|  | Divan Edebiyatı Nazım Biçimleri |  | 
|  05-12-2009 | #1 | 
| 
Şengül Şirin   |   Divan Edebiyatı Nazım BiçimleriTürk Edebiyatının Dönemleri… (Divan Edebiyatı)  Divan  Edebiyatı Nazım BiçimleriÖlçüsü ve uyağı olan söz ya  da yazıya “manzum” ya da “manzume” denir  Şiirde dize sayısı, dörtlük sayısı,  sıralanış düzeni,  uyak yapısı gibi dış özelliklerin tümü,  nazım biçimini oluşturur  Divan şiirinde pek çok  nazım biçimi vardır, ama birkaçı daha yaygın  olarak kullanılmıştır  Biçimlerine Göre: Uyak, beyit, mısra, bend, mesnevî, kasîde, gazel, rubaî, musammat, terkib-i bend, müsemmem, tuyuğ, tahmis, tardiye, taşdir, tesdis, teşbiye, taşir, tezmin, muaşşer, muhammes, murabba, müseddes, müstezat, şarkı Konularına Göre: Din dışı: Bahariye, Cevreviye, Fahriye, Mersiye, Mehdiye, Gazavatnâme, Sahilnâme, Sakînâme, Kıyafetnâme, Surnâme, Hamamnâme, Şehrengiz, Hicviye, Hezliyat, Tarih Düşürme, Muamma, Lûgaz, Dariye, Rahşiye Dinî: Tevhid, Münacat, Na’at, Makte’l-İ Hüseyin, Miraciye, Hilye, Mevlid, Kırk Hadis, Menkıbe, Kıssa 1  GAZEL: Özellikle aşk, güzellik ve içki konusunda yazılmış belirli biçimdeki şiirlere denir  Beyit sayısı genellikle 5-9 arasında değişir  Gazelin ilk beyti mutlaka kendi arasında  uyaklı olur  Bu ilk beyte “matla”, son beyte ise “makta” adı verilir  Bir gazelin en güzel beytine “beyt-ül gazel”, şairin mahlasının bulunduğu beyte de “mahlas beyti” denir  Beyitleri arasında anlam birliği bulunan gazele “yek-âhenk”, aynı güç ve güzellikte beyitlerden oluşan gazele de “yek-âvâz” gazel adı verilir  2  KASİDE: Din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla belirli kurallar içinde yazılan uzun şiirlerdir  En az 33, en çok 99 beyitten oluşur  Kasidenin en güzel beytine “beyt-ül kaside”, şairin mahlasının bulunduğu beyte de “taç-beyt” adı verilir  3  MESNEVİ: Her beyti kendi içinde  uyaklı uzun  nazım biçimidir  Bir anlamda  Divan  edebiyatında manzum hikayelerin yazıldığı bir biçim olarak da tanımlayabiliriz  Mevlânâ”nın ünlü tasavvufi mesnevisi 25  700 beyitten oluşmuştur  Mesneviler aşk, dini ve tasavvufi, ahlaki-öğretici, savaş ve kahramanlık, bir şehri ve şehrin güzelliklerini anlatma, mizah gibi türlü konularda yazılmıştır  Divan  edebiyatında  roman ve hikaye gibi türler olmadığı için mesneviler bir bakıma bu türlerin yerini tutmuşlardır  On bölümden oluşur  Aynı şair tarafından yazılmış beş mesneviye “Hamse” adı verilir  Hamse sahibi olarak tanınmış önemli  divan şairleri: Ali Şir Nevâi, Taşlıcalı Yahya,  Nev”i-zâde Atâi”dir  4  KITA: Yalnız ikinci ve dördüncü dizeleri  birbiriyle  uyaklı iki beyitlik  nazım biçimidir  Beyitler arasında anlam  birliği bulunur  Pek çok konuda yazılabilir  5  MÜSTEZAT: Gazelin özel bir biçimine denir  Uzun dizelere kısa bir dize eklenerek yazılır  Uzun ve kısa dizeler gazel gibi kendi aralarında  uyaklanırlar  Kısa dizelere “ziyade” adı  verilir  BENTLERDE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ 1) RUBÂİ: Dört dizelik ve kendine özgü ayrı ölçüsü olan bir nazım biçimidir  Konusu daha çok dünya görüşüne ve şairin felsefi düşüncelerine yöneliktir  Edebiyatımızda bu türün en başarılı son temsilcisi olarak Yahya Kemal gösterilmektedir  2) TUYUĞ (TUYUK): Rubâi gibi dört dizelik bir nazım biçimidir  Edebiyatımızda en çok tuyuğ  yazmış şair Kadı Burhanettin”dir  Bu biçim yalnızca  Türk  edebiyatına özgüdür  (Rubai, İran  edebiyatından geçmedir)  BİRDEN ÇOK DÖRTLÜKLER 1) MURABBA: Dört dizelik kıtalardan oluşur  Bent sayısı 3-7 arasında  değişir  Her konuda yazılır  2) ŞARKI: Genellikle aşk, içki, eğlence konularında yazılan dört dizelik nazım biçimidir  Biçim bakımından “murabba”ya  benzer  Çoğunlukla bestelenmek için yazılır  Bu biçim de tuyuğ gibi yalnızca  Türk  edebiyatına özgüdür  “Şarkı” biçiminin  yaratıcısı ve en güçlü şairi Nedim”dir  NOT: Divan edebiyatında üçlü ya da daha çok mısralı bentlerden meydana gelmiş nazım şekillerinin genel adı MUSAMMAT”tır  Yani dört dizeden oluşan murabba, şarkı gibi biçimlerin; beş dizeden oluşan tahmis, taştir, tardiyye gibi biçimlerin ya da altı veya daha çok dizeden oluşan biçimlerin tümünün üst başlığı MUSAMMAT”tır  TERKİB-İ BENT: Bentlerle kurulan bir nazım biçimidir  Her bent, sayısı 5-10 arasında değişen beyitlerden oluşur  Bendin son beytine “vasıta beyti” denir  Terkib-i bentte vasıta beyti her beytin sonunda değişir ve vasıta beyti mutlaka kendi içinde  uyaklı olur  Terkib-i bentlerde genellikle talihten ve hayattan şikayetler, dini, tasavvufi, felsefi düşünceler anlatılmış, toplumsal yergi niteliğinde  eleştirilere yer verilmiştir  TERCİ-İ BENT: Biçim bakımından terkib-i bente benzer ; ancak vasıta beyti her bendin sonunda değişmez ve aynen tekrarlanır  Konularında daha çok Tanrının gücü, evrenin sonsuzluğu, doğanın ve yaşamın karşıtlıkları vardır  DİVAN EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ 1  TEVHİT VE MÜNACÂT: Tanrının birliğini ve yüceliğini anlatan şiirlere tevhit, Tanrıya yapılan yalvarış ve yakarışları anlatan şiirlere de münacât denir  Daha çok kaside biçimiyle yazılmıştır  2  NAAT: Hz  Muhammed”i övmek için yazılan  şiirlere denir  Bunlar da daha çok kaside biçimiyle yazılmıştır  3  MERSİYE: Bir kimsenin ölümü üzerine duyulan üzüntü ve acıyı anlatmak için yazılan şiirlerdir  Genellikle terkib-i bent biçimiyle yazılmıştır  (Bu türün, Eski  Türk Edebiyatı”ndaki adı sagu,  Halk Edebiyatı”ndaki adı ise ağıttır)  4  METHİYE: Bir kimseyi övmek için yazılan  şiirlerdir  Bunlar da genellikle kaside biçiminde yazılmıştır  5  HİCVİYE: Bir kimseyi yermek için yazılan  şiirlerdir  6  FAHRİYE: Şairlerin kendilerini övmek  amacıyla yazdıkları şiirlerdir  NOT: Divan edebiyatında bir şairin şiirine, başka bir şair tarafından aynı ölçü, uyak ve redifle yazılan benzerine “Nazire” denir  Bu, nazire yazan şairin diğer şaire karşı duyduğu saygı ve beğeniden ileri gelmektedir  Edebiyatımızda bu türde de pek çok ürün verilmiştir  DİVAN EDEBİYATINDA NAZIM BİRİMİ Nazım sözlük anlamıyla “sıra”, “düzen” demektir  Ama  Divan  edebiyatında  nazım dendiğinde  şiir anlaşılır  Divan  edebiyatı, daha çok  şiir türünde örnekler içerir ve düzyazı eserler  azdır  Divan şiiri, kurallarını Arap ve İran  edebiyatından alan  aruz  ölçüsüyle yazılmıştır  Bunun yanında Nedim ve  Şeyh Galip gibi bazı şairlerde  hece  ölçüsüyle yazılmış şiirlere de rastlamak  mümkündür  Divan şiirinde daha çok Kur’an, Muhammed’in sözleri olan hadisler, peygamber ve kutsal kişilere ilişkin öyküler, tasavvufun ortaya attığı sorular, ünlü bir İran efsanesini konu alan Şehname gibi konular işlenmiştir  Bu şiirlerde  Türk kültürüne ilişkin ögelerden de  yararlanılmıştır  Divan şairi bu konuları, aruz ölçüleri içinde ve çok yaygın biçimiyle beyitlerle yazmıştır  Tek satırdan oluşan dize ya da mısra, genelde şiirin en küçük birimidir  Divan şiirinde ise en küçük birim beyitten, yani iki mısradan oluşur  Sözcük olarak beyit “ev” anlamına gelir  Mısra’ ise, çift kanatlı bir kapının kanatlarından her birine verilen addır  Aruz ölçüsünde açık ve kapalı heceler çeşitli kalıplarda, kendilerine özgü bir düzen içinde sıralanır  Şairler eserlerini yazarken seçtikleri kalıba mutlaka uymak zorundadır  Aruz, esas olarak  hecelerin uzunluğu ve kısalığı temeline dayanan  bir  şiir  ölçüsüdür  İlk kez Arap dilcisi Fatih Erduran  tarafından kullanılmıştır  Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerinden sonra  medrese kültürü ile yetişen şairlerin  Farsça’yı  edebiyat dili olarak benimsemeleri,  aruzun  Türk  edebiyatına da girmesini sağlamıştır  Aruz ölçüsü nazım şekillerine göre değişik kalıplarda kullanılır  Örneğin Rubâi  nazım şekli ahreb ve ahrem adı verilen belli  aruz kalıplarıyla yazılabilir  Rubai’de  mısralar; a+a+b+a şeklinde  kafiyelidir   | 
|   | 
|  | 
|  |