|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
1920, ağustos, antlaşmasi, arasında, devleti, devletleri, ile, itilaf, osmanlı, sevr |
![]() |
Sevr Antlaşmasi (10 Ağustos 1920),Osmanlı Devleti İle İtilaf Devletleri Arasında |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Sevr Antlaşmasi (10 Ağustos 1920),Osmanlı Devleti İle İtilaf Devletleri ArasındaSEVR ANTLAŞMASI (10 Ağustos 1920) SEVR ANTLAŞMASI (10 Ağustos 1920),Osmanlı devleti ile itilaf devletleri arasında Osmanlı devleti ile itilaf devletleri arasında imzalanan barış antlaşması Mondoros mütarekesi ile itilaf devletleriyle arasındaki savaşı sona erdiren Osmanlı devleti, mütarekenin ağır koşullarını kabul etmek zorunda kalmış, silahlarına el konulmuş, çok küçük bir kuvvet dışında askeri terhis edilmiş ve İstanbul, İtilaf donanması tarafından işgal edilmiştir ![]() 30 Ekim 1918 ‘den sonra geçen süre içinde, 15 Mayıs 1919 ‘da İzmir, Yunanlılarca işgal edilmiş, bundan dört gün sonra da Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkmasıyla Anadolu’da ülkeyi içinde bulunduğu durumdan kurtaracak, İstanbul’dan bağımsız bir eylem başlatılmıştır ![]() İstanbul’un İngilizler tarafından işgalinden kısa bir süre sonra , Ankara ‘da Büyük Millet Meclisi toplanmış ve Türk milletinin tek temsilcisi olduğunu ilan etmiştir ![]() çalışmıştır ![]() Diğer yandan itilaf devletleri Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalayıp, bölüşmek için San Remo’da toplanmış ![]() ![]() ![]() ![]() Konferansın toplandığı günlerde, Ankara’da Birinci Büyük Millet Meclisi açıldığı halde İstanbul’un Anadolu’da doğacak bir harekete engel olacağına inanan İtilaf devletleri, barış konferansına Ankara’yı çağırmamışlardır ![]() İstanbul’a iletilen koşulların ağırlığı Damat Ferit Paşa başkanlığındaki hükümeti zor duruma düşürmüş ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nden hafifletilmesi istenmiştir ![]() Antlaşmanın imzalanması için Osmanlı delegelerini Fransa’nın Sevr banliyösüne davet eden İtilaf devletlerinin bu isteği üzerine, Osmanlı Hükümeti’ni temsilen eski sadrazamlardan Tevfik Paşa başkanlığında Dahiliye nazırı Reşit Bey, Maarif nazırı Fahrettin bey ve Nafia nazırı Cemil Paşa’dan oluşan bir heyet gönderilmiştir ![]() Mustafa Kemal , İstanbul Hükümeti’nin barış konferansına çağrılmasından sekiz gün sonra bir açıklama yaparak, TBMM Hükümetinin kurulduğunu bütün Avrupa başkentlerine duyurmuş, buna karşın Ankara Hükümeti, konferansa çağrılmamıştır ![]() ![]() Sevr’e giden heyetin başkanı Tevfik Paşa, 11 Mayısta bildirilen barış koşullarını çok ağır bularak reddetmiş ve geri dönmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() 17 Temmuzda ,Fransız temsilcisi Mitterhand tarafından, barış konferansının teklifleri Reşit Bey’e iletilmiş , tahtını kaybetmekten korkan Vahdettin , antlaşmanın biran önce imzalanmasını sağlamak için saltanat Şurasını toplamış ,şura bir çekimser oyla koşulların kabul edilmesini kararlaştırmış, İmza için Fransa’ya , Ayan üyesi Hadi Paşa başkanlığında , Rıza Tevfik ve Bern elçisi Reşat Halis Bey’den oluşan bir heyet gönderilmiştir ![]() İtilaf devletlerinin barış koşullarının Reşit Bey’e iletilmesinden bir gün sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi, yapılan gizli toplantıda Misak-ı Milli sınırları içindeki toprakları ve ulusu kurtarmak için ant içmiş, böylece imzalanacak bir antlaşmayı tanımayacağını ortaya koymuştur ![]() 10 Ağustos 1920 de imzalanan Sevr antlaşması, 12 bölüm ve 433 maddeden oluşmuştur ![]() ![]() Osmanlı Devleti’nin güney sınırının Ceyhun ırmağının kaynağından başlayarak Osmaniye, Gaziantep, Urfa , Siverek’ten geçmesi; doğuda, bırakılan toprakları ve sınırlarını ABD başkanı Wilson’un belirleyeceği bir Ermenistan’ın kurulması ; Rumeli sınırının Istranca-Çatalca çizgisi olarak belirlenip, batısında kalan toprakların Yunanistan’a bırakılması ; Osmanlı İmparatorluğuna bağlı kalmakla birlikte, İzmir ve çevresi Kırkağaç , Akhisar, Ödemiş, Söke ilçelerinin yönetimin Yunanistan’a verilmesi ayrıca antlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten beş yıl sonra yerel parlamentoya , Yunanistan’a katılma hakkı tanınmış İzmir’de Osmanlı egemenliğini istihkamlardan birine çekilecek bir bayrağın temsil etmesi kararlaştırılmıştır ![]() ![]() Siyasal hükümler bölümünde, barış antlaşması uygulanmasında göstereceği kolaylığa bağlı olarak, İstanbul’un Osmanlı Saltanatının ve Hükümetinin merkezi olma özelliğini koruması, antlaşmanın uygulanmaması halinde İstanbul’un statüsünün yeniden gözden geçirilmesi ; Boğazlar yönetiminin bölgedeki Osmanlı Jandarması’nı kullanma hakkına sahip olması, Doğu bölgesinin, antlaşmanın uygulamaya konulmasından beş yıl sonra Osmanlı Devleti’nden ayrılmak istemesi halinde, Osmanlı Hükümetinin buna engel olmaması tersine yeni devletin kurulmasını kolaylaştırması ; Osmanlı vatandaşlarının, müttefiklerin veya yeni kurulan devletlerden herhangi birinin uyruğu olmakta ve Türkiye’de azınlık konumunda yaşamada serbest olmaları kararlaştırılmıştır ![]() Azınlık hakları bölümünde, Osmanlı Hükümetinin topraklarında yaşayan azınlıkların din, yayın eğitim gibi özgürlüklerinin kontrol yetkisini müttefiklere devir ettiğini, İtilaf devletlerinin bu konularda her türlü önlemi alma hakkı olduğunu kabul ettiği belirtilmiştir ![]() Askeri hükümler bölümünde, Osmanlı Ordularının dağıtılması, Padişah’ın korunması için, 700 kişilik bir muhafız kuvveti ve Türkiye’de emniyeti sağlamak için 35 ![]() ![]() ![]() ![]() Mali yükümler bölümünde, müttefiklerin Osmanlı İmparatorluğunun mali durumunu düzenlemek için ayrı bir komisyon kurmaları, Türk Hükümetleri’nin bu komisyonun kararlarına göre hareket edecekleri, Osmanlı Devleti’nin bu komisyonu uygun görmediği tedbirleri almayacakları öngörülmüştür ![]() Gümrükler bölümünde, gümrüklerin, müttefiklerin kontrolünde bulunacağıi genel müdüründe komisyon tarafından atanıp görevden alınacağı belirtilmiştir ![]() Ekonomik hükümler bölümünde , Osmanlı Hükümeti’nin I ![]() ![]() Bu genel hükümler dışında, her konuyu ayrıntıları ile düzenleyen Sevr antlaşması İtilaf devletlerinin Osmanlı Devleti’nin tümüyle parçalama amaçlarına uygun olarak Anadolu’nun ortasında küçük bir toprak parçası dışında Türk’lere hiçbir şey bırakmamış askeri gücünü tümüyle yok etmiş, ekonomisini kendi yönetimine almış ve bir devleti ortadan kaldırmıştır ![]() Vahdettin ve Sadrazam Damat Ferit Paşa’nın imzalayarak kabul ettiği bu antlaşma , Ankara Hükümeti tarafından tanınmamış ve Kurtuluş Savaşı’nın kazanılıp itilafçıların Anadolu’dan kovulması ile uygulama şansı da bulamamıştır ![]() LOZAN ANTLAŞMASI Lozan antlaşması, Kurtuluş savaşı sonrasında Ankara Hükümeti ile İtilaf devletleri ve öteki ilgili devletler arasında imzalanan antlaşma (24 Temmuz 1923) Türkiye’nin Misak-ı Milli ilkeleri çerçevesinde (Musul hariç) bağımsız ve egemen bir devlet olarak tanınmasını sağlamış, ölü doğan Sevr antlaşmasının yerini almıştır ![]() Kurtuluş Savaşındaki askeri zaferin ardından yapılan Mudanya Mütarekesi görüşmeleri (3-11 Ekim 1922) sırasında , İsviçre’nin Lozan kentinde, kalıcı barış antlaşmasına yönelik bir konferans toplanması kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müttefiklerin İstanbul Hükümeti’ni de konferansa çağırması üzerine TBMM Osmanlı Devletine son veren ve Saltanatı kaldıran tarihsel kararını aldı ![]() ![]() ![]() 21 Kasın 1922 de başlayan Lozan Konferansı, İtilaf Devletleri’nin Sevr Antlaşması’nın (1920) temel alma yönündeki dayatmasına Türkiye’nin direnmesi ve görüşmelerin zaman zaman kesintiye uğraması nedeniyle sekiz ay sürdü ![]() ![]() ![]() ![]() Konferansın 4 Şubat 1923 e değin süren ilk bölümünde bazı konular üzerinde antlaşma sağlandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Boğazların statüsü konusunda ilke olarak yabancı gemilerin boğazlardan serbest geçişi kabul edildi ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün bu uzlaşma noktalarına karşın Osmalı borçlarının geleceği, Musul sorunu, Kapitilasyonlar ile İstanbul ve Boğazlarının İtilaf Devletlerince boşaltılması konusunda anlaşmaya varılamadı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TBMM 23 Ağustos 1923 ‘te 341,342,343,344 sayılı dört yasa ile Lozan antlaşması ve eklerini onayladı ![]() ![]() Lozan Boğazlar Sözleşmesi , Resmi adı BOĞAZLARIN TABİİ OLACAĞI USULE DAİR MUKAVELENAME ![]() ![]() Sözleşme hastane gemileri, gezinti gemileri, balıkçı gemileri ve sivil uçakları da kapsamak üzere ticaret gemilerinin ve yardımcı gemiler ve askeri nakliye gemileri, uçak gemileri ve askeri uçakları da kapsamak üzere savaş gemilerinin boğazlardan geçiş rejimini üç ayrı döneme göre ele alıyordu: Barış Dönemi, Türkiye’nin tarafsız kaldığı savaş dönemi ve Türkiye’nin taraf olduğu savaş dönemi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sözleşme ile Çanakkale ve İstanbul boğazlarının her iki kıyısının askerden arındırılması öngörülüyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Sözleşme ayrıca Türk temsilcisinin başkanlığında imzacı taraf temsilcilerinin yer alacağı bir uluslar arası komisyonun kurulması hükmünü getiriyordu ![]() ![]() Gerek geçiş serbestliği hükümlerine aykırılık, gerek beklenmeyen bir saldırı ve savaş eylemi sonucunda geçiş serbestliği ve askerden arındırılmış bölgelerin güvenliği tehlikeye düştüğünde genelde bütün imzacı devletler, öncelikle de Fransa , İngiltere, İtalya ve Japonya Milletler cemiyetince kararlaştırılan önlemlere başvurabileceklerdi ![]() Sözleşmede yürürlük sırası ile ilgili herhangi bir sınır bulunmuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() İtalya dışında bütün taraflarca olumlu karşılanan bu talep üzerine 22 Haziran 1936 ‘da Montreux ‘de toplanan konferans çalışmalarını 20 Temmuz 1936 ‘da tamamlayarak Monterux sözleşmesini imzaladı ![]() Lozan Konferansı, Almanya’nın I ![]() ![]() Alacaklı devletleri oluşturan İngiltere, Fransa, Belçika ve İtalya ile Almanya’nın katıldığı konferans, dünyadaki iktisadi bunalımın tazminat ödemelerini olumsuzlaştırdığı kararına vardı ![]() ![]() Lozan protokolü İmzacı devletlerce onaylanmadıysa da , Almanya’dan tazminat almaya yönelik girişimlerin son bulmasını sağladı ![]() |
![]() |
![]() |
|