|  | Halil İnalcık |  | 
|  08-21-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Halil İnalcıkDünyaca ünlü tarihçimiz Halil İnalcık, 26 Mayıs 1916�da İstanbul�da dünyaya geldi  Çocukluğu hep savaş yıllarında geçen İnalcık, 1924 yılında, ailesiyle birlikte Ankara�ya yerleşti ve ilkokulu burada, Gazi İlkokulu�nda bitirdi  Babası Seyit bey ailesini bırakıp Mısır�a yerleştiği için Halil İnalcık�ı annesi büyüttü  Ortaokulda yatılı olarak Sivas Öğretmen Okulu�na verilen İnalcık, 1932 yılında ise Balıkesir Necatibey Öğretmen Okulu�na nakledildi  Burada, fizik dalında Nusret Kürkçüoğlu, edebiyat dalında ise edebiyat tarihçisi Abdülbaki Gölpınarlı gibi ünlü hocalardan ders aldı   1935�de, öğretmen okulundan mezun olduktan sonra, Atatürk�ün tarih tezini bilimsel temellere dayandırmak için kurduğu Dil Tarih Coğrafya Fakültesi�ne başladı  İnalcık, üniversite eğitimi sırasında da dönemin önemli isimlerinden der aldı  Bunlar arasında Fuad Köprülü, Şemsettin Günaltay, Muzaffer Göker, Yusuf Hikmet Bayur gibi isimleri sayabiliriz   Ortaçağ tarihi derslerini aldığı Köprülü, İnalcık üzerinde büyük bir etki bıraktı ve meslek yaşamı boyunca kendisine örnek oldu  İnalcık, 1940 yılında mezun olduktan sonra Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi�nde kaldı ve Yakınçağ Tarihi Bölümü�nde asistan oldu  Bu arada Şevkiye Hanımla evlendi ve 1948 yılında Günhan adlı çocukları dünyaya geldi   �Tanzimat ve Bulgar Meselesi� başlıklı doktora tezini iki yıl içinde tamamladı ve doktora payesini aldı  İnalcık�ın İstanbul arşiv belgelerinden derleyerek hazırladığı bu çalışması, Türk Tarih Kurumu tarafından yayımlandı  Belgelere dayanarak hazırlanmış bu tez büyük ilgi uyandırdı  Öyle ki o sırada dekan olan Enver Ziya Karal�ı Bulgar elçiliğinden bir heyet ziyaret etti ve bu tezin Bulgar tarihine yaptığı katkılardan dolayı tebriklerini sundu  Bu da, İnalcık�ın ileride birçoklarının kabul edeceği tarafsız ve doğru tarih yazımı konusundaki hassaslığına bir örnek oluşturdu   Bu tezi için şunları söylüyor İnalcık: �Arşivlerde 1432 yılına, II  Murat devrine ait bir tımar defteri buldum  Bu, arşivimizdeki en eski defterdir  Onu 1954�te neşrettim  Bu Arnavutluk�a ait bir defterdi ve Arnavutluk tarihine yönelik çok önemli sorunları çözmemize yardımcı oldu  Ben eğer şöhretli bir tarihçi olmuşsam, bunu Türk arşivlerine borçluyum  Bu arşivler çok mühim ve çok zengindir  Sosyal bilimlerle uğraşan Türk bilim adamları bu arşivler sayesinde önemli çalışmalar yapabilirler ve Türkiye�nin sosyal bilimlerdeki başarısı bizi Fransa�nın yanına yerleştirir  Fakat zaman zaman arşivlerimizin yönetiminde anlaşılmaz bir düşünce hakim oluyor  Vesikaların tamamını alamayacağımız söyleniyor  Son olarak, 1989 yılında defterlerin fotokopilerinin tam olarak çıkışı yasaklandı  Bugün bunların ancak üçte birini alabilirsiniz  Eskiden bu kural geçerli olsaydı ben Tanzimat ve Bulgar Meselesi başlıklı tezimi ortaya çıkaramazdım  Bu vesikaların açıklığı sayesinde bütün dünya çarpıtmalardan kurtulmuş hakiki tarihimizi öğrenecektir  Vaktiyle, Köprülü�nün Dışişleri Bakanı olduğu zamanlarda tam açıklık vardı  Macarlar kendileri ile ilgili defterlerin fotokopilerini aldılar ve Macarca�ya tercüme ettiler  Macarlar bugün kendi kayıtlarında Türkler aleyhine olan bölümleri düzeltiyorlar  Macar tarihini yalnızca Macar vesikaları ile yazarsanız çok düşmanca sonuçlara varırsınız, ama Türk vesikalarını da kullanırsanız daha dengeli bir tarih ortaya çıkar  Bunu böyle yapmamak bizi Türk tarihinin gerçeklerini öğrenmekten alıkoyar  � İnalcık, tarihçilik anlayışını Fransız Annales ekolu doğrultusunda tanımlar ve çalışmalarını temelde bu bağlamda sürdürür  Bunun en önemli örneğini 1977 yılında Fernand Braudel Araştırma Merkezi�nde Immanuel Wallerstein�ın düzenlediği uluslararası bir konferansta sunduğu bir bildiride görmek mümkündür  İnalcık, bu bildiride Annales yönteminin Osmanlı ekonomik ve sosyal tarihine bakışta kökten değişiklikler getirebileceğinden nasıl yararlı olabileceğinden söz eder  UNESCO�nun çıkarmayı tasarladığı �Dünya Tarihi� adlı kitapta kendisine görev verilmesi, onun tarihçiliğine olan uluslararası saygının bir işareti sayılabilir   İnalcık, Türk tarihçilerine şu öğütlerde bulunuyor: �Türk tarihçilerine bir öneride bulunmak gerekirse diyebilirim ki daima belgelere sadık kalın  Eğer hakikati ortaya çıkarırsanız bu daima bizim lehimizedir, çünkü bugüne değin tarihimiz hakkında yazılanların çoğu ya yalandır, ya çarpıtmadır  Eğer mübalağa yaparsanız kendinizi kabul ettiremezsiniz, sizi ciddiye almazlar  � Halil İnalcık�ın iyi bir tarihçi olmasındaki en önemli nedenlerden biri de bildiği yabancı dillerdir şüphesiz  İngilizce, Almanca, Fransızca�yı çok iyi okuyabilen İnalcık, Arapça ve Farsça�yı da kullanabiliyor ve bir sözlük yardımıyla okuyabildiği diller arasına İtalyanca�yı da katabiliyor  Bu, kaynakları araştırmaları için kullanmamasına ve yabancı dillerde yayın yapmasına olanak sağlıyor  İnalcık, sayıları yüzleri geçen makale ve kitaplarıyla dünya tarihçiliğinde seçkin bir yer yapmıştır  Başarısının göstergeleri aldığı ödüllerin çok üzerinde  Bunlar arasında Rockfeller Vakfı, Türk Tanıtma Vakfı, ODTÜ Mustafa Parlar Vakfı, Sedat Simavi Vakfı, Dışişleri Bakanlığı Yüksek Hizmet, Kültür Bakanlığı Sanat ve Kültür Büyük Ödülleri sayılabilir   İnalcık�ın başarılarının bir başka göstergesi de aldığı fahri doktora payeleri  Boğaziçi, Uludağ, Selçuk, Atina, Kudüs İbrani ve Bükreş üniversitelerinden doktora payeleri onun başarısının uluslararası platformda da takdir edildiğini gösterir  İnalcık, 1986�da Amerikan Akademisi�ne, 1993�te British Academy�e üye seçildi ve böylece uluslararası alanda seçkin bir yer alan ilk tarihçimiz oldu  İnalcık, iyi bir araştırmacı olmasının yanında yetiştirdiği öğrencilerle de Türk tarihçiliğine değerli katkılarda bulunuyor   �Türk tarihçiliği gelişiyor  Geçmişte iki büyük üstad var: Fuad Köprülü, Ömer Lütfü Barkan  Bu iki usta Türk tarihçiliğine getirdikleriyle bir yön vermiştir  Bugün tarihimizi onların yolunda iyi inceleyebilmek için, Osmanlıca�ya hakim olmak, bunun yanında batı tarihçiliğini iyi izlemek gerekir  Bana, siz bütün kariyeriniz boyunca ne yaptınız diye sorarsanız şunu söyleyebilirim: Bütün çabalarım Türk tarihçiliğini modern tarihçilik düzeyine çıkarmaktır  Benim tarih anlayışım devletlerin tarihini ortaya çıkarmaktan ziyade halkın tarihini, halkın geçmişte nasıl yaşadığını, sosyal hayatını, ekonomisini, gündelik yaşantısını ve bunları belirleyen şartları ortaya çıkarmaktır  Bizim tarihçiliğimiz ise bu konulara yeni yeni ilgi duyuyor  � İnalcık, 1972�de otuz yıl ders okuttuğu Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi�nden emekli olunca, Chicago Üniversitesi tarih bölümüne davet edildi  Burada on beş öğrenci yetiştirdikten sonra 1986 yılında ikinci kez emekli oldu   Halil İnalcık, çok çeşitli üniversitelerde sürdürdüğü meslek yaşantısına 1993 yılından itibaren Bilkent Üniversitesi�nde devam ediyor ve bu üniversitede lisansüstü bir tarih bölümü kurmaya çabalıyor  Dört uzmanla birlikte hazırladığı eseri �An Economic and Social History of Ottoman Empire� bugün dünya üniversitelerinde el kitabı haline gelmiştir  İnalcık bu eserle, Osmanlı Türk tarihinin medeni yüzünü dünyaya tanıtmakla övünüyor  Kaynak kimkimdir  gen  tr | 
|   | 
|  | 
|  |