Prof. Dr. Sinsi
|
Salih Amel Ne Demektir? Salih Amel Neye Denir? Salih Amel Ne Demek? Anlamı
Salih Amel Ne Demektir? Salih Amel Neye Denir? Salih Amel Ne Demek? Anlamı
Salih Amel Ne Demektir? Salih Amel Neye Denir? Salih Amel Ne Demek? Anlamı
salih amel (güzel iş) ne demektir? bide ibadetler davranışımızın güzellleşmesine nasıl katkı sağlar?
SÂLİH AMEL
İyi, güzel, faydalı, sevaba ve Allah'ın rızasına sebep olacak, haram sınırına girmeksizin kişinin iman, iyi bir niyet ve ihlâs ile yapmış olduğu davranışlar
"Amel", iş manasına gelir "salih" ise, elverişli, yararlı, yarayışlı demektir Dolayısıyla amel-i salih; kişiye ahiret saadetini sağlamaya, Allah'ın rızasını kazanmaya elverişli olan, Allah katında bir değer ifade eden davranışlardır
İmanı kuvvetlendiren, sağlamlaştıran, onu çepeçevre sararak koruyan salih amellerdir Amel-i sâlih Kur'an-ı Kerîm'de doksan küsür yerde doğrudan doğruya veya dolayı olarak emredilmiştir Sâlih amelden sözeden ayetler genellikle, önce imana değinerek başlarlar Bunların hep "İman edip salih amel isleyenler  " şeklinde oldukları görülmektedir Bu da iman ile amelin, bir bütünün ayrılmaz parçaları olduğunu ortaya koyar iman olmadan güzel davranışların hiçbir önemi olmadığı gibi, salih amel olmadan da kuru bir imanın tadı yoktur
Bir müslümanın imanını salih amellerle bütünleştirmesi, dünya ve ahiret hayatına bağlı olarak bütün davranışlarını güzelleştirmesi gerekir İslam'ın müminlerden istediği iman ve salih amel budur Nitekim Cenâb-ı Allah Kur'an-ı Kerim'de kurtuluşa erebilecek kimseleri şöyle tanıtıyor: "Asr'a yemin olsun ki hiç şüphesiz insan hüsrandadır Ancak iman edip salih amel işleyenler birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna " (el-Asr, 103/1-3) "Muhakkak ki iman edip salih amel işleyenler, yaratıkların en hayırlısıdırlar " (el-Beyyine, 98/7) Bu ayetlerden anlaşıldığı gibi imanın yanında mutlaka salih amel gerekir Bu da İslâm'ın bütün emir ve yasaklarının yeryüzünde uygulanması, insanların hayatına hakim kılınması için gereken amelî ve sözlü tebliğdir Allah'ın emirlerini uygulayıp, bunları kendi nefislerinde yaşayarak toplumda yerleşmesi için çalışmak amel-i salihtir En hayırlı yaratık olmanın şartı budur Kur'an-ı Kerîm'de salih amel'den söz eden bütün ayetlerde hemen hemen önce imandan söz edilmektedir
"Kadın, erkek iman etmiş olarak kim salih amel islerse ona güzel bir hayat yaşatacağız Ecirlerini yaptıklarından daha güzeli ile ödeyeceğiz " (en-Nahl, 16/97)
"İşte o gün hükümranlık Allah'ındır, O aralarında hükmeder İnanıp salih amel isleyenler, en güzel Cennetlerdedir " (el-Hacc, 22/56)
"İman edip salih amel işleyenlerin kötülüklerini örteriz Onları yaptıklarından daha güzeli ile mükâfatlandırırız " (el-Ankebût, 29/7)
"İman edip salih amel isleyenleri iyilerin arasına koyarız " (el-Ankebût, 29/9)
Amel-i salih ister istemez ihlâsı çağrıştırır, işin salih olması ancak Allah rızasının mutlaka gözetilmesi ile gerçekleşir Amel, Allah rızası için olacak ve insan bu amelinin karşılığını yalnız Allah'tan isteyip yalnız ondan bekleyecektir İnsanların hoşnutluğunu ve beğenisini kazanmak için yapılan ameller asla amel-i salih değildir Zira buradaki niyet bozukluğu insanı ihlâssızlığa ve riyaya götürür Riya ile yapılan amellere ise Cenâb-ı Hak iltifat etmez ve karşılığını da vermez
Amel-i salih, Allah'ın rızası gözetilerek yapılmış bir amel olursa kişinin duasının kabul olunmasına sebep ve vesile olabilir İnsan sıkıntı anlarında daha önceden yapmış olduğu salih bir amelden dolayı Allah'ın izniyle sıkıntıdan kurtulabilir
Bu hususta müttefekun aleyh olarak nakledilen hadis meşhurdur Pek uzun olan bu hadiste kısaca şu olay anlatılır: "Üç kişi yağmurdan korunmak için bir mağaraya girerler ve mağaranın ağzına bir taş yuvarlanıp mağaranın kapısı kapanır Duadan başka çareleri yoktur Onlardan birisi anne-babasına hürmette en ufak bir kusurda bulunmadığını, diğeri çalıştırdığı işçinin hakkına son derece riayet ettiğini ve kendi uhdesinde kalmış olan işçinin hakkını yine onun namına çalıştırıp büyük bir meblağ:olarak yıllar sonra ona verdiğini, öbürü ise her türlü imkân ve uygun bir ortam mevcut olduğu hâlde zina etmediğini, bütün bunları da sadece Allah rızası için yaptıklarını söyleyerek o sıkıntının giderilmesini dilerler Sonunda Allah'ın izniyle tas yuvarlanır gider ve onlar da kurtulur" (Buhârî, Edeb, 5; Müslim, Zikir, 100) Burada bizler için ibretler mevcuttur: Kişi sıkıntıya düşebilir O anlarda Allah'a dua ederken zikretmesi gereken amel-i salihi bulunmalı, o güne kadar kişi, amel defterine bu türden ameller kaydettirmelidir İhlâsla yapılan amel, inciye benzer Ne kadar küçük olursa olsun o yine de çok kıymetlidir
Allah, kendisine ulaşmamız için vesileler aramamızı emreder (el-Mâide, 5/35) "Vesile" kelimesinin akla getirdiği mana ise Allah'ı razı edecek amel vb dir (İbn Kesîr, Tefsir, II, 563)
Bu arada hayırlı evlâd da amel-i salih cümlesinden sayılmıştır Hayırlı evlâd yetiştirmek zamanımızda müslümanlar için hayli önem arzeden bir meseledir Resulullah (s a s ): "İnsan ölünce ameli kesilir (amel defteri kapanır) Ancak üç şey müstesna (onlar yazılmaya devam eder): Sadakayı cariye (insanların uzun zaman istifade ettiği çeşme, yol, köprü, hastahane, cami  ), kendisinden istifade olunan ilim (kitap vb ), kendisine duacı olan salih evlâd" buyurmuştur (Ebû Dâvud, Vesâyâ; 14; İbn Mâce, Mukaddime; 20) Evlâtların, amel-i salih olacak şekilde yetiştirilip ardımızdan bizlere hayır dua eder bırakılması önemli görevlerimizdendir
Bunun aksine, makbûl olmayan çocuklara "amel-i gayr-i salih" denilmiştir Hz Nûh (a s ), kendisine isyan edip gemiye binmediği için sularda boğulan oğlunu tufandan sonra yeniden Allah'tan isteyince Allah'u Teâlâ cevaben "Ey Nûh, o, senin ailenden değildir Çünkü o, amel-i gayri salih (salih olmayan bir amel-sahibidir  " (Hûd, 11/46) buyurdu
Ameli salih, imanın tabii bir semeresidir Eğer bir kalpte iman yerleşmiş ise, bu imanın gerektirdiği hareketler, yavaş yavaş ve kendiliğinden tezahür etmeye başlar Bu kaçınılmazdır Çünkü iman sadece dil ile ikrar edip monoton bir hayat tarzını benimsemek demek değil; bilâkis dil ile ikrarın yanında, müspet ve hareketli bir gerçekten ibarettir Salih amelde, vicdanda yer eden imanın, vakit kaybetmeden kendini dış dünyaya açıklaması demektir İslâm'da sözü edilen iman, işte bu şekilde salih amellerle tamamlanan bir imandır Bu imanın pasif kalmaya asla tahammülü yoktur Müminin içinden çıkıp dışına aksetmesi gerekir Eğer bir iman, bu tabii hareketi sağlayamıyorsa, o ya sahtedir veya ölüdür İman, güneşten uzak kapalı bir kutuda yetiştirilmeye çalışılan çiçek misali, sadece kişinin iç dünyasında gizlenip kalamaz Böyle bir iman yok olmaya mahkûm veya ölüme terk edilmiş demektir O ancak salih ameller ile beslendikçe kuvvet kazanır ve hayat bulur
İmanın kıymeti buradan gelmektedir iman; amel, hareket, bina ve imar işidir Kişiyi Allah (c c )'a yöneltir
"İnanıp salih ameller işleyenlere gelince Onların yaptıklarına karşılık, varacakları Cennet konakları vardır " (es-Secde, 34/19)
"İnanıp salih amel işleyenler, Cennet bahçelerindedirler Rablerinin katında onlara diledikleri verilir İşte büyük lütuf budur " (eş-Şûrâ, 42/22)
"Kim salih amel işlerse lehine, kim kötü amel işlerse aleyhinedir " (Fussilet, 41/46) "Allah'a iman edip salih amel işleyenlerin günahları affedilir " (et- Teğabun, 64/9)
"Allah, yeryüzüne salih kullarım vâris ve hakim olacaktır, diye hükmetmiştir " (el-Enbiyâ, 21/105)
Orhan ÇEKER, Şâmil İslam Ansiklopedisi
Salih kelimesi; doğru, güzel, hayırlı anlamlarına gelir Amel kelimesinin Türkçe'deki en yakın karşılığı ise "iş"tir Dolayısıyla salih amel, iyi ve hayırlı iş anlamına gelir ki, bu da Kuran'da Allah (cc)'ın rızasına uygun her türlü fiil ve hareketi ifade eder
Bir Müslümanın Kuran'a göre yapması gereken şey, yalnızca iman etmesi değil, aynı zamanda o imanın gerektirdiği salih ameller işlemesidir Salih amel, Allah (cc) için sürekli hayırlı iş yapan samimi bir müminin, samimi imanının bir göstergesidir Bir ameli salih kılan şey, onun sonucu değil, onun ardındaki niyettir İşte bu nedenle, bir amelin salih olması, yalnızca Allah (cc) rızası gözetilerek yapılmış olmasına bağlıdır Bu gerçek, "salih amel" kavramını, cahiliye toplumundaki "hayırseverlik" kavramından ayırır Kuşkusuz Allah (cc), her türlü kusur ve eksiklikten uzaktır, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır, müstağnidir Dolayısıyla, Allah (cc)'ın yapılan salih amellere ihtiyacı yoktur Salih amel, ancak Müslümanın ahireti için, Müslümanın kendisi için gerekli bir ibadettir
Salih amellerde bulunan samimi kulların ahirette alacakları karşılık ise, Kuran'da şu şekilde haber vermiştir:
(Ey Muhammed) iman edip salih amellerde bulunanları müjdele Gerçekten onlar için altlarından ırmaklar akan cennetler vardır Kendilerine rızık olarak bu ürünlerden her yedirildiğinde: "Bu daha önce de rızıklandığımızdır" derler Bu, onlara, (dünyadakine) benzer olarak sunulmuştur Orada, onlar için tertemiz eşler vardır ve onlar orada süresiz kalacaklardır (Bakara Suresi, 25)
Eğer "salih amel" tanımına uygun olan işler, katıksız Allah (cc) rızasından uzaklaşırsa, o zaman salih amel olma özelliklerini yitirirler Bu durum, aksine, insanın başka insanların rızasını araması anlamına gelir ki, bunun Kuran'daki tanımı "şirk"tir ve şirk büyük bir günahtır İşte bu nedenle, salih amel yapılırken, niyetin sürekli olarak sağlam tutulması, yani yapılan işin sadece Allah (cc) rızası için yapıldığının akılda tutulması son derece önemlidir Bu amaçla da, Allah'la manevi bir bağlantı içinde olmak, bir iş yaparken yalnızca O'nun rızasını akılda tutmak, O'nu tesbih etmek ve işin kabulü için Allah'a dua etmek gereklidir
|