![]() |
Gemi Maliyeti |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Gemi Maliyeti1 ![]() 1 ![]() 1960’lı yılların ortalarında, denizcilik sektöründe başlayan temel yapısal değişiklikler sebebi ile gemi sahipleri ve kíracılar verimliliğin artırılıp, birim işletme masraflarının düşürülmesi amacı ile daha büyük tonajlı ve fonksiyonel gemi dizaynlarına ihtiyaç duymuşlardır ![]() ![]() ![]() Böylece Denizcilik günümüzdeki gibi büyük sermaye gerektiren bir endüstri dalı olmuş, yeni gemi yatırımlarının finansmanının gelecekteki nakit akışına dayanılarak yapılması çok güçleşmiş ve finans temini çok büyük bir önem kazanıp, dış kaynak talebi hızla artmaya başlamıştır ![]() ![]() ![]() Özelilikle geçmiş dönemlerde, dünya üzerindeki bazı önemli ekonomik ve politik gelişmelerin denizcilik finans piyasaları üzerindeki etkilerinin incelenmesi gelecek için daha sağlıklı kararlar verilebilmesi açısından gereklidir ![]() ![]() ![]() Gemi yatırım kararlarının en önemli boyutlarından bir tanesi gelecekteki piyasalar ile ilgili belirsizliklerdir ![]() ![]() 2 ![]() Gemi giderlerini oluşturan maliyetler incelenmiş ve yatırım maliyetine geçiş için maliyeti oluşturan etmenler sınıflandırılmış, yatırım maliyetlerine 2 ![]() ![]() Denizcilik finans piyasalarının geçmişten günümüze kadar olan gelişimi dönemler halinde incelenmiştir ![]() ![]() Projelerin sayısal olarak değerlendirilmesinde tüm dünyada kullanılan bazı yöntemler vardır ve bu yöntemler ile yatırımın maliyetinden yola çıkılarak ne kadar sürede tamamlanıp, işletmeye ne miktarlarda kazanç sağlayacağı hesaplanmaya çalışılır ![]() ![]() ![]() ![]() Hesaplanan değerler yatırım projesinin uygulamaya konulup konulmaması konusunda somut bir takım fikirler vermek açısından oldukça önem taşımaktadır ![]() ![]() ![]() Bu çalışmada, en çok kullanılan gemi yatırım projelerini değerlendirme metotlarından Net Bugünkü Değer, İç Verim Oranı, Karlılık indeksi ve Geri Ödeme yöntemleri incelenmiştir ![]() Yatırım mali finansmanında finanssal kiralama yöntemi temel bir aktif/pasif yönetiminin aracı olarak önem kazanmaktadır ![]() ![]() Diğer yandan yatırımların teşvik belgesi kapsamında yapılması halinde belge finanssal kiralama şirketine devredilmekte böylece elde edilen tüm teşvikler finanssal kiralama şirketi tarafından kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() 2 ![]() 2 ![]() Deniz taşımacığına olan talep ekonomik büyüme oranına göre belirlenmesine rağmen bazen diğer faktörlerden dolayı ekonomideki büyüme talebe yansımayabilir ![]() ![]() Öreğin son yıllarda ham petrole olan talep artış göstermesine rağmen ![]() ![]() ![]() Deniz taşımacılığının birçok sektöre hizmet vermesinden ötürü bir sektör kötü durumda iken ekonomide elde edilen büyümeye rağmen, o alandaki talep artışının beklenen oranda olmaması normaldir ![]() Gemi arzı temel olarak filo kapasitesinin, hızının, geminin limanlarda ve kira dışında (off ![]() ![]() ![]() ![]() Politik sebepler, yeni kaynakların bulunması ya da bazı üretim faaliyetlerinin yer değiştirmesi doğal olarak arzı coğrafi dağılımını etkileyecektir ![]() ![]() ![]() ![]() Denizcilik sektöründe de rekabetin ekonomik teorisinin temel prensipleri geçerlidir ve en büyük filolara sahip armatörler bile, navlun oranlarını değiştirmek amacı ile arz-talep dengesini bozabilecek bağımsız girişimlerde bulunamaz ![]() ![]() 2 ![]() 1960’li yılların ortalarına kadar denizcilik sektörüne yönelik finansman çok yaygın değildi, ancak New York ve Londra’ da faaliyet gösteren Chemical Bank, Citibank Chase Manhattan, Hambros gibi finans kuruluşları tarafından uzun dönem zaman esaslı kiralamanııı nakit akışını esas alan geri ödeme şartları ile kredi verilmekteydi ![]() 1965-1966 yıllarında denizcilik sektöründeki temel yapısal değişiklikler sebebi ile gemi sahipleri ve kiracılar verimliliği artırılıp, birim işletme masraflarının düşürülmesi amacı ile daha büyük ve etkin gemi dizaynlarına ihtiyaç duymuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Dünya genelinde 1970’1i yıllara kadar denizcilik sektörüne hükümetlerin düzenli bir desteği olmamasına rağmen bazı tersaneler gemi yapımı için kredi veriyordu ![]() ![]() ![]() Japon Kalkınma Bankasının 3 yıl ödemesiz, düşük faizli ve 10 yıl vadeli kredileri sayesinde gemi sahiplerinin öz kaynak kullanmadan yatırımları tamamlaması mümkün olmuştur ![]() ![]() 2 ![]() Kısa süren 1966/67 navlun oranları düşüşünden sonra~ Ekim 1967’ de Mısır ve İsrail arasında çıkan savaş sebebi ile Süveyş kanalı kapatıldı ve 1975 yılına kadar açılmadı ![]() Süveyş kanalının kapatılması ton-mil olarak talebin artmasına ![]() ![]() ![]() Bankalar arasındaki rekabet sebebi ile 1970’ li yılların başlarında %90,100 oranında kredi sağlamak mümkün olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzey Denizi ve Alaska petrollerine rağmen Ortadoğu kaynaklarına artan ilgi aynı zamanda ton-mil olarak talebin artmasına sebep olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Talebin sürekli bir artış gösterdiği, kazançları hızla arttığı ve düşük maliyetli kaynak bulmanın mümkün olduğu bir piyasada 1970’li yılların başlarında tanker ve dökme yük gemilerinde olduğu gibi, gemi inşa talebinde de bir canlılık görülür ![]() ![]() ![]() Bu dönemde fazla iyimserliğe bağlı olarak verilen yeni gemi siparişlerine örnek olarak Sanko Anlaşması’ gösterilebilir ![]() ![]() 1972 yılının ikinci yarısında tersanelerden alınan uygun fiyatlar ve düşük maliyetli kaynaklar sayesinde 50’nın üzerinde 80 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yüzden eski müşterilerinden bir kısmını kaybeden Sanko yeni müşteriler bularak 1973 yılının sonunda 55 adet Aframax tanker siparişini sektörü bekleyen petrol krizlerinden habersiz bir şekilde verdi ![]() 2 ![]() ![]() Kasım 1973’ de Mısır ve İsrail arasında çıkan savaş sonrası OPEC İsrail’ i destekleyen Amerika ve Hollanda’ ya petrol ambargosu uyguladı ve fiyatların aşırı yükselmesine sebep oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuru dökme yük taşımacılığına olan talep, yüksek petrol fiyatlandırma bağlı olarak yavaşlayan ekonomik büyüme sebebi ile azalmış olup, düzenli hat taşımacılığı ile yapılan Japon ve Avrupa arabalarının Amerika’ ya ihracatı artış göstermiş ve yeni LNG projeleri uygulamaya konulmuştur ![]() 1978 yılı ile beraber kuru dökme yük piyasalarında bir canlılık başlamış~ OPEC ülkelerinin çimento ve diğer yapı malzemelerine, Rusya’nın tahıl ürünlerine olan ihtiyacı ortaya çıkmıştır ![]() ![]() Krizin ortaya çıkması ile nakit akışlarının bozulması ve yatırım mallarının değer yitirmesi sebebi ile kaynaklarını koruma yoluna giden bankalar, 1978 yılında piyasaların toparlanması ile tekrar denizcilik sektörüne girmeye başladılar ![]() ![]() 2 ![]() 1970’li yılların ortalarında istikrarlı bir yükseliş kazanan petrol fiyatları, OPEC ülkelerinin gelirlerinin artması amacı ile üretimlerini kısmaları sonucunda Tablo 2 ![]() ![]() Petrol fiyatları 1979 Ekim-Kasım ayları arasında varil başına $24 ve 1980 yılı sonu itibarı ile $32 düzeyine kadar yükselmiş ve bu yüzden petrol ithalatçısı ülkeler enerji tasarrufu yoluna yönelmişlerdir ![]() ![]() Bu ikinci kriz enerji piyasalarındaki dengeleri etkileyerek, elektrik üretiminde kömürün petrole tercih edilmesine sebep oldu ve 1979-81 yıllarında dünya genelinde denizyolu ile kömür taşımacılığı %60 oranında arttı ![]() ![]() Aynı zamanda 1980-1981 yıllarında enerji kaynağı olarak petrol kullanan makine ve taşıtlara olan talebin düşmesi, özellikle Japonya gibi ülkelerde tamamen ithal ham maddelere dayanan çelik üretimini ve dolayısı ile kuru dökme yük piyasasın olumsuz olarak etkiledi ![]() Hububat piyasasında ABD tarafından eski SSCB ülkelerine uygulanan ambargonun bu ülkenin hububat üretimi açısından kötü bir yıla rastlaması sebebiyle SSCB bu ürünlere olan ithalat ihtiyacını Avrupalı aracılar kullanarak karşılamaya başladı ve böylece Atlantik piyasasındaki deniz taşımacılığında bir artış yaşandı ![]() Ancak SSCB ülkelerinin ihracatının %70’ ini petrol ve ürünleri oluşturduğu için, artan yabancı döviz kazançları sayesinde hububat ürünlerine olan ihtiyacını karşılayabildi ![]() Bu olaylar aynı zamanda kuru dökme yük piyasasında navlun oranlarının büyük bir artış gösterdiği bir döneme rastlamaktadır ![]() ![]() ![]() 1981 yılının ilk yarısında yeni inşa gemilere sağlanan uygun finansman olanakları sayesinde ikinci el fiyadları yeni gemi fiyatlarına yaklaştı ve 1980/8 1 yıllarında 34 milyon DWT yeni kuru dökme yük gemi siparişi verildi ![]() TABLO 2 ![]() HAM PETROL DÖKME YÜK MİLYON MİLYAR MİLYON MİLYAR TON TON ![]() ![]() 1973 1 ![]() ![]() ![]() 1974 1 ![]() ![]() ![]() 1975 1 ![]() ![]() ![]() 1976 1 ![]() ![]() ![]() 1977 1 ![]() ![]() ![]() 1978 1 ![]() ![]() ![]() 1979 1 ![]() ![]() ![]() 1980 1 ![]() ![]() ![]() 1981 1 ![]() ![]() ![]() 1982 993 5 ![]() ![]() 1983 930 4 ![]() ![]() 1984 930 4 ![]() ![]() 1985 871 4 ![]() ![]() Kaynak: www ![]() ![]() Ancak ekonomik büyümenin yavaşlaması, 1981 yıkının İkinci yarısında deniz taşımacılığına olan talebi azaltarak navlun oranlarının düşmesine sebep oldu ![]() ![]() 1984 yılında dünya genelinde ekonomik büyüme olumlu gelişmeler göstermesine rağmen 1970’li ve 1980’li yılların başlarında sektöre çok fazla sayıda gemi girişinin sebep olduğu arz fazlası sebebi ile denizcilik piyasalar bu olumlu gelişmeleri hissedemedi ![]() 2 ![]() Dünya genelinde ham petrol talebinin 1979-83 yılları arasında %11 oranında düşmesi ve OPEC dışı ülkelerin pazar paylarını genişletmeye başlamaları sebepleri yüzünden OPEC ülkeleri yüksek petrol fiyatlarını desteklemekten vazgeçtiler ![]() ![]() Bu düşüş tanker taşımacılığına olan talebi artırırken Tablo 2 ![]() ![]() ![]() 1985-86 yıllarında modem gemilerin neredeyse hurda değerine, yeni bir geminin %15 fiyatına alınması mümkündü Bu yüzden yaşanan gemi inşaat fiyatlarının düşmesi krizden daha az etkilenen konteynır ve yolcu taşımacılığı alanında çalışan şirketlerin uygun şartlarda yeni gemi sahibi olmalarını sağlamıştır ![]() TABLO 2 ![]() HAM PETROL DÖKME YÜK MİLYON MİLYAR MİLYON MİLYAR TON TON ![]() ![]() 1985 871 4 ![]() ![]() 1986 958 4 ![]() ![]() 1987 970 4 ![]() ![]() 1988 1 ![]() ![]() ![]() 1989 1 ![]() ![]() ![]() 1990 1 ![]() ![]() ![]() 1991 1 ![]() ![]() ![]() ![]() 1992 1 ![]() ![]() ![]() 1993 1 ![]() ![]() ![]() 1994 1 ![]() ![]() ![]() ![]() Kaynak :www ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() Dökme yük piyasaları 1990’lı yılların başlarında tekrar düşüşe geçtiler ve bunun üç temel sebebi vardı ![]() 1) 1990-92 Anglo-Saxon ekonomik durgunluğu deniz taşımacılığına olan talebi azalttı ![]() ![]() ![]() Kuru dökme yük taşımacılığı ise %10’ un üzerinde bir düşüş göstermişti 2)1989-91 yıllarında verilen yeni gemi siparişleri, ekonomik büyüme oranının düştüğü ve talebin azaldığı bir dönemde tanker ve kuru dökme yük gemi arzının artmasına sebep olmuştur ![]() 3) 1988-91 yılları arasında satış fiyatı/kazançlar oranının korunabilmesi sebebi ile hurdaya az sayıda gemi çıkarıldı ve bu yüzden yaşlı gemiler çalışmaya devam etti 1980’li yılların ortalarında düşük yeni gemi inşaat fiyatları ve modern gemilerin sağladığı işletim masraflarını düşürme avantajı sebebi ile konteynır filo kapasitesinde aşırı bir artış görüldü ![]() Özellikle Uzak Doğulu gemi işleticilerinin yerel ekonomilerindeki hızlı büyümeye bağlı olarak konteynır filolarını genişletmeleri aşırı kapasiteyi desteklemiştir ![]() Denizcilik piyasalarındaki bu olumsuz gelişmeler bankaların yatırım için gerekli öz kaynak talebini artırmalarına ve borç verecekleri şirketleri seçerken daha dikkatli davranmalarına sebep olmuştur ![]() 2 ![]() Tayland’ da başlayan, daha sonra Malezya, Endonezya, Filipinler ve Güney Kore’ ye sıçrayan, nihayet Singapur ve Hong Kong’ u da içine alan Asya Krizinin bugün ulaştığı boyutlar, dünya ekonomisini derinden etkilemiştir ![]() Krizin ana sebebi, döviz kurlarının ısrarla sabit tutulmaya çalışılmasına bağlanmaktadır ![]() ![]() ![]() Öncelikle devlet otoritelerinin mahalli paranın kıymetinin korunacağına dair taahhütleri yabancı yatırımcıları etkilemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Japon ve diğer ülke bankalarının bölgedeki risklerinin boyutları krizin dünyanın diğer bölgelerini de etkilemesini kaçınılmaz hale getirmektedir ![]() ![]() ![]() etkilenmiştir ![]() ![]() Haziran 1997 sonu itibarıyla Avrupa Birliği bankalarının Asya’ ya verdikleri krediler Amerikan ve Japon bankalarının toplam riskini aşmıştır ![]() Amerikan ve Japon bankaları bu piyasalardan çekilirken, yeni kredilerin yüzde 60’ ı Avrupa Birliği bankaları tarafından açılmıştır ![]() ![]() Kriz içindeki tüm Asya ülkelerinde dış ödemeler dengesi gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 5-10’ u oranında açık vermekteydi Bu açığın büyük kısmı banka kredileriyle finanse edilmiş olup, bunların yarısından fazlasının vadesi bir yıldan kısaydı ![]() Kore’nin bütçesi ise 1980’ den beri fazla vermekte ve toplam kamu borçları Avrupa Birliği ülkelerinin yüzde üçlük Maastricht kriterlerinin dahi altındaydı Enflasyon yüzde dört, ancak kısa vadeli faiz oranları yüzde 25 olup, Kore hükümetinin dış borçları geri ödeme problemi bulunmamakta ve ülkenin 150 milyar USD’ Iık dış borçları özel banka ve şirketlerin aldığı kredilerden kaynaklanmaktaydı[2] Bu dönemde Batı bankalarının en büyük eksikliği istihbarat sistemlerini geliştirmemeleri ve dış kredilerin miktar, vade ve ülke dağılımını anında görme imkanına sahip olmamalarıdır ![]() ![]() Kriz öncesi bu ülkelerin sürekli büyümeleri, erken uyarı sinyallerinin dikkatten kaçmasına neden olmuştur ![]() ![]() Birdenbire büyüme oranlarının beklenenin altına inmesi, yatırımlardaki rantabiliteyi düşürmüş, krediler geri ödenmemiş, gayrimenkul fiyatları hızla düşmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Böylece bu çapta bir büyümenin sürekli krediyle beslenemeyeceği anlaşılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ithalattaki pahalanma enflasyonu körüklemiş, halk panik alışlara yönelmiş, neticede satın alma gücü, dolayısı ile yurtiçi talep düşmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1995 Meksika krizi sırasında ABD ve IMF Meksika’ ya 40 milyar USD’ lık bir destek sağlamışlar ve sistem çalışmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Krize konu yedi ülkenin ithalatımızdaki payı %3 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deniz taşımacılığı açısından ise, ekonomik büyümenin dünya genelinde bir durgunluğa yönelmesi Baltık Navlun Endeksinin düşüşüne sebep olmuş ve gemi sahiplerini yeni siparişlerde temkinli davranmaya yöneltmiştir ![]() Diğer taraftan Yen ve Won değerindeki düşüşler Japon ve Güney Kore tersanelerinin kar marjını yükseltmiştir ![]() ![]() ![]() 1999 yılı itibarı ile Asya Krizi global bir krize dönüşmeden durulmuş gibi gözükse de Latin Amerika ve özellikle de bölgenin en büyük ekonomisi olan Brezilya için tehdit oluşturmaya devam etmektedir ![]() ![]() Son dönemde Brezilya’ da yaşanan politik çekişmeler ve Federal Hükümetin iç politikadaki yaptırım gücünün azalması, zaten oldukça çekingen davranan gelişmiş ülke yaşanmış ve arkasından da orta boyutta bir devalüasyon gelmiştir ![]() 2 ![]() ![]() Dünya navlun piyasalarının zaman içindeki seyrinin incelenmesinde esas alman Baltık Navlun Endeksi” Baltic Freight Index” (BFI), dünyanın önde gelen 10 uluslar arası brokerlik şirketinin 11 rota üzerindeki verilerine dayanılarak Baltık Fiyat Endeks Komitesince belirlenmektedir ![]() Söz konusu komite, özel sektör ağırlıklı firmalara, denizcilik örgütlerinin üyesi bulundukları Baltık ve Uluslararası Denizcilik Konseyi “ The Baltic and International Maritime Council” (BIMCO) bünyesindedir ![]() Tablo 2 ![]() ![]() 1- Uzakdoğu ülkelerinde 1995 yılından beri üstü kapalı başlayan bir ekonomik bunalım yaşanmakta ve bunun sonucu olarak bu ülkelerin ithalatları azalmıştır ![]() Örneğin, Çin’ deki siyasal gelişmeleri insan hakları ihlali olarak değerlendiren ABD 1995 yılından itibaren bu ülkeye yaptığı yardımları azaltmıştır ![]() ![]() 2- Diğer taraftan Güneydoğu Asya ülkelerinde de aynı dönemde başlayan ve 1997 yılında açığa çıkan mali bunalım, yüksek oranlı devalüasyonların yapılmasına sebep olmuştur ![]() Bölge ekonomilerinde ekonomik büyüme durmuş, kredi limitleri donmuş, devalüasyonlarla ithalat pahalı hale gelmiş, ülkelerin satın alma gücü azalmış ve taşımalar düşmüştür ![]() Tablo 2 ![]() AYLAR / YIL 1995 1996 1997 1 ![]() OCAK 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ŞUBAT 2 ![]() ![]() ![]() ![]() MART 2 ![]() ![]() ![]() ![]() NİSAN 2 ![]() ![]() ![]() MAYIS 2 ![]() ![]() ![]() ![]() HAZİRAN 2 ![]() ![]() ![]() TEMMUZ 2 ![]() ![]() ![]() AĞUSTOS 2 ![]() ![]() ![]() EYLÜL 2 ![]() ![]() ![]() EKİM 1 ![]() ![]() ![]() KASIM 1 ![]() ![]() ![]() ARALIK 1 ![]() ![]() ![]() 3- Avrupa topluluğunun gümrük birliğini gerçekleştirmesiyle bu ülkeler bir ölçüde kendilerine yeter hale gelmişler ve taşıma talepleri azalmıştır ![]() ![]() 4- Dünya taşıma talebinde böylesine bir düşüş yaşanırken, deniz taşımacılığının konteyner ve özel donanımlı gemilere yönelmesiyle, Japonya ve Güney Kore bu tip modern ve yüksek tonajlı tekneler yaparak hizmet arzını yükseltmişlerdir ![]() ![]() 5- Dünya filosundaki kapasite fazlasının başka nedenleri de bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() 6- Amerika’daki son fırtına El Nino gibi doğal afetlerin dış ticaret taşımaları üzerindeki olumsuz etkileme 1998 sonu ve 1999 başındaki Irak savaşı eklenmiştir ![]() Yürürlüğe giren ISM kodunun yoğunlaşacak kalite kontrollerinin önümüzdeki yıllardan itibaren dünya filo arzını aşağıya çekmesi beklenmektedir ![]() ![]() 3 ![]() 3 ![]() Bir Denizcilik Şirketinin finansman politikası, finanssal davranışlarının hem başlangıç noktasını hem de sonucunu oluşturmaktadır ![]() öz kaynak ile finanse edebileceği gibi yabancı kaynaklarla da finanse edebilir ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() 6 ![]() 7 ![]() ![]() 8 ![]() Şirketlerin bu gibi nedenlerden doğan finanssal ihtiyaçlarını kredi kullanarak giderme yolunu seçmesi, finanse edilecek faaliyetin risk seviyesine göre ciddi bir faiz yükümlülüğü altına girmelerini gerektirir ![]() ![]() ![]() Şirketlerin iyi bir finansman yapısı oluşturmalarını olumsuz etkilemekte en çok rol oynayan, aynı zamanda mali analizlerin firma hakkındaki değerlendirmesini ve kararım etkileyecek bazı faktörleri şöyle sıralamak mümkündür ![]() Şekil 3 ![]() ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() Yukarıda sayılan faktörler aynı zamanda firmanın kredi ihtiyacım doğurmaktadır ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Öz sermaye yasal yapıları ne olursa olsun yeni kurulan firmalar için ilk fon kaynağını oluşturduğu gibi, mevcut firmaların da borçlanarak kaynak sağlamalarına olanak verir ![]() ![]() ![]() DENİZCİLİK ŞİRKETİNİN FİNANSMAN İHTİYACI FİRMANIN KARARI kredi Kredi Talebi Öz kaynak 1 ![]() 2 ![]() Banka veya Kredi Kurumu Krediler ve Mali Analiz Müdürlüğü Firmanın Mali Tabloları ve Diğer Verilerin Analizi Firmanın Kredi Değerliliği Kredinin İzlenmesi KREDİ VERME KARARI 1 ![]() ![]() 2 ![]() 3 ![]() FİRMA KARARI RED KABUL Şekil 3 ![]() Öz sermaye ile finansmanın özellikleri şöyle özetlenebilir: 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Denizcilik şirketinin cari finanssal yapısı özellikle Öz Sermaye/Borç oranı daha fazla borçlanmak için elverişli değilse, daha sağlıklı bir mali yapıya kavuşabilmek için sermaye artırma yoluna gidebilirler ![]() ![]() 6 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() İkinci el gemi alımında kullanılan banka kredileri genelde 5-8 yıl arasında değişir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() LIBOR faiz oranları 3 veya 6 aylık periyotlar sonunda yeniden belirlenir ![]() ![]() ![]() ![]() Yani gemi denize inip navlun geliri sağlamaya başlayınca geri ödeme başlar ![]() ![]() ![]() Geminin inşaatının tersaneden kaynaklanan gecikmelerden dolayı zamanında bitmemesi halinde, bankanın ödemelerin vadelerini ertelemesi ve tarihlerini değiştirmesi söz konusu değildir ![]() ![]() Ülkemizde yeni gemi inşa kredilerin alım sürecinde taraflar arasındaki mevcut ilişki Banka-Armatör-Tersane sırasına göredir, aslında olması gereken doğru ilişki sırasıyla Banka-Tersane-Armatör şeklindedir ![]() Yeni Gemi Yapım kredilerinde inşaat süresinden dolayı, ödemesiz bir dönem mevcuttur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kredinin geri ödenmemesi durumunda, ipotekli malların mülkiyeti Bankaya geçer ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Ülkenin deniz ticaret filosunun güçlenmesini ve gemi inşa sektörünün geliştirilmesini hedefleyen bu kredi hükümetler tarafından desteklenmektedir ![]() ![]() Ancak bu tür kredi, hem bir geminin inşa edilmesinin uzun sürmesi hem de diğer finans kuruluşlarından alman kredilere göre daha pahalı olmasından ötürü çok fazla tercih edilmemektedir ![]() 3 ![]() ![]() Gelişmekte olan ülkelerin gemi finansmanı için kredi temin edebilecekleri dört banka vardır ![]() ![]() ![]() Bu uluslararası bankalar kredilerini vermeden önce aşağıdaki hususları göz önüne almaktadırlar ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Çok sayıda ülke hem gemi yapımını hem de işletmeciliğim sübvanse etmişlerdir ![]() ![]() ABD’ de aynı şekilde gemi inşaatım ve işletmeciliğini sübvanse etmiş ve bu ülkenin armatörleri yabancı armatörler karşısında oldukça avantajlı bir duruma gelmişlerdir ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yurt dışından ithal edilecek geminin finansmanında kullanılabilen döviz kredisi orta vadeli olup, mevcut bir üst sınırı vardır ![]() ![]() Kredinin vadesi 5 yıl olup, 6 aylık taksitler halinde geri ödenir ve uygulanan faiz oranı 6 aylık dönemler halinde yeniden belirlenir ![]() 5 yıllık kredi süresince toplam 100 milyon $ döviz girdisi sağlanır ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Bu kredi Hazine Müsteşarlığı tarafından Bankalar aracılığı ile Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında inşa ettirilen gemilerin finansmanında kullanılmak üzere verilen orta vadeli bir kredidir ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() T ![]() ![]() ![]() Kredi ilk 2 yıl ödemesiz dönem olmak üzere toplam 5 yılda 6 aylık taksitler halinde geri ödenir ![]() ![]() Denizcilik Şirketi, Yatırım Teşvik Belgesi’ ne istinaden tersanenin belirlenmesi, öz kaynak harcamaları ve ithal edilecek makineler ile ilgili gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra Gemi İnşa Satın Alma ve Tersane Geliştirme Fon’ undan kredi kullanmak için başvurusunu yapar ![]() ![]() Gemi satın almada kullanılan diğer bir yöntem de finanssal kiralamadır ![]() ![]() ![]() Kiracı şirket geminin Tekne~Makine ve P~I sigortalarını yaptırmak ve primlerini düzenli olarak ödemek zorundadır ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Gemi satın almada kullanılan diğer bir yöntem de finanssal kiralamadır ![]() ![]() ![]() ![]() Kiracı şirket geminin Tekne-Makine ve P&I sigortalarını yaptırmak ve primlerini düzenli olarak ödemek zorundadır ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Bu tür finansman daha çok eski S ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Armatör şirketler gemi bedellerini kendi ülkelerine öderler ![]() 3 ![]() ![]() Bu tür finansmanda ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu uygulamanın pratiğe aktarılmasında politik, ekonomik ve yönetim yetkisinin gelişmekte olan ülkenin şirketinde olması gibi konularda bazı güçlüklerle karşılaşılmaktadır ![]() 3 ![]() ![]() Bareboat kiralamada, gemi sahibi gemisini personelsiz ve tüm işletme haklarını devrederek kiralar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gemi sahibi kiracının ödediği kiralar ile finansman giderlerini karşılar ![]() ![]() Kiracı sözleşme sonunda gemiyi üzerine alacak ise ![]() ![]() ![]() Bu tür finansmanın pratikte pek bir uygulaması yoktur çünkü armatörler genellikle kendi gemilerini kendileri işletip daha fazla kar etmeyi tercih etmektedirler ![]() Günümüzde finanssal kiralama bu modele benzemektedir ve Bareboat kiralamanın yerini almıştır ![]() 3 ![]() ![]() T ![]() ![]() ![]() Kredinin vadesi, 2 yıl anapara ödemesiz dönem dahil %30 faiz ile 5 yıldır ve dört eşit taksitte geri ödenir ![]() ![]() ![]() 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() Bu krediyi kullanan firmalar gemi tonajına göre aşağıda belirtilen sürelerde yatırımlarını tamamlamak zorundadırlar ![]() a- 3000 DWT’ kadar olan gemilerde 9 ay b ![]() e- 15000 DWT üzerindeki gemilerde 20 aydır ![]() Denizcilik şirketleri yatırımlarını belirtilen bu sürelerde tamamladıklarını krediyi veren bankaya tevsik ederler ![]() 3 ![]() ![]() Bu kredi T ![]() ![]() ![]() Kamu ve özel tersaneler işletme kredisi olarak ![]() ![]() ![]() 3 ![]() Ülkemizde yatırım girişiminde bulunacak olan bir kurulusun 23/2/1992 tarih ve 92/2805 saydı kararnameye istinaden teşvik tedbirlerinden yararlanabilmek için Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’na (HDTM) başvurması gerekir ![]() ![]() ![]() Teşvik belgesi yatırımın karakteristik değerlerini içeren, tespit edilen şartlara uygun olarak gerçekleştirilmesi halinde üzerinde yazılı bulunan teşviklerden istifade imkanı sağlayan, kalkınma planına uygun ve ülke ekonomisi için faydalı olduğu HDTM tarafından kabul edilen yatırımlar için yatırımcılara verilen bir belgedir ![]() Yatırımların teşvik belgesine bağlanabilmesi için, yatırım tutarının bu tebliğin bağlı olduğu kararnamenin birinci maddesinde belirtilen asgari değerlerin altında olmaması gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Uluslararası rekabet gücü sağlamayan, ileri teknoloji getirmeyen ![]() ![]() ![]() Ancak, yatırım indirimi yönünden 4/12/1985 tarih, 3295 sayılı kanun gereğince teşvik için başvuru tarihinden itibaren yapılan harcamalar dikkate alınır ![]() ![]() ![]() ![]() Finansman giderlerinin (faizler) öz kaynaktan karşılanması esastır ![]() ![]() ![]() Çeşitli yatırımları gerçekleştirmek için kurulan şirketlerin her birinde şirket sermayesinin %50’ sinden fazla hisseye sahip olan gerçek veya tüzel kişiler yatırımlarında kullanılmak üzere aldıkları kredilerini ![]() ![]() Teşvik belgeli yatırımlar kapsamında sağlanacak dış kredilerin miktarları ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Yatırım indirimi, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerine tanınan bir vergi istisnasıdır ![]() ![]() Gelir ve Kurumlar Vergisi İle ilgili 24 ![]() ![]() ![]() 5422 sayılı kanuna 3 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Teşvik mevzuatına uyulmaması, teşvik belgelerinde kayıtlı olan şartların yerine getirilmemesi durumunda, verilen teşvikler Müsteşarlık tarafından kısmen ya da tamamen kaldırılabilir ![]() 3 ![]() ![]() Gümrük muafiyetinden yararlanabilmek için yatırımların müsteşarlık tarafından onaylanması gerekmektedir ![]() ![]() Gümrük muafiyeti için aşağıdaki belgelerin müsteşarlığa sunulması gereklidir: a- Talebi bildiren dilekçe, b- Teşvik belgesi aslı, c- İthal liste veya global liste aslı d- Beş kopya çeki listesi, e- Fon makbuzu, f- İthal izni belgesi, Bu belgelere ek olarak, ithal edilen malın istenilen koşullara uygun çıkmaması nedeni ile iade edilerek tekrar muafiyet istenmesi durumunda, ilgili yerlerin iadeye uygunluk yazısı gerekmektedir ![]() a- Talebi bildiren dilekçe Yatırımcı teşvik belgesi kapsamında gümrük muafiyeti ile ithal etmek istediği malları belirttiği bir dilekçe hazırlar ![]() b- Teşvik belgesi Yatırımcıların gümrük muafiyeti için başvurabilmeleri, teşvik belgesindeki özel şartları belirtilmiş süreler içinde yerine getirmiş olmalarına bağlıdır ![]() ![]() ![]() c- İthal liste veya global liste Muafiyet uygulaması için Müsteşarlık tarafından onaylanmış olan ithal veya global liste aslının ibrazı gerekmektedir ![]() ![]() Eğer kullanılmış makine ve teçhizatın ithali söz konusu ise muafiyet uygulamasının yapılması için imalat yılı ile ilgili koşullar sağlanmalıdır ![]() d- Çeki listeleri Yatırımcı, ithal listede veya global listede yer alan malların ithal izni belgesine bağlanmasını takiben gümrük işlerini tamamlayabilmek için çeki listesi düzenlemek durumundadır ![]() ![]() Çeki listeleri, ithal edilecek makine ve teçhizatın adını, adedini, teşvik belgesi tutarını~ FOB ve CIF değerini, gümrük vergi ve resimleri tutarını içerir ![]() e- Fon kesintisi Yatırımcılar, ithali kesinleşerek çeki listesine bağladıkları yatırım ve işletme mallarının FOB değerinin ithal liste veya global listede belirlenen orandaki fon miktarını Merkez Bankası bünyesindeki “Yatırımları ve Döviz Kazandırıcı Hizmetleri Teşvik Fonu”' nah yatırarak aldıkları makbuzun ikinci nüshasını diğer belgelerle birlikte sunarlar ![]() FOB bedelinin hesaplanmasında muafiyet uygulaması talebi ile ilgili başvuru tarihindeki kur esas alınır ![]() ![]() f- İthal izni belgesi Çeki listesine konu olan yatırım ve işletme mallarının ithal izni belgesine bağlanarak sunulması gerekmektedir ![]() istenir ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Teşvik belgesine bağlanmış olan ve sermaye şirketleri ile kooperatiflerce yapılacak yatırımların finansman fonundan yararlanmaları mümkündür ![]() ![]() ![]() Bu fondan faaliyetlerine eskiden beri devam eden ve hesap dönemini karlı kapatan kurumların yatırımları yararlanabilir ![]() 1- Ayrılacak finansman fonu kurumlar vergisi matrahının %25’ ini ve yapılacak yatırım tutarını geçemez ![]() 2- Finansman fonunun T ![]() ![]() ![]() 3- T ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Bir önceki yıl safi kurum kazancından finansman fonu olarak ayrılan tutar ![]() dönemi sonunda safi kurum kazancına eklenir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Gemi Maliyeti |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Gemi Maliyeti5- Finansman fonundan faydalanacak yatırımın teşvik belgesine bağlanmış ve yatırım indiriminden yararlandırılmış olması gerekmektedir ![]() 6- Finansman fonu, yatırım indiriminden faydalanacak yatırımların finansmanında kullanılmak üzere ayrılmış olmalıdır ![]() ![]() a- Talebi bildiren dilekçe b-Fona yatırılan miktarı gösteren makbuz ![]() c- Yapılan fiili harcamaların dörder aylık dönemler veya aylar itibarı ile raporu ![]() Daha öncede belirtildiği gibi, bu harcamalar yatırım indiriminden yararlanabilecek harcamalar olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Teşvik belgesine bağlı ve yatırımın tamamlanmasından itibaren beş yıl süre içinde müsteşarlık tarafından belirlenecek asgari miktarda ihracat taahhüdünde bulunan orta ve uzun vadeli yatırımlar için alınan yatırım kredileri ile ilgili olarak düzenlenen işlemler damga vergisi ve harçlardan muaf tutulur ![]() ![]() ![]() ![]() Vergi resim ve harç istisnası uygulanarak alınmış olan dış krediler ile döviz kredilerinde sonradan Türk parasının değerinde yapılan değişikliklerden doğan artışlarda vergi resim ve harç istisnasından yararlanır ![]() ![]() ![]() Vergi resim ve harç istisnası, kredinin alınması ve ödenmesi, her türlü banka, noter tapu, vb ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Teşvik belgesine göre düzenlenen yerli global listelerde yer alıp müsteşarlıkça uygun görülen ve yurt içinde imal edilmiş olan makine ve teçhizatın Katma Değer Vergisi ne karşı gelen miktar ![]() ![]() Teşvik primi başvurusu Teşvik Belgesi, Yerli Global Liste (Müsteşarlık tarafından onaylanmış), Fatura asılları ile yatırımın bulunduğu yerin valiliğine yapılır ![]() ![]() ![]() 3 ![]() 1960’lı yıllarda Euro-pazarların gelişmesi özellikle büyük firmalar, çok uluslu şirketler için yeni finansman olanakları yaratmıştır ![]() tanımlanmaktadır ![]() ![]() Euro-pazarların kendilerine özgü ayırıcı özellikleri bulunmaktadır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() Tek bir uluslararası bankadan kredi almanın basitlik , sürat ve daha esnek olma gibi üstünlükleri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Uluslararası finans pazarlarından borçlanmanın bazı çekici yönleri bulunmaktadır ![]() 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() 6 ![]() ![]() Buna rağmen anılan kredilerin bazı sakıncalı yönleri bulunmaktadır ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Ülkemizde dışarıdan kredi alınası ve dış kredi kullanımı genelde Türk Parasının Kıymetinin Korunmasına ilişkin mevzuat çerçevesinde düzenlenerek, ekonomik hayattaki gelişmelere ve izlenen politikalara göre dış kredi kullanımına ilişkin esaslar değiştirilmektedir ![]() 1980’li yılların sonlarından itibaren sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesi doğrultusunda dış kredi kullanım koşulları kolaylaştırılmış, 1990 yılında 32 saydı kararda yapılan değişiklikle , Türkiye’ de yerleşik kişilerin yurt dışından nakdi ve gayri nakdi kredi alımlarını düzenleyen esaslar liberalleştirilmiş ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() Bu bölümde yatırım projesinin unsurları hakkında bilgi verilip, statik ve dinamik sayısal proje değerlendirme yöntemleri tanıtılacaktır ![]() 4 ![]() Yatırım kararı uzun bir araştırma süreci sonunda alınır ![]() ![]() ![]() 1- Yatırım için gereken ilk harcama miktarı ve daha sonra yapılmasıgerekenharcamalar ![]() 2- Yatırım projesinin uygulanması sonucunda elde edilecek nakit girişi ![]() 3- Projenin kabulü halinde işletmenin net nakit girişinde oluşacak artış ![]() 4- Nakit çıkış ve girişlerinin ne zaman oluşacağına ait bilgi ![]() 5- Projenin ömrü ve değerlendirmede uygulanacak kriter ![]() Bu unsurlar kısaca aşağıdaki şekilde açıklanabilir: 1- ![]() İlk yatırım kavram olarak bir denizcilik şirketinin gemi sahibi olmak için ayırdığı fondur ![]() ![]() İster gider kabul edilerek bilançoya alınan olsun ![]() ![]() 2- Projenin Hurda Değeri Gemi, kara ve hava ulaşım araçları gibi yatırımlarda malın satıldığında gelecek olan para yatırımın hurda değeridir ![]() ![]() ![]() 3- Net Nakit Girişi İlk yatırım projenin başlangıcındaki fon çıkışı, projenin hurda değeri de projenin ömrü sonundaki nakit girişidir ![]() ![]() i - Nakit girişi projenin sağlayacağı gelir ile karıştırılmamalıdır ![]() ![]() ![]() ii - Nakit girişi denizcilik işletmesinin projeyi kabulü halinde, kabul etmemiş olması haline oranla sağlanan ek nakit girişidir ![]() 4- Nakit Akışlarının Oluştuğu Dönemlerin Belirlenmesi Bir yatırım projesi ile ilgili nakit çıkışı projenin başlangıcında oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Projeye konu geminin hurda değeri veya projenin ömrü sonunda işletmeye geri dönecek nakit girişi elbette analizde en son yıl içinde işletmeye dönmüş olarak hesaba alınacaktır ![]() Denizcilik işletmesinin projeden sağladığı diğer nakit girişlerinin ait olduğu yılların dikkatle belirlenmesine gerek vardır ![]() ![]() itibarı ile aynı düzeyi her zaman koruyamaz ve yıldan yıla değişir ![]() ![]() Nakit akışının ait olduğu dönem belirlenirken genel olarak yıl içinde dağılışı üzerinde durulmayıp nakit giriş ve çıkışlarının yıla eşit olarak dağıldığı kabul edilir ![]() ![]() ![]() ![]() 5- Projenin Ömrü Yatırım kararı modellerinde üzerinde durulması gereken diğer bir nokta ise projenin ömrüdür ![]() ![]() ![]() ![]() Bu süre on yıl veya daha fazla olabilir ![]() ![]() ![]() 6- Projeden Beklenen Verim Oram Bu oran analizlerde belli bir oran olarak kabul edilir ve yatırımcının verisi olarak göz önünde tutulur ![]() 4 ![]() Yatırım alternatifleri arasında seçim yapabilmek için değerlendirme yöntemleri kullanılır ![]() ![]() ![]() Her iki gruptan, verdikleri sonuçlar bakımından en çok tercih edilen yöntemler şöyledir: 1- Net Bugünkü Değer Yöntemi (Net Present Value) ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4- Geri Ödeme Süresi (Payback Period) Statik değerlendirme yöntemleri paranın zaman içindeki değer kaybını hesaba katmadıklarından tek dönemlik zaman boyutunda kullanılabilirler ![]() ![]() Bu nedenlerden ötürü, dinamik yöntemlerin verdikleri sonuçlar daha güvenilir olmakta ve tercih edilmektedir ![]() i Amaç fonksiyonu kar maksimizasyonu ile belirtilmiştir ve eksiksiz işleyen sermaye pazarlarına dayanmaktadır ![]() ii - Sermaye, öz ve dış kaynak sermayesi sahiplerinin kredi şartlarına göre herhangi bir farklılaştırmaya tabi değildir ![]() iii - Sermaye gereksinmesi olanlar ve sermaye sunucuları pazara herhangi bir kısıtlama olmaksızın girebilirler ![]() iv - Pazarın şeffaflığı nedeni ile tek bir faiz oranı söz konusudur ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Bir yatırım projesinin ekonomik ömrü boyunca sağlaması beklenen nakit girişlerinin belirli bir ıskonto oranı (sermaye maliyeti) kullanılarak hesaplanan bugünkü değeri ile nakit çıkışlarının bugünkü değeri arasındaki fark projenin net bugünkü değeridir ![]() ![]() NBD ;Yatırımın bugünkü değeri K ; net bugünkü değer faktörü M ; faaliyete geçilen yıl N – M +1; projenin ömrü NÇ ; yatırım harcamaları NG ;net girdi Net bugünkü değer yöntemi ile gemi yatırım projelerinin seçiminde kullanılan temel ölçü: net bugünkü değeri sıfırdan büyük, yani pozitif çıkan yatırım önerilerini kabul etmek ve negatif çıkanları ise ret etmektir ![]() Sermaye maliyeti kullanılan ıskonto oranına bağlı olarak değişir ve bir proje için her sermaye maliyeti ile farkI bir bugünkü değer bulunur ![]() Alternatif gemi yatırım projeleri arasında seçim yapılırken sermaye maliyeti ve ekonomik ömrü eşit projeler arasında net bugünkü değeri pozitif ve büyük olan proje tercih edilir ![]() ![]() farklı ömürleri olan projeleri değerlendirirken önce her projenin net bugünkü değeri hesaplanır ![]() ![]() 4 ![]() ![]() İç verim oranı yöntemi de (Internal Rate of Return) paranın zaman değerini dikkate alan bir dinamik değerlendirme yöntemidir ![]() ![]() ![]() r: İç Verim Oranı NÇ ; yatırım harcamaları NG ;net girdi M ; faaliyete geçilen yıl N – M +1; projenin ömrü HD; hurda değeri İç karlılık oranının hesaplanması şu şekilde yapılabilir: 1 - Sermaye maliyetine paralel olarak ıskontolu nakit akışları hesaplanır ![]() 2 - Nakit akımlarının değerinin pozitif veya negatif olduğu belirlenir ![]() 3 - Iskonto edilmiş nakit akımlarının değeri pozitif ise r1 ‘den daha yüksek başka bir r2 oranı hesaplanır ![]() ![]() Enterpolasyon ile tespit edilebilecek olan gerçek iç karlılık oranı nakit girişlerinin bugünkü değerini sıfıra eşitler ve bu iki oran arasındadır ![]() 4 ![]() ![]() Net Bugünkü Değer Yöntemi (NBD) ve İç Verim Oranı (IVO) Yöntemi bir yatırım projesinin değerlendirilmesinde aynı yönde sonuç verirler ![]() ![]() Ancak, iki veya daha çok sayıdaki alternatif yatırım projelerinin değerlendirilmesi ve yalnız birinin seçilmesi söz konusu olunca bu yöntemler farklı projelerin seçilmesine neden olabilirler ![]() ![]() Net bugünkü değer yöntemi kullanılan ıskonto oranı üzerinden fonların tekrar yatırılacağını varsayarken, iç yerini yöntemi işletmeye dönen fonların IVO üzerinden yatırılacağını varsaymaktadır ![]() ![]() Bu durumda tercih genel olarak net bugünkü değer (NBD) yöntemi yönündedir ![]() gibi işlem görecektir ![]() ![]() Projeler arasında bir seçim yapmanın gerekli olduğu durumlarda projelerin IVO hesaplanarak, işletmenin projeler için kullandığı fonların sermaye maliyeti ile karşılaştırılması gerekir ![]() ![]() 1- Projelerin nakit akışları arasındaki fark, yıllar itibarı ile hesaplanır ![]() 2- Bulunan fark için IVO hesaplanır ![]() 3 - Hesaplanan IVO sermaye maliyetinden yüksek ise, ıskonto işlemi uygulanmadan önceki nakit akışı dikkate alınarak, ilk IVO değerine bakılmadan toplam nakit girişi fazla olan proje seçilir ![]() 4 ![]() ![]() Bu yöntem yatırım projelerinin değerlendirilmesinde kullanılan dinamik yöntemlerden birisidir ve nakit girişlerinin bugünkü değerinin nakit çıkışlarının bugünkü değerine oranlanması ile bulunur ![]() Karlılık İndeksi = Fayda / Maliyet Karlılık indeksi “1” ‘den büyük olan yatırım projeleri kabul edilir ![]() ![]() Bu yönteme göre iki projenin değerlendirilmesi şu şekilde yapılır: A PROJESİ (TL) B PROJESİ (TL) Nakit Çıkışlarının Bugünkü Değeri 12,000,000 $ 3 ![]() Nakit Girişlerinin Bugünkü Değeri 15,360,000 S 5 ![]() ![]() Net Bugünkü Değer 3,3 60 ![]() ![]() Karlılık İndeksi 1 ![]() ![]() B projesinin karlılık indeksi daha büyük çıkmıştır ![]() ![]() ![]() Bu yönteme göre projeler değerlendirilirken işletmenin sermaye bütçesindeki kısıtlamalar ve küçük projeye yapılan yatırımın katlanma özelliği önem kazanmaktadır ![]() Denizcilik işletmesi için bir sermaye kısıtlaması söz konusu iken ![]() ![]() Eğer bir sermaye kısıtlaması söz konusu değil ve B projesinin sadece bir defa gerçekleşmesi mümkün ise, işletme geri kalan sermayesini de değerlendirmek amacı ile net bugünkü değer yöntemine göre seçim yapar ![]() ![]() 4 ![]() ![]() Yatırım projesinin nakit çıkışlarını, nakit girişleri ile geri ödeyecek zaman sürecine geri ödeme süresi denir ![]() ![]() Geri Ödeme Süresi = Toplam Nakit Çıkışı / Yıllık Nakit Girişleri (Yatırılan Sermaye) Bu yöntemin mantığı yatırımların kendi kendini finanse etmesidir ![]() ![]() ![]() 5 ![]() 5 ![]() Finanssal kiralamanın (leasing) dünyada bilinen ilk uygulamalar Sümerler zamanında M ![]() ![]() ![]() ![]() Modem anlamı ile leasing, 1930 yılında Amerika’da yaşanan ekonomik krizden sonra finansman güçlüklerini aşmak amacıyla ortaya çıktı ![]() ![]() Büyük sermaye birikimleri olmadan yeni teknoloji kullanımını destekleyen ve ekonomik büyümeyi sağlayan leasing, gelişmiş (ilkelerde sabit sermaye yatırımlarının yüzde 30’luk bir bölümünü finanse eder hale geldi Kelime anlamı olarak kiralama anlamına gelen leasing, bir kiralama şirketinin kiracı durumundaki bir şirketin ihtiyaçlarına uygun malı satın alıp, bunu belli bir süre için kiracı şirketin kullanımına vermesi işlemidir ![]() ![]() 5 ![]() 3226 sayılı Finanssal Kiralama Kanununun ana hatları aşağıda sunulmuştur: 1 ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() Yabancı para ile yapılan finanssal kiralama sözleşmelerinde meydana gelebilecek aşırı kur artışları, mahkemeler tarafından sözleşmenin revizyonu için yeterli sayılmamaktadır ![]() 3 ![]() ![]() 4 ![]() ![]() 5 ![]() ![]() Kiracı mali kullanırken gerekli itinayı göstermek zorundadır ![]() ![]() 6 ![]() ![]() ![]() 7 ![]() ![]() 8 ![]() ![]() ![]() 9 ![]() ![]() ![]() 10 ![]() ![]() ![]() 11 ![]() ![]() 12 ![]() ![]() ![]() 13 ![]() ![]() 14 ![]() ![]() Sözleşme kiralayan tarafından feshedilirse ![]() ![]() Sermaye kiralaması olarak da adlandırılan finanssal kiralama, makine ve teçhizatın mülkiyet hakkını yasal olarak kiralayana, ekonomik acıdan kiralanan varlık üzerindeki kontrolü kiracıya devreden ve kiracıyı varlığın fiili sahibi haline getiren uzun süreli bir Leasing türüdür ![]() Kiralayan tarafından kiraya verilmek amacı ile satın alınan malın, fiyatını ve fiyatı etkileyen diğer maliyet unsurlarının tümü kiracı tarafından kiralayana ödenmek zorundadır ![]() ![]() 5 ![]() Finanssal kiralamanın ülke ekonomisi açısından önemli yararları bulunmaktadır ![]() ![]() Finanssal kiralama işleminde finanssal kiralamayı yapan ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() Leasing işlemi ile yatırımın tamamına finansman sağlanabilirken, malın teslim alınmasına kadar yapılan her türlü harcama, varsa ithalat ve gümrük masrafları bile toplam finansmana dahil edilebilir ![]() Leasing uygulamaları kiralama konusu ekipmanın temini açısından üç temel gruplandırma altında incelenebilir ![]() 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Bu yöntem genellikle işletme sermayesi ihtiyacı olan firmalar tarafından kullanılır ![]() 3 ![]() ![]() ![]() Bu yöntem genellikle ülkeler arasındaki vergi ve fön maliyetleri farklarından yararlanmak amacı ile yapıldığı için kiralayan ve kiracı farklı ülkelerde yerleşiktir ![]() 5 ![]() Finanssal kiralama işlemlerinde ![]() ![]() Genel olarak finanssal kiralama şirketleri ![]() ![]() ![]() İlişkiye yasal zemin hazırlayarak ilave özendirici tedbirlerle işlemleri teşvik eden kamunun çıkarı, orta ve uzun dönemde belirtildiği gibi, ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasına yardımcı olmak, yatırımı dolayısı ile üretimi ve istihdamı arttırmak olarak tanımlanabilir ![]() Kiracı firmalar için kiralamanın yararları aşağıda belirtilmiştir ![]() 5 ![]() ![]() İşletmelerin yeni bir yatırım türü içinde değerlendirilecek girişimlerinin olumlu sonuçlanması halinde, ilave girdi ihtiyaçlarının yanında emek ve enerji kullanımında da artışlar meydana gelecektir ![]() Şu halde bu girdilerin finansmanı konusu gündeme gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Ülkemizde, ölçeği ne olursa olsun yatırım yapan firmaların temel problemi, öz sermaye ve/veya banka kredisi kullanarak finansmanını sağlamaları, ancak girdi finansmanını sağlayamamalarıdır ![]() Cari işletme sermayesini, gemi yatırımına bağladığı için finansman ihtiyacı içine düşen işletmelere piyasa ve mali kuruluşlar da tereddütlü yaklaşmakta ve fon sağlamaktan kaçınmaktadırlar ![]() 5 ![]() ![]() Finanssal kiralama yatırım mali finansmanında kullanıldığı için doğası gereği orta vadeli bir finanssal enstrümandır ![]() 1990’lı yılların temel makro karakteristiği olan kamu borçlanma gereğinin yüksek olması sermayenin kıt kaynak olduğu ülkemizde, bankaları toplanan fonları sanayii yerine kamuya kullandırmaya özendirmiş ve Amerikan Doları bazında yıllık %20 civarında büyüyen iç borç stoku geleceği de giderek belirsiz kıldığı için genel olarak banka kaynaklı tüm kredilerde vadenin kısalması sonucunu doğurmuştur ![]() Finanssal kiralama, orta vadeli bir finansman tekniğidir ![]() ![]() Kira ödemelerinin 4 yıldan önce bitirildiği projelerde kiracı firma, Yer ya da 6’şar aylık aralarla sembolik kira ödemeleri yapmakta böylece hukuken dört yıllık hazırlanan sözleşmeler,finanssal olarak da aynı süreye eşit bir zaman aralığını kapsadığı mesajı verilmektedir ![]() ![]() ![]() Konu geminin ithali sırasında KDV muafiyeti olup sadece ithalat harcı alınmaktadır ![]() Diğer yatırım mallarının satın alımında ödenen amortismana tabi iktisadi kıymet KDV’si oranı; %15’tir ![]() alındığında KDV oranı %1 olarak saptanmıştır ![]() KDV oranı, nihai finanssal kiralama finans maliyetini çok yakından ilgilendirir ![]() ![]() Ancak finanssal kiralamanım vadeli satış gibi yorumlanması, kiralama süresinin sonunda ödenmesi gereken satış vergilerinin başlangıçta alınması KDV avantajını %30 azaltmıştır ![]() 5 ![]() ![]() Kiracı firmalar için finanssal kiralamanın en önemli yararı, gider etkisidir ![]() ![]() Bu nedenle yüksek katına değer ile çalışan firmaların, finansman ihtiyacı olmaksızın bir yatırım malını satın almaktansa kiralamayı tercih etmeleri çoğu zaman verecekleri en rasyonel karar olmaktadır ![]() ![]() 5 ![]() ![]() Finanssal kira sözleşmeleri aylık sabit bir kar marjı ya da finans literatüründeki adı ile iç verim oranı ile dondurulmaktadır ![]() ![]() Diğer yandan seken ödemeli kiralamalar, işletmelerin gelişen rekabet koşullarına uyum sağlamalarına yardımcı olmakta ve etkin bir faaliyet yönetiminin en önemli aracı konumundadırlar ![]() Finanssal kiralama mevzuatı, kira ödeme planında tarafların rızası ile meydana gelecek değişimler hususunda tanı bir serbestlik getirmektedir ![]() ![]() Kiracı firmalar, finanssal kiralama yöntemi ile temin ettikleri yatırım mallarını, mülkiyet olarak işletmenin aktifine kayıtlı olmadığı için mali tablolarında gösteremezler ![]() Finanssal kiralama işlemlerinin bilanço dışı kalması nedeni ile işletmelerin mali tablolarının olduğundan farklı bir bünye analizi sunması, işletmenin hisse senetlerine talip olan yatırımcılar ile işletmenin fon talebinde bulunacağı finanssal kuruluşlar açısından yanıltıcı kararlar alınmasına yol açabilir ![]() Bu nedenle işletme dışı çevreler için işletmenin finanssal kiralamadan doğan borcunun olup olmadığı hususunun özellikle tespit edilmesi gerekmektedir ![]() ![]() Finanssal kiralama işlemi nedeni ile olan orta vadeli borç, bilançonun pasifinde yer almayacağı için kaldıraç oranı, likidite rasyoları ve net çalışma sermayesi olduğundan işletmenin lehine farklı görünecektir ![]() Aşağıda verilen örnekte bir denizcilik firmasının 100 ![]() ![]() 31 ![]() ![]() Aktif Pasif Dönen Varlıklar 450 ![]() ![]() Duran Varlıklar 100 ![]() ![]() Aktif Toplamı 550 ![]() ![]() Net çalışma sermayesi = 50 ![]() Cari oran = %113 Öz kaynak yoğunluğu =%27 Firmanın, finanssal kiralama ile sabit sermaye yatımı kiralaması yapıldıktan sonraki durumu; 01 ![]() ![]() Aktif Pasif Dönen Varlıklar 450 ![]() ![]() Duran Varlıklar 100 ![]() ![]() Aktif Toplamı 550 ![]() ![]() Net çalışma sermayesi 50 ![]() Cari oran %113 Öz kaynak yoğunluğu %27 Görüldüğü gibi bilanço, yatırıma konu mal aktife kayıtlı olmadığı için değişmemekte dolayısı ile rasyolarda herhangi bir değişiklik meydana gelmemektedir ![]() Denizcilik şirketinin yatırımını banka kredisi ile yapması halinde bilanço: 01 ![]() ![]() Aktif Pasif Dönen Varlıklar 450 ![]() ![]() Duran Varlıklar 200 ![]() ![]() Aktif Toplamı 650 ![]() ![]() Net çalışma sermayesi = (50 ![]() Cari oran =%90 Öz kaynak yoğunluğu = %23 5 ![]() ![]() Yatırımcı vergi etkisini gözeterek peşinat niteliğinde ön ödeme yapmak isteyebilir ![]() ![]() ![]() Mevzuat olarak peşinat uygulaması, tarafların rızalarına terkedilmiş bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Leasing şirketleri yatırıma özel finansman yöntemi ile yatırımcıların nakit akışına uygun period ve tutarlarda özel ödeme planları hazırlayarak,mevzuata bağlı olarak sağlanan çeşitli mali avantajlardan da yararlanan kiracının mali tablolarını düzenlemesine yardımcı olabilir ![]() Kredi ilişkilerinde, fon sağlayan tarafın bunu maddi bir teminata bağlamak istediği görünmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Finanssal kiralama işleminde prensip olarak kiralanan mal ve yapılan kira ödemeleri teminat niteliğindedir ![]() ![]() Karacı firmaya herhangi bir nedenle haciz gelmesi halinde finanssal kiralama ile temin edilmiş bulunan mallara el konulamaz ![]() ![]() 5 ![]() Denizcilik şirketi öncelikle finanssal kiralama yolu ile almak istediği gemiyi tipini yaşını, teknik özelliklerini ve klas kayıtlarını göz önüne alarak seçer ![]() ![]() ![]() Bu konuda yapılacak teşvik belgesi başvurularında şu bilgi ve belgeler gereklidir: 1 Finanssal kiralama şirketinin kuruluşu ile ilgili izin belgesi, 2— Kiralayan ve kiracı arasındaki sözleşme, 3- ![]() ![]() 4~ ![]() Finanssal kiralama yolu ile yapılan yatırımda kira konusu mal kiracının aktifinde yer almadığı için kiracının yatırım indiriminden yararlanması söz konusu değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sözleşmede satın alma mecburiyeti bulunmadığı taktirde yatırımcı (kiracı) gümrük muafiyeti geçerli değildir ![]() ![]() ![]() ![]() Geminin alınması ile ilgili konular görüşmeler sonunda mutabakatla karar altına alınır ![]() Daha sonra finanssal kiralama şirketi ile satıcı firma arasında satış bedeli, ödeme koşulları ve geminin özelliklerini içeren bir anlaşma yapılır ![]() Anlaşmadan sonra eğer peşin ödenmesi gereken tutar varsa ödenir ve satıcı firma tarafından gemi bulunduğu ülke bayrağından düşürtülür ![]() ![]() ![]() ![]() Yapılan bütün gemi alım ve satım işlemleri Denizcilik Müsteşarlığı’na kayıt ettirilmelidir ![]() ![]() Finanssal kiralama sözleşmesi sona erdiğinde kiracı konumundaki şirketin gemiyi üzerine almak istememesi halinde kanuna göre leasing şirketinin gemiyi geri alması gerekmektedir ![]() ![]() Kiracı gemiyi üzerine almak istemiyorsa tek yol önce alıp sonra elden çıkarmasıdır ![]() ![]() ![]() Denizcilik şirketinin gemiyi kullanma serbestliği, satın aldığı bir gemiye kıyasla daha kısıtlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() kiralanan bir gemiye ![]() ![]() Leasing kuruluşu bir denizcilik şirketine kiraladığı gemiyi yurt dışından Teşvik Belgeli olarak ithal etmişse ve kiracı parasını ödemiyorsa, gemiyi ![]() ![]() Bu durumda finanssal kiralama şirketi uygun bir kiracı bulamazsa, yatırım indirimi nedeniyle alınmayan vergileri de faizi ile birlikte ödemek veya gemiyi başka bir denizcilik şirketin işletmesine vermek durumundadır ![]() Finanssal kiralama ile kiracı konumuna geçecek olan şirket kiracıdan aranan şartlara haiz ise kiralamaya konu geminin %100 finansmanın’ öz kaynak kullanımı olmadan sağlama imkan’ vardır ![]() ![]() Leasing sektöründe faaliyet gösteren şirketler genellikle dış kredilerle çalışmakta ve geminin mülkiyetinin kiralayanda olmasının belirli ölç~e sağladığı güvenceden dolayı daha yüksek risk içeren projelere kiralama yapabilmektedirler ![]() 5 ![]() Ülkemizde 1985 yılında uygulanmaya başlanan leasing işlemlerinin son altı yıllık dağılımları incelendiği zaman kara ulaşım araçlarının ağırlığının dönemler itibarı ile azaldığı ve diğer imalat makineleri ile tekstil ve basım makinelerinin paylarının arttığı görülür ![]() ![]() Kara ulaşım araçlarının payı azalırken gemi kiralamalarının artması denizcilik sektörüne olumlu katkılar yapmış ve yabancı bandıralı gemiler nezrinde dezavantajlı konumda olan yerli gemi sahiplerini rahatlatıcı bir faktör olarak ön plana çıkmıştır ![]() Ülkemizde gemi kiralayan leasing şirketleri kira bedellerini döviz cinsinden tanzim etmekte ve sözleşmelerinde faiz oranları veya döviz kurlarında meydana gelebilecek değişikliklerle ilgili ek maddeler mevcuttur ![]() bankalar gibi finanssal kaynaklarını yurtdışı fonlardan sağlamaktadırlar ![]() ![]() Kira sözleşmelerinde ödeme planı hazırlanırken genellikle iki yöntem uygulanır ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye ‘de finanssal kiralama şirketleri için de bankalar ile ilgili kısıtlamalar geçerlidir fakat bankaların faydalandıkları bazı özel şartlardan leasing şirketleri yoksundurlar ![]() Bu yüzden leasing şirketleri kiracılarından yüksek teminat istemekte bu ise finanssal kiralamanın küçük ve orta ölçekli işletmeler alanında yer alması açısından olumsuz bir etkendir ![]() Aynı zamanda kiralanan malların ikinci el pazarlarınım olmayışı leasing şirketlerinin teminat oranlarının yükselmesine sebep olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kiracı gemiye ait Tekne-Makine ve PSI sigortalarını yaptırmak ve primlerini düzenli olarak ödemek zorundadır ![]() ![]() ![]() ![]() 1999 yılı itibarı ile Türkiye deki finanssal kiralama sektörünün 14 yıllık geçmişinde şahsi ve genel şirketlerin kalite ve gelişiminde , önemli adımlar atılmıştır ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|