Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
etmek, ile, kur’an, kur’ani, tefsir

Kur’Ani Kur’An İle Tefsir Etmek

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kur’Ani Kur’An İle Tefsir Etmek




BİSMİHİ TEALA


Kur’an-ı Kerim’de ALLAH (Celle celalühü) aynı konuyu farklı yerlerde müteaddit şekillerde ele almaktadır Bir konuyu bir yerde ele aldıktan sonra müteaddit yerlerde ele almasında ki gaye birkaç bakımdan önem arz etmektedir Mesela bir yerde mücmel (kısa) olarak ele aldığı bir konuyu başka bir yerde mufassal (geniş) olarak izah etmektedir Veya bir yerde mutlak (genel) olarak ele aldığı bir konuyu başka bir de mukayyet (kayıtlı) olarak açıklamaktadır

Tefsir uleması bütün bunları mana ve beyanlarına bakarak ve her biri farklı bir yönden ele alarak izah ederler Zira bunların her biri Kur’an’ın manalarını anlamayı kolaylaştırır ve böylece Kur’an’ın farklı yorumlarına ulaşılmış, tek bir mana ve yoruma bağlı kalınmamış olur Müfessirler farklı farklı yorumlarla bunları izah eder ve açıklarlar Zaten tefsir’in manası da bu değil midir? Yani Kur’an’ın kapalı ayetlerini manalandırmak ve açıklayıp beyan etmek değil midir?

İbn-i Teymiye bu konuda şöyle demektedir:

‘’ Kur’an-ı kerim’in tefsir etmede takip edilecek en güzel ve sahih yol Kur’an-ı, Kur’an ile tefsir etmektir Zira bir yerde mücmel olarak ele aldığı bir konuyu başka bir yerde izah etmiş, bir yerde muhtasar olarak ele aldığını başka bir yerde geniş olarak izah etmektedir’’ (mukaddemetu fi usulu’t-tefsir, sh: 93)

Bu konuyu örnekler ile izah etmek gerekirse:

Mesela Fatiha suresinin:


صِرَٲطَ ٱلَّذِينَ أَنۡعَمۡتَ عَلَيۡهِمۡ غَيۡرِ ٱلۡمَغۡضُوبِ عَلَيۡهِمۡ وَلَا ٱلضَّآلِّينَ


‘’ Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yoluna; gazaba uğramışların ve sapmışların yoluna değil’’ (Fatiha / 7) ayeti kerimesinde (أَنۡعَمۡتَ) ‘’ Kendilerine nimet verilenler’’ ayetinde kimlerin kasd olundukları bilinmemektedir Burada ‘’kendilerine nimet verilenler’in’’ kimler olduklarını bize:


وَمَن يُطِعِ ٱللَّهَ وَٱلرَّسُولَ فَأُوْلَـٰٓٮِٕكَ مَعَ ٱلَّذِينَ أَنۡعَمَ ٱللَّهُ عَلَيۡہِم مِّنَ ٱلنَّبِيِّـۧنَ وَٱلصِّدِّيقِينَ وَٱلشُّہَدَآءِ وَٱلصَّـٰلِحِينَ*ۚ وَحَسُنَ أُوْلَـٰٓٮِٕكَ رَفِيقً۬ا


‘’ Kim ALLAH’a ve resulüne itaat ederse işte onlar, ALLAH’ın kendilerine lütuflarda bulunduğu, peygamberler, sıddıklar, şehidler ve Salih kişilerle beraberdir Bunlar ne güzel arkadaştır’’ (Nisa / 69) ayeti kerimesi izah etmektedir

Yine Kur’an’ı kerim’de


فَتَلَقَّىٰٓ ءَادَمُ مِن رَّبِّهِۦ كَلِمَـٰتٍ۬ فَتَابَ عَلَيۡهِ*ۚ إِنَّهُ ۥ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ


‘’ Böylece Âdem rabbinden bir takım kelimeler aldı (öğrendi, bu kelimelerle) tövbe etti, (ALLAH Celle celalühü) onun tevbesini kabul etti) Zira ALLAH tövbeleri kabul eden, merhameti bol olandır (Bakara / 37) ayeti kerimesinde Âdem’in (aleyhi’s-selam) Cennet’ten çıkarılmasına sebeb olan zellesi sebebiyle tövbe etmek için bir takım kelimeler öğrendiğini ifade etmektedir Ancak ayeti kerime bu sözlerin neler olduğunu söylememektedir Bu kelimeleri bize haber veren:


قَالَا رَبَّنَا ظَلَمۡنَآ أَنفُسَنَا وَإِن لَّمۡ تَغۡفِرۡ لَنَا وَتَرۡحَمۡنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ ٱلۡخَـٰسِرِينَ


‘’ ( Âdem ve eşi) dediler ki: Ey rabbimiz biz kendimize zulüm ettik! Eğer bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen elbette hüsrana uğrayanlardan oluruz’’ (Araf / 23) ayeti kerimesidir

Yine ALLAH (Celle celalühü):



يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَوۡفُواْ بِٱلۡعُقُودِ*ۚ أُحِلَّتۡ لَكُم بَہِيمَةُ ٱلۡأَنۡعَـٰمِ إِلَّا مَا يُتۡلَىٰ عَلَيۡكُمۡ غَيۡرَ مُحِلِّى ٱلصَّيۡدِ وَأَنتُمۡ حُرُمٌ*ۗ إِنَّ ٱللَّهَ يَحۡكُمُ مَا يُرِيدُ


‘’ Ey iman edenler! Akidlerinizi (sözlerinizi) yerine getirin İhramlı iken avlanmayı helal saymamanız şartıyla, çeşitli hayvanlar size helal kılındı Ancak haram oldukları size okunacaklar olanlar müstesna Şüphesiz ALLAH dilediği hükmü verir’’ (Maide / 1) ayeti kerimesindeki istisna (yani < Ancak haram oldukları size okunacaklar olanlar müstesna>) sebebiyle bazı hayvanları yememizi bize haram kılmaktadır Bu hayvanların hangileri olduklarını:


حُرِّمَتۡ عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَيۡتَةُ وَٱلدَّمُ وَلَحۡمُ ٱلۡخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيۡرِ ٱللَّهِ بِهِۦ وَٱلۡمُنۡخَنِقَةُ وَٱلۡمَوۡقُوذَةُ وَٱلۡمُتَرَدِّيَةُ وَٱلنَّطِيحَةُ وَمَآ أَكَلَ ٱلسَّبُعُ إِلَّا مَا ذَكَّيۡتُمۡ وَمَا ذُبِحَ عَلَى ٱلنُّصُبِ


‘’ Leş, kan, domuz eti, ALLAH’tan başkasının adı anılarak kesilen, boğulmuş, (taş, odun vb ile) vurulup öldürülmüş, yukarıdan düşüp ölmüş, boynuzlanıp ölmüş (hayvanlar ile), canavarların (vahşi hayvanların) yedikleri hayvanlar (ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna), dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanan hayvanlar … Size haram kılındı’’ (Maide /3) yine:


إِنَّمَا حَرَّمَ عَلَيۡڪُمُ ٱلۡمَيۡتَةَ وَٱلدَّمَ وَلَحۡمَ ٱلۡخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ بِهِۦ لِغَيۡرِ ٱللَّهِ*ۖ فَمَنِ ٱضۡطُرَّ غَيۡرَ بَاغٍ۬ وَلَا عَادٍ۬ فَلَآ إِثۡمَ عَلَيۡهِ*ۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ۬ رَّحِيمٌ


‘’ ALLAH size ancak ölüyü (leşi), kanı, domuz etini ve ALLAH’tan başkası adına kesileni haram kıldı Kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, başkasının hakkına saldırmadan ve haddi aşmadan yemesinde bir günah yoktur Şüphesiz ALLAH çok bağışlayan ve esirğeyendir’’ (Bakara /173) ve:


قُل لَّآ أَجِدُ فِى مَآ أُوحِىَ إِلَىَّ مُحَرَّمًا عَلَىٰ طَاعِمٍ۬ يَطۡعَمُهُ ۥۤ إِلَّآ أَن يَكُونَ مَيۡتَةً أَوۡ دَمً۬ا مَّسۡفُوحًا أَوۡ لَحۡمَ خِنزِيرٍ۬ فَإِنَّهُ ۥ رِجۡسٌ أَوۡ فِسۡقًا أُهِلَّ لِغَيۡرِ ٱللَّهِ بِهِۦ*ۚ فَمَنِ ٱضۡطُرَّ غَيۡرَ بَاغٍ۬ وَلَا عَادٍ۬ فَإِنَّ رَبَّكَ غَفُورٌ۬ رَّحِيمٌ۬


‘’ De ki: bana vahyolunanda, leş ve akıtılmış kan yahut domuz eti ki pisliğin kendisidir ya da günah işlenerek ALLAH’tan başkası adına kesilmiş bir hayvandan başka, yiyecek kimseye haram kılınmış bulamıyorum Başkasına zarar vermemek ve sınırı aşmamak üzere kim (bunlardan) yemek zorunda kalırsa bilsin ki rabbin bağışlayan ve esirgeyendir’’ (En’am / 145) ayetlerinden öğrenmekteyiz


وَكُنتُمۡ أَزۡوَٲجً۬ا ثَلَـٰثَةً۬


‘’ Ve sizler üç sınıf olduğunuz zaman’’ (Vakıa / 7) Ahiret hallerini anlatan bu ayeti kerime de ALLAH (Celle celalühü) mücmel (kapalı) bir ifade kullanmaktadır Bu üç sınıfın kimler olduğunu, vasıfları nelerdir, neden üç sınıf olarak ayrılmıştır soruları çoğaltmak mümkün Bütün soruların cevapları müteakip ayetlerden öğrenmekteyiz:


فَأَصۡحَـٰبُ ٱلۡمَيۡمَنَةِ مَآ أَصۡحَـٰبُ ٱلۡمَيۡمَنَةِ وَأَصۡحَـٰبُ ٱلۡمَشۡـَٔمَةِ مَآ أَصۡحَـٰبُ ٱلۡمَشۡـَٔمَةِ وَٱلسَّـٰبِقُونَ ٱلسَّـٰبِقُونَ أُوْلَـٰٓٮِٕكَ ٱلۡمُقَرَّبُونَ


‘’ Sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere!, soldakiler, ne bahtsızdır o soldakiler!, (hayırda) önde olanlar (ecirde de) öndedirler’’ (Vakıa / 8,11) Bu ayetler ilk ayetteki mücmel ifadeyi izah ederek insanların Kıyamet günü kitapları sağdan verilenler, kitapları soldan verilenler ve sabikunlar olarak üç zümreye ayrılacaklarını ifade etmektedir


إِنَّ ٱلۡإِنسَـٰنَ خُلِقَ هَلُوعًا


‘’ Gerçekten insan pek hırslı (ve sabırsız) yaratılmıştır’’ ( Meariç / 19) ALLAH (Celle celalühü) bu ayeti kerime de de mücmel ifade kullanmıştır Bu mücmelliği bunu takip eden ayetler izah etmektedir:


إِذَا مَسَّهُ ٱلشَّرُّ جَزُوعً۬ا وَإِذَا مَسَّهُ ٱلۡخَيۡرُ مَنُوعًا


‘’ Kendisine kötülük isabet ettiğinde sızlanır, bağırır, ona imkan verildiğinde ise pinti kesilir’’ ( Meariç / 20, 21)



وَعِندَهُ ۥ مَفَاتِحُ ٱلۡغَيۡبِ لَا يَعۡلَمُهَآ إِلَّا هُوَ*ۚ


‘’ Gaybın anahtarları ALLAH’ın yanındadır; onları ondan başkası bilmez’’ (En’am / 59) Bu ayette kendisinden başkasının bilemeyeceği şeyler hususunda bir bilgi mevcut değil Kimsenin bilemeyeceği şeyler nelerdir?



إِنَّ ٱللَّهَ عِندَهُ ۥ عِلۡمُ ٱلسَّاعَةِ وَيُنَزِّلُ ٱلۡغَيۡثَ وَيَعۡلَمُ مَا فِى ٱلۡأَرۡحَامِ*ۖ وَمَا تَدۡرِى نَفۡسٌ۬ مَّاذَا تَڪۡسِبُ غَدً۬ا*ۖ وَمَا تَدۡرِى نَفۡسُۢ بِأَىِّ أَرۡضٍ۬ تَمُوتُ*ۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلِيمٌ خَبِيرُۢ


‘’ Kıyamet vakti hakkındaki bilgi, ancak ALLAH’ın katındadır Yağmuru o yağdırır, rahimlerde olanı o bilir Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez Yine hiç kimse nerede öleceğini bilemez Şüphesiz ALLAH her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır’’ (Lokman / 35)


وَعَلَى ٱلَّذِينَ هَادُواْ حَرَّمۡنَا مَا قَصَصۡنَا عَلَيۡكَ مِن قَبۡلُ*ۖ


‘’ Sana anlattıklarımızı, daha önce Yahudi olanlara da haram kılmıştık’’ (Nalh / 118) Bu ayeti kerime de ALLAH (Celle celalühü) Yahudilere bir takım şeyleri haram kıldığından söz ediyor ama neler olduğu hususuna değinmiyor Yahudilere haram kılınan şeyler nelerdir?



وَعَلَى ٱلَّذِينَ هَادُواْ حَرَّمۡنَا ڪُلَّ ذِى ظُفُرٍ۬*ۖ وَمِنَ ٱلۡبَقَرِ وَٱلۡغَنَمِ حَرَّمۡنَا عَلَيۡهِمۡ شُحُومَهُمَآ إِلَّا مَا حَمَلَتۡ ظُهُورُهُمَآ أَوِ ٱلۡحَوَايَآ أَوۡ مَا ٱخۡتَلَطَ بِعَظۡمٍ۬*ۚ ذَٲلِكَ جَزَيۡنَـٰهُم بِبَغۡيِہِمۡ*ۖ وَإِنَّا لَصَـٰدِقُونَ


‘’ Yahudilere bütün tırnaklı hayvanları haram kıldık Sırtlarında veya bağırsaklarında taşıdıkları ya da kemiğe karışan yağlar hariç olmak üzere sığır ve koyunun iç yağlarını da onlara haram kıldık Bu, zulümleri yüzünden onlara verdiğimiz cezadır Biz elbette doğru söyleyeniz’’ (En’am / 146)

Görüldüğü üzere Kur’an’ı kerim aynı meselelere farklı yerlerde değinmek suretiyle, bir yerde açıklamadığı şeyleri başka yerlerde ayetlerle izah etmektedir Mütekaddim müfessirlerden İbn-i Kesir, ve müteahhir müfessirlerden Şankıtı (rahmetullahi aleyhima) gibi bir çok müfessir de Kur’an’ın bu metodunu takip ederek ayetleri ayetler ile tefsir etmek yoluna gitmişlerdir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.