09-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Karabatak
Karabatak
Güneşim doğmayan bir güneşti, batmayan bir güneş Yürüdüğüm yollar lastiktendi, adımladıkça sünen Varacağım yer hani neredeyse görünüyordu, fakat adımımı atar atmaz bir adım uzaklaşıyordu benden Güzel bir fotoğraf gibi görüyordum o menzili İçimden bir ses, daha pilin bitmedi, diyordu, bitmedi  Hep birbirine karışan iki su vardı önümde, iki yol, akacak iki nehir, uzanıp tırmanacak iki ağaç, biri kuru kavruk, biri yaş  Ağaçlara tırmanıp yolun devamına bakmalıydım belki Kim bilebilir? Hayatımdaki çıkmazlara köklü çözümler getirecek çok önemli projelerim vardı elbet, fakat gerçekleştirecek güçte değildim Bu ıpıssız çölde, bu ıpıssız buzulda, bu ıpıssız şehirde, ıssızlığın içinde tepe taklak yuvarlanırken bulmuştum kendimi Yuvarlanırken tutunamıyorsun Issızlık sonunda den- gemi tahrip etti Bu dengesizliğin içine bir kez düştükten sonra bir daha eskisi gibi olamadım Bazen sizi değiştirecek kadar güçlü bir selle, bir fırtınayla, iç yangınıyla karşılaşırsınız Onu yaşamaktan kaçamazsınız Bir daha da eskisi gibi olamazsınız
Ürünün Resimleri:

Piyasa Fiyatı - 09 09 2012
4,15 TL
|
|
|