|  | Nevruz Ve Türkler |  | 
|  08-21-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Nevruz Ve TürklerNevruzun Nevruz, İranlılar, Türkler, Kürtler, Azeriler, Afganlar, Arnavutlar, Gürcüler, Türkmenler, Tacikistanlılar, Özbekler, Kırgızlar tarafından kutlanan geleneksel yeni yıl ya da başka bir değişle doğanın uyanışı ve bahar bayramıdır Türk Tarihindeki Yeri Ve ÖnemiNev ve rûz kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelen Nevrûz kelimesi, klasik ifadesiyle; yeni gün anlamına gelmektedir   Yılın ilk günü, yani; yılınbaşıdır, yeniliklerin  ve baharın müjdecisidir    Araştırmalar Türklerin bu bayramı kutlamaya başlamasını onların tarih sahnesine  çıkışlarına kadar götürmektedir  Yani, 400 yıl dört tarafı yüksek dağlarla çevrili bir vadide  yaşan Türklerin,  Ergenekon adını verdikleri bu vadiye sığamayacak kadar çoğaldıkları için, dış dünyaya açılmalarına kadar eskiye    Nevruz gününe rastalayan bu gün, Türkler için  daha o tarihlerden itibaren yeniliklerin, özgürlüğün müjdecisi olarak kabul edilmiştir   Öte yandan, insanlık tarihini incelediğimizde, takvimin ne denli önemli olduğunu görürüz  Bu önemi oldukça erken kavrayan Türkler, kendi takvimlerini yapmakta gecikmemişlerdir  Konar göçer toplum olmanın bir gereği olarak, bir anlamda toprakla haşır neşir olmanın sonucunda, kır ekonomisine endeksli l2 hayvanlı  takvimi ortaya koymuşlardır  Bu takvimde aylar, 12 ayrı hayvan adıyla anılmakta ve o hayvanların resmiyle sembolize edilmektedir   Yılın başlangıcı ise, bugünkü takvimimize göre; 21 Marta tekabül eden Nevruz günüdür   İşte o tarihlerden itibaren Nevruz; yılbaşı, yeni gün olarak kutlanmaya başlamıştır  Yakın tarihimizde bir süre unutulmuş görünse de, günümüze kadar da bayram olma özelliğini korumuştur  Doğudan Batıya pek çok toplumda benzer ifadeler çevresinde şenlikler, bayramlar kutlana geldiği söylenebilir ancak; Nevruz adı altında günümüze kadar süregelen bayram yalnıza Türklerde ve Farslarda vardır  Bununla beraber, tarihi kaynaklar bize, Türk tarihinde M  Ö  l400lere kadar giden bu kutlamaların Farslarda ancak Türk kelimesinin aslı "türümek" fiilinden gelmektedir  Bu fiilden türetilmiş, kişi ve insan anlamında "türük" ve nihayet hece düşmesiyle "Türk" kelimesi ortaya çıkmıştır  Nitekim Anadolu'da bir kısım göçebeler de yürümekten "yürük" adını almışlardır  Türk kelimesi, ayrıca, çeşitli kaynaklarda; "töre sahibi, olgun kimse, güçlü, terk edilmiş, usta demirci ve deniz kıyısında oturan adam" manalarında kullanılmaktadır   11  Yüzyıla kadar dayandırılabildiğini göstermektedir   Yukarıda kısaca değindiğimiz gibi, son yüzyılda Türk sahasında durum farklılaşmıştır  Bu güzel bayramımız, aralarında Türkiye Cumhuriyetinin de bulunduğu, birbirinden oldukça kopuk  yaşamak  zorunda kalan Türk devlet ve topluluklarında unutulmaya yüz tutmuştur  Ve bu durum, hem bütünüyle Türk dünyasında hem de Türkiye üzerinde oynanan oyunlara  zemin hazırlamıştır  Nevruz, alet edilmek istenmiştir  Güneydoğu illerimizi Türkiyeden ayırmaya yönelik planlara göre, Kürt vatandaşlarımızın farklı etnik yapıda olduklarını ortaya koymak adına, Nevruzun onlara özgü bir bayram olduğu ispat edilmeye çalışılmıştır  Halbuki, tarihi kaynaklar bize net bilgiler vermektedir ki Kürt büyüğü Demirci Kavya ait olduğu iddia edilen hikaye Türk tarihinin, mitolojisinin bir bölümü, Ergenekon Efsanesinin  de sadece bir varyantıdır  Ergenekon Destanı, Göktürklerin tarihinin özetidir  Ergenekon, Göktürklerin yüzyıllarca çift sürerek, av avlayarak, maden işleyerek yaşayaıp çoğaldıkları; etrafı aşılmaz dağlarla çevrili mukaddes yurdun adıdır  Türkler bu yurttan çıkıp, Avrasyaya yayıldıkları tarih süreci içinde bu günü de bayram olarak yaygınlaştırmışlardır  Hun Türkleri, Uygurlar nevruz kutlamalarını gösteren tablolar bırakmışlardır   Türk tarihine ışık tutan büyük eserlerinden Ebulgazi Bahadır Hanın Şecere-i Terakime" adlı eserinde, Nizamül Mülkün "Siyasetnâme", Kaşgarlı Mahmutun "Divân-ı Lügatit-Türk"ünde Nevruzun ne denli Türk bayramı olduğu görülmektedir  Osmanlı Devletide bu gelenek devam ettirilmiştir  Geleneği sürdürmek isteyen  Kayı boyuna mensup Karakeçili Aşiretinin  her yıl 21 Martta  Söğüt ilçesindeki 11  yüzyıl olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler Ertuğrul Gazinin türbesi etrafında toplanarak bayram yaptıkları da bilinmektedir  Bu yüzdendir ki, bu bayrama Yörük Bayramı da denilmektedir  Osmanlı Padişahları, halkıyla birlikte  21 Martta Nevruz  şenliklerine katılarak Nevruz kutladığı, tebrikleri kabul ettiği için Bu bayramın aynı zamanda "Nevruz-ı Sultanî "  adıyla da anıldığı kayıtlarda mevcuttur  Halka Nevrûziye dağıtılmıştır Sovyet Blokunun çökmesinden sonra, bağımsızlıklarını kazanan Türk cumhuriyetleri çok kısa süre sonra, "Nevruz"u millî bayram ilan etmişlerdir  İşte değişik Türk topluluklarının edebiyat ürünlerinden örnekler: Azerbaycan Türklerinde Nevruzun anlamı; Bayram yeli çardakları yıhanda Nevrûz gülü karçiçeği çıkanda Ağ bulutlar köynekleri sıhanda Bizi de bir yad eyleyen sağ olsun Dertlerimiz goy dikelsin dağ olsun Bayram idi, gece kuşu ohurdu Adaklı gız bey çorabın tohurdu Herkes şalın bir bacadan sohurdu Ay ne gözeldi Han nenem gile şal sallamak Bey şalına bayralığın bağlamak İşte bu şiirdeki gibi Azerbaycan Türkleri Nevrûz Günü hâlâ ev ev dolaşıp, şal sallayarak (görünmeyecek şekilde, kapıdan mendilini içeriye uzatarak hediyeler bağlanmasını sağlarlar   Özbekistan Türklerinde Nevrûz: Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu Osman Bey'in babası Ertuğrul Gazi hakkında bilinenler, kesin olmamakla birlikte, Oğuzların Kayı boyuna mensup olduğu bilinmektedir  Oğuz boyundan biri olan Kayılar'a mensup Ertuğrul Gazi'nin ataları, Anadolu'nun ilk fethi sırasında Sultan Tuğrul Bey ve Alparslan'ın emirlerinin maiyetinde, önce Ahlat bölgesine gelmişler, Anadolu'ya yapılan seferlere katılmışlardı  Özbekistanda Nevrûz törenleri 21 Mart günü başlayıp, bir hafta devam eder  Halk bu eğlencelere sayil, halk sayili, sayil eğlenceleri adını vermektedir  Çeşitli yarış oyunları düzenlenir, kültürel programlar hazırlanır  Meydanlarda özellikle millî oyunlar oynanır  Güreşçi gençler güreş tutup, kendilerini sınarlar  Şarkılar söylenir, danslar yapılır  Özbekistanın meşhur halk bahşileri tarihi destanları söylerler  Herkes mümkün olduğu kadar kendi hünerini göstermeye çalışır  Nevruzun bir başka değeri, bugünde gönüllerdeki nefret ve düşmanlıkların unutulmasıdır  Nevruzda insanlar imkanları ölçüsünde fakir ve muhtaçlara yardım ederler Bu amaçla kurulmuş resmi Nevrûz Vakfı vardır   Türkmenistanda Nevrûz: Nevrûz Özbekistan Cumhuriyeti Orta Asya’da yer alan bir Türk Devleti  Kuzeyve kuzeybatısında Kazakistan, doğu ve güneydoğusunda Kırgızistan ve Tacikistan, güneybatısında Türkmenistan, güneyinde ise Afganistan yer alır  Amuderya (Ceyhun) ile Siriderya (Seyhun) ırmakları arasında kalan toprakların büyük bölümünü içine alır  Türkmenler için taze bir gün, yeni bir gün anlamına gelmektedir  Bizim bilim adamlarımız eski zamanlarda Türkmenlerin nevrûzu nasıl kutladıklarını bilimsel açıdan değerlendirirler  Halkın edebiyatında, folklorunda nevrûzun nasıl olduğunu tarihi açıklığa kavuşturdular Tabiatın renk dünyasından muhteşem bir parça olduğunu ispat ettiler  Görnüklü (görkemli) Türkmen şairi Mahdum Kulunun şiirleriyle halk arasındaki deyimlerle kanıtladılar Uygur Türklerinde Nevrûz: Uygur Türklerinde nevruzun anlamı geçmiş yıla veda etmek, yeni yılı kutlamak, baharın bolluk bereket getirmesini dilemektir  Diğer topluluklardaki pek çok gelenek burada da yaşanır   Nevrûz Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleşmiş, ananevi ve temeli beşbin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır  Türkiyede de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiştir   Sonuç olarak; Türk mitolojisinde önemli bir yeri olan bu olay en eski Türkmenler, Oğuz Türklerinden, Orta Asya'da Hazar Denizi'nin güney batısında çoğunlukla Türkmenistan'da ve İran'ın kuzey bölgelerinde yaşayan bir kavimdir  Çin kaynaklarında mevcut olup, Batılı kaynaklarda da teyyit edilmektedir  Bunun içindir ki bu bayrama aynı güne denk geldiği için "Ergenekon Bayramı" da denmiştir  Milletlerin hayatında önemli yeri olan destanların, menkıbelerin gücü ve yardımıyla nesilden nesile, topluluktan topluluğa  aktarıla gelen  bu olay, büyük Türk milletinin birlik beraberlik ruhunun gelişmesinde de önemli katkı sağlamıştır  Çin Halk Cumhuriyeti, yüzölçümü itibariyle dünyanın üçüncü, nüfus itibariyle en büyük ülke  Güney Doğu Asya'da yer alır  Yüzölçüm 'dir  Başkenti Pekin olan ülkenin resmi dili Çince, para birimi Yuan'dır  Doğusunda Güney Kore, kuzeydoğusunda ve kuzeybatısında Rusya, kuzeyde Moğolistan, güneybatıda Afganistan ve Pakistan, güneyde Hindistan, Nepal, Butan, Birmanya Laos ve Kuzey Vietnam, doğusunda ise Büyük Okyanus ile çevrilidir  | 
|   | 
|  | 
|  |