Prof. Dr. Sinsi
|
Yakın Dönem Tarihinin Tanımı Nedir?
Bu kısımda, yakın dönem tarihinin hangi zaman kesiti ile ilgilendiğini ve bu dönemi diğer dönemlerden ve çalışma sahalarından, özellikle de hakiki tarih ve siyaset bilimlerinden, ayıran özelliklerin neler olduğunu tartışılarak, yakın dönem tarihinin kullanılabilir bir tanımı geliştirilmeye çalışacaktır yakın zamanın, şimdiki ve geçmiş zamandan farklı olarak, ne zaman başladığını ve ne zaman bittiğini kesin olarak belirleyebilir miyiz? Bu biraz tartışmalı görünüyor Yaşlı insanların hatıraları 1930´lu yıllara kadar uzanabilir, fakat üniversitede okuyan bir öğrenci için, II dünya savaşı, kitaplardan öğrendiği tarihtir Bazı tarihçiler 19 yüzyılın bile tarih adını alamayacak kadar bizden uzak olmadığını söylerken, çağdaş dünya ile ilgilenenler, her çalışmanın yaşadığımız güne kadar uzanması gerektiği görüşündedirler Bu fikir ayrılıkları, tanımlarda kullanılan farklı kriterlerden doğmaktadır Örneğin G Barraclough, yakın dönemi, yeni problemler açısından görür ve günümüz dünyasındaki problemlerin ilk kez ortaya çıktığı zamanda,1890´larda, başlatır [] Buna karşın, konuya uygarlıklar açısından yaklaşan F Braudel´in yakın değil, şimdiki zamanı çok geniştir Ona göre: "Şimdiki zamanı, kendi hayatımızın ölçeğinde, şu çok ince, önemsiz gündelik zaman dilimleri halinde yargılamayalım uygarlıklar ve hatta tüm ortaklaşa inşalar ölçeğinde, onları anlamak ve kavramak için başka ölçüler kullanmak gerekir Bugünün uygarlığının şimdiki zamanı, şafağı 18 yüzyılda ortaya çıkan ve gecesi henüz yakın olmayan şu muazzam zaman kitlesidir dünya 1750´lere doğru çok sayıda uygarlığı ile birlikte bir dizi alt üst oluşun, zincirleme felaketlerin zincirleme felaketlerin (bunlara sadece Batı uygarlığı maruz kalmamıştır) içine girmiştir Bugün hala bu sürecin içindeyiz"[] Braudel in sosyal tarih anlayışının en belirgin özelliklerinden birinin, olayları uzun dönemde incelemek olduğu düşünülürse, iki yüz elli yılı kapsayan şimdiki zaman tanımını yadırgamamak gerekir Bu tanım aslında, hemen yukarıda verdiğimiz Barraclough´un tanımıyla örtüşmektedir Bir başka, daha alışılmış tanım ise yakın dönemi tarihçinin yaşadığı dönem olarak belirler Bu noktada tarihçiler için çok önemli olan, fakat o ölçüde üzerinde çok az veya hiç durmadıkları zaman konusuna değinmek gerekiyor insanların zaman kavramını ikiye ayırabiliriz; birincisi fiziksel veya ölçülebilen zaman, ikincisi hissedilen zaman Dakika, saat, yıl, yüzyıl gibi ölçülerle belirlenen birinci türden zamanın karşısında, ikinci tür zaman, beklerken insana uzun gelen, meşgul iken geçtiği fark edilmeyen zamandır tarihçiler çalışmalarında birinci türden zamanı tercih eder ve bunu silsile ve süreç/ dönem olarak kullanırlar ] Yukarıda Barraclough ve Braudel´in yaptığı şimdiki zaman tanımları, zamanın süreç kabul edilerek yapıldığı tanımlardır Şimdiki zamanı problemler ve uygarlıklar açısından tanımlayan bu tarihçiler, şimdiki zamanın başlangıcı olarak önerdikleri tarihlerle aslında, bugün içinde bulunduğumuz sürecin/ dönemin başlangıcını belirlemiştir Dolayısıyla, bu şimdiki zamanın başlangıcını Braudel in 18 yüzyıla ve Barraclough´un 1890´lara uzatmasına şaşmamak gerek yakın dönem tarihinin ilgili olduğu zaman kesitini tayin etmeye çalışırken bizim ilgilendiğimiz-çoğu tarihçilerin ilgilendiği de budur- zaman silsile olarak kullanılan zamandır zaman Düz bir çizgi halinde ilerler ve tarihçi bu çizgi üzerinde olayları ilgili yıla ve zamana koyar tarihteki olayların, veya her hangi bir olayın, zaman ve mekandan bağımsız olarak gerçekleşmesi mümkün değildir Bir olay mutlaka belli bir zaman içerisinde meydana gelir ve diğer olaylarla birlikte düşünüldüğü zaman öncelik sonralık/ardışıklık söz konusudur Düz bir hat boyunca ilerleyen zaman çizgisini düşünürsek, bu çizgi üzerinde, devam etmekte olan, hemen önce, biraz daha önce ve çok önce olmuş bitmiş olayların bu sıraya göre ard arda geldiğini ve her birinin tek ve benzersiz olduğunu görürüz Olayların bu şekilde dizilişi, bir yandan olaylar arasındaki sebep netice ilişkisini kurarken, diğer yandan da, bunları ayrı ayrı olaylar olarak sunar O halde, olaylar ayrı ise bunların nitelikleri de aynı olmalıdır
|