Prof. Dr. Sinsi
|
Saç Dökülmesi Nedenleri Kellik Sorunu Ve Tedavisi
Saç Dökülmesi Nedenleri, Kellik Sorunu ve Tedavisi
Tırnaklar ve tüyler gibi saçların da deriyi koruyucu özelliği vardır Üç aylıkken (anne karnında) saçlar çıkma-ya başlar Yeni doğan bir bebeğin saç yapısı yetişkin bir insanla aym değildir Vücudumuzda 5 milyon tüy vardır ve ayrı yapılardadır, yaklaşık 100 000 tane olan saç teli-mizin yapısı ve gücü diğer tüylerden farklıdır
Saçlar, çok ince olmasına rağmen oldukça büyük bir alan kaplarlar Birbirine sürtüldüğü zaman negatif dur-gun bir elektrikle yüklenirler, bu sebeple pozitif yüklü maddelere doğru çekilir Sebum (yağ) bezleri ile bağlantılı oldukları için kirlenirler
Saçlarımız yumuşak ve güçlüdür; ama zarar görebilir ve kırılabilirler Fazla nem, vücut içindeki dengesizlikler, sağlıksız beslenme, dıştan gelen etkenler (kötü maddeler kullanma, özen göstermeme), bazı ilaç tedavileri, saçlara zarar vermektedir
Saç normal olarak günde ortalama 0 3 mm uzar (ayda 1 ila 1 5 cm) kadınlarda bu uzama erkeklere göre daha hızlı olmaktadır
Bir saç teli, 3 ile 4 sene uzar; sonra durulur 1 ila 3 hafta daha sonra ise ölür, fakat hemen düşmez ve 3 ay bo-yunca başımızda kalır Bu arada yeni bir saç çıkmaya baş-lar, bu sebeple, devamlı saçımız döküldüğü halde saçsız kalmayız Günde 50 ile 100 saç teli dökülmesi normaldir İlkbahar ve özellikle sonbaharda daha çok saç dökülür
Saçların dökülmesine çoğu zaman çok kötü bir olay gözüyle bakılmaktadır Kelliğin sebebini erkeklik hormo-nu (testosteron) olduğu ileri sürülmektedir
Saçların yeniden çıkması için eskiden beri çeşitli teda-viler uygulanmaktadır, ama hiçbiri parlak neticeler ver-mez 4 erkekten 3'ü kel kalma tehlikesiyle karşı karşıya-dır Bu olay sebum salgılanımını etkileyen erkeklik hor-monlarıyla bağlantılıdır Aynı zamanda irsî bir olaydır Eğer dedeniz, babanız veya amcanız kel ise sizin kel olma şansınız fazladır Buna dengesiz bir beslenme veya ba-kımsızlık da eklenince ihtimal yüzdesi daha da artır Çe-şitli şoklar, üzüntüler, stresler de saç dökülmesine sebep olabilir
Eğer 30 yaşında saçların yarısı dökülmemişse önemli bir kellikle karşılaşılmaz 50 yaşında ilk saç dökülmelerle karşılaşılırsa kellikten söz edilmez Yalnızca saçlarda azalma görülür
Kalıtsal karakter gösteren saçsızlık hala tüm teda-vilere direnmektedir Vitaminler, hormonlar, pahalı krem ve losyonlar, titreşimli masajlar biraz değişiklik sağlaya-bilirse de, genellikle etkisizdirler
Yüksek ateşe, barsak solucanına, hormon yetmezlikle-rine ve psikolojik baskılara bağlı alopesi ya da saç dökül-meleri vardır Lokal enfeksiyonlara uygulanacak tedaviler dışında, tedavi etmeden de hemen her zaman iyileşirler
Son olarak, en çok ümit veren metod, saç transplan-tasyonu, yani saç naklidir Bu arada yapılan işlem, ufak ufak saç tutamlarını çıkarıp, saçsız bölge etrafına dikmek-tir Metod yorucu olmakla birlikte, bazı dış ülkelerde ba-şarılı sonuçlar alınmaktadır Ülkemizde henüz deneme safhasındadır
Saç Dökülmesini Önleme, Saç Dökülmesine Karşı Önlemler
Saçı olmayanlara yapılacak hormon tedavisi gerçekten saçları yeniden çıkarır mı?
Hormonlar nedense bazılarına büyülü birşey gibi görünür Belki bu yüzden, saçları dökülenler için bir sürü hormonlu losyon ve kremler ortaya sürülmüştür Bunların aslı astarı yoktur
İçlerinde azıcık hormon var diye, basit, ucuz ilaçları, değerlerinden çok daha pahalıya satarlar
Erkeklerdeki saçsızlıkta, bir zamanlar, erkeklik hor-monu testosteron denenmişti Ona bağlanan umutlar boşa çıktı
Hormonların fazla kullanılması, bazı yan etkiler yapa-bileceği için, doktorun tavsiye ve kontrolü dışında kulla-nılmamalıdırlar
Saç Transplantasyonu
Bu konuda operatör ve deri uzmanlarınca yüzlerce başarılı vaka bildirilmiştir
Bu iş için, saçların bol olduğu "verici" bölgeden alınan saç ve deri, saçsız kısıma küçük küçük dikilir Her seferin-de böyle on - kırk graft yapılır ve yeni bir grup graft yapıl-madan önce, bu yeni bölgenin iyileşmesi için iki - üç hafta beklenir
Bazen "alıcı" bölge, otograftları reddedebilir Enfeksi-yonlar ender görülür ve kolayca kontrol altına alınabilir Yeniden saç büyütme tekniğinde daha büyük başarı sağ-lamak için hormon, ilaç ve antibiyotiklerle, yoğun bir ça-lışma sürdürülmektedir
|