![]() |
Adana İlinin Tarihi Bilgileri |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Adana İlinin Tarihi BilgileriAdana ilinin Tarihi bilgileri İLKÇAĞ Arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkan bilgilere göre Çukurova Bölgesi�nde çok eski devirlerden beri yüksek kültürlü medeniyetlerin yaşadıkları bilinmektedir ![]() Çukurova�nın belirgin tarihi Kitvanza Krallığı ile başlamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hitit Devleti�nin M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ORTAÇAĞ Romalılar�dan sonra Orta Çağ�da Bizanslılar, Araplar, Selanikliler, Ermeniler, Mısır Türk Memlük Devleti, Ramazanoğulları buraya hakim olmuşlardır ![]() Ramazanoğulları Vakfiyesine göre bu dönemde; camiler, mescit ve medreselerle birlikte, yatılı ve yatısız yüksekokullar ve diğer kültür kurumları, sağlık ve sosyal hizmet veren kurumlar yapılmış, büyük imar atılımlarına girişilmiştir ![]() YENİÇAĞ Yeni Çağ döneminin sonunda ve Yakın Çağ�da buraya Osmanlı İmparatorluğu hakim olmuştur ![]() 19 y ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() YAKINÇAĞ Adana İsminin Kaynağı Adana'ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa, Anadolu yarımadasının en köklü uygarlıklarından biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski çağlarda Seyhan Nehri kıyılarının bol miktarda söğüt ağacı ile kaplı olması ve bu ağacın Mezopotamya kavimlerince AND ağacı olarak tanınması da yöre isminin oluşumunda etkili olduğu kanaatini yaratmaktadır ![]() Yine başka bir görüşe göre, ormanlık yörelerde yaşadığına inanılan Fırtına Tanrısı ADAD (Tesup) adının, ormanları bol Toroslar ile Seyhan nehri bölgesinin oluşturduğu Adana yöresine isim olarak verilmiş olduğuna inanılmaktadır ![]() ADAD Hititler'in, TESUP da Suriye ve Mezopotamya kavimlerinin Fırtına Tanrısıdır ![]() Bu guruplar birbirlerinden düşünce, isim ve yazı tarzlarını alıp verdikleri için bu gelişimin olması kuvvetle muhtemeldir ![]() ![]() Hititlerin etkisinde kalan Fenikeliler de Tarım ve Bitki Tanrısına ADONIS adını vermiştir ![]() ![]() ![]() Sırası ile bu bölgeye gelen her kavim, devlet ve gelişen her uygarlık kendi kültür anlayışı ve değerleri içerisinde beldelere isim vermiş ve isimlerin anlamını açıklamıştır ![]() ![]() Yine batıdan gelen kavimlerce, Adana'yı kendi ilahları Uranüs'ün kurduğu ve oğulları Adanos ve Sarosa anlatılır ![]() ![]() Bütün bu inançlar çok tanrılı eski çağlara aittir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Daha ileriki yüzyıllarda Karçinli-Zade Süleyman Şükrü Bey'in "Seyahat'ül-Kübra" adlı kitabında ise Adana'nın eski isminin "BATANA" olduğu ve İslamlık devrinde "ADANA"YA çevrildiği savunulmaktadır ![]() ![]() DANUNA isminin M ![]() ![]() ![]() ![]() Hatta Danunalıların yöre kurallarına ad ve paye verecek kadar kudretli oldukları da bilinmektedir ![]() ![]() Yöreye gelen Türkler'in, yüksek Torosları aşıp güneye doğru sarkmaları sırasında yöreye "Çukurova" adını vermeleri de doğanın insanlara verdiği ilhamın güzel bir örneğidir ![]() ![]() ![]() Bölgenin tarihi adı olan Kilikya ve Silisya (Cilicia) da bu bölgede bulunan zengin Kilkin yani kireç ve yine çok bol olarak bulunan Silex yani çakmak taşı madenlerinden dolayı verilmiştir ![]() ![]() Hatta topraklarının bereketliliğinin verdiği ilhamla ADANA-EDENA (Cennet Yöresi) ve karlı dağlar bu ilhamı vermektedir ![]() Sümerlerden kalma "Gılgamış Destanı"ndan bu yana devamlı adı geçen, dikkat çeken yörenin adı da böylece sayısız kaynaklara, sayısız olaylara bağlanarak çok renkli bir gelişim takip etmiştir ![]() Osmanlılar idaresinde Adana birçok değişik yazılışlarla kayıtlara geçmiştir ![]() ![]() Gezici aşiretlerin zorunlu olarak 1865'den itibaren devlet zoru ile bölgeye yerleştirilmesi ve toprağa bağlanması sırasında Adana ismi ADANA olarak resmi kayıtlarda yer almış ve tescil edilmiştir ![]() Adana�nın İşgali ve Kurtuluş Savaşı Büyük kayıplara sebep olan I ![]() ![]() Kısa zamanda mücadele bütün kıtalara yayılmış ve Osmanlı İmparatorluğu da bu savaşın içine sürüklenmiştir ![]() ![]() Beş cephede birden ve pek çok devlete karsı savaşmak zorunda bırakılan Osmanlı Devleti, Mondros Ateşkes Antlaşması ile imparatorluk topraklarının pek çoğunu düşmana bırakarak çekilmiştir ![]() ![]() Zamanın sadrazamı İzzet Paşa tarafından, o sırada grup komutanı Liman Von Sanders'ten (Alman komutanı) elindeki tüm grup komuta ve koordinasyon yetkisini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmesi bildirilmiş ve bu devir-teslim işlerini gerçekleştirmek için 31 Ekim 1918'de Mustafa Kemal Paşa Adana'ya gelmiştir ![]() Liman Von Sanders Paşa'nın "Yenildik ![]() ![]() ![]() ![]() İste bu sözlerin özetlediği ve vurguladığı mücadele yılları 1922'ye hatta politik anlaşmaların bitimine kadar yani 1923'e kadar sürmüştür ![]() Mustafa Kemal Paşa 31 Ekim 1918'de geldiği Adana'da 11 gün kalmış, etrafın ve halkın durumunu inceleyerek bunu Genel Kurmay Başkanlığı'na bildirmiştir ![]() Bu telgraflarda sadece mevcut durum değil, ileriye dönük düşünce ve uyarılar da yer almıştır ![]() İskenderun'a asker çıkararak işgal teşebbüsünde bulunulursa İngilizlere ateş açılacağını zamanın hükümet ve başbakanına telgrafla bildiren Mustafa Kemal Paşa, aynı zamanda kendine bağlı kumandanlara da benzer bir emir vermiştir ![]() Tarihi açıdan bakılacak olursa, Adana'dan verilen bu ilk emir Türk Kurtuluş Savaşı'nın ilk emridir ![]() ![]() Adana'dan İstanbul'a gönderilen telgrafların hiçbir olumlu etkisi olmadığı gibi, kısa bir süre sonra Yıldırım Orduları Grubu ve 7 ![]() ![]() Adanalılar, İstanbul Hükümetinin 23 Kasım 1918 tarihli, Adana ve dolaylarının boşaltılmasını zorunlu kılan kararını büyük tepki ile karşılamışlardır ![]() ![]() Kısa bir süre sonra işgal kuvvetleri Mersin Limanından Çukurova'ya girmiş, tüm kilit noktaları kontrol altına almış ve sonra Adana'yı işgal etmişlerdir ![]() ![]() Fransız işgal kuvvetleri tarafından yine çok planlı ve kati bir şekilde uygulanan diğer bir işlem de Adana, Çukurova ve civarı bölgelere Ermenilerin yerleştirilmesi olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() 1918'de Adana ve Çukurova'yı işgal eden Fransızlar kendi birlikleri içinde özellikle Ermeni askerleri getirdikleri gibi, Suriye'den 70 bin Ermeni'yi Adana'ya, 12 binini Dörtyol'a, 8 binini Saimbeyli'ye yerleştirmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Adana İlinin Tarihi Bilgileri |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Adana İlinin Tarihi Bilgileri1918-1919 yıllarında Adana'da tam bir terör ve cinayet dönemi yaşanmıştır ![]() ![]() Bunca terör ve baskı arasında Adana ve yöredeki Türkler, örgütlenerek Kilikya Milli Kuvvetler Teşkilatını oluşturmuşlardır ![]() Çukurova, bölgelere ayrılarak, her bölgeye milis kuvvetleri ve komutanı atanmış ve tüm yöre bu milli direnme ve mücadele teşkilatının denetimine girmiştir ![]() Şubat 1920'den itibaren milli kuvvetler düşmana karşı zaferler kazanmaya başlamış ve her zafer daha iyi bir örgütlenme ve daha yüksek bir moral kuvveti sağlamıştır ![]() 1920'de Toroslar'dan Fransızlara saldırı başlatılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 10 Temmuz 1920'de Ermeniler tarafından Türklere karşı büyük bir şiddet ve soykırım harekatına girişilmiş ve bu harekat sonucu onbinlerce Türk Toroslar'a doğru kaçmıştır ![]() ![]() 5 Ağustos 1920'de Mustafa Kemal Paşa, Fevzi Bey (Çakmak) ve Milletvekilleri Pozantı'ya gelmiş ve orayı il haline getirerek Pozantı Kongresini yapmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Türk-Fransız Barış Antlaşması, 20 Ekim 1921'de Ankara'da yapılmıştır ![]() Bu antlaşma gereğince 5 Ocak 1922'de Fransızlar Çukurova'dan tamamen (getirdikleri Ermenileri de beraberinde götürerek) çekilmişlerdir ![]() ![]() ![]() 5 Ocak 1922 kurtuluşunu kutlama amacı ile Büyük Saat ile Ulu Camii arasına çok büyük bir bayrak çekilmiş ve daha sonra bu bayrak çekilmesi olayı il'in kurtuluş günlerinde tekrarlanmıştır ![]() ![]() Adana ve Çukurova halkı milli kuvvetlere katılarak yurdun diğer cephelerinde de çarpışmış ve anavatanı düşmandan kurtarma mücadelesinde sonuna kadar yer almışlardır ![]() |
![]() |
![]() |
|