Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hastalık, olmasın, takıntılarınız

Takıntılarınız Hastalık Olmasın!

Eski 09-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Takıntılarınız Hastalık Olmasın!




Ya sevdiklerime bir şey olursa”, “Ocağı veya kapıyı açık unutmuş olabilir miyim?” gibi düşünceler aklınıza geliyor ve saçma olduğunu bildiğiniz halde sürekli tekrarlıyorsanız, “takıntı” hastalığının kıskacında olabilirsiniz
Her sağlıklı bireyin çeşitli takıntıları olabileceğini ifade eden Dr Yasemen Işık Taner, takıntıların hastalık olarak tanımlanabilmesi için bunların çok yoğun olarak yapılması ya da takıntılara günde en az 1 saatin ayrılması gerektiğini kaydettiTaner, yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye’de kaygı bozukluğunun görülme sıklığının ergenlerde ve çocuklarda 8-16 yaş arasında yüzde 10 olduğunu, ortalama yaşam boyu yaygınlığının ise yüzde 2-3 arasında değiştiğini söyledi

Erişkin hastaların üçte biri ile yarısında hastalığın çocukluk döneminde başladığının tespit edildiğini belirten Taner, “Tedavi edilmediğinde başka bir hastalığa dönüşmez ama kişinin işlevselliğini o kadar etkiler ki, kişinin arkadaş, iş, aile ilişkileri zarar görür Bu nedenle, erken dönemde tedavi edilmesi lazım” diye konuştu

“ÇEVRESEL FAKTÖRLER ETKİLİ”
Takıntı hastalığının, beyin kimyasındaki bir bozukluktan kaynaklandığını anlatan Taner, sorumluluk duygusu yüksek olan, çabuk endişeye kapılan, gergin, karamsar, içe dönük, mükemmeliyetçi, ayrıntıcı kişilik yapısına sahip insanların hastalığına daha yatkın olduklarını vurguladı

Taner, çevresel faktörlerin de hastalıkta rolü olduğuna dikkati çekerek, “Çocuklarını çok sık eleştiren, suçlayan, onlardan kusursuz olmalarını isteyen, ayıp ve günah gibi kavramları abartılı biçimde aşılayan ailelerde takıntı hastalığına sık rastlanmaktadır” dedi

Hastalığın, aile ve okulda sorun yaşanması durumunda, ergenlik döneminde, kız-erkek ilişkisinde daha yoğun olarak görüldüğünü belirten Taner, uygulanan tedavi yöntemleri kadar, aile bireylerinin de sorunu nasıl ele aldığının çok önemli olduğunu söyledi Taner, “Örneğin, anne, her tuvalete girdiğinde iç çamaşırını çöpe atan ve yenisini giyen çocuğa karşı çıkmıyor ve isteğini yapmasına izin veriyorsa hastalığa ortak oluyor demektir Bu gibi durumlarda bir uzmana danışmalı” diye konuştu

OBSESYONLAR KOMPULSİYONLAR
Taner, kişinin isteği dışında aklına gelen, sıkıntı ve rahatsızlık veren, saçma olduğunu bildiği halde akıldan atılamayan ve yinelenerek sürekli hale gelen düşüncelerin “obsesyonlar”, bu düşünceleri yok etme çabasıyla gerçekleştirilen davranışların ise “Kompulsiyonlar” olarak adlandırıldığını söyledi Obsesyonların çok çeşitli olduğunu ifade eden Taner, en fazla temizlik, kontrol etme, sayma ve din ile ilgili takıntıların görüldüğüne dikkati çekti

Taner, kirlenme ile ilgili takıntılarda, kişinin bulunduğu ortamdaki kan, idrar, tükürük, ter, meni ya da mikrop bulaşacağı şüphesi içine girerek, “Elimi buraya sürdüm ben hasta olur muyum”, “Kapıya dokundum bana bir mikrop geçmiş midir”, “Birinin girdiği tuvalete girdim bir şey olur mu?” gibi sorularla zihnini meşgul ettiğini söyledi

Dinsel ya da ahlaksal takıntılarda ise “Ben Allah’a küfreder miyim?”, “Ben şeytanın adamı mıyım?”, “Şöyle davranmazsam anne ve babama bir şey olur mu?”, “Şu kadar dua etmezsem biri ölür mü?” gibi düşüncelerin akla geldiğini belirten Taner, şüphe-emin olamama ile ilgili takıntılarda ise kendisinin ya da yakınlarının başına kötü bir şey geleceği, bir şeyi eksik ya da yanlış yaptığından şüphe etme gibi durumların söz konusu olduğunu söyledi Taner, “Odadan çıkarken elektriği kapattım mı?”, “Evden çıkarken kapıyı kilitledim mi?” sorularının kişinin zihnini sürekli meşgul ettiğini ve kontrol etmeye zorladığını dile getirdi

Cinsel konularda ise “karşısındaki ile konuşurken onun cinsel organına bakmaktan endişe etme, karşısındakilerle konuşurken uyarılmaktan korkma, homoaaaaüel olduğundan endişe etme” gibi takıntılar olabildiğini anlatan Taner, sayma ile ilgili takıntılarda da her şey belli bir sayıda yapılmadığında kötü bir şey olacağına inanıldığını, kimi zaman da her şeyin belli bir düzen ve simetri içinde durması gerektiğine yönelik takıntıların olabildiğini kaydetti

“DAVRANIŞLAR, KAYGIYI GEÇİCİ BİR SÜRE YATIŞTIRIR”
Taner, kompulsiyonların kaygıyı geçici bir süre yatıştırdığını ifade ederek, “Kompulsif davranışlar, kaygıyı geçici bir süre yatıştırır Bazen günün büyük bölümünü kaplayarak hastanın işlerini gerçekleştirmesini engeller, iş ya da okul başarısını düşürür, sosyal ilişkilerini bozar” dedi

Temizlik konusunda “çok uzun zaman tekrar tekrar el yıkama, banyo yapma, her yeri oturulmayacak derecede ıslanacak şekilde temizleme gibi davranışlar” görülebildiğini anlatan Taner, takıntıda hırsız girebileceği, yangın çıkabileceği gibi düşüncelerle tekrar tekrar kapının ve ocağının kontrol edilebildiğini belirtti Taner, araba plakalarını okuma, kaldırım taşlarını sayma ya da başkasının kullandığı eşyayı belli sayıda yıkama gibi sayma ile ilgili takıntıların da davranışa dönüşebildiğini kaydetti Taner, belli soruları sürekli sorma gibi davranışların da takıntı olarak kabul edilebileceğini sözlerine ekledi

“TEDAVİDE İLAÇ VE DAVRANIŞ TERAPİLERİ UYGULANIYOR”
Teşhisin, hasta ile yapılan psikiyatrik görüşme sonucu konulabileceğini ifade eden Taner, herhangi bir laboratuvar araştırması ya da radyolojik tetkik yapmanın hastalığın teşhisini koymaya katkısı olmadığını söyledi

Taner, hastalığının tedavisinde ilaç ve çeşitli davranış terapileri uygulandığını belirterek, takıntıya neden olan düşünceden uzaklaşılmayıp, düşüncenin davranışa dönüşmesine izin verildiği sürece takıntıdan kurtulmanın mümkün olmadığını kaydetti

Davranış tedavilerinde, kademeli olarak kişinin takıntısının üstüne gidildiğini anlatan Taner, “Örneğin, elinin kirlendiğine yönelik takıntısı olan birine, önce elini kirli masaya dokundurtuyor ve 2-3 dakika o şekilde beklemesini sonra yıkamasını sağlıyoruz Daha sonra bu süreyi uzatıyor, ardından masa dışında daha pis yerlere dokundurtuyor, örneğin bazı hastaların ellerini çöpün içine sokmasını ve bekletmesini sağlıyoruz Bu korkuyla baş başa kaldığında, hastaların başlarda kaygısı yükselse de zaman içinde hastalık yok oluyor” diye konuştu

KAYNAK:MTVMSNBCCOM

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.