Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Nesil Bilinçlendirme Kampı - Gizli Tehlikeler & Tehditler > Nesil Bilinçlendirme Kampı > Tarih Musahabeleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
abdülhamid’in, ateşe, mezarını, vereceğiz

Abdülhamid’in Mezarını Ateşe Vereceğiz

Eski 05-11-2009   #1
GöKKuŞaĞı

Abdülhamid’in Mezarını Ateşe Vereceğiz



Eğer Filistin'de Müslüman Arap unsurunun faikiyetini [üstünlüğünü] muhafaza etmesini istiyorsak, Yahudilerin yerleştirilmesi fikrinden vazgeçmeliyiz Aksi takdirde yerleştirildikleri yerde çok kısa zamanda bütün kudreti elde edeceklerinden, dindaşlarımızın ölüm kararını imzalamış oluruz
10 Şubat’ta vefatının 89 yılında rahmetle andığımız Sultan II Abdülhamid’e ait olan yukarıdaki sözler 1895’de yazılmış hatıra defterine O günden ne kadar net görmüş bugünleri, değil mi? Evet, tam da dediği gibi, Filistinli dindaşlarımızın ölüm kararı oldu İsrail devletinin kurulması

Yalnız üzerinde güneş batmayan İngiliz emperyalizmine karşı mücadele vermekle kalmadı II Abdülhamid; aynı zamanda Ermeni çeteleri ve lobilerine, Siyonist örgütlere, iç ve dış Masonlara, velhasıl Memalik-i Osmaniye’yi bölüp parçalamak isteyenlere karşı cansiperane ve destansı bir direnişti onunkisi


Filistin’in “en zayıf halka” olduğuna yürekten inanıyordu; nitekim dediği gibi de çıktı Filistin’in Akdeniz-Hint Okyanusu-Kızıldeniz düğümünün merkezi olduğu, 1919’da İngiliz emperyalizminin teorisyenliğine soyunan Halford Mackinder’in tarihî itirafında deşifre edildi

Mackinder’e göre Filistin toprakları, Asya-Afrika-Ortadoğu arasında vazgeçilmez bir adaydı ve İngiliz emperyalizminin petrol üzerindeki hakimiyeti sürdüğü müddetçe desteklenmesi gerekiyordu Şimdi anlıyoruz emperyalizmin Filistin’i neden bu kadar çok istediğini ve yine şimdi anlıyoruz Sultan Abdülhamid’in Filistin’i emperyalizme kaptırdığımız zaman başımıza nelerin geleceğini öngören sözlerini

Gün geldi, küresel İngiliz hakimiyeti iflas etti ve satılığa çıktı: Zaten Harb-i Umumi’de Amerikalı şirketlerden kovalar dolusu borç almış, tamtakır hazinesiyle dev bir küresel iskelet halini almıştı ABDli alacaklılar, müflis emperyalizmi de devraldılar ‘mecburen’! Ve petrol savaşı yeniden kızıştı

İkinci Dünya Savaşı’nın hesabı dürülürken, Orta Doğu’dan İngilizler sureta çekiliyor ve ardından İsrail devleti doğuyordu Amerika, İngilizlerin rolünü olduğu kadar İsrail’in hamiliğini de devralacaktı Zira onun daha büyük hesapları vardı petrolle ve bu bölgenin denetimi ve birleşmesinin engellenmesi, bir mecburiyetti

İsrail bombaları sınır çizgilerini yeniden yakıyor, kavuruyor Filistin ve Lübnan tarihlerinin yeni bir kanlı sayfasında yaşıyor Kuzey Irak sınırımızda İsrailli komutanlar Peşmergelere eğitim yaptırıyor Ve herkes gibi biz de tarihte yaşamış o tek adamı hatırlıyoruz Sıkışık durumdaki hazinesini milyonlarca sterlinle “rahatlatmaya” hazır olduklarını söyleyerek yanına kadar sokulan ve kendilerine başlarını sokacak bir arazi vermesini isteyen Theodore Herzl’e Abdülhamid’in söylediği aşağıdaki sözler bir asır sonra bile diken diken etmeye yetiyor tüylerimizi:

“Ben bir karış dahi olsa toprak satmam Zira bu vatan bana değil, milletime emanettir Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır O, bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz [Böyle bir toprak parçası bizden kopartılmak istense bile o toprağı kanlarımızla kaplarız ve yine bizim toprağımız olur] Benim Suriye ve Filistin alaylarımın efradı birer birer Plevne’de şehid düşmüşlerdi Bir tanesi dahi geri dönmemek üzere hepsi muharebe meydanında kalmışlardır Türk imparatorluğu bana aid değildir, Türk milletinindir Ben onun hiçbir parçasını veremem Bırakalım Museviler milyonlarını saklasınlar Benim imparatorluğum parçalandığı zaman onlar Filistin‘i karşılıksız bile ele geçirebilirler Fakat yalnız bizim cesetlerimiz taksim edilebilir Ben canlı bir beden üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade edemem

Siyonistler kendilerine Filistin’den toprak satması için bir değil, tam beş kez ikna girişiminde bulundular Hepsinde yüz geri edilince anladılar ki, o başta kaldıkça Orta Doğu’ya “huzur” gelmeyecek(!)Siyon Yurdu’na giden altın yol, Abdülhamid’siz açılacaktır

Yahudi diasporasının Abdülhamid’e güttüğü kin o kadar derin ve köklüdür ki, Guantanamo’da aylarca esir kalan İbrahim Şen, Vakit’in kendisiyle yaptığı söyleşide ilginç itiraflarda bulunmuştu Meğer Guantanamo’daki sorgulara İsrailli hahamlar da katılıyormuş Hatta bu Guantanamo mahkûmu, sorgulardan birisinde Yasef isimli bir Yahudi komutanın vücuduna elektrik verirken kendisine,

Türk terörist, merak etme az kaldı Irak, İran ve Suriye’den sonra sıra Türkiye’ye de gelecek Kadınlarınız hizmetçilerimiz, erkekleriniz de kölelerimiz olacak İstanbul’a geldiğimizde ilk olarak dedeniz Abdülhamid’in mezarını ateşe vereceğiz” dediğini
aktarıyordu

II Abdülhamid 24 Nisan 1909’da tahttan indirildi, vefat ettiği 10 Şubat 1918’de ise Jön Türklere devrettiği, yüzölçümü neredeyse 5 milyon kilometrekareye ulaşan koca imparatorluk kayıplara karışmış sayılırdı “Hürriyet kahramanı” Enver Paşa’nın 1 Kasım 1918 Cumartesi gecesi saat 2300’de bir Alman istimbotu ile kurtarmaya kalktığı ülkeden kaçmadan evvel, yaveri Mersinli Cemal Paşa’ya yaptığı şu acı itiraf, İttihatçıların nasıl büyük bir oyuna geldiklerini geç de olsa fark ettiklerini göstermektedir:



“Turan yapacaktık, viran olduk Bizim en büyük günahımız, Sultan Hamid’i anlayamamaktır Yazık Paşam, çok yazık! Siyonistlere alet olduk ve onların hıyanetine uğradık!”



Yıllar geçtikçe haklılığı daha iyi anlaşılan “Son Sultan” II Abdülhamid’in bütün mücadelesini, bir yandan kurtlarla dans edip ülkeye zaman kazandırmaya, öbür yandan ülkenin yetersiz altyapısını gelmesi kaçınılmaz emperyalist kıyamete hazırlamaya ve insan gücünü yetiştirmeye teksif etmişti İlk denizaltı gemilerimizi donanmaya kazandırması da, imparatorluk sathında binlerce okulu açması da bu gayenin yansımalarıydı Çobanlara bile okul açtırmasını, mezuniyet törenlerine hediyeler göndererek memleket evlatlarını okumaya teşvikini ancak bu gaye çerçevesinde anlamak mümkündür

Ona kızanların öfkesini anlıyoruz Osmanlı’nın postunu pahalıya deldirmişti emperyalizme Acısız bir ameliyatla gövdeyi paylaşacaklarını düşünenlerin, bu paylaşımın onun gayretleriyle ertelenmesi ve Birinci Dünya Savaşı’nda milyonlarca Avrupalının ölümüyle sonuçlanması karşısında öfkelenmelerinden daha doğal bir şey olamazdı Dinmeyen öfkelerinin sebebi budur Tabii Kızıl Sultan iftirasının da

İyi güzel, anlıyoruz İngilizin, Fransızın, Yahudinin, Ermeninin, Masonun şunun bunun hıncını Peki bizim içeridekilere ne oluyor? Onlar da mı ülkeyi erkenden bölüp parçalatmadığına kızıyorlar yoksa?

Orta Doğu’da haritaları yeniden çizme tartışmalarının yapıldığı şu günlerde dikkatle okumamız gereken bir kitap gibidir Sultan II Abdülhamid’in 33 yıllık iktidarı Ben bu direnişe, sessiz Çanakkale diyorum Şehitsiz, gazisiz, topsuz, tüfeksiz Çanakkale

Yok, yok, bir şehidi var bu sessiz Çanakkale’nin Hem de hakkı yenmiş, garip bir şehidi: O şehid, Abdülhamid’in ta kendisidir Rahmet onun üzerine yağsın

Mustafa Armağan

__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar
Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar
NFK





GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali
GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.