Prof. Dr. Sinsi
|
Hicr Sûresi/Hicr Suresi
HİCR SÛRESİ/Hicr Suresi
Mekke döneminde inmiştir 99 âyettir Sûre, adını 80 âyette geçen
Bismillahirrahmanirrahim
1 Elif Lâm Râ Bunlar, kitabın ve apaçık olan Kur'an'ın âyetleridir
2 İnkar edenler, "Keşke müslüman olsaydık" diye çok arzu edeceklerdir
3 Bırak onları yesinler (içsinler), yararlansınlar; emelleri onları oyalayadursun İleride (gerçeği) bilecekler
4 Helâk ettiğimiz her memleketin mutlaka bilinen bir yazısı (belli vakti) vardır
5 Hiçbir toplum ecelini geçemez ve ondan geri de kalamaz
6 Dediler ki: "Ey kendisine Zikir (Kur'an) indirilen kimse! Sen mutlaka delisin!"
7 "Eğer doğru söyleyenlerden isen bize melekleri getirsene!"
8 Biz melekleri ancak hak ve hikmete uygun olarak indiririz O zaman da onlara mühlet verilmez
9 Şüphesiz o zikri (Kur'an'ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz
10 Ey Muhammed! Andolsun, senden önceki topluluklara da peygamber gönderdik
11 Onlar kendilerine gelen her peygamberle alay ediyorlardı
12 Aynı şekilde (onların tutumlarına uygun olarak) biz onu suçluların kalbine sokarız
13 Önceki milletlerin (helakine dair Allah'ın) kanunu geçmiş iken onlar buna (Kur'an'a) inanmazlar
14, 15 Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıkmaya koyulsalar yine "Gözlerimiz döndürüldü, biz herhâlde büyülenmiş bir toplumuz" derlerdi
16 Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik
17 Onu kovulmuş her şeytandan koruduk
18 Ancak kulak hırsızlığı eden olursa, onu da parlak bir ateş takip etmektedir
19 Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik
20 Orada hem sizin için, hem de sizin rızık vermediğiniz kimseler için geçimlikler meydana getirdik
21 Hiçbir şey yoktur ki hazineleri yanımızda olmasın Biz onu ancak belli bir ölçüyle indiririz
22 Rüzgârları da aşılayıcı olarak gönderip yukarıdan su indirerek sizi onunla suladık Onu toplayıp depolayan da siz değilsiniz
23 Hiç şüphesiz biz diriltir, biz öldürürüz ve biz (her şeye gerçek) varisleriz
24 Andolsun biz, sizden önce gelip geçenleri de biliriz, sonraya kalanları da
25 Şüphesiz senin Rabbin onları diriltip bir araya getirecektir Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir
26 Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktan yarattık
27 Cinleri de daha önce dumansız ateşten yaratmıştık
28, 29 Hani Rabbin meleklere, "Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin" demişti
30 Bunun üzerine bütün melekler saygı ile eğildiler
31 Ancak İblis, saygı ile eğilenlerle beraber olmaktan kaçındı
32 Allah, "Ey İblis! Saygı ile eğilenlerle beraber olmamandaki maksadın ne?" dedi
33 İblis dedi ki: "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş balçıktan yarattığın insan için saygı ile eğilemem "
34, 35 Allah, "Öyleyse çık oradan, çünkü sen kovuldun Şüphesiz hesap gününe kadar lânet senin üzerinedir" dedi
36 İblis: "Rabbim! Öyle ise onların tekrar diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver" dedi
37, 38 Allah da, "O halde sen vakti (yalnızca benim tarafımdan) bilinen güne (kıyamete) kadar mühlet verilenlerdensin" dedi
39, 40 İblis, "Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım" dedi
41, 42 Allah, "İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hakimiyetin yoktur" dedi
43 Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir
44 Onun yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır
45 Şüphesiz Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, cennetler içinde ve pınarlar başındadır
46 Onlara, "Girin oraya esenlikle, güven içinde" denilir
47 Biz onların kalplerindeki kini söküp attık Artık onlar sedirler üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı otururlar
48 Onlara orada hiçbir yorgunluk dokunmaz, onlar oradan çıkarılacak da değillerdir
49, 50 Ey Muhammed! Kullarıma, benim elbette çok bağışlayıcı, çok merhametli olduğumu, azabımın da elem dolu azap olduğunu haber ver
51 Onlara İbrahim'in misafirlerinden de haber ver
52 Hani misafirler İbrahim'in yanına girmiş ve "Selam" demişlerdi O da, "Gerçekten biz sizden korkuyoruz" demişti
53 Onlar, "Korkma, biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz" dediler
54 İbrahim, "Bana yaşlılık gelip çatmış iken beni mi müjdeliyorsunuz? Bana neyi müjdeliyorsunuz?" dedi
55 "Biz sana gerçeği müjdeledik Sakın ümitsizlerden olma" dediler
56 Dedi ki: "Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?"
57 İbrahim, "Ey Elçiler! Göreviniz nedir?" dedi
58 Şöyle dediler: "Şüphesiz biz suçlu bir millete gönderildik
59, 60 Lût'un ailesi başka (Onlar suçlu değillerdir) Lût'un karısı dışında onların hepsini kurtaracağız Biz onun geride kalanlardan olmasını takdir ettik "
61, 62 Elçiler (melekler) Lût'un ailesine gelince Lût onlara, "Gerçekten siz tanınmayan kimselersiniz" dedi
63 Dediler ki: "Evet, fakat biz sana (kavminin) şüphe etmekte olduğu azabı getirdik "
64 "Biz sana gerçeği getirdik Şüphesiz biz doğru söyleyenleriz "
65 "Gecenin bir bölümünde aile fertlerini yola çıkar, sen de arkalarından git Hiçbiriniz arkaya bakmasın Emrolunduğunuz yere (doğru) geçin gidin "
66 Ona şu durumu kesin olarak bildirdik: "Sabaha çıkarken onların sonu kesilmiş olacak "
67 Şehir halkı sevinerek geldiler
68 Lût dedi ki: "Şüphesiz bunlar benim misafirlerimdir Sakın beni rezil etmeyin "
69 "Allah'a karşı gelmekten sakının, beni utandırmayın" dedi
70 Onlar, "Biz seni insanlarla ilgilenmekten menetmemiş miydik" dediler
71 Lût: "İşte kızlarım Eğer yapacaksanız (onlarla evlenebilirsiniz)" dedi
72 (Melekler Lût'a "Ömrüne andolsun ki onlar (şehvetten) gözleri dönmüş halde sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlar (Bu durumda asla seni dinlemezler)" dediler
73 Derken güneşin doğuşu sırasında o korkunç uğultulu ses onları yakalayıverdi
74 Hemen onların altını üstüne getirdik Üzerlerine de balçıktan pişirilmiş taşlar yağdırdık
75 Şüphesiz bunda düşünüp görebilen kimseler için ibretler vardır
76 O şehrin kalıntıları hâlâ mevcut olan bir yol üstünde duruyor
77 Şüphesiz bunda inananlar için bir ibret vardır
78 "Eyke" halkı da şüphesiz zalim idiler
79 Onlardan da intikam aldık İkisi de (Lût kavminin yaşadığı Sodom ile Şuayb kavminin yaşadığı Eyke) belirgin bir anayol üzerinde idiler
80 Andolsun, Hicr halkı da peygamberleri yalanlamıştı
81 Biz onlara âyetlerimizi vermiştik de onlardan yüz çevirmişlerdi
82 Onlar güven içinde dağlardan evler yontuyorlardı
83 Onları da sabaha çıkarlarken o korkunç uğultulu ses yakalayıverdi
84 Kazanmakta oldukları şeyler kendilerine bir fayda vermedi
85 Biz gökleri, yeri ve her ikisi arasında bulunanları ancak hakka ve hikmete uygun olarak yarattık Kıyamet günü mutlaka gelecektir Sen şimdi güzel bir şekilde hoşgörü ile muamele et
86 Şüphesiz, Rabbin hakkıyla yaratanın (ve herşeyi) bilenin ta kendisidir
87 Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve büyük Kur'an'ı verdik
88 Kafirlerden bir kısmını faydalandırdığımız şeylerde sakın gözün kalmasın Onlara karşı mahzun olma ve mü'minlere (şefkat) kanadını indir
89 De ki: "Gerçekten ben, apaçık bir uyarıcıyım "
90 Nitekim biz kendi kitaplarını parçalara ayıranlara da (kitap) indirmiştik
91 Ki onlar, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkar ederek) Kur'an'ı da parça parça edenlerdir
92, 93 Rabbine andolsun, onların hepsine yapmakta olduklarını mutlaka soracağız
94 Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve Allah'a ortak koşanlara aldırış etme
95, 96 Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilah edinen alaycılara karşı sana yeteriz İlerde bilecekler
97 Andolsun, onların söyledikleri şeylerden dolayı göğsünün daraldığını biliyoruz
98 O halde Rabbini hamd ile tesbih et (yücelt) ve secde edenlerden ol
99 Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et
|