b@ron
|
Kadınlar Dövülürmü ...?
KADINLAR DÖVÜLÜR MÜ?
Kuran’da geçen kadınla ilgili en yanlış anlaşılan ayetlerden biri de Nisa Suresi 34 ayet olmuştur Bu ayeti iki yazardan alıntılarla inceleyelim Prof Yaşar Nuri Öztürk şöyle demektedir: “Bu ayet erkeklerin mutlak anlamda üstünlüklerinden değil, varlık yapılarındaki bir farklılıktan bahsediyor O da erkeklerin kadına “kavvam” yani koruyucu, kollayıcı, gözetici olmalarıdır Ne var ki Kuran ayetlerini, kadını horlamak için pervasızca tevil eden ve sürekli anlam kaydırmaları yapan çoğu müfessirler bu kavvam kelimesini hakim, yönetici gibi Kuran’daki kullanımına uymayan anlamlar vererek erkek despotizmine gerekçe yapmışlardır Aynı ayetteki “fadribu” kelimesi Kuran’da kullanılan anlamlarından yalnız bir tanesiyle kayıtlanmış ve emirden hep dövmek çıkartılmıştır Bütün tevillerini ve yorumlarını kadın aleyhine yapan yaklaşımlardan zaten başka bir şey beklenemezdi Oysa ki, kelimenin diğer anlamları ayetin amacını ve düzenlenen konunun maksadını çok daha doyurucu biçimde önümüze koymaktadır İşin esası şu ki, Kuran birçok yerde sergilediği kelam mucizesini burada da sergileyerek, bir tek kelimeyle birkaç alternatifi birden vermiştir Biraz teknik detay verirsek şunları söyleyeceğiz: “Fadribu” emrinin kökü olan “darb” kelimesinin 30’a yakın anlamından en önemlileri “vurmak, dövmek, huruc(çıkmak), zehab(gitmek) ve dolaşmaktır” (Bakın İbn Mansur, Lisanul Arab, Darb Maddesi) Durum bu olunca konumuz olan ayetteki emri bu anlamların muhtemel olan herbiriyle değerlendirmek gerekmektedir Buna göre emri aynı zamanda ifal kalıbından da anladığımızda ifade ettiği manalar şunlar olur 1- Onları evden çıkarın , 2- Onları bulundukları yerin dışına gitmek zorunda bırakın, 3- Onları dövün Kuran böylece içinde bulunulan duruma ve karşılaşılan şartlara göre bu üç seçenekten birinin kullanılmasını istemektedir Ve dikkat edilirse ilk iki seçenek düzenlenen konuda sonuç almak bakımından hem insan psikolojisine hem de hukuk mantığına daha uygundur ” (Yaşar Nuri Öztürk, Kuran’daki İslam, sayfa 552-554)
Dr Edip Yüksel ise aynı ayetin yanlış anlaşılması ile ilgili şu izahları yapar: “Ayette geçen (erricalü kavvamune alennisai) ifadesinin erkekler kadınları gözetir, yahut kadınların geçiminden sorumludur biçiminde çevrilmesi gerekirken gördüğüm tüm Türkçe mealler buradan erkeğin kadınlar üzerinde otoriter olduğu anlamını çıkarmışlardır Nisa 135’te geçen “kavvam” kelimesine “gözeten, tam yerine getiren, ayakta tutan” gibi anlamlar veren meallerimiz neden Nisa 34’te geçen aynı kelimeye “hakim, yönetici” gibi farklı anlamlar vermektedirler 5, Maide Suresi 8 ayette geçen “kavvam” kelimesine de aynı şekilde “gözeten, ayakta tutan” anlamını veren meal yazarlarımız, neden kadınlar söz konusu olunca kelimenin anlamını değiştirip sertleştirme ihtiyacı hissetmişlerdir? “Kavvam” kelimesi “kvm” kökünden türer Bu kökün türevlerinin geçtiği tüm ayetleri incelersiniz hiçbir yerde yönetici hakim anlamını bulamayacaksınız Aynı ayetteki “badehum” kelimesindeki “ hum” zamirini sadece erkeklere gönderdiğinizde anlam şöyle olur: “ Allah, erkeklerin bazısını bazılarına üstün kılmıştır ” Bu anlam kuşkusuz ayetin içinde bulunduğu metinle uyuşmamaktadır Ancak “ badehum” kelimesindeki “hum” zamirini erkek ve kadınlardan oluşan karma bir topluluğa gönderdiğinizde anlam şöyle olur: “Allah, erkeklerin ve kadınların bazısını bazılarına üstün kılmıştır ” Türkçe’ye en uygun çeviri şöyle olabilir: “Allah, her birine farklı yetenekler ve özellikler vermiştir ” Nisa 34 ayetindeki “idribuhanne” kelimesi “ o kadınları dövün” diye çevrilmiş Bu kelime üzerinde incelemeye geçmeden önce karı koca ilişkisi üstüne Kuran’ın bir değerlendirmesini hatırlatmak isterim 30, Rum suresi 21 ayette şöyle geçer: “Kendileriyle rahatlayıp huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet koyması O’nun ayetlerindendir Düşünen bir toplum için bunda işaretler vardır ” Görüldüğü gibi evliliğin amacı sevgi ve merhamete dayalı huzurdur Herhangi Arapça bir sözlüğe bakarsanız bu kelimenin altında uzun bir anlamlar listesini bulacaksınız Denilebilir ki “daraba” kelimesi Arapça’da en zengin anlama sahip kelimedir Arapça’da parayı Daraba yaparsın yani basarsın Nitekim “darphane” Arapça, Farsça bileşimi bir kelimedir Arapça’da greve gitmek “Drab” tır Türkçemizde de vurmak kelimesi aynı şekilde değişik anlamlarda kullanılır Tutmak ve çalmak da öyle Radyoyu çaldım diyen birisi bu ifadeyle ya hırsızlığını itiraf eder, ya da radyoyu kullandığını bildirir Nitekim “idrib” kelimesi de “çık dışarı” anlamına gelir Kuzey Afrika’da Arapça konuşanlar hala “ Daraba” fiilinin emir kipini bu anlamda kullanmaktadırlar Çok anlamlı bir kelimeyle karşılaştığımızda uygun olan anlamını metnin içeriğini, kullanış biçimini ve sağduyuyu dikkate alarak seçeriz Örneğin 13, Rad suresi 17 ayetindeki “ Daraba” kelimesini açıklamak yerine dövmek olarak anlasaydık saçma bir sonuçla karşılaşırdık: “ İşte Allah hakkı ve batılı böyle döver ” Nisa 34’teki “nuşuz” kelimesi de meallerde şirretlik, itaatsizlik olarak çevrilmiş Halbuki bu kelime flörtten başlayarak gayri meşru cinsel ilişkiye kadar uzanan sadakatsizlik ve iffetsizlik anlamını da içerir Nitekim Nisa 34 ayetini dikkatle incelediğimizde bu ikinci anlamın sözün gelişine daha uygun olduğunu görüyoruz Nisa 34 ayeti sadakatsiz ve iffetsiz davranan eşine kocasının nasıl davranacağını öğretiyor Bu uygunsuz tavrın başlangıcında koca öğüt vermeli Eğer kadın başkasıyla flörte devam ederse kocası yatakları ayırmalı Eğer bu da yarar sağlamaz ve kadın işi zinaya kadar götürürse, o zaman kocası onu evden çıkarmalı Erkeğini kandırarak evlilik anlaşmasına ihanet eden bir kadını dövmek nihai bir çözüm olamaz Ancak ondan ayrılmak ameliyat gibi sıkıntılı da olsa bir çözümdür ” (Dr Edip Yüksel, Türkçe Kuran Çevirilerindeki Hatalar, sayfa 13-20)
Yaşar Nuri yorumuyla beraber “ Darabe” köklü kelimeye iki ayrı manasını çizgiyle ayırarak ayeti çevirir ve uygun mananın düşünülüp, araştırılmasını mealinde bize bırakır
Erkekler, kadınları gözetip kollayıcıdırlar Şundan ki, Allah insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar Allah’ın kendilerini koruduğu gibi gizliliği gereken şeyi korurlar Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa onlar aleyhine başka bir yol aramayın Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür
4 Nisa Suresi 34 Prof Dr Yaşar Nuri Öztürk çevirisi
Edip Yüksel ise yukarıda alıntıladığımız açıklamalarından sonra
ayeti şöyle çevirir:
Erkekler kadınları gözetmekle yükümlüdür Zira Allah, herbirine farklı yetenekler ve özellikler vermiştir Nitekim erkekler evin geçiminden sorumludur Erdemli kadınlar (Allah’ın yasasına) boyun eğer ve Allah’ın korumasını emrettiği (onur ve iffetlerini) tek başlarına bile olsa korurlar Onur ve namusları konusunda endişe duyduğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarınızı ayırın, nihayet onları çıkarın Ancak sizi dinleyip vazgeçerlerse onlara karşı bir yol aramayın Allah yücedir, büyüktür
4- Nisa Suresi 34 Dr Edip Yüksel’in çevirisi
|