Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
fotoğrafları, mekanları, mekanlarıosmanlı, osmanlı, resimleriosmanlı, tarihi

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



Osmanlı Mekanları
Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları
AHIRKAPI DENİZ FENERİ

1755 yılında III Osman tarafından yaptırılmıştır İstanbul Boğazı'nın Marmara'ya bakan kısmının batı kıyısındadır Beyaz kule şeklinde olan fener İstanbul'u çeviren surların burçlarından birisinin üzerine oturtulmuştur Denizden yüksekliği 40 metredir Her 6 saniyede bir yanıp sönerek gece karanlığında denizcilerin yön bulmalarına ve gemilerin karaya oturmamalarına yardımcı olur Bu fener önemli bir deniz kazasından sonra yaptırılmıştır Bu deniz kazası 1755 yılında Mısır'a gitmekte olan Hacı Kaptan emrindeki bir kalyon fırtınaya tutularak gece vakti Kumkapı' da karaya oturur Olayı öğrenen Padişah III Osman ve Sadrazam Sait Paşa derhal Kumkapı' ya giderek kalyon ve denizcilerin kurtarılmasında hazır bulunur Kurtarılan gemicilerden birisi padişaha şöyle der:

- Eğer burada ve surlar üzerinde bir fener yapılırsa, uzağa gidip gelen gemiler ışığı görünce yollarını bulurlar

Bunun üzerine III Osman bir fener yapılmasını emreder ve Kaptan-ı Derya Süleyman Paşa da Ahırkapı Feneri'ni yaptırır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



AMASYA

Amasya, ilk tarihi önemini, Büyük İskender'den sonra Pontos krallığının beşiği olmakla kazanmıştır I Mithradates bu şehri başkent yapmış ve Amasya, bu devletin 2 yüzyıl başkenti olarak kalmıştır Daha sonraları şehir, Romalılar, Danişmetliler, Moğollar, İlhanlılar ve Osmanlılar'ın egemenliği altına girmiştir Önceleri Sivas'a bağlı olan şehir, Cumhuriyet'in ilanından sonra il ünvanını kazanmıştır

Yeşilırmak'ın Tokat ırmağı da denilen anakolu üzerinde kurulmuş olan şehir, deniz seviyesinden 400 m yüksekliktedir Ünlü halk masalı kahramanı Ferhat'ın dağı delip şehre su akıttığı eski kemerler de bu şehirdedir Ferhat su kemerleri, efsaneye göre Şirin'in aşkı uğruna Ferhat tarafından yapılmıştır

Yüzölçümü 5520 km2 olan Amasya'nın ilçeleri : Göynücek, Gümüşhacıköy, Merzifon, Suluova(Suluca), Taşova (Yenişenbükü) dır En önemli akarsuyu Yeşilırmak'tır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



ANADOLU HİSARI

1391 yılında Yıldırım Bayezid tarafından İstanbul Boğazı'nın en dar yerinde yaptırılmış surlardır İstanbul Boğazı'nı ele geçirmek ve Rumeli yakınlarında yapılabilecek bir savaşta orduyu karşı kıyıya güvenli bir şekilde geçirmek için yapılmıştır

Dış taraftaki kale, sur durumundadır Doğu-batı çapı 65 m, kuzey-güney çapı 80 m olup, surların kalınlığı 2-5 m arasındadır

Surların üzerinde mangallar vardır Hisarı korumak için surun üzerine silindir şeklinde üç kule yapılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



ARAS IRMAĞI

Doğu Anadolu'nun kuzeyinden doğan ırmağın uzunluğu 920 km' dir Türkiye topraklarındaki uzunluğu ise 435 km' dir Bingöl dağlarının kuzey-doğu yamaçlarında çıkar Erzurum'un güneyindeki Karagöl, Palandöken, Yıldırım, Şahvelet, Nalbant, Sakaltutan dağları ve Akdağ ile Çakmak dağlarından gelen kolları aldıktan sonra bu dağların arasındaki çukur alanda toplanır İlkbaharda suları çoğalan Aras Iğdır ovasında da bir kollar alır Türkiye sınırlarını geçtikten sonra Kafkasya'nın güney-doğusunda Mugan önünden geçerek Hazar denizine dökülür

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



AYASOFYA

İstanbul'da Bizans devrinden kalan en ünlü kilisedir 1453'te Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u almasıyla camiye çevrilmiş, 1935'te müze oluncaya kadar bu amaçla kullanılmıştır Büyük Kostantinos'un İstanbul'u imparatorluk merkezi haline getrip kenti yeni baştan ele alması sırasında bugünkü Ayasofya'nın yerinde bir kilise yaptırılmış, MS326 yıllarına rastlayan bu ilk yapıdan sonra MS 360'ta imparatorun oğlu Konstantinos küçük geldiği veya bir depremde yıkıldığı için yapıyı yeni baştan daha büyük olarak ele aldırmıştır Büyük kilise (Megale Ekklesia) adıyle anılan ve bazilikal bir plan gösterdiği sanılan yapı V yüzyıldan sonra daha çok Hagia Sophia adıyle tanınmış ve bu ad sonuna kadar yaşamıştır

404 tarihinde bir ayaklanma sırasında yanan kilisenin yerine Theodosios II devrinde 415'te yapılan yenisinin bazı kısımları bugünde görülmektedir Bu yapının batı yüzünü süslediği anlaşılan sütunlu galeri ile narteks duvarlarını bir kısmı 1935 yılında yapılan kazılarla bugünkü Ayasofya'nın batı avlusunda ortaya çıkmıştır

532 yılında çıkan yangından Ayasofya kurtulamamış, ayaklanmadan sonra Justinianos'un çağında ikinci bir örneği olmayacak büyüklükte ve özellikte bir yapı istemesi üzerine, devrin iki önemli mimarından Aydınlı Anthemios ile Miletoslu İsidoros sorumluluğu yüklenmişler, yangınların etkileyemeyeceği her türlü malzemenin en zengin şekilde kullanılacağı bir kilisenin yapımına girişmişler 537 tarihinde tamamlanan yapı, büyük bir açılış töreninden sonra imparatorun "Ey Süleyman seni geçtim" demesine sebep olacak kadar etkileyici olmuştu

Zaman içerisinde birçok yangın ve deprem atlatan Ayasofya, 29 Mayıs 1453'te İstanbul'un Türkler tarafından alınmasından sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiş ilk Cuma namazı burada kılınmıştı Camiye çevrilmesi sırasında yapının ana çizgileri korunmuş, figürlü mozaiklere bile dokunulmamıştır Bunlar ancak Kanuni devrinde badanayla örtülmüştür Güneydoğudaki büyük dayanak duvarların Fatih devrinde yapıldığı, ayrıca tuğla minarenin eklendiği kabul edilir Sultan İkinci Bayezid devrindeyse kuzeybatıdaki ince minare, Sultan İkinci Selim devrinde de Mimar Sinan tarafından batıdaki iki kalın minare eklenmiş ve yer yer dayanaklarla kuvvetlendirilmiştir Mimar Sinan'ın yaptığı dayanaklar ve onarımlar yapının bugüne kadar ulaşabilmesini sağlamıştır

Bu yapının çevresinde Bizans devrinden kalan ek yapılar vaftizhane ve hazine dairesidir Bu ek yapılardan vaftizhane Osmanlı devrinde Sultan Mustafa ve İbrahim'in türbesi olmuş, Sultan İkinci Selim türbesi Mimar Sinan, Sultan Üçüncü Murad türbesi de Davut Ağa tarafından yapılmıştır Ayrıca Sultan Üçüncü Mehmed'in kendi türbesi, bir okul binası, Sultan Birinci Mahmud döenminden özellikler taşıyan bir şadırvan ve imaret yapının çevresinde yer alır

Ayasofya, birçok özelliğiyle uzun yıllar birçok mimarı etkilemiş, çeşitli devirlerde gördüğü ek ve onarımlarla bugünkü şeklini almış bir yapıdır Mimari ve süsleme zenginliğinin yanı sıra her devirde eklenen efsaneleriyle de büyük bir geçmişi içinde saklamaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BAB-I ALİ

XIX yüzyıl başından başlayarak kullanılmış, Tanzimata kadar vezirlere ikametgah vazifesi de görmüştür Tanzimatta sadece sadaret makamı olarak kalmıştır Sultan II Mahmut'a kadar "Babısafi" denilen bu yeri halk "Paşa kapısı" olarak diye bilirdi Halk dilinde "kapı" daima hükümet anlamında kullanılmıştır Babıali adı Sultan II Mahmut zamanında yerleşmiştir Sadrazam Derviş Paşa' ya verilen konak, onun ölümünden sonra sadrazamların oturdukları bina haline gelmiştir Yeniçerilik kaldırıldıktan sonra sadrazamların oturdukları yer olmaktan çıkmış (1826) ve tamamen resmi bir daire niteliği kazanmıştır 1850 - 1870 tarihleri arasında Osmanlı İmparatorluğu' nun yönetim merkezi haline gelmiştir Devletin bütün siyasi ve yönetim işleri buradan yürütülmüştür

BABIALİ BASKINI

23 Ocak 1913 günü İttihat ve Terakki Cemiyeti tarafından düzenlenen hükümet darbesine verilen addır Hükümet, Balkan savaşları karşısında aldığı yenilgiden dolayı duyduğu manevi eziklik, barış anlaşmasına boyun eğmesini isteyen Almanya ve Avusturya'nın baskı baskıları altında zor durumdayken İttihat ve Terakki' nin önde gelenleri Babıali' yi bastı Baskın, cemiyetin merkezinde Enver Paşa ve Talat Paşa tarafından planlanmıştı

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BUG ve DİNYESTER IRMAKLARI

Batı Bug Irmağı'da denilmektedir Rusya'nın (eski SSCB) batısında bulunan Volin-Podolsk Yaylası'nda doğar, kuzeybatıdan güneydoğuya doğru Dniester'e paralel olarak Nikolayev limanına kadar akar Uzunluğu 830 km'dir Polonya ile Rusya arasında sınır olulturmaktadır Polonya sınırı boyunca 300 km uzanır ve Visyül ırmağı ile birleşir

DINYESTER IRMAĞI

Osmanlı döneminde Turla'da denilmektedir Ukrayna'nın ikinci uzun ırmağı olup, Moldovya'nın başlıca su kaynağıdır Rusya'da Karpat Dağları'ndan doğarak güney ve batı doğrultusunda 1352 km aktıktan sonra Odessa yakınlarında Karadeniz'e dökülmektedir Güneyde tepelik ovalar ve Moldovya Platosu vardır En güney ucunda Karadeniz'deki düzlükler yer alır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BURSA

Marmara bölgesinin güney Marmara bölümünde Uludağ'ın kuzey batı kenarında yer alan Bursa, eski çağlarda Bitinya adı verilen bölgenin başkentiydi Bursa, MÖ 2 yüzyılda Bitinya Kralı PrusiasII tarafından kurulmuş ve Prusa diye adlandırılmıştı MÖ 74 yılında Bitinya Kralı Nikomede Philopator, ölümünden önce Bursa ve çevresini Romalılara miras bıraktı Roma İmparatorluğu'nun ikiye ayrılması üzerine bu bölge Bizans İmparatorluğu'nun payına düştü MS 6 yüzyılda Justinianus çağında Bursa gelişti Roma devrinde Çekirge Kaplıcaları da çok ünlüydü 1113 yılında tamamen Bizans egemenliğine geçen Bursa ve dolayları 14 yüzyıldan itibaren Osmanlıların sürekli saldırılarına uğradı Osman Bey, İznik'ten sonra Bursa'yı da kuşattı Sekiz yıl süren kuşatmaya dayanamayan Bursa, Osman Bey'in ölümünden iki yıl sonra 1325'te Orhan Bey tarafından alındı Osmanlılar Bursa'yı ele geçirdikten sonra burayı başkent yaptılar Şehir hızla gelişti Bursa Orhan Bey'den sonra gelen padişahlar zamanında da önemli bir gelişme kaydetti Yaptırılan mimari eserler ile kent güzelleşti 1402 Ankara Savaşı'ndan sonra Bursa kısa bir süre Timur'un eline geçti Timur'un çekilişinden sonra şehir tekrar Osmanlılarda kaldı Çelebi Mehmed zamanında, şehrin en güzel eserlerinden olan Yeşil Camii ve Yeşil Türbe tamamlandı Yine Sultan İkinci Murad'da Bursa'da kendi adını taşıyan bir cami, medrese ve bir de imaret yaptırdı Sultan İkinci Bayezid tahta çıkınca kardeşi Cem Sultan Bursa'da 18 gün kalarak adına para bastırdı Ölümünden sonra Cem Sultan'ın cenazesi Avrupa'dan Bursa'ya getirilerek Muradiye'deki türbesine gömüldü İstanbul'un fethinden sonra Bursa ve çevresi Anadolu Beylerbeyliği'nin bir sancağı olarak yönetildi 1841'den sonra Eyalet merkezi oldu Birinci Dünya Savaşı'nda 9 Temmuz 1920 günü işgal edilen Bursa, 12 Eylül 1922'de Türk orduları tarafından kurtarıldı

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BURSA ULU CAMİİ

1395-1399 yılları arasında Yıldırım Bayezid tarafından Bursa'da yaptırılan cami, Bursa'daki mimari eserlerin en büyüğüdür Cami Kapısının üzerinde İvaz Paşa'nın adı bulunmaktadır

Paye ve sütunlu olan düz çatı ile örülen Selçuklu Camii'lerinin kubbeli düzene çevrilmiş ilk örneklerindendir 56x68 m boyutlarındadır 12 Paye ile, 5 nefe bölünmüştür 20 kubbesi vardır

Üzeri açık kubbenin altında bir şadırvan vardır Şadırvanın çevresinde Kur'an okumak için ayrılmış sofalar vardır

Üzeri kabartma kıvrık dallarla süslenmiş ve ceviz ağacından yapılmış sekiz köşeli küçük çerçevelerin birleştirilmesiyle meydana gelen mimberin sağ kanadında, yapan ustanın adı (Elhac Mehmed Abdülaziz İbni Dakira) yaılmıştır Ön cephenin iki köşesinde birer minare vardır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BURSA YEŞİL CAMİİ

1413 yılında Çelebi Mehmed döneminde başlanan cami, 1424 yılında Sultan II Murad zamanında tamamlanan cami, ilk dönem Osmanlı mimarisinin önemli eserleri arasında yer alır

Planı ters T şeklinde olup, iç kısmı sekiz bölüme ayrılmıştır Mihrabın bulunduğu kubbeli kıble eyvanıyla yan eyvanlar, ortadaki üzeri kubbeli esas mekana açılır Kıble ayvanı orta mekanda dört, yan eyvanlarda bir basamak yükseltilmiştir Esas mekanın ortasında bir şadırvan yer alır; bunun üzerinde kubbede aydınlık feneri bulunmaktadır Üst katta ortada hünkar mahfili, bunun iki tarafında saray daireleri, alt katta erkan-ı osmaniyeye ait mahfiller vardır Cami'nin asıl ünü çini kaplamalarından gelmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #11
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



BURSA YEŞİL TÜRBE

1421 yılında Bursa Yeşil Cami'nin yanında, Çelebi Mehmed'e ait olan türbedir 4,57 m yüksekliğinde bir kasnak üzerine oturan 660 m yüksekliğinde sivriye yakın bir kubbeyle örtülü olan türbe sekiz köşelidir Türbe dıştan tek katlı görünmesine rağmen, sandukanın bulunduğu salon ve bunun altında yer alan basık tonozlu mezar kısmı ile iki katlıdır Sandukanın üzerinde altın yaldızla yazılmış kitabe vardır

CEBELİ TARIK BOĞAZI

Akdeniz ile Atlantik'i birleştiren 60 km uzunluğunda ve 44 km genişliğinde bir boğazdır Derin bir boğaz olan Cebelitarık' ın en sığ yeri 324 m' dir Boğazın yüzünde batıdan doğuya doğru giden kuvvetli bir akıntı vardır Boğazın iki kıyısı da sarp ve kayalıktır

Eski çağdaki adı Calpe' dir Şimdiki adı ise Arap komutanı Tarık'ın adını taşır Tarık boğazın güvenliğini sağlamak için burada bir kale yaptırmıştır Cebelitarık 1462' de Araplardan İspanyollara geçmiş , 1502' de resmen İspanyol topraklarına katılmıştır 24 temmuz 1704'te İngiltere-Hollanda deniz kuvvetleri tarafından ele geçirilmiştir 1705 tarihindeki Ultrecht antlaşmasıyla İspanya kaleyi İngiltere'ye iade etmeyi kabul etmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #12
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



DARÜLACEZE

Yardıma muhtaç çocukların, sakat kadın ve erkeklerin bu durumdan kurtarılması amacıyla 7 kasım 1892' de İstanbul Kağıthane' de temeli atılan kurumdur Sultan II Abdülhamit zamanında İstanbul'da kurulması düşünülmüş (9 nisan 1890) ve Sadrazam Halil Paşa' nın gayretleri ve padişahın maddi desteği sonucu gerçekleştirilmiştir Darülaceze' nin yapımı dört yıl sürmüş ve 2 şubat 1896 tarihinde hizmete açılmıştır Darülaceze yeni doğmuş bebeklerden, kimsesiz yaşlılara kadar birçok kimseye yardımcı olmaktadır

DON ve VOLGA IRMAKLARI

Rusya'nın batısındadır Novomoskovsk yakınlarında Rusya' nın orta bölümlerindeki yaylalardan doğar ve bu yaylaların doğu kıyılarını takip ederek, ormanlık bir alan boyunca güneye doğru akar Don, Taganrog körfezinden Azak denizine dökülür

100 km uzunluğundaki Volga-Don kanalının açılmasından sonra (1952), Karadeniz' i Hazar denizine, Baltık denizine ve Beyaz denize bağlayan büyük su ulaşım şebekesi tamamlanmış oldu

EDİRNE MURADİYE CAMİİ

Sultan II Murad tarafından 1435'te yaptırılan Muradiye Camii, ilk devir Osmanlı mimarisinin önemli örneklerindendir

EDİRNE SARAYI

Sultan I Murad tarafından 1365-1366 yılları arasında kaledışında yaptırılan saray Türkler tarafından yaptırılan ilk saray özelliğini taşımaktadır

EDİRNE SELİMİYE CAMİİ

Sultan II Selim' in emri üzerine Mimar Sinan tarafından Kıbrıs' ın fethiyle elde edilen ganimetlerle eski sarayın baltacılar koğuşunun bulunduğu yerde yapılmıştır 1568 - 1574 yıllarında tamamlanan Selimiye Camii Osmanlı-Türk mimarisinin en büyük eseridir Üçer şerefeli dört minaresi vardır Her minarenin yüksekliği 79,89 m' dir Kubbesi 31,28 m çapında olan Selimiye Camii' nin Harim tarafındaki minarelerin şerefelerine ayrı ayrı yollardan çıkılabilmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #13
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



EDİRNE ÜÇ ŞEREFELİ CAMİİ

Sultan II Murad tarafından yaptırılmış ve 1447'de tamamlanmıştır Bu caminin ayakları felçli olan Konyalı bir mimar tarafından yaptırıldığı söylenir Bu cami'ye Yeni Cami, Cami-i Kebir denildiği gibi, halk üç şerefeli büyük minaresinden dolayı Üç Şerefeli Camii olarak anmaktadır

Cami altı köşeli sütun üzerinde bir büyük kubbe ile bu kubbenin iki yanında dördü büyük dördü küçük 8 kubbeyle örtülüdür 18 Sütun üzerine dayanan 21 kubbeli revakla çevrilidir Biri 3, biri 2 ve diğer ikisi birer şerefeli olmak üzere 4 minaresi vardır

EYÜP SULTAN CAMİİ

Eyüp Sultan Camii, İstanbul'da Haliç'in kuzey ucunda Eyüp semtinde bulunmaktadır İslamiyet'i ilk kabul edenlerden ve Arapların İstanbul'u kuşatması sırasında şehit olan Hz Eyyubu El-Ensari'nin gömüldüğü yerdedir Fatih Sultan Mehmed'in emri ile buraya bir türbe, yanına da bir cami yapıldı 1458 yılında yapılan ilk cami yıkılmış, bugünkü caminin ilk örneği olan yapı Sultan Üçüncü Selim zamanında 1798-1800 yıllarında Uzun Hüseyin Efendi tarafından yaptırılmıştı Cami son defa Sultan İkinci Mahmud zamanında tamir ettirildi 1822 yılında deniz tarafına rastlayan minareye yıldırım düşünce, minarelerin üst şerefelerine kadar olan kısmı yeniden yaptırıldı Cami, planı bakımından sekiz payeli camiler grubuna girer

Eyüp Sultan Camii'nin çevre duvarı içinde yer alan HzEyyubu El Ensari'ye ait türbe 1458 yılında yaptırıldı Sultan Birinci Ahmed ve Sultan İkinci Mahmud dönemlerinde tamir gören türbe 16yy'dan itibaren çinilerle süslendi Türbedeki gümüş şebeke ve şamdanlar son devirlere ait olmakla beraber sandukanın ayak ucundaki kuyunun kabrin keşfi sırasında bulunan pınar olduğu ileri sürülür Eyüp Sultan Türbesi yüz yıllar boyu İslam aleminin ziyaret yeri olmuştur

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #14
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



FATİH CAMİİ

Fatih Camii, Fatih Sultan Mehmed tarafından Fatih semtinde yaptırıldı Bizans devrinde, caminin yapıldığı yerin yakınlarında Havariyun kilisesi vardı Fatih Camii'nin, bu kilisenin yıkıntılarından faydalanarak yapıldığı sanılmaktadır Cümle kapısının iki yanında ve üstünde bulunan Arapça kitabeye göre yapımına 1467 yılında başlanan Fatih Camii, 1470 yılında tamamlanabildi Mimarı, Sinaüddin Yusuf bin Abdullah'tır Cami, plan olarak anıtsal bir biçimde yapılmıştır Merkezi kubbe, iki fil ayağı ile iki sütun üzerine oturtulmuştur Fatih Camii, 1766 yılında yaşanan bir depremden dolayı harabe haline geldiği için Sultan Üçüncü Mustafa, 1767 ve 1771 yılları arasında camiyi Mimar Mehmed Tahir Ağa'ya tamir ettirdi

Caminin ilk inşasından bugün sadece şadırvan avlusunun üç duvarı, şadırvan, tac kapı, mihrap, birinci şerefeye kadar minareler ve çevre duvarının bir kısmı kalmıştır Şadırvan avlusunda, kıble duvarına paralel olan revak diğer üç yönden daha yüksektir Kubbelerin dış kasnakları sekiz köşelidir ve kemerlere oturur Kemerler genellikle kırmızı taş ve beyaz mermerlerle işlenmiş, yalnız mihverdekilere yeşil taş kullanılmıştır Alt ve üst pencerelerin etrafı geniş silmelerle çevrelenmiştir Söveler mermerdendir ve gayet geniş, kuvvetli silmelerle belirtilmiştir

Demir parmaklıklar, kalın demirden ve topuzludur Revak sütunlarının sekizi yeşil Eğriboz, ikisi pembe, ikisi esmer granitten, son cemaat yerindekilerin bazıları ise mısır granitindendir Başlıklar tamamen mermerden ve hepsi istalaktitlidir Kaideler de mermerdir Avlunun biri kıblede, ikisi yanda üç kapısı vardır Şadırvan sekiz köşelidir Mihrabın yaşmağı istalaktitlidir Hücre köşeleri yeşil direkli, kum saatleri ile süslü ve üstü zarif bir taçla biter Yaşmağın üzerinde tek satırlık bir ayet vardır On iki dilimli olan minare, cami ile büyük bir ahenkle birleşmiştir Çinili levhalar son cemaat duvarının sağ ve solundaki pencere aynalarındadır

Fatih Camii'nin ilk yapımında, cami alanını genişletmek için duvarlar ve iki ayak üzerine bir kubbe oturtulmuş ve bunun da önüne bir yarım kubbe ilave edilmiştir Böylelikle 26 m çapındaki kubbe bir yüzyıl boyunca en büyük kubbe niteliğini korumuştur Caminin ikinci defa yapılışında payandalı camiler planı uygulanarak küçük kubbeli sivri bir bina meydan getirilmiştir Şimdiki durumda, merkezi kubbe dört fil yağına oturmakta ve bunu dört yarım kubbe çevrelemektedir Yarım kubbelerin etrafında ikinci derecede yarım ve tam kubbeler, mahfildeki ve dıştaki abdest musluklarının önündeki galerileri örtmektedir Mihrabın sol tarafından, türbe yanından geniş bir rampa ile girilen Hünkar mahfili ve odalar bulunmaktadır

Minarelerin taş külahları 19yy sonunda yapılmıştır Mimar Mehmed Tahir Ağa camiyi tamir ettiği sırada eski camiden kalan klasik parçalarla yeniden yaptığı barok parçaları iyi bir şekilde birleştirdi Caminin alçı pencereleri son devirlerde harap olduğundan adi çerçevelerle değiştirildi Avlu kapısının yanındaki yangın havuzu Sultan İkinci Mahmud tarafından 1825 yılında yaptırıldı Caminin geniş bir dış avlusu vardı Bunun tabhaneye çıkan kapısı eski camiden kalmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları

Eski 09-10-2012   #15
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Mekanları-Osmanlı Tarihi Mekanları Resimleri-Osmanlı Fotoğrafları



FATİH TÜRBESİ

İstanbul'da Fatih Camii'nin çevre duvarı içinde yer alan Fatih Sultan Mehmed'e ait türbedir Miharbın önünde yapılan ilk türbeden bugüne hiçbir iz kalmamıştır Bugünkü bina 1766 depreminden bir yıl sona yapıldı Yeni yapıda eski temellerden faydalanıldı 1784 yılında Sultan Birinci Abdülhamid tarafından kapı sövesi değiştirtilerek üzerine bir ayet ve kıta yazdırıldı Barok stilin hakim olduğu türbenin dışındaki geniş ve oymaklı saçak 18yy'ın sonu veya 19yy'ın başına aittir Fatih Türbesi, Sultan Abdülaziz devrinde, 1865 yılında ikinci defa tamir edildi; altın nakışlar ve sürme pencereler yapıldı

FERİYE SARAYI

Bugün Beşiktaş ile Ortaköy arasında bulunan sarayların eski adı Üç bölümden oluşan bu saraylarda padişahın uygun gördüğü hanedan mensupları ile kışlık dairesi bulunmayan kişiler otururdu Bugün Kabataş Lisesi ve Galatasaray Lisesi'nin ilk kısmı olarak kullanılmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.