi gördüklerinde, gördüklerinin değerini anladılar ve yaratıcılarına teşekkür ettiler "Bizi yaratıp sekil verdiğiniz için size teşekkür ederiz" dediler "Bize görme, duyma, konuşma, düşünme ve yürüme yetenekleri için size teşekkür ederiz Büyük ve küçük, uzak ve yakın her şeyi görebiliyoruz her şeyi biliyoruz ve size teşekkür ediyoruz!"

Yaratıcılar artık memnun değildiler "Amaçladığımızdan daha iyi yaratıklar mi yarattık? Çok mu kusursuzlar?" diye birbirlerine sordular "O kadar bilgili ve bilgeler ki bizim gibi tanrı mı olacaklar? Daha az görsünler ve bilsinler diye görüşlerini mi azaltsak? Böyle olsun!"

Böyle konuştu yaratıcılar ve yarattıkları varlıkları değiştirdiler Gözlerine sis üflediler ki yalnızca yakınlarında olanları görsünler Böylece, yaratıcılar dört İlk Ata'nın sahip oldukları bilgi ve bilgeliği yok ettiler

Yaratıcılar atalarımızı yaratıp böyle biçimlendirdikten sonra dediler ki : "Simdi İlk Atalar için özenle esler yaratıp biçimlendirelim Esleri onlar uyurken gelsinler ve uyandıklarında onlara mutluluk vermek için orada olsunlar Böyle olsun!"

Ve onları yarattılar Yaratıcılar yaptı onları

Ve yaratıcılar memnun oldular "Biz düşündük ve tasarladık" dediler "ve yarattığımız kusursuz oldu!"

Bir süre sonra yaratıcılar İlk Atalar ve Analara benzeyen birçok insan daha yaptılar İnsanlar karanlıkta yaşayıp çoğalıyorlardı, çünkü yaratıcılar daha ne Güneş'i, ne Ay'ı, ne de yıldızları, herhangi bir ışık biçimi yaratmışlardı Hem açık hem koyu tenli, hem varlıklı, hem yoksul ve farklı diller konuşan çok sayıda insan doğuda bir arada yaşıyordu

Tanrılarının hiçbir görüntüsünü yapmadılar, ama yaratıcılarını unutmadılar ve sevgi dolu ve uysaldılar Yüzlerini göğe kaldırıp dua ettiler : "Ey yaratıcılar! Bizimle kalın ve bizi dinleyin! Işık olsun! Şafak olsun! Gündüz olsun! Şafak dünyayı soluk ışığa boğsun ve Güneş onu izlesin Güneş her gün aydınlanarak gökyüzünde parladıkça, bize soyumuzu sürdürmemiz için kızlar ve oğullar bağışlayın Bize iyi, yararlı ve mutlu yasamlar verin ve bize barış verin!"

Bu sözlerle insanlar, Güneş'i yükselip yaratıcıların yaptıkları basamakları altın ışınlarıyla aydınlatmaya çağırdılar

"Ve öyle olsun!" dedi yaratıcılar "Işık olsun! Evrenin şafağında, tüm yarattıklarımızın üstünde sabahın erken ışığı parlasın! Çünkü biz düşündük ve tasarladık ve yarattığımız kusursuz oldu!"

Ve onu yarattılar Yaratıcılar yaptı bunu Güneş, sulardan yükseldi ve altın ışınlarını yeryüzüne saçtı Büyük ve küçük hayvanlar koyaklarin serin gölgesinde ve nehir kıyılarında ayağa kalktılar ve doğan güneşe yüzlerini döndüler Jaguar ve puma kükredi ve yılan tısladı Kuşlar, kanatlarını açtılar ve şarkı söylemeye başladılar İnsanlar, tütsüler yakan ve kurbanlar sunan rahiplerin çevresinde dans ettiler Çünkü yaratıcılar dünyayı ışıkla aydınlatmışlardı ve kusursuzdu

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.