Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
türk, şiiri

Türk Şiiri

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türk Şiiri



TÜRK ŞİİRİ

Türk Şiirinin gelişim sürecini belirleyebilmek için Orta Asya'dan başlayarak kronolojik bir sırayla incelemek gerekir

Türk edebiyatının şiirle ilgili bölümünde ilk olarak maniler görülürManilerin kim tarafından söylendikleri bilinmemektedir yani anonim eserlerdirGenelde dörtlüklerden oluşurlarÇoğunlukla yedili hece ölçüsüyle kurulmuşlardırÇoğunun kafiye şeması a-a-x-a şeklindedrBu özelliklere bakarak manilerin çeşitli şekil kısıtlamaları içinde kaldığını söyleyebilirizAma bütün maniler bunlara dahil değildirÖrnek olarak şöyle bir mani verebiliriz:

Adam aman kuzusu
Çay kuru çeşme kuru
Nerden içtin kuzu su
Beni yakıp yandıran
Bir ananın kuzusu

Bu manide de görüldüğü gibi bazı maniler bu şekil şartlarının dışındadırlarBeşlik halinde yazılmıştır , dolayısıyla kafiye yapısı da değişmiştirKafiye düzeni a-a-a-x-a şeklindedir

Manilerin en büyük özelliklerinden biri ise konu açısından bazı kalıplarda sıkışıp kalmamış olmasıdırManiler birçok konularda yazılırlar; bunların en önemlileri aşk , ayrılık , doğa , gurbet , kıskançlık , özlem , askerlik , toplum vb şeylerdir Yani kişisel veya sosyal konuları çok geniş bir yelpazeyle kapsarlarManilerde ayrıca genel sade bir dil kullanılmaktadır

Tabiki daha birçok mani çeşitleri(kesik mani , yedekli mani , doldurmalı kesik mani vb) vardırMesela bir maninin sonuna maninin kendisiyle aynı uyakl yapısına uyan dizeler eklenirse bu maniye yedekli mani denirKesik manilerde de ilk dizedeki hece sayısı yediden daha azdırBütün bunlardan manilerin çeşitli şekil kalıplarına çokta kapılmaklarını anlayabiliriz

Türk edebiyatının daha sonraki bölümlerinde ilahiler yazılmaya başlanmıştırİlahilede tasavvufi düşünce tarzı göze çarparİlahilerin çoğunun konusu allah sevgisi , allaha ulaşma yolunda ideal insan olma çabası ve arayışıdırBu yönden baktığımızda ilahiler konusal olarak çeşitli konuların içinde sıkışıp kalmışlardır
İlahiler dörtlükle veya beyitle yazılırlar ve genellikle hece ölçüsü kullanılırArada aruz ölçüsününde kullanıldığı örnekler vardırgenel olarak bakıldığında ilahiler birçok yönden çeşitli kalıplara girip sınırlanmış bir şiir türüdür
İlahilerde belli bir kafiye düzeni yokturYunus Emre?nin bir ilahisindeki kafiye düzeni a-a-x-b iken bir diğerinde a-a-a-b dirBu yönden ilahiler azda olsa kalıplardan sıyrılmış bir şiir türü görünümüne girerler
İlahilerden sonra Türk şiirinde halk şiirlerinin dönemi başlar ve koşmalar yazılmaya başlanırlarKoşmalar sade dille yazılırlar ve halk şiirleridirler
Koşma genel olarak bakıldığında şekil kaıpları arasında sıkışmış türlerdendirKoşmalar dörtlüklerle yazılırlar ve 11?lik hece ölçüsü ile yazılırlarHece ölçüsünün kalıbı kimi zaman 6+5 kimi zaman 4+4+3?türKoşmalar dörtlük sayısı olarakta sınırlanmışlardırEn az 3 ; en çok 6 dörtlükten oluşurlar

Koşmaların kafiye yapıları değişken gibi gözükseler de gene de belli kalıpları vardırMesela a-b-a-b c-c-c-b ç-ç-ç-b gibi bir düzen vardırAma bunun yanında a-b-c-b- ç-ç-ç-b d-d-d-b gibi bir başka düzen daha vardır
Koşmaların konuları bayağı bir çeşitlilik gösterirlerKoşmalarda aşk , doğa , gurbet , ayrılık , yiğitlik , yakınma vb konular işlenirDaha sonra koşmalar bu konuşar içinde de çeşitli bölümlere ayrılırlar(Güzelleme:aşk , sevgi , doğa güzellikleri ? koçaklama:Yiğitlik , savaş , kahramanlık ? taşlama:Kişiyi ya da toplumu eleştirip yerme ? ağıt:Ölen bir kişinin ardından duyulan üzüntüyü anlatma)

Koşmalardan daha sonra türk şiirinde divan edebiyatı dönemi başar ve hakimiyeti eline alırBu dönemde yazılan şiirlerde çok ağır bir dil kullanılırŞiire Farsça kelimelerde karışırDivan edebiyatı şekil kalıparı içinde kaybolmuş bir akım konumundadırDivan şiirinde hoş anlamlar yakalamaktan , yeni hoş şeyler yaratmaktan çok eldeki malzemeyle en iyiyi yaratmak daha önemlidirTabi ki bu da bir yerden sonra şiirde tıkanmaya yol açmaktadır

Divan edebiyatında şiirler beyitler şeklinde yazılırlarBeyitler iki mısradan oluşan bölümlerdirBu iki mısralık bölüme bütün duygular sığmak zorundadır ki bu da biraz önce bahsettiğim şiirdeki tıkanmaya yol açan ana sebeplerden biridir Bu şiirlerde çeşitli kafiye düzenleri vardıra-a > matla beyit , b-a , c-a , d-a , e-a >matka beyit gibi düzenler bunlara verilebilecek örneklerden biridir

Türk şiirinin bu bölümü de konuları açısından bazı bölümlere bölünmüşlerdirMesela gazellerde aşk , şarap , kadın güzelliği konuşarı işlenirken , kaside de birisi övülür(Övülmeyi hakkettiğine inanılsa da inanılmasa da)

Daha sonra Türk halk edebiyatında şarkılar bestelensin diye koşma ve türkü etkisiyle ortaya çıkmış şarkı adlı bir tür ortaya çıkmıştırBu tür de şekil kalıplarını büyük derece de bağlı kalmıştırŞarkılar genellikle dörtlük bentler halinde yazılan eserlerdir3 veya 5 dörtlükten oluşurlarŞarkılarında kendi içlerinde uyak düzenleri vardırHece ölçüsüyle yazılırlarGenellikle kullanılan hece ölçüsü 14?lüktür

Türk şiirinin tarihi genel olarak şekil kalıpları içinde sıkışmasının sorunlarını yaşamıştırBu şiirin gelişimini anlatan yazıda bunu göstermektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.