Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
amasya, tarihçe, şehir

Amasya (Şehir) Tarihçe

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Amasya (Şehir) Tarihçe




Tarihçe
Bulunduğu vadi konumundan dolayı Amasya koruması kolay bir kale gibidir, bu nedenle de uzun ve önemli bir tarihsel geçmişe sahiptir
Antik Çağ
Arkeolojik araştırmalar göstermektedir ki Amasya ilk olarak MÖ 5500 de Hititler ve devamında Frigler, Kimmerler, Lidyalılar ve Persler tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmıştır
Eski Yunan ve Helenistik Dönem
MÖ 183 de şehir Helenliler tarafından yerleşim alanı kullanılmış ve sonrasında MÖ 333 den MÖ 26 a kadar 200 yıl Pontus krallarının başkenti olmuştur Günümüzde şehir merkezinin nehir kenarına bakan tepe sırtlarında önde gelen Postuslara ait mezar kalıntıları bulunmaktadır
Roma ve Bizans Dönemi
Amesia MÖ 70 de Romalı Lucullus tarafından fethedilmiş ve sonrasında Pompey tarafından Bitinya ve Pontus eyaletlerinin yönetim merkezi olarak özerk bir şehire dönüştürülmüştür Zamanla Amesia düşünürlerin, yazarların ve şairler şehri olmuştur Bunlardan biri de ünlü antik çağ tarihçilerinden Strabon'dur MS 2 yüzyılda Romalılar şehre 'metropolis' ve 'ilk şehir' gibi ünvanlar vermişlerdir Roma İmparatorluğu'nun imparator Diocletian tarafından bölünmesinden sonra şehir Doğu Roma İmparatorluğu ( Bizans İmparatorluğu)'nun bir parçası olmuştur
Danişmendliler ve Selçuklu Dönemi
Büyük Selçuklu ordusunun 1071 Malazgirt Savaşını kazanması üzerine Sultan Alp Arslan'ın mahiyetindeki üst düzey komutanlar Anadolu içlerine doğru akınlar başlatmıştır Bu akınlar sonucunda Anadolu'daki Bizans egemenliği sona ermiş ve kazanılan topraklarda, fetihleri yapan komutanlar Selçuklu Devleti'nin izniyle içişlerinde bağımsız beylikler kurmuşlardır
Amasya'nın Türkler tarafından ne zaman alındığı biraz karanlıksa da Danişmendname'ye ve ona dayanan kaynaklara göre bu beyliğin kurucusu Türkmen Beylerinden Danişmend Ahmet Gazi zamanında 14 Şubat 1075 den itibaren bu beyliğin eline geçtiği bilinmektedir
Bu dönemde Anadolu'ya gelmiş olan Haçlı Ordusu'na karşı Anadolu Selçuklu Sultanı Kılıç Arslan ile Danişmend Ahmet Gazi komutasındaki birliklerin Amasya-Merzifon arasında 5 Ağustos 1101 günü yapmış olduğu savaş sonucunda Haçlı Ordusu bozguna uğratılmıştır
Danişmendliler'in yaklaşık yüzyıl süren egemenlik dönemi Selçuklu Sultanı II Kılıç Arslan'ın 1175 yılında Amasya'yı ele geçirmesiyle sona ermiştir Böylelikle Amasya şehri ve civarı Selçuklu egemenliği altına girmiştir
II Kılıç Arslan uzun süren saltanatı sırasında Selçuklu Devleti'ni on bir oğlu arasında paylaştırmış (1185/1186) ve bu paylaşım sırasında Amasya Nizameddin Argunşah'ın hissesine düşmüştür Nizameddin Argunşah'ın kardeşi II Rükneddin Süleymanşah'ın (1196-1204) Selçuklu saltanatını ele geçirmesi üzerine bir çok yöre gibi Amasya'da bu sultana bağlı bir il haline gelmiştir
Anadolu Selçuklu Hükümdarı Alaeddin Keykubad, Moğolların bir tehdit unsuru haline gelmesi üzerine olası bir Moğol saldırısına karşılık komşusu Harezm beylerinin deneyimlerinden yararlanmak amacıyla bazı illeri onlara tımar (dirlik) olarak vermiştir Amasya bu dönemde timar olarak Bereket Han'a verilmiştir (1231)
Sultan Alaaddin Keykubad (1220-1237) sonrasında ülkenin iyi yönetilememesi Selçuklu Devletinde bazı toplumsal olayların meydana gelmesine neden olmuştur 1239 tarihinde meydana gelen ve merkezi Amasya olan Babaler Başkaldırısı bu dönemde görülen önemli toplumsal hareketlerin başında gelmektedir
Selçuklu Devleti'nin 1243 Kösedağ Savaşı'nda Moğollara yenilmesinden sonra Anadolu'nun neredeyse her yanı yağmalanmaya başlanmış ve Selçuklu Devleti yarım yüzyılı geçkin bir süre Moğollar tarafından yağmalanmış ve bundan Amasya'da etkilenmiştir
Anadolu'yu işgal etmiş olan Moğollar daha çok Amasya'nın da içinde bulunduğu Orta Anadolu Bölgesi'ne yerleşmişlerdir Bu yerleşenlere genellikle Tatar adı verilmektedir Bu dönemde Amasya'ya yerleşenler ise daha çok sol kol oymakları olarak da bilinen Ca'unğar oymaklarıdır
İlhanlı hükümdarı Ebu Said Bahadır Han'ın 1335 yılında ölümü sonrasında, İlhanlılar'ın Anadolu genel valisi bulunan Sultan Alaeddin Eretna bağımsızlığını ilan ederek Eretna Beyliği'ni kurmuş ve Amasya 1341 tarihinde Eratnalılar'ın egemenliği altına girmiştir
Amasya aynı yıl merkezi Niksar olan Taceddinoğulları Beyliği tarafından işgal edilmiş, bir süre bu işgale ses çıkarmayan sultan Eratna, Mısır Memluklu Sultanı Melik Nasır'ın himaye ve desteğini sağladıktan sonra işgalciler üzerine emirlerinden Tüli Bey'i göndermiş ve bunun üzerine Tüli Bey Amasyalıların da yardımıyla Amasya ve çevresini Taceddin Doğanşah'ın elinden alarak bu işgale son vermiştir
Bu dönemde; Zeyneddin Tüli Bey Amasya Emirliği yapmış, onun ölümünden sonra ise 1347 yılında Hacı Kutluşah Amasya Emirliği görevine getirilmiştir Sonrasında ise Hacı Kutluşah'ın büyük oğlu Şahabeddin Ahmet Şah 1352 ortalarında Amasya Emiri olmuş, 1356 yılında ise, Emir Kebir Şücaaddin Süleyman Bey Amasya Emirliği'ni zorla ele geçirmiş, ondan da tekrar Şahabeddin Ahmet Şah 1358 tarihinde Amasya Emirliği'ni geri almıştır
1359 yılında Amasya Emirliği görevine Hacı Kutluşah'ın diğer oğlu Hacı Şadgeldi Paşa getirilmiş ve 1361 yılında ise, eski Amasya Emiri Şücaaddin Süleyman Bey'in oğlu Alaaddin Ali Bey Amasya Emiri olur Fakat Kaynar Vakıası'ndan sonra 1362 tarihinde Hacı Şadgeldi Paşa ikinci kez Amasya Emiri olarak tarih sahnesinde görülür
Sultan Eratna'dan sonra devleti yöneten sultanların zayıf olmaları ayrıca zevk ve sefaya düşkünlükleri devlet otoritesinin sarsılmasına ve görev yapan idarecilerin bağımsızlık fikrine kapılmalarına yol açmıştır Bu yıllarda Amasya Emiri Hacı Şadgeldi Paşa da, kendi başına buyruk hareket etmeye başlamış ve daha sonra ise beyliğini ilan etmiştir
Şadgeldi Paşa döneminde Amasya'da kayda değer imar faaliyetleri görülür Bu dönemde; 1363 tarihinde Amasya Kalesi onarılır ve eski darphane yenilenir, ayrıca Amasya'da bir kağıt fabrikası yaptırılır Bu faaliyetlerle birlikte 1372 tarihinde cami, medrese ve imaretten oluşan bazı yapı birimlerinin de yaptırıldığı bilinmektedir
Eratna Devleti naibi Kadı Burhaneddin ile 1381 yılında yaptığı savaşta hayatını kaybeden Hacı Şadgeldi Paşa'dan sonra oğlu Fahrettin Ahmet Bey Amasya Emirliği görevini üstlenmiştir
Fahreddin Ahmed Bey de babası gibi Kadı Burhaneddin ile devamlı bir mücadele içerisinde olmuş, fakat bu mücadelelerden bir sonuca varamamış olması nedeniyle başka bir sancağa karşılık Amasya'yı, Osmanlılara vermeyi teklif etmiş, bunun üzerine 1393 yılında şehir Osmanlı idaresine girmiştir
Osmanlılar Dönemi
15 yüzyılın başında Timur'un Anadolu'yu işgal etmesi ve büyük yıkımlar yapmaya başladığı süreçte Amasya da Timur'un askerlerince yedi ay boyunca kuşatılmıştır
Yıldırım Bayezid'in Ankara Savaşı'nda (1402) Timur'a yenilerek esir düşmesi ve sonrasında şehzadeleri arasında meydana gelen taht kavgaları üzerine, Fetret Devri olarak bilinen bu dağılma sürecinde Osmanlı birliğini sağlamaya çalışan ve bunda da başarılı olan Çelebi Sultan Mehmet, bu mücadele yıllarında Amasya'yı kendisine merkez edinmiştir
1402 yılında Yakut Paşa'nın Amasya Emiri olduğu dönemde, Timur tarafından Kara Devletşah Amasya'ya emir olarak atanmış, fakat Kara Devletşah Amasya halkı ve ileri gelenlerince zalim bir insan olarak bilindiğinden onun emirliği tanınmamış ve şehre girmesine izin verilmemiştir Bunun üzerine Kara Devletşah Kağala/Hakala Köyü'nde konaklamış ve burada şehrin diğer kısımlarına hükmetmiştir
Çelebi Sultan Mehmet, Kara Devletşah'ın bu şekilde hareket etmesine karşılık onunla savaşarak bozguna uğratmış ve Kara Devletşah savaş meydanında öldürülmüştür
Osmanlılar Dönemi'nde Amasya, 15 yüzyılın ilk yarısından itibaren şehzadelerin görev yaptığı bir sancak ve aynı zamanda Eyalet-i Rum'un da merkezi konumundadır
Amasya, Yörgüç Paşa'nın Beylerbeyi olduğu dönemde (1422/1435); Sivas, Tokat, Çorum ve Samsun sancaklarından müteşekkil bir vilayet olup, bu dönemde Amasya'ya "Rumiyye Vilayeti" deniliyordu
Bu dönemde Amasya ve civarında Kızıl Koca Oğulları namıyla bilinen ve mevcut sistemin disiplini altına girmemiş olan bir Türkmen topluluğunun ortaya çıktığı ve bu topluluğun yörede eşkıyalık yaptığı, Yörgüç Paşa'nın ise bazı hileler ile bu grubu ve ele başlarını yakalatarak kılıçtan geçirdiği bilinmektedir
Osmanlılar Devri'nde Amasya'da görülen önemli olaylardan biri de tarihte Celal İsyanları olarak bilinen toplumsal olaylardır Özellikle 16 yüzyılda yaşanan bu olaylarda celal grupları daha çok içinde Amasya'nın da bulunduğu Yeşilırmak Havzası içerisinde hareket etmişlerdir Bu dönemde Amasya'da büyük kargaşalar yaşanmıştır
Bu isyanlar içerisinde özellikle Amasya Sancak Beyliği de yapmış olan Urfalı Kara Yazıcı Abdülhalm'in yaşattığı kargaşa önemlidir 1603 yılında yaşanan bu olaylarda Kara Yazıcı Abdülhalm'in taraftarları Amasya'yı yakmışlardır Bu talan hareketi öylesine şiddetli bir şekilde yaşanmıştır ki, bu sırada Amasya eşraf ve ayanı servetleriyle birlikte kral mezarları içerisine sığınmak zorunda kalmıştır
Amasya, Osmanlı İmparatorluğu tarihinde önemli olan bir antlaşmaya da tarihi mekan olmuştur 1555 yılı nisan ayı sonunda yapılmış olan ve tarihte Amasya Antlaşması olarak bilinen bu antlaşma İran-Safev Hanedanıyla yapılmış ilk ve önemli antlaşmalardan biridir Bu sırada Kanun Sultan Süleyman Amasya'da ikamet etmektedir
Osmanlı tarihine yön veren bir çok şehzadenin Amasya'da yetişerek görev yapmış olması nedeniyledir ki, Amasya Osmanlı tarihinde "şehzadeler şehri" olarak tanınmıştır Bu şehzadeler arasında; Çelebi Sultan Mehmet, II Murat, Fatih Sultan Mehmet ve II Bayezid gibi sonradan padişah olanlar da vardır Ayrıca, Amasya'da görev yapmış ve burada ölmüş bazı şehzadeler de bilinmektedir
Osmanlılar tarafından fethedildiği tarihten itibaren şehzadelerin tahtgahı olan Amasya, Şehzade Bayezid'in 1559 tarihinde İran'a firar etmesinden sonra şehzade (çelebi sultan) sancaklığından çıkarılmış ve bu tarihten sonra Amasya'da hiçbir şehzade görevde bulunmamıştır
Şehzadeler Şehri
Amasya, Osmanlı zamanında öylesine önemsenmiş ki, yükseliş döneminde tahta geçen bütün padişahlar burada "Sancak beyiliği" (Valilik) yapmışlardır IIMurat ve Yavuz Sultan Selim Amasya'da doğmuştur Şehzadelerin ilk eğitim aldıkları ve devletin başına geçtikleri vakit Amasya'da valilik görevinde bulunmalarından dolayı "Şehzadeler Şehri" diye anılmıştır IIBayezid Abidesi "Fatihin oğlu, Yavuzun pederi Bayezid'in gençliği burada geçti 332" Cümlelerin yer aldığı IIBayezid Anıtı, Saraydüzü mevkiine 1916 yılında dikilmiştir

Milli Mücadelede Amasya
19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'da başlayan Kurtuluş Savaşı'nın (Milli Mücadele)'nin ilk adımı, 12 Haziran 1919 tarihinde Mustafa Kemal'in Amasya'ya gelmesiyle devam etmiştir
Kurtuluş mücadelesinin planları hazırlanmış, Erzurum Kongresi ve Sivas kongresi 'nin toplanmasına burada karar verilmiş, 22 Haziran 1919 tarihinde yayınlanan "Amasya Genelgesi" ile "Milletin İstiklalini Yine Milletin Azim ve Kararı Kurtaracaktır" denilerek Milli Mücadele burada fiiliyata geçirilmiştir Bu itibarla, Amasya, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda da ilk önemli adımın atıldığı yer olmuştur

Kaynak : Wikipedia

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.