![]() |
Aruz Kalıplarıyla İlgili Uygulamalar |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Aruz Kalıplarıyla İlgili Uygulamalar1 ![]() Saçma ey gö/z eşk[i]den gön / lümdeki od / lare su _ ![]() ![]() ![]() ![]() Kim bu denlü / tutuşan od / lare kılmaz / çâre su _ ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() Dinle neyden / kim hikâyet / etmede _ ![]() ![]() ![]() Ayrılıklar / dan şikâyet / etmede _ ![]() ![]() ![]() 3 ![]() (Fâilâtün) (Fa'lün) Hani ol gül / gülerek gel / diği demler / şimdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ağlarım hâ / tıra geldik / çe gülüştük / lerimiz _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() (Fâilâtün) (Fa'lün) Ne Süleymân / ne Selîm'in / kuluyuz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hazret-i Rab / b-i rahîmin / kuluyuz _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() Anı hoş tut / garîbindir / efendi iş / te biz gittik ![]() ![]() ![]() ![]() Gönül derler / ser-i kûyun / da bir dîvâ / nemiz kaldı ![]() ![]() ![]() ![]() 6 ![]() Geçer firkat / zamânı böy / le kalmaz ![]() ![]() ![]() Sağ olsun sev / diğim Mevlâ / kerimdir ![]() ![]() ![]() 7 ![]() Cihânda â / şık-ı mehcû / r[ı) sanma râ / hat olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neler çeker / bu gönül söy / lesem şikâ / yet olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 8 ![]() Ağlatma / yacaktın yo / la baktırma / yacaktın _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ol va'de / -i tekrâr[ı] / -be-tekrârı / unutma _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 9 ![]() Gül hasre / tinle yolla / ra tutsun ku / lağını _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nergis gi / bi kıyâme / te dek çeksi / n intizar _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ----------------------------------------------------------------------- Aruz, Arap Edebiyatı'nda manzum sözlerdeki ahenk ölçülerini öğreten ilmin adıdır ![]() ![]() ![]() İranlılar İslâmiyet'i kabul edince, Arap kültürünün de büyük tesiri altında kaldılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 11-17 inci yüzyıllar arası ve sonrası bu vezinde edebiyatımızın (Anadolu Türkçesi dönemi) bazı aruz şairleri ile bazı halk şairleri birbirlerinden karşılıklı olarak etkilendiler ![]() ![]() ![]() Aruzda heceler uzun ve kısa olarak ikiye ayrılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aruz ölçüsünde hece ölçüsündeki duraklar yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Aruz Kalıplarıyla İlgili Uygulamalar |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Aruz Kalıplarıyla İlgili UygulamalarAçıklama 3:Yazar: Yrd ![]() ![]() ![]() Aruz Ölçüsü Aruz ölçüsünde ahenk, şiirin dizelerindeki hece sayısına, yapısına ve durağına bağlı denklikle sağlanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aruza göre kaç türlü hece vardır? Aruzu anlamak için Arapçanın hece yapısını bilmek gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçede iki türlü açık hece vardır; bir ünlüden oluşan açık heceler (a, e, ı, ü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçede uzun ünlü yoktur; Arapça ve Farsçada vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçede dört türlü kapalı hece vardır; bir ünlü + bir ünsüzden oluşan kapalı heceler (el, iş, or, ut ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arapça ve Farsçada uzun ünlülü kapalı heceler vardır; bir uzun ünlü + bir ünsüzden oluşan kapalı heceler (âb, âf, ûd ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aruzda Kalıplar Bu açıklamalara göre aruzda kalıp parçaları (tef'ileler) şöyle gösterilir: fa'lün: ( _ _ ) : ma'lum (mâlum), saygın ![]() ![]() ![]() fâ'ilün: ( _ ![]() ![]() ![]() ![]() fa'ilâtü: ( _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() fa'ilâtün: ( _ ![]() ![]() ![]() ![]() fe'ilün: ( ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() fe'ilâtün: ( ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() fe'ûl: ( ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() fe'ûlün: ( ![]() ![]() ![]() ![]() mef'ûlü: ( _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() mef'ûlün: ( _ _ _ ) : nâşâdın, Mehmetçik ![]() ![]() ![]() mefâ'ilü: ( ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() mefâ'ilün: ( ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kalıp parçaları birleştirilerek aruz kalıpları (bahr) oluşturulur ![]() ![]() 1 ![]() Pek çok kalıp vardır: Feilâtün feilâtün feilâtün feilün, fâilâtün fâilâtün fâilün, fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün, feûlün feûlün feûlün feûl, mefâîlün mefâîlün mefâîlün mefâîlün, mefâîlün mefâîlün mefâîlün feûlün, müstefilün müstefilün müstefilün müstefilün gibi ![]() Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayri (Fuzûlî) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Feilâtün / feilâtün / feilâtün / fa'lün Eşin var, âşiyânın var, bahârın var ki beklerdin (Mehmet Akif Ersoy) ![]() ![]() ![]() ![]() Mefâîlün / mefâîlün / mefâîlün / mefâîlün Şu bakır zirvelerin ardından (Ahmet Haşim) ![]() ![]() ![]() ![]() Feilâtün / feilâtün / fa'lün 2 ![]() Mefâilün feûlün mefâilün feûlün, mef'ûlü mefâîlün mef'ûlü mefâîlün, mütefâilün feûlün mütefâilün feûlün vb ![]() ![]() Yine zevrak-i derûnum kırılıp kenâre düştü (Şeyh Galip) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mütefâilün feûlün mütefâilün feûlün 3 ![]() Feilâtün mefâîlün feilün, mef'ûlü mefâilün feûlün, mef'ûlü mefâilü feûlün, mefâilün feilâtün mefâilün feilün, mef'ûlü fâ'ilâtü mefâ'îlü fâ'ilün ![]() ![]() ![]() Derdin nedir gönül sana bir hâlet olmasın (Nedim) _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mef'ûlü / fâ'ilâtü / mefâ'îlü / fâ'ilün Bugün açız yine evlâtlarım, diyordu peder, (Tevfik Fikret) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün Akşam, yine akşam, yine akşam (Ahmet Haşim) _ _ ![]() ![]() ![]() ![]() mef'ûlü mefâîlü fe'ûlün Aruz ölçüsünün kuralları nelerdir? Aruzun Kuralları Aruz ölçüsünün kuralları hece ölçüsünden ayrıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bağa sensiz / varamam çeş /mime âteş / görünür (Neşatî) Fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilün ![]() Mehtâbı sürükledik sularda (Yahya Kemal) Mef'ûlü mefâilün fe'ûlün ![]() Hayât-ı tâze ömr-i câvidansın (Nedim) mefâîlün mefâîlün fe'ûlün Şimdi ay bir serv-i sîmindir suda (Faruk Nafiz Çamlıbel) Fâilâtün fâilâtün fâilün ![]() ![]() ![]() ![]() Gece, Leylâ'yı ayın on dördü, Fe'ilâtün fe'ilâtün fa'lün ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dedi "Tenhâda bu ses nolsa gerek," (Yahya Kemal) Fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilün Fe'ilâtün ( ![]() ![]() ![]() ![]() Geçen akşam eve geldim ![]() Fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilün Hastalanmış yatıyormuş ![]() Fâ'ilâtün fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilün Met (uzatma, kabartma): Uzun hecenin bir yerine bir buçuk ses değerinde uzatılmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yâr hem-sohbet olmazsa Fuzûlî ne acep (Fuzulî) Fâ'ilâtün fe'ilâtün fe'ilâtün fe'ilün Sekti melih (ahenk kırıklığı, güzel durma): Şairler mef'ûlü mefâ'ilün fe'ûlün kalıbını kullanırken, en çok da mesnevilerde, şiiri tekdüzelikten kurtarmak için, arada bir, ilk kalıbın sonundaki -lü ile ikinci kalıbın başındaki me- açık hecelerini birleştirirler ![]() ![]() Bir yoldu parıldayan gümüşten, Mef'ûlü mefâilün fe'ûlün Gittik bahs açmadık dönüşten ![]() Mef'ûlün fâ'ilün fe'ûlün Aruzun Sorunları Aruz ölçüsü sözcükteki kapalı ve açık hecelerinin belli bir düzen içinde alt alta gelmesiyle oluşan bir ahenk içerir ![]() ![]() ![]() 1 ![]() Aruz ölçüsünde hiçbir zaman üç açık hece yan yana bulunmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ki gören dir zihî kara tarla (Şeyhî) Fe'ilâtün mefâ'ilün fa'lün 2 ![]() Dizedeki bir sözcüğün sonu ünsüzle bitiyor, kendinden sonraki sözcük ünlü ile başlıyorsa, vezin gereği ilk kelimenin sonundaki ünsüz, ikinci hecenin başına taşınarak aslında kapalı olan hece açılır ![]() ![]() Felekler güm güm ötsün başına hum-hâneler dönsün (Bâki) Mefâîlün mefâîlün mefâîlün mefâîlün 3 ![]() İmalenin tersidir ![]() ![]() ![]() Hâb-gâh eyler gazâle pehlû-yı şîr-i neri Fâ'ilâtün fâ'ilâtün fâ'ilâtün fâilün 4 ![]() Ölçü gereği uzun bir heceyi kısaltmak ve ünlüsünü inceltmektir: şâh > şeh, mâh > meh, gâh > geh gibi ![]() ![]() ![]() Zâhid o meh-veş bir nûrdur kim Büttür demezsin îmân edersin (Şeyh Galip) Müstefilâtün müstefilâtün Bu şehr-i Sıtanbul ki bî-misl ü bahâdır Bir sengine yek-pâre Acem mülkü fedâdır (Nedim) Mefûlü mefâîü mefâîü feûlün Aşağıdaki dizelerin aruz ölçüsüne göre kalıplarını bulmaya çalışınız ![]() Küçük, muttarid, muhteriz darbeler Kafeslerde, camlarda pürihtizâz (Tevfik Fikret) Mevsim sonu öyle bir zaman ki Gâib bir mûsikiydi sanki (Yahya Kemal) |
![]() |
![]() |
|