Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > Serbest Forum

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
başladı…, merakla, şey

Her Şey Bir Merakla Başladı…

Eski 11-28-2008   #1
sudenaz
Icon1uzz

Her Şey Bir Merakla Başladı…



-Elindeki sigaranın şekli niye bozuk, içine tütünü çok mu koyuyorsun?

-Evlat bu yaşa geldim daha sigara sarmasını öğrenemedim, bari sen öğren de biz de bu dertten kurtulalım, öğrenirsen artık sigaramızı sen sararsın ayrıca bunun içine tütünle birlikte bir ot katıyorum, çok seviyorum bu mereti bunu içmeden kafam yerine gelmiyor, bu ot sayesinde dertlerimi unutuyorum, bunun adına esrar diyorlar, çok zararlı, uyuşturucu falan diyen de var ama ben yine de içiyorum, çünkü alıştım bir kere bir daha da bırakamadım, zaten bu mereti bırakmak istesen de bırakamıyorsun demişti Ama bir iç sana neler yaşatır, bütün dertlerini, sıkıntını unutturur!


Bu sözler benim merakımı iyice artırmıştı ve bu merakla maalesef sigara sarmayı hem de içine ot katarak sarmayı öğrendim, hem de çok kısa sürede…Ve artık büyüyordum yani adam oluyordum…


-Artık çevremde bulunan arkadaşlarım gibi her şeyi yapabilirdim “kahvehaneye rahatça gidebilir, sigarayı serbestçe içebilir hatta patronumun ikram ettiği! benim geri çevirdiğim içkiyi bile içebilirdim” Ayrıca çevremde beni kontrol eden veya denetleyen birisinin olmaması benim için bir avantajdı, artık annem de eskisi kadar okul konusunda üzerime düşmüyordu çünkü gitmeyeceğimi anlamış ve ümidi kesilmişti…


-İlk günlerde hem patronumun hem de kahvehanede takıldığım arkadaşlarımın sigara tekliflerine kesinlikle “Hayır” demiştim ama artık sigarayı merak etmeye başlamıştım, “madem bunu arkadaşlarım içiyor ben neden içmeyeyim” diyordum kendi kendime, hem içsem de zaten bana niye içiyorsun diyecek kimse de yok diyordum kendi kendime


-Artık iş çıkışı zamanımın büyük bölümü kahvehanede geçiyordu, arkadaşlarımla birlikte olmak benim için dünyanın en mutlu anıydı Bu arada cebimde sigara paketide taşımaya başlamıştım, daha tam anlamıyla sigara tiryakisi olmamıştım, hala içtikçe öksürüyordum ama zamanla arkadaşlarım gibi içmeye başlayacaktım, sigarayı fırında çalışırken içmem zaten sorun olmuyordu,

Yanında çalıştığım adam “çok içtim şu anda içmek istemiyorum” desem de “al al bir şey olmaz, ben kırk senedir içiyorum ” gibi sözlerle bana cesaret veriyordu, ben de tabiî ki daha çok içiyordum


-Zaman böyle gelip geçiyordu, gece yarısı herkes uyurken ben yine fırında hamur yoğuruyorum, bu arada işi de iyice öğrenmiştim


Patron yine ciğerleri sökülürcesine öksürerek geldi fırına;

-Oğlum kafamız bir yerine gelsin, al şunu iç, bana tezgahın altından şişe ile bardağımı da ver

-Vereyim ama bak zaten öküsürüyorsun bari şu içki ile sigaranın içine kattığın otu içmesen!

-Atın ölümü arpadan olsun oğlum, bu meretin tadını aldığında sen de bırakamazsın!

-Dediğinde, içkiye ve esrara olan merakım iyice artmıştı ve küçük bir teklif bekler hale gelmiştim

- Amca bu içtiğin esrarı bir kere içmekten bir şey olur mu?

-Olmaz oğlum olmaz, biraz boğazını yakar o kadar, istersen al bir kere dene!!

-Ver bir nefes çekeyim!!
-İşte benim madde bağımlısı olmam bu ilk nefesle yani bir kere denemeyle başladı ve o ilk nefesle birlikte peş peşe birkaç nefes daha çektim, başım döndü, midem bulandı, sanki ayaklarım yere değmiyordu, bir hayal aleminde olduğumu hissettim, kendime geldiğimde aradan birkaç saat geçmişti

Ertesi gün gece aynı saatlerde patronumun gelmesini adeta dört gözle bekliyordum, çünkü bir gün önce sigara ile birlikte içtiğim esrar denilen ot beni çok etkilemişti Birkaç saatliğine de olsa beni sıkıntılarımdan uzaklaştırmış sahte de olsa bir mutluluk vermişti

-Patronuma, dün içtiğim otlu sigaradan bir tane daha sarar mısın dedim

-Yavaş ol oğlum hızlı gitme, bu meret hemen insanı kendine müptela eder, sonra benim gibi bundan kurtulamazsın, beni zaten artık esrarın otu kesmiyor, bunun bir de toz olanı var o daha çabuk kafa yapıyor ama pahalı her zaman alamıyorum, sonra sen de benim gibi toz arar duruma gelirsin dediğinde

-Amca sen demedin mi “atın ölümü arpadan olsun diye” sar bir tane içelim birkaç kereden ne olur ki?

-Madem ısrar ediyorsun hemen sarayım oğlum

-Birkaç hafta içerisinde artık tezgahın altında saklı olan esrarı kendim alıp sigarayla sararak içmeye başlamıştım bile İşin garip tarafı Kahvehaneden arkadaşlarım olan Kenan ile Metin’ e de bu maddeden bahsetmiştim, zaten bahsetmemem imkansızdı çünkü onlar benim en yakın arkadaşlarımdı, onlara bu maddeden bahsederken aslında amacım onların da benim gibi bu otu kullanmalarını sağlamaktı bu sayede maddeyi kullanırken hem tek başıma kullanmayacaktım hem de grup halinde kullandığımızda daha keyifli anlar yaşayacaktım

-Bu amacıma ulaşmam çok zor olmadı

-Her zaman gece 0300’ ten önce fırına gitmezken, o gün Kenan ve Metin’ le bir plan yaptık, gece 2300 sıralarında ben onları fırında bekleyecektim

-Arkadaşlarımın benim esrarla ilgili dizdiğim methiyelere kanmamaları imkansızdı, zaten ben de bu tür sözlerle bu maddeyi çok merak etmemiş miydim ?

-Ben fırına geldiğimde onlar beni merak ve heyecanla zaten kapıda bekliyorlardı, hemen birkaç sigaralık sardım ve birlikte içmeye başladık, Metin’ in midesi bulandı kusmaya çalıştı ama kusamadı, bu arada ben alışırsın oğlum, bana da aynı şey oldu ama şimdi boğazımdan yağ gibi gidiyor diyerek O’ nu vazgeçmemesi için ikna etmeye çalıştım

-Artık arkadaşlarımla birlikte, sigara, alkol ve uyuşturucuyu grup halinde içmeye başlamıştık

-Patronum zaman zaman oğlum ne yapıyorsun, tezgahın altında ot bırakmıyorsun biraz az için de bana da kalsın, bedava almıyoruz bu mereti diyordu

-Esrarı, patronuma Orhan isimli bir kişi getiriyordu, bu maddeyi getirip verirken çok ürkek ve korkak davranırdı, zaman zaman da mal pahalandı bu para yetmez der ve fazla para alırdı, O gittikten sonra da bizim patron arkasından küfürler savurarak, nasıl olsa almaya mecbur olduğumu biliyor bu nedenle ne kadar koparırsa o kadar kar diyordu

-Zamanla fırın bizim esrar kullandığımız mekan haline gelmişti

-Yine kahvehanedeyiz ve oyun oynuyoruz, yan masada oynayan bizden birkaç yaş büyük ve üniversite öğrencisi oldukları her hallerinden belli olan öğrencilerden birinin söylediği bir söz dikkatimi çekti,

-Bu dalgınlık niye oğlum, akşam bana gel sana bir hap vereyim, hem kafandaki sorunların dağılır hem de kendini o kadar enerjik hissedersin ki uykuya bile ihtiyacın kalmaz!!!

-Bu duyduklarım bende bir şaşkınlıkla birlikte bahsi geçen hapın ne olduğu konusunda bir merak uyandırmıştı, ayrıca esrar da zaten ilk günlerde yaşadığım o sahte mutluluğu bana vermiyordu Bu hapı mutlaka ben de bulmalıydım en azından bir kere denemek istiyordum

-Ertesi gün gün yine aynı saatlerde ben arkadaşlarımla fırındayken, Orhan geldi fırına ve size bir sürprizim var diyerek cebinden küçük bir naylon poşet çıkardı, poşet içinde koyu yeşil ile kahverengi karışımı bir rengi andıran toz madde vardı, bu esrarın toz haline getirilmiş olanıydı…

-Artık toz esrar içmeye başlamıştık, bu arada biz ne kadar gizlediğimizi düşünsek de oturduğumuz mahallede insanlar bizden uzaklaşmışlardı, zavallı annem, oğlum “sen neler yapıyorsun, gözlerin kan çanağı gibi oluyor, zaman zaman ne konuştuğunu bile bilmiyorsun, sabah uyuyup gece kalkıyorsun dediğinde, hemen çok sinirli bir şekilde konuşarak sözlerini kapatıyordum

Yine fırındayız patronum konuşmakta…

-Artık sizlerde benim gibi bir madde bağımlısı oldunuz yani esrarı almadan yapamıyorsunuz, bu arada Hasan oğlum şu rakı şişemi getir, kendinize de bardak alın da kafamız iyiyken konuşalım, böylece rakılı sohbetlerimizi birlikte yapmaya başlamıştık hepimiz rakıyı yudumlarken, patron Konuşmaya devam ediyordu

-Çocuklar biliyorsunuz, esrar pahalı bir madde bunu alabilmek için bir sürü para veriyorum ama benden çok siz içiyorsunuz, bu nedenle size bir teklifim var, ya artık fırına gelmeyeceksiniz, Hasan sen de işten çıkacaksın ya da yarın Orhan’ ın getireceği esrarları satacaksınız, satacaksınız ki kazandığınız paranın bir kısmı bize kalacak biz de böylelikle esrar paramızı çıkarmış olacağız Karar sizin sabaha kadar düşünün bana söyleyin hadi şimdi Hasan sen işinin başına diğerleri de evlerine gitsin Ha bu arada esrarı satmaya karar verirseniz ben nerede kimlere satacağınızı söylerim!!!

- Artık esrarsız yaşamayacağımızı biliyorduk çünkü bu maddenin bağımlısı olmuştuk ve esrarı satmaya karar verdik…

- Orhan geldi ve bizim patrona her zamankinden daha büyük bir poşet verdi, yarın paramı almaya gelirim dedi ve ayrıldı, poşette toz esrar vardı, patronum satacağımız esrarı küçük küçük poşetlere pay ederek bize eşit miktarda paylaştırdı

-Orhan sizi Üniversitenin önünde bekleyecek …

-Yarım saat sonra Üniversitenin önündeydik, Orhan uzaktan bir el işareti ile bizi bahçe duvarının arkasına çağırdı, yanına gittik, bize içinde hap olan küçük poşetlerden oldukça çok miktarda verdi, bunların ecstasy olduğunu söyledi ve ben ilk defa bu hapları orada gördüm, gördüm ama aynı zamanda merakım da arttı acaba esrardan daha mı iyi kafa yapıyor diye düşündüm…

-Orhan, benim gösterdiğim öğrencilere birer poşet verin, onların verdiği parayı da alın dedi

-İki öğrenciye elimizdeki bütün poşetleri verdik ve parayı aldık, bu arada ben hepsini siz mi içeceksiniz diye sorduğumda, arkadaşlarına dağıtacaklarını grup halinde kullandıklarını söylediler…

Birkaç sokak ileride Orhan’ la buluştuk ve paraları verdik, Orhan hepimize birer tane hap verdi ve bu sizin payınız için esrardan kat kat iyidir, ben size yine veririm dedi…



-Bu ilk uyuşturucu sattığımda on beş yaşındaydım, artık yavaş yavaş delikanlı oluyordum

Artık annemin hiçbir sözünü dinlemiyordum hem annem ne biliyordu ki cahil bir kadındı! Amcamın ise varlığı ile yokluğu belli değildi zaten, zaman bu şekilde akıp gidiyordu…

…Günde birkaç kere uyuşturucu maddeyi kullanmadan yapamıyordum çünkü tam anlamıyla bağımlı olmuştum, esrar, hap, sigara ve içki hepsi bir arada ya da ayrı ayrı benim bağımlı olduğum maddeler olmuştu, bu öyle bir illetti ki insanı tam anlamıyla esir alıyordu, maddeyi alamadığım ya da bulamadığım zaman krize giriyordum, bu durumumu gören annem, ümitsiz ve çaresiz bir şekilde imdat çığlıkları atarcasına ağlayıp haykırıyordu, komşularımızdan yardım istiyor, medet umuyordu ama hiç kimse benim gibi birine ne yardım etmek ne de bulaşıp kirlenmek istemiyordu!

İyice zayıflamıştım çünkü artık esrar ve hapı kullanıyordum, eğer birlikte kullanmasam eskiden yaşadığım o sahte mutluluğu yaşayamıyordum!

Ben ve arkadaşlarım Metin ve Kenan, torbacı olmuştuk, bize maddeyi satmadan ne esrar ne de hap veriyorlardı, bazen bilerek bir iki gün ne hap ne esrar vermiyorlardı çünkü krize girerek maddeye dolayısı ile kendilerine ne kadar muhtaç olduğumuzu yaşayarak öğrenmemizi istiyorlardı…

…Böylece de istedikleri zaman istedikleri yerde uyuşturucuyu satmamızı söylüyorlar eğer kabul etmezsek ihtiyacımız olan maddeyi vermiyorlardı, ben madde bağımlısının maddeye ulaşmak için yeryüzünde işleyemeyeceği suç olduğuna inanmıyorum!

O gün cumartesiydi, gece geç saatte yine fırındayız, artık ot bizi kesmediği için toz esrar içiyoruz aynı zamanda hap…İkisini birlikte kullanınca kafamız daha çabuk iyi oluyor adeta kendimizden geçiyoruz ve her birimiz bir köşeye yığılıp kalıyoruz…

-Kan ter içinde uyandım saat beş civarı Kenan’ da Metin’ de uyuyor,

-Önce Kenan’ ı uyandırdım çok zor oldu, bir türlü kendine gelemiyor aslında bende kendimde değilim ama fırından kovulmaktan korkuyorum, Kenan’ ı bir şekilde uyandırdım, birlikte Metin’ in yanına gittik un çuvallarının dibinde yatıyor, çok şaşırdık niye buraya yatmış diye ama yanına geldiğimizde acı gerçekle karşılaştık, Metin’ in ağzından burnundan köpükler saçılmış, rengi simsiyah vücudu kaskatı olmuş adeta gözleri tavana çivilenmişti…

-Metin öldüğünde bizim gibi 17 yaşındaydı, polis bizi sorguladı iki gün karakolda kaldık ama yaşımızın küçüklüğünden dolayı serbest bırakıldık…

-Şimdi ise yine uyuşturucu satıcılığından cezaevindeyim, yoksunluk krizine girdiğimde buradaki herkes bana bir böceğe bakar gibi bakıyor, ne yaptığımı bilmiyorum, Annem zavallı annem ve kardeşlerim ne haldeler hiç birinden on günden bu yana haberim yok

-Son söz olarak şunu söylemek istiyorum, Allah düşmanımı bile uyuşturucu bağımlılığı tuzağına düşürmesin, ben buradan çıktığımda ki eğer çıkarsam yine madde kullanacağımı ve yine buralara düşeceğimi adım biliyorum çünkü madde bağımlılığı denilen şey başka bir şeye benzemez ve kimse bağımlılıktan kolay kolay kurtulamaz…

Acı bir alıntıdır


Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Her Şey Bir Merakla Başladı…

Eski 11-29-2008   #2
bonsoir
Varsayılan

Cevap : Her Şey Bir Merakla Başladı…



Konu için keşekkürlerİnşallah gençlerimiz de bu gençler gibi merak edip bu batağa sürüklenmezler:sm_cool:
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Her Şey Bir Merakla Başladı…

Eski 11-29-2008   #3
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Her Şey Bir Merakla Başladı…



inş dediğiniz gibi olur
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.