![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık Ansiklopedisilösemi kan kanseri 1 ![]() C: Lösemi halk arasinda kan kanseri diye bilinen hastaliktir ![]() ![]() ![]() 2 ![]() C: Çocuklarda en sik görülen kanser türü Lösemidir ![]() ![]() ![]() 3 ![]() C: Lösemi en sik 2 - 5 yaslari arasinda görülür ![]() ![]() 4 ![]() C: Herseyden önce tüm kanserler gibi Löseminin de genetik bir hastalik oldugunu, yani vücudumuzdaki kanser önleyici veya kanser yapici genlerdeki bazi bozukluklar sonucu ortaya çiktigini bilmek gerekir ![]() ![]() ![]() 5 ![]() C: Löseminin klinik belirtileri birçok hastalik ile karisir ![]() ![]() ![]() 6 ![]() C: Lösemi çocukluk çaginda görülen kanserler arasinda tedavi sansi en yüksek olanlardan biridir ![]() ![]() ![]() 7 ![]() C: Ülkemizde Löseminin her türlü tedavisi en modern sartlarda ve yurt disindan çok daha ucuza yapilabilmektedir ![]() ![]() 8 ![]() C: Lösemi ile yiyecekler ve yiyecekler içindeki koruyucu maddeler arasinda bugüne kadar herhangi bir iliski gösterilememistir ![]() 9 ![]() C: Hamilelik sirasinda sigara içmek veya uyusturucu kullanmak ile veya hamileligin ilk 3 ayinda röntgen çektirmek ile Lösemi olusumu arasinda ilgiye isaret eden bilgiler vardir ![]() ![]() 10 ![]() C:Hayir, Lösemi tam donanimli ve Çocuk Kan ve Kanser Hastaliklari bölümü bulunan bir hastanede tedavi edilmelidir ![]() ![]() Çocukluk Çagi Kanserleri (Ç ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak çocukluk çaginda görülen kanserlerin sikligi Tablo-1’de verilmistir 1 ![]() ![]() HASTALIK ADI ve GÖRÜLME SIKLIGI (%) Akut Lösemi /ALL,AML) 27 ![]() Santral sinir sistemi Tüm ![]() 20 ![]() Lenfomalar 11 ![]() Nöroblastoma 7 ![]() Böbrek tümörleri 6 ![]() Kemik tümörleri 4 ![]() Rhabdomyosarkoma 3 ![]() Retinoblastoma 2 ![]() Diger tümörler 16 ![]() KANSER NEDENLERI Çocukluk çagi kanserlerinin nedenleri halen bir çok bilim adami tarafindan arastirilan bir konudur ![]() ![]() 1-Ailesel geçis : Bir ailede kanser görüldügünde anne ve babayi endiselendiren en önemli soru , diger çocuklarinda da kanser görülüp görülmeyecegidir ? Bu soruya hemen evet veya hayir demek zordur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2-Ultraviyole Radyasyonu : Ultraviyolenin cilt kanserlerine yol açtigi bilinmektedir ![]() 3-Ionize radyasyon : Ionize radyasyonun lenfositlerde kromozomal anomalilere yol açarak kansere neden olabilecegi ileri sürülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() 4-Elektromagnetik dalgalar : !979 yilinda Werheimer ve Leeper tarafindan yapilan bir çalismanin sonucunda elektromagnatik dalgalarin ÇÇK’ne yol açabilecegi (Bilhassa lösemi) bildirilmistir ![]() 5-Kimyasal ajanlar : Aflatoksinler, Aromatik aminler,rsenik, Asbestos, Benzene, sigara, Nikel , Polisiklik hidrokarbonlar,trikloroetan ve Vinyl kloride Kansere yol açtigi bilinen kimyasal ajanlardir ![]() ![]() ![]() 6-Viral enfeksiyonlar : Ebstein Barr virusünün Burkitt lenfomasina yol açtigi bilinmektedir ![]() ![]() Sonuç olarak bazi kanser türlerinin haricinde hala kanserin kesin nedeni bilinmemektedir LÖSEMILER Günümüzde lösemilerin nedenleri bilinmemekle beraber, hastanin içinde bulundugu çevresel faktörler ve genetik yapisi arasindaki karsilikli etkilesim sonucunda ortaya çiktigi düsünülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Akut Lösemi; Akut lösemiler lenfoblastik ve myeloblastik olmak üzere iki gruba ayrilir ![]() ![]() ![]() Klinik : Hastalik solukluk, yorgunluk, kilo kaybi, ates, kemik agrisi, istahsizlik ve halsizlik gibi genel sikayetler ile basliyabilir ![]() ![]() ![]() ![]() Laboratuar: Bu sikayetler ile doktora basvuran hastanin yapilan kan sayimi ve yaymalarindan hastaliktan süphe edilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tani : Kesin tani kemik iligi muayenesi ile konur ![]() Tedavi: Kemoterapi, Radyoterapi ve kemik iligi transplantasyonudur ![]() Tedavi malin hücrelerin ortadan kaldirilmasini hedefler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lösemik hücrelerinin sayisi azaltildiktan sonra hastaligin tekrarlamamasi için ve tahlillerde görülemiyen kalinti lösemik hücreleri temizlemek için idame tedavisi düzenlenir ![]() ![]() ![]() Hastaligin baslangicinda veya idame tedavisi sirasinda Santral Sinir Sistemi tutulumu tespit edilebilir ![]() ![]() Hastalik bazen idame tedavisi sirasinda tekrar ortaya çikabilir ![]() ![]() Prognoz : Hastanelerde kullanilan çesitli yogun kombine kemoterapi protokolleri ile 5 yillik yasam orani çocugunuzun girecegi risk grubuna göre %60 ile % 90 arasinda degismektedir ![]() TEDAVISI: Lösemi, son derece uzun, zor ve pahali bir tedavi gerektirmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() LÖSEMILI ÇOCUKLAR VE AILELERININ PROBLEMLERI: - Okuldan uzak kalmak - Arkadaslari tarafindan dislanmak - Toplumun bu çocuklarin iyilesme sansinin olmadigini düsünmesi - Maske yüzünden hastaligin bulasici oldugunun düsünülmesi - Çocuklarin sosyal etkinliklere katilamamalari (Sinema, tiyatro, ![]() ![]() ![]() - Çocuklarin sevdikleri yiyeceklerden uzak durma zorunlulugu - Kan bulamamak - Parasizlik - Hastanede çocuklarina refakat etmek isteyen ailelerin is yerlerinden çok sik izin almalari sonucu islerine son verilmesi LÖSEMİYLE İLGİLİ SORU VE CEVAPLAR Kırmızı kan hücresi (Eritrosit=Alyuvar) Kana kırmızı rengini verir, görevi vücudun iptiyacı olan oksijeni taşımaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Trombosit Kanın pıhtılaşmasını sağlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyaz kan hücresi (Lökosit = Akyuvarlar = WBC) Enfeksiyonlar mücadelede görevlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Akyuvarlar nötrofil, lenfosit, eozinofil, bazofil ve monositlerden oluşur ![]() Nötrofil Primer olarak bakterileri öldürür ![]() Lenfosit İmmun cevaptan sorumludur ![]() ![]() Eozinofil Allerjik ve iltihabı reaksiyonlarda rol alır ![]() Monosit (makrofaj) İmmun cevaptan özellikle virüs, mantar, tüberküloz gibi etkenlere karşı sorumludur ![]() Akyuvarların (WBC) kandaki normal değerleri WBC: 5 ![]() ![]() Nötrofil: (WBC'nin) %50-60'ı Lenfosit: (WBC'nin) %25-35'i Eozinofil: (WBC'nin) %1-3'ü Bazofil: (WBC'nin) %0-1 Kemik iliğinde kök hücresinin farklılaşması, çoğalması ve olgunlaşması sonucu yapılan tüm hücreler kanımıza salınır ![]() ![]() Lösemi nedir? Kan kanseri olarak da adlandırılan lösemi, kan hücrelerinin yapıldığı ve kemiklerin ortasını dolduran doku olan kemik iliğinin hastalığıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Blast Nedir? Blast hep genç, ilkel kalan ve vazifesini göremeyen beyaz kan hücresine denir ![]() Löseminin cinsine göre adlandırılırlar: Lenfoblast, miyeloblast, monoblast gibi ![]() İnsan yaşamında olduğu gibi kemik iliğinde de hücreler yapılır (doğar), büyür, olgunlaşır, çoğalır, kana verilir, vazifelerini görür ve ölürler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lösemi belirtileri nelerdir? Kemik iliğinde "lösemi blastları" ortaya çıkıp sürekli artmaya başladığında, bu artış giderek bir istilaya dönüşür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kansızlık: Kırmızı kan hücreleri yapılamadığından hasta soluk, halsiz, iştahsızdır ![]() ![]() ![]() Kanama: Burun kanaması, dışkı-idrarda kanama, deride morluklar, kırmızı mor noktalar, çürükler gibi belirtiler olabilir ![]() ![]() Ateş ve infeksiyon: Olgun beyaz kan hücreleri olmadığı için vücut müdafaasız kalır ve tüm mikroplar vücudu işgal edebilir ![]() Diğer organ tutulum bulguları: Hastalarda blastlar kemik iliğinden kana dökülürler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lenf bezlerinde büyüme: Lösemi hücreleri lenfatik sistemi tutar ve bu bezlerde büyüme, sertlik olur, gözle görülür ve muayenede ele gelir ![]() ![]() Karın şişliği: Lösemik hücrelerin karaciğer, dalağı istila etmesi ile bu organlarda büyüme olur ![]() ![]() Lösemi tipleri ve sıklığı: Çocukta lösemi aslında çok nadirdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eğer hastalık birden başlar, gürültülü, hızlı bir seyir gösterirse ve hızla ilerliyorsa buna "Akut" lösemi denir ![]() ![]() ![]() ![]() Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL) Çocuklarda en sık görülen tiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Akut Miyeloid Lösemi (AML) Çocukluk çağı lösemilerinin %20'sini oluşturur ![]() ![]() ![]() ![]() Kronik Miyeloid Lösemi (KML) Bu tip de çocukların değil, erişkinlerin hastalığıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Lösemi neden gelişir? Löseminin kesin nedeni bilinmektedir ![]() ![]() Yüksek doz radyasyon Japonya'da atom bombası atıldıktan sonra lösemi insidansında belirgin bir artış oluşmuştur (normalden 20-25 kez daha fazla) ![]() ![]() Hodgkin hastalığı nedeniyle ışın ve kemoterapi almış hastalarda 2-12 yıl içinde lösemi gelişme riski %5-10 oranında artar ![]() Fanconi Anemisi, Nörofibromatoz, Ataksi-Telenjiektazi'si olanlarda artmış risk vardır ![]() Kronik Miyeloid Lösemili hastaların %90'ında kromozom anomalisi (filadelfia kromozomu) bulunur ![]() ![]() Kimyasal ajanlar ve ilaçları Bir çok kimyasal ajan ile lösemi gelişimi arasında ilişki bulunmuştur ![]() ![]() Virüsler Retroviruslar (RNA tümör viruslar), EBV, HLTV-1 lösemi oluşturabilir ![]() Tanı (Teşhis) Yukarıda sıralanan (kansızlık, ateş, kanama vb ![]() ![]() ![]() İlk yapılacak işlem "kan sayımıdır" ![]() ![]() Ayrıca bir damla kan lam denen camlara yayılıp boyanarak mikroskopla incelenir ![]() ![]() Kemik iliği aspirasyonu Kemik iliğini alma işlemi kısa ve zararsız bir olaydır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca blast hücrelerinin nereleri işgal ettiğini araştırmak içinde bazı testler yapılır ![]() ![]() Lomber Ponksiyon Beyin-omurilik sıvısının incelenmesi beyin dokosunun lösemi hücreleri ile tutulumunu gösterir ![]() ![]() ![]() ![]() Normalde hiç bir hücre yoktur ![]() ![]() Yumurtalıklar (testis) doktor tarafından muayene edilmelidir ![]() Şişme, renk değiştirme blastların işgaline işaret olabilir ![]() Kateter Uygulaması Çocuklara acı veren iğne batırılarak parmak ucundan veya damardan kan alma işlemi yerine veya ilaçların, kan ve kan ürünlerinin deri-deri altı dokulara kaçmadan damar yoluyla verilebilmesi için derin damarlara kateter uygulaması (Hickman, Groschong) yararlıdır ![]() ![]() ![]() Hastaneye yatış ve tedavi Bu önemli, ciddi, ancak iyileşmesi mümkün hastalıkla ilk mücadele, hastanede yapılmalıdır ![]() Bu dönemin bazı özellikleri ve safhaları vardır ![]() 1- Lösemi tanısının aileye söylenmesi: Mutlaka en zor dönemlerden biridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Çocuğun hastaneye yatışı: Hastaneye kabülü ile çocuk yepyeni bir dünyaya adımını atar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün çocuklar hastalıklarını da bilmek isterler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Uzun yatak istirahatlerinin sonucunda ortaya çıkacak kas erimesini önleyebilmek için egzersizler, bisiklet kullanımı, fizyoterapistler eşliğinde uygulanmaktadır ![]() Lösemi tedavisi: Hastalığın tedavisi mümkündür ![]() ![]() Tedavide çeşitli yöntemler kullanılır ![]() a) Kemoterapi (ilaç tedavisi) b) Radyoterapi (ışın tedavisi) c) Destekleme tedavisi d) Kemik iliği nakli Doktorunuz çocuğunuza uygulayacağı tedaviyi bir çok özelliği göz önüne alarak seçecektir: tedaviyi kaldırabilmesi, hastalığının tipine göre en uygun tedavi seçimi v ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() A) Kemoterapi (ilaç tedavisi) Lösemi tedavisinde ilaçla tedavi çok önem taşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Başarı sağlanırsa hedeflenen; kemik iliğinin uykuya sokulması "REMİSYON" ve blastlar yok edilerek yerini işe yarar iyi hücrelerin (kırmızı kan hücresi, beyaz kan hücresi, trombosit) almasıdır ![]() ![]() İndiksiyon dönemini tamamlayan çocuklara sağlanan uyku dönemini daha da sağlamlaştırmak için bir "SAĞLAMLAŞTIRMA" (konsolidasyon) tedavisi uygulanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lösemide sık kullanılan ilaçlar, kullanım şekli: Prednizolon / damar içi, kas içi ve ağız yolu Vincristine / damar içi L-Asparaginase / deri altı, kas içi (damar içi) Cyclophosphamide / damar içi Daunorubicine / damar içi 6-Mercaptopurine / ağız yolu Methotrexate / damar içi, ağız yolu, intratekal Aclarubicin / damar içi Cytosine Arabinoside / damar içi, deri altı Etoposide / damar içi Thioguanine / ağız yolu Mitoxantrone / damar içi Amsacrine / damar içi Lösemide kullanılan ilaçların yan etkileri: Lösemi tedavisi şarttır, ancak ilaçlar iki tarafı keskin kılıç gibidir ![]() ![]() ![]() Erken dönemde görülen yan etkiler: Bulantı ve kusma: Genellikle sitostatik ilacın verilmesinden 4 saat sonra gelişir ve 2 gün kadar sürer ![]() ![]() ![]() Serotonin hormonunun sinir sistemi uyarısı ile beyindeki bulantı kusma merkezi uyarılır ve sonuç olarak bulantı-kusma gelişir ![]() Bulantı-kusma olduğunda ilaçlara ilâve olarak bazı önlemler yararlı olabilir ![]() ![]() ![]() Ağır kokulardan uzak durulmalı, temiz hava alınmalı, müzik, televizyon, oyunlar ile dikkat başka alanlara çekilmeli ve uyumaya çalışılmalıdır ![]() Saç dökülmesi: Kimi hastaların saçları tamamen dökülebildiği gibi bazılarının ki daha az etkilenir ![]() ![]() ![]() Saçlar neden dökülür? Aslında saçın kendisi canlı değildir; saçlı deride bulunan saç hücreleri bu saçları üretir ![]() ![]() ![]() Tedavi sırasında hastanın saçları kesilirse, dökülen saçlar etrafa saçılmaz ve rahatsızlık vermez ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İnfeksiyonlara artmış eğilim: İlaçların başlıca yan etkisi enfeksiyonlara sık ve ağır olarak yakalanmadır ![]() Tedavi sırasında gerek savunma sisteminin diğer hücreleri, gerekse akyuvarlar sayıca azalacağı ve fonksiyonları da bozulacağı için vücut direnci bozulur ve solunum yolu, idrar yolu, barsak, mukoza infeksiyonları da artar ![]() ![]() Kendimizi İnfeksiyonlardan nasıl koruyalım? - Besinlerimizi ihmal etmeyelim, düzenli beslenelim ![]() - Kendimizi aşırı yormayalım ![]() - İnfeksiyonu olan kişilerden uzak duralım ![]() ![]() - Canlı aşı uygulanmış (felç aşısı) kişilere yaklaşmayalım ![]() - Durgun su kullanmayalım ![]() - Temizliğe (banyo, diş, ağız, tuvalet v ![]() ![]() ![]() - Besinleri hep taze, her öğünde pişmiş olarak tüketelim ![]() ![]() ![]() - Çiçek ve süs bitkileriyle yakın temas etmeyelim ![]() - Sık sık ellerimizi yıkayalım ![]() - Banyo küvetinde yıkanmak yerine duşu tercih edelim ![]() - Tuvalet yaptıktan sonra o bölgemizi sabunlayalım ![]() Hangi durumlarda acilen doktora, hastaneye başvuralım? - Ateş 38 C° dereceyi geçerse - Öksürük, boğaz ağrısı olursa - Aşırı terleme veya üşüme hissi duyulursa - Sık idrar ve ağrılı idrar yapma - Deride sivilce gibi kızarıklık, ısı artışı gelişen durumlar - Yanıklar - İshal gelişirse Halsizlik, Yorgunluk Kemoterapinin geçici yan etkilerindendir ![]() ![]() ![]() Yine yetersiz beslenme, azalmış uyku, ağrı, korku, sinirlenme ve psikolojik olarak etkilenme sonucu da gelişebilir ![]() İştahsızlık Tedaviye bağlı tat alma hissinde azalma, çiğneme ve yutma güçlüğüne bağlı gelişir ![]() ![]() ![]() Kahvaltı ihmal edilmemeli, besinler özenle iştah açıcı şekillerde sunulmalıdır ![]() ![]() İlaç Sızıntısı Bazı ilaçlar damara verilirken dışarı sızarlarsa yakarlar ve kötü yaralar açarlar ![]() ![]() Sarılık/Böbrek Sorunları Nadirdir ![]() ![]() Havale Nadiren hastalarda özellikle bel iğnesi ve radyoterapi esnasında görülür ![]() ![]() ![]() Kalp ile ilgili sorunlar Bazı ilaçlar kalbi de etkileyebilir ve kalp kasını bozabilir ![]() ![]() Mide ağrısı - Yanma/Kusma Özellikle prednol gibi kortikosteroid alanlarda olur ![]() ![]() Kan şekeri artışı Bazı ilaçların yan etkisidir ![]() ![]() Ağızda yaralar Uygun ağız bakımı ve ilaçlarla düzeltilir ![]() Geç dönemde görülen yan etkileri: Büyüme-gelişme geriliği Alınan yoğun tedaviler, özellikle kemik iliği nakli sonrası görülebilir ![]() ![]() ![]() ![]() Kısırlık Normal şartlarda çok nadirdir ![]() ![]() Graftın alıcıyı reddi Kemik iliği nakli sonrası deri, karaciğer sorunları ve ishale giden bir tablodur ![]() ![]() Katarakt Kemik iliği nakli sonrası görülebilir ![]() ![]() B) Radyoterapi (ışın tedavisi): Işın tedavisi 2-3 hafta sürer ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak bazen her şey bu kadar düzenli gitmez ve uyuyan lösemi blastları bazen kemik iliğinde, bazen beyinde, bazen yumurtalıkta yeniden uyanır ![]() ![]() ![]() C) Destekleme tedavisi: Büyük bir harbe benzetebileceğimiz ve hem hasta, hem aile, hem de doktor için büyük bir mücadele dönemi olan hücum ve sağlamlaştırma dönemlerinde sorun yalnız lösemi değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lökositlerin ayrılması ve uygulanması denenmişse de çok fazla sorun doğurduğu görülmüştür ![]() ![]() ![]() - Odaya giren her kimse mutlaka elini en azından sabunla, daha iyisi uygun mikrop kırıcı (antiseptik) sıvılarla yıkamalıdır ![]() - Ayakkabı ve giysilerle dış ortamın mikropları içeri taşınabilir ![]() ![]() - Hastaların kendi derileri, ağız-mide-barsak sistemleri de mikrop kaynağı olabilir ![]() ![]() ![]() Eğer infeksiyon ortaya çıkarsa uygun antibiyotikler ve gerekirse mantar ilaçları ile tedavi yapılmalıdır ![]() D) Kemik iliği nakli: Son yılların en büyük keşfi basit olarak sağlam bir kişiden alınan kemik iliğinin iyice tedavi edilmiş (kemoterapi, radyoterapi görmüş) hastaya verilerek onun hasta kemik iliğinin yerini almasını sağlamaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kemik iliği nakli için öncelikle, bir verici bulunmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tedavilerini tamamlayan hasta artık yaşıtları arasına karışır ![]() ![]() ![]() 3- Ailenin diğer fertleri ve kardeşleri: Özellikle evde kalan çocuklar çok önemli bir sorun oluşturabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onlara löseminin ciddi ve özel ihtimam gerektiren bir hastalık olduğunu anlatmak, duygu ve düşüncelerini paylaşmak, sırdaş olarak almak çok yararlı olabilir ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Diğer aile sorunları: Anne/babanın sorunları yalnızca çocuklarının hastalığının tedavisi olmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lösemi tedavisi sırasında sık kullanılan terimler: Akut: Hızlı ve kısa süreli ![]() Anemi-(Kansızlık): Kırmızı kan hücrelerinin sayıca yetersizliği Bakteri: Hücrelerin olgun aşamaya gelmeden önceki genç, olgunlaşmamış ana şekli ![]() Beyin tutulumu: Lösemide, beyin/omurilikte blast hücreleri saklanabilir ve hastalığın alevlenmesine neden olabilir ![]() ![]() Dalak: Lenf bezleri gibi bakteri ve kanser hücrelerini süzgeç gibi toplayan bir karın organıdır ![]() ![]() Deri altı (SC=Subkutan): Bazı kemoterapi ilaçları özellikle kolda deri altına injekte edilir ![]() Destekleyici Tedavi (Supportif): Lösemi tedavisinin en önemli koludur ![]() ![]() Devam tedavisi (İdame): Gerekli hücum ve sağlamlaştırma tedavilerini takiben 2-3 yıl süre ile sağlanan kemik iliği uyumasının (remisyon) şifaya dönüşmesi için yapılan tedavidir ![]() Doku Grubu: Anne ve babadan yarı yarıya alınan ve insanın dokusal özelliklerini belirten işaretler (Kan grubu ile aynı değildir, HLA olarak da anılır) ![]() Eritrosit: Kırmızı kan hücresi ![]() ![]() Galoş: Ayakkabı üzerine giyilen naylon/lastik kılıf ![]() Graftın Alıcıyı Reddi (Graft Versus Host Hastalığı-GVHD): Kemik iliği nakli sonrası görülen ve deri, karaciğer bulguları ve ishale giden bir yan etkidir ![]() Hematokrit: Kanın taşıdığı eritrosit oranını belirleyen bir ölçüdür ![]() ![]() Hematoloji: Kan ve kan yapan organlarla uğraşan bilim dalı ![]() Hematolog: Eritrositlerin oksijen taşımasıyla görevli bölümü ![]() Hickman kateteri: Ameliyatla damara konan ve kan alma tedavi işlerinde kullanılan özel hortum ![]() Hücum tedavisi (İndüksiyon): Lösemide kemik iliğini işgal eden ve blastların yok edilmesi ve kemik iliğinin uykuya sokulması (remisyon) için yapılan tedavi bölümü ![]() İmmun Sistem: Vücudun hastalıklara karşı direnmesini sağlayan lökosit ve benzeri bazı hücrelerden oluşan sistemdir ![]() İnfeksiyon: Vücutta hastalık yapıcı mikroorganizmaların çoğalması ve vücudu işgali ![]() İntramüsküler (İM): İlacın kas dokusu içine yapılması ![]() İntratekal (İT): İlacın direkt olarak belden özel iğnelerle bel suyuna verilmesi ![]() İntravenöz (İV): İlacın damara direkt verilmesi ![]() Kan grubu: Kan hücreleri insandan insana değişen ve özel yöntemlerle gösterilebilen işaretleyiciler taşır ![]() ![]() ![]() Kanser: Kontrolsuz ve normal dışı hücre artışı ile giden yaklaşık 100 hastalığın ortak adıdır ![]() ![]() Karaciğer: Hayatın devamı için gerekli birçok karmaşık işi yapan (sindirim, kan proteinleri yapımı, artıkların yok edilmesi) bir karın içi organıdır ![]() Kemoterapi: Kansere karşı ilaçlarla tedavi ![]() Kronik: Belirti ve bulguları uzun süren, yavaş ortaya çıkan, süregen ![]() Kültür: Ateş/infeksiyon anında neden olan mikroorganizmanın (bakteri) tespiti için alınan kan, boğaz, idrar, dışkı örneklerinde yapılan ve etkili antibiotikleri de (infeksiyonlara karşı kullanılan ilaçlar) gösteren testler ![]() Lenf Bezi: Tüm vücuda yayılmış, özel sistemi bulunan ve bakteri, kanser hücreleri için süzgeç görevi yapan organlar ![]() ![]() Lökosit: Beyaz kan hücreleri ![]() Lomber Ponksiyon: Bel suyunun incelenmesi veya ilaç verilmesi amacıyla yapılan, belden özel iğnelerle girilerek uygulanan tanı / tedavi yöntemi ![]() Lösemi: Kemik iliğinde olgunlaşmamış, genç blast hücrelerinin kontrolsuz çoğalması ile giden ve kan kanseri adını da alan bir hastalık ![]() Mantar: Tüm vücutta infeksiyon yapabilecek bir çeşit hastalık erkeni ![]() Nötrofil: Beyaz kan hücrelerinin, bakteri, mantar, viruslara karşı vücut medafaasında önemli bir rol oynayan tipi ![]() ![]() Onkoloji: Kanserin fiziksel, kimyasal, biyolojik tüm özellikleri ile uğraşan bilim dalı ![]() Onkolog: Onkoloji ile uğraşan bilim adamı ![]() Oral: İlacın ağız yolu ile verilmesi ![]() Patoloji/Patolog: Hastalıkların dokuda yaptığı değişiklikleri inceleyen, yorumlayan ve tanı koyan bilim dalı, bilim adamı ![]() Pateşi/Ekimoz: Özellikle trombositin düşük olduğu hastalarda deri içine küçük / büyük kanamalar ![]() Prognoz: Hastalığın sonucu / geleceği hakkında tahmini yaklaşım ![]() Radyoterapi: Özel aletlerden çıkan ışınları kullanarak yapılan tedavi ![]() Rejeksiyon: Hastanın dışarıdan verilen dokuyu (Ör ![]() ![]() Relaps: Hastalığın uykuya daldıktan sonra yeniden uyanma ve bulgu vermesi ![]() Remisyon: Uygun tedavilerden sonra lösemik hücrelerden temizlenmiş kemik iliğinin uykuya dalması, normal çalışması ![]() Sağlamlaştırma Tedavisi (Konsolidasyon): Uygun hücum tedavisiyle remisyon sağlandıktan sonra yoğun bir tedavi ile yapılanların garantiye alınması ![]() Şifa: Hastalığın kesin olarak iyileşip bir daha geri gelmemesi ![]() Testis (Yumurtalık) tutulumu: Erkek çocuklarda testislere saklanan lösemi hücrelerinin çoğalması ile şişme, hassasiyet ile giden ve hastalığın tekrarına neden olan durum ![]() Trombosit: Kanın pıhtılaşmayı sağlayan, zedeli damarı tıkayarak kanamayı durduran hücresi ![]() Virüs: Çok küçük, ancak özel alet ve yöntemlerle saptanan kızamık / suçiçeği gibi hastalıkları yapan etken ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiBÜYÜME VE GELİŞME TANIM: Büyüme, hücre sayısı ve büyüklüğünün artışıyla vücut hacmi ve kitlesinin artışıdır ![]() ![]() Çocukluk çağı, erkek ve dişi üreme hücrelerinin birleşmesi ile başlar ve ergenliğin tamamlanmasına kadar devam eder ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çocuklar sürekli büyüyen ve gelişen organizmalar olmaları sebebiyle, sağlık durumlarını bozan her türlü etken, büyüme ve gelişme süreçlerini yavaşlatabilir, hatta durdurabilir ![]() ![]() Normal büyümenin tarifi oldukça güçtür ![]() ![]() ![]() ![]() ÇOCUKLUK DÖNEMLERİ Çocuklar büyüme süreci içinde değişik dönemlerden geçerler ![]() ![]() Tablo 1 Doğum Öncesi ( Anne karnında geçirilen ) Dönem ---------------------------------------------------------------------- Embriyonal Dönem ( 0 - 10 hafta ) Fetal Dönem ( 10 haftalıktan doğuma kadar ) Doğum Sonrası Dönem ----------------------------------------------------------------------- Yeni doğan Dönemi ( 0 - 4 hafta ) Süt Çocukluğu Dönemi ( 1 ay - 12 ay ) Oyun Çocukluğu Dönemi ( 1 - 3 yaş ) Okul Öncesi Dönemi ( 4 - 5 yaş ) Okul Çocukluğu Dönemi( kızlarda 6-10, erkeklerde 6-12 yaş ) Ergenlik Dönemi ( kızlarda 10-18 yaş, erkelerde 12-20 yaş ) Sevgili anne ve babalar, Tablo 1'de gördüğünüz, gebeliğin başlangıcından ergenliğin sonuna kadar olan evrelere, ilgili bölümlerde ayrıntılı olarak değinilecektir ![]() ![]() İntrauterin Dönem Günümüzde yaşamın döllenmeyle başladığı kabul edilmektedir ![]() ![]() Büyüme ve gelişme, en hızlı seyrini anne karnındaki dönemde gösterir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sevgili anne ve babalar, çocuğunuzun büyüme ve gelişmesinin çeşitli faktörlerden etkilenebileceğini unutmamalısınız ![]() ![]() ![]() ![]() İntrauterin dönemin başlangıcı olan embriyonal dönemde (0-10 hafta) bebek, dış etkilere karşı son derece hassastır ![]() ![]() ![]() Fetal dönem 11 ![]() ![]() ![]() ![]() Fetal dönemde, özellikle gebeliğin ikinci yarısında bebeğin büyüme ve gelişmesi belirgin olarak hızlanmaktadır ![]() ![]() ![]() Sevgili anneler, hayatınızın en önemli evresi olan gebelik döneminde sağlığınıza özen gösteriniz ![]() ![]() ![]() Böylece bebeğiniz kendi genetik potansiyeli doğrultusunda en uygun şekilde büyüme ve gelişme gösterecektir ![]() Tablo 2 Fetal Büyümeyi Etkileyen Faktörler --------------------------------------------------------------- Bebeğe Ait Nedenler Irk Cinsiyet Genetik Kromozom anomalileri Fetal infeksiyonlar Doğumsal anomaliler Çoğul gebelik (ikiz, üçüz, vb ![]() Anneye Ait Nedenler: İnfeksiyonlar İnfeksiyon Dışı Nedenler Boy Yaş ( <18, >35 ) Azalmış besin alımı Gebelikte yetersiz tartı alımı Doğum öncesi düşük kilo Yetersiz bakım İlaç bağımlılığı, sigara ve alkol Kronik hastalık (kalp, böbrek, şeker hast ![]() ![]() ![]() Yüksek tansiyon Sık doğumlar Plasentaya Ait Nedenler Plasenta, anneyle bebek arasında oksijen ve besin alışverişini sağlayan, "eş" olarak da adlandırılan bölümdür ![]() İnfeksiyon Plasenta tartısı Plasentada iletim bozukluğu Plasenta tümörleri Plasentanın kısmen ayrılması İkizden ikize kan geçişi Çevresel Nedenler Çevre Hijyeni Radyasyon Yüksek irtifa Sevgili anne ve babalar, gördüğünüz gibi bebeğin anne karnında büyümesini etkileyen birçok faktör mevcuttur (Tablo II: I-IV ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni doğan Dönemi Doğumdan sonraki ilk 4 hafta yeni doğan dönemidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Her annenin sütü kendi bebeği için özeldir ![]() ![]() Sevgili anneler, bebeğinizin en iyi şekilde beslenmesini, büyüme ve gelişmesini sağlayan anne sütünü ondan esirgemeyiniz ![]() ![]() ![]() Anne sütü ilk 4-6 ay sağlıklı büyüme ve gelişme süreci için tek başına yeterlidir! ![]() ![]() Sevgili anne ve babalar, yeni doğan bebeğinizin diğer dönemlerden farklı olarak hastalık belirtisi olmayan bazı fizyolojik özellikleri vardır ki bu özel durumları bilmenizin son derece yaralı olacağı kanısındayım ![]() Sağlıklı bir yeni doğanın cilt rengi gül kurusu pembesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Normal yeni doğanlarda göz kapaklarında el, kol ve bacaklarda hafif ödem saptanabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süt Çocukluğu, Oyun Çocukluğu ve Okul Öncesi Dönemi Süt çocukluğu dönemi 1 - 12 ay, oyun çocukluğu 1 - 3 yaş, okul öncesi çocukluk dönemi 4 - 6 yaş arasındaki evredir ![]() ![]() Süt çocukluğu dönemi, yeni doğan döneminden sonra insan yaşamındaki en önemli evrelerden biridir ![]() ![]() ![]() ![]() Süt çocuğunda önceleri en hızlı büyüyen bölüm baştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sevgili anne ve babalar, çocuğunuzu tabloda sunduğumuz rakamsal değerlerle kıyaslamayınız ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vücut Ağırlığı Ortalama doğum ağırlığı 3000-3500 gram kadardır ![]() ![]() ![]() ![]() Çocuklar ilk 6 ay içinde ayda 600-1000 gram, sonraki 6 ay içinde ayda 400-600 gram ağırlık kazanırlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sevgili anne ve babalar, her çocuk kendi büyüme eğrisinde izlenmeli, ne kendi kardeşleriyle, ne de diğer ailelerin çocuklarıyla karşılaştırılmalıdır ![]() Boy Uzunluğu Doğumda boy uzunluğu 48 ile 52 santimetre arasında değişmekle birlikte ortalama 50 cm kadardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sevgili anne ve babalar, ağırlıkta olduğu gibi her çocuğun boy gelişimi yine kendi eğrisi üzerinde izlenmeli, başka çocuklarla hatta kendi kardeşleriyle bile kıyaslanmamalıdır ![]() Baş Çevresi Baş çevresi doğumda ortalama 35 cm kadardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süt çocuklarında baş çevresinin her ay ölçülmesi çok önemlidir ![]() ![]() ![]() ![]() Diş Gelişimi Diş gelişimi çocuklarda büyüme ve gelişme süreciyle doğrudan ilişkili bir parametre olmamakla birlikte çocuğunuzun beslenmesi yönünden önem arz ettiğinden diş gelişimine de kısaca değineceğim ![]() İlk diş çıkarma zamanı daha çok ırsi eğilimlere bağlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yerel içme suyunda flor yeterli değilse, diş çürüklerinden korunmak için kalıcı dişler çıkana dek günde 0,25 mg florun ağızdan verilmesi uygun olur ![]() ![]() Kemik Gelişimi Kafada 6 adet bıngıldak bulunur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kemiklerin gelişimi esnasında baş büyüklüğünün vücuda oranı, kulaç mesafeleri gibi bedensel oranlarda önemli değişiklikler olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Okul Çocukluğu Dönemi 6 yaşından cinsel olgunlaşma belirtilerinin başladığı ergenlik dönemine kadar çocuğun gelişmesindeki başlıca özellikler, gittikçe anne babaya olan yakın ilginin azalması; öğrenme, yarışma, ödev, sorumluluk ve başarma duygularının yerleşmesidir ![]() İlkokula yeni başlayan çocuklarda kısa veya uzun süreli uyum sorunları çok yaygındır ![]() ![]() ![]() ![]() Okula uyum sorunlarının çözümü için okula yeni başlayan çocukta okuma yazma öğrenmekten önce evdeki olumlu ilişkinin okulda da sürdürülmesi, bir tür anne baba modeli olan öğretmenin çocuğa duygusal doyumu sağlayacak şekilde davranması ve bizzat kendi davranışlarıyla da çocuk için iyi bir örnek oluşturması gereklidir ![]() Sevgili anne ve babalar, aynı yaştaki çocukların tartı ve boy değerleri tıpatıp aynı olamayacağı gibi, aynı nörolojik ve ruhsal gelişim özelliklerini sergilemezler ![]() ![]() ![]() Ergenlik Dönemi Ergenlik, çocukluktan erişkinliğe geçiş sürecidir ![]() ![]() ![]() Vücutta ergenliğe yol açan hormonal değişikliklerin başlamasından sonra dış görünümdeki ilk değişiklikler kız çocuklarında 10 (8-13), erkeklerde 12 (9,5-15) yaşında ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() Adolesans, kimi zaman ergenlikle eş anlamda kullanılmakla birlikte aslında, hayatın bu devresinde vücutta oluşan biyolojik değişikliklere eşlik eden ruhsal gelişme ve psikososyal değişiklikleri de kapsayan bir terimdir ![]() ERGENLİKTE BÜYÜME VE GELİŞME Boy Büyümesi İlk 4 yaştan sonra büyüme hızı erkek ve kız çocuklarında benzer şekilde yılda 5-7 cm gibi oldukça durağan bir gidiş gösterir ![]() ![]() Kız çocuklarında ergenlik erkeklere kıyasla 2 yıl daha erken başlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Boy uzaması ergenliğin son evrelerinde giderek yavaşlar, kızlarda 16-18, erkeklerde 18-20 yaşlarında hemen hemen durur ![]() ![]() Kilo Artışı Okul öncesi döneminden ergenliğin başlangıcına kadar olan evrede, boy büyümesine koşut olarak yıllık tartı artışı, 2-3 kilogram arasındadır ![]() ![]() ![]() Kemik Büyümesi ve Olgunlaşması İlk önce el ve ayakların büyümesi hızlanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüz kemikleri hızla büyür, yüz görünümü değişir ![]() ![]() Ergenlik öncesi kemik olgunlaşması kızlarda 2 yıl daha ileridir ![]() ![]() ![]() Ergenlik Dönemiyle İlgili Sorunlar Vücuttaki yapısal değişikliklere ve çevreye uyum gerektiren bu dönem son derece duyarlı olunması gereken bir devredir ![]() ![]() ![]() ![]() Sevgili ebeveynler, çocuğunuzun hem bedensel hem de ruhsal değişimlerin yarattığı karmaşanın içinde boğuştuğu erişkinliğe geçiş sürecinde, anne ve babasının mutlak desteğine gereksinimi vardır ![]() ![]() BÜYÜME VE GELİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Kalıtım ve Ailesel Faktörler Toplumun genelinde büyümeyi etkileyen en önemli etken kalıtımdır ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet Büyüme gelişme süreci kız ve erkek çocuklarda farklıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beslenme Beslenme, büyüme ve gelişmeyi etkileyen en önemli çevresel faktördür ![]() Çocuğun iyi büyüyebilmesi için yeterli ve dengeli beslenmesi, bu besinleri sindirmeye yeterli bir barsak etkinliği bulunması gerekir ![]() ![]() Çoğu kez beslenme kökenli bir kansızlık geliştiğinde, iştah azalmasına yol açarak problemin artmasına neden olur ![]() ![]() Sevgili ebeveynler, büyüme yetersizliği düşünülen bir çocukta alınan günlük besinlerin yeterli olup olmadığı mutlaka bir hekim tarafından hesaplanmalı, eksiklik söz konusu ise uygun beslenme şemalarıyla tartı alımı, olması gereken sürece oturtulmalıdır ![]() Hormonal Durum Normal büyüme için bir çok hormona ihtiyaç vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Büyüme hormonu yetersizliği durumunda boy kısa kalırken, konjenital hipotiroidi dediğimiz doğumsal tiroid bezi yetersizliğinde zeka da etkilenir ![]() Sevgili anne ve babalar, erken tanı konulursa her iki hastalığında tedavisi oldukça başarılıdır ![]() ![]() ![]() Gebeliğe İlişkin Faktörler Bebeğinizin sağlıklı doğması yanında normal tartı ve boya sahip olabilmesi için gereken koşulların kendine özgü karakteristikleri nedeniyle gebelik dönemi, yaşamın diğer evrelerine göre son derece önem arz etmektedir ![]() Gebeliğin ilk üç ayında annenin geçirdiği virus infeksiyonları çocuk için zararlıdır ![]() ![]() Gebelik süresince ve özellikle ilk haftalarda annenin aldığı ilaçlar dikkatle seçilmelidir ![]() ![]() Hamilelikte röntgen, radyum gibi ışınlar çocukta küçük kafa, bel bölgesinde yarık ya da kese, zeka geriliği ve uzuvlarda bozukluklara yol açabilir ![]() Hamilelikte hormon bozuklukları bebeğe zarar verebilir ![]() ![]() ![]() Sevgili anneler, doğacak bebeğinizin sağlığı için gebeliğiniz esnasında mutlaka bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanının kontrolü altında olun, sigara, ve alkolden uzak durun, rasgele ilaç kesinlikle kullanmayın ![]() Kronik Hastalıklar Sağlıklı olarak dünyaya gelen bir bebekte kalıtımsal olarak gelen ya da sonradan edinilen kimi hastalıklar müzminleşerek büyüme ve gelişme sürecini olumsuz yönde etkileyebilir ![]() ![]() Büyüme geriliği, astım ve diğer alerjik hastalıklarda da ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() Çocukların sonraki dönemlerde yaşıtlarını ne ölçüde yakalayacakları, hastalığın seyri ve süresi, başlangıç yaşı, iyileşme sonrası geride kalan büyüme süresi ve iyileşmenin tam olup olmaması gibi bir çok faktöre bağlıdır |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiPANİK ATAK Başta "Panik Bozukluk" olmak üzere, bir çok psikiyatrik bozuklukta görülebilen; aniden beklenmedik bir anda herhangi bir yerde ortaya çıkan yoğun kaygı-bunaltı, korku karışımı bir nöbettir ![]() Bu nöbet kişiye öylesine yoğun bir korku ve rahatsızlık duygusu yaşatırki; kötü bir şey olacağı veya sonunun geldiğini, öleceğini hisseder ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panik atağı yaşayanların bazıları, o esnada; kalp krizi geçirdiklerini aklını kaçıracağını, felç geçireceğini, kontrolünü yitireceğini, düşüp bayılacağını hissederler ![]() PANİK ATAK TÜRLERİ 1-Beklenmedik Ataklar: Nedensiz, birden ortaya çıkan nöbetler, Panik Bozuklukta bu tür ataklar vardır ![]() 2-Duruma bağlı olanlar: Korkulan bir kedi, köpek veya başka bir nesneyle yada bir durum karşılığında ortaya çıkar ![]() 3-Durumsal yatkınlık gösterilen panik ataklar: Genellikle destekleyici bir etken vardır, ama her zaman panik oluşmaz, örneğin araba kullanırken panik atak oluşmaktadır, bazen araba kullandıktan sonra atak geçirmektedir ![]() ![]() ![]() Panik Atağın 13 bedensel bilişsel belirtisi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() PANİK ATAKTA GÖRÜLEN BELİRTİLER: 1-Çarpıntı, kalp atışlarını duyumsama, kalbin yerinden fırlayacakmış gibi olması, göğüste basınç bazen sol kola yayılan ağrı ve uyuşmalar ![]() ![]() ![]() 2-Terleme (Sıcak -Soğuk boşalımlar, bazen üşüme bazen alevlerin basması hissi) 3-Titreme-sarsılma-itilme hissi 4-Boğulma ve nefes alamama hali (Boğazda düğümlenme veya bir yumru, tıkanma hissi) 5-Soluğun kesilmesi (Derin nefes alma ihtiyacı havanın yetmemesi gibi hisler) 6-Göğüste daralma, sıkışma, ağrı duyumsama 7-Bunaltı, karında ağrı, şişkinlik ve gaz oluşması (Bazen mideden başlayıp boğaza doğru yayılan kalkışma rahatsızlık hali) 8-Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma hali 9-Derealizasyon (Gerçek dışılık duyguları panik yaşandığında olaylar bir sis perdesinin gerisinde algılanır, cisimler, küçülür her şey bulanıklaşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 10-Panik anında kontrolünü kaybedeceği yada çıldıracağı korkusu (Kendisine çocuklara, çevreye zarar verme korkusu) 11-O esnada "yaşamım buraya kadarmış" duygususu-ölüm korkusu 12-Ellerde, kollarda, bacaklarda, başta ve birçok yerde uyuşmalar, yanmalar, karıncalanmalar, diken ,diken olma halleri 13-Üşüme, ürperme ya da ateş basmaları PANİK BOZUKLUK TOPLUMDA NE ORANDA YAYGINDIR? Panik bozukluk-kadınlarda erkeklere göre 2-3 kat daha sık görülür ![]() Panik bozuklu tanılı hastaların %75-80'i kadındır ![]() ![]() Yaşam boyu yaygınlığı değişik çatışmalarda %1,5-3,5 arasında saptanmıştır ![]() ![]() Değişik hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan panik ataklar ve "sınırlı belirtili atakların" ise %15-20 arasında olduğu bildirilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panik hastalarının çoğunluğu psikiyatri dışı hekimlere başvurmaktadır ![]() ![]() ![]() Stein, 1994, Chignon 1993'de yaptıkları bir araştırmada panik bozukluklu hastaların % 35'nin sık sık nefes alma, % 20-30'unda kalp damarlarının normal çıktığı, anjiosu normal bulunan hastaların % 35-45'inin ayrıntılı muayenesinde panik bozukluğu olduğu saptanmıştır ![]() ![]() PANİK BOZUKLUKTA SOSYAL-DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER: -Panik Bozukluğu her yaşta başlayabilir ![]() -En sık 20-30 yaş arasında başlar, yaş ilerledikçe başlama oranı düşer ![]() -Etnik, kültürel farklılıklar çok önemli bulunmamıştır ![]() -Şehir yaşamında, kırsal bölgelere göre daha sık görülmektedir ![]() -Ekonomik durumla bağlantısı bulunamamıştır ![]() -Eğitim düzeyiyle panik bozukluğu arasında direkt bir ilişki saptanmamıştır ![]() -Evli insanlarda, dul yada boşanmış insanlara göre daha az görülmektedir, (bir çalışmada boşanmış yada dullarda 5 kat daha fazladır ![]() PANİK ATAK VE PANİK BOZUKLUĞUNUN TESHİŞ KRİTERLERİ NELERDİR? PANİK ATAK TEŞHİS ÖLÇÜTLERİ (DSM_IV'e göre panik atağı tanı ölçütleri) Not: Panik atağı kodlanabilir bir bozukluk değildir ![]() 1-Çarpıntı, kalp atımlarının duyumsama ya da kalp hızında artma olması 2-Terleme 3-Titreme ya da sarsılma 4-Nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma duyumları 5-Soluğun kesilmesi 6-Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkıntı hissi 7-Bulantı ya da karın ağrısı 8-Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma 9-Derealizasyon (gerçekdışılık duyguları) ya da depersonalizasyon (benliğinden ayrılmış olma) 10-Kontrolunu kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu 11-Ölüm korkusu 12-Paresteziler (uyuşma ya da karıncalanma duyumları) 13-Üşüme; ürperme; ya da ateş basmaları ![]() DSM-IV (Psikiyatrik hastalıkları sınıflandırma kitabı)'e göre "AGORAFOBİ OLMADAN PANİK BOZUKLUĞU" TANI ÖLÇÜTLERİ A-Aşağıdakilerden hem(1), hem de (2) vardır: 1-Yineleyen beklenmedik Panik Atakları 2-Atakların en az birinin, 1 ay süreyle (ya da daha uzun bir süre) aşağıdakilerden biri (ya da daha fazlası) izler: (a)başka atakların da olacağına ilişkin sürekli bir kaygı (b)atağın yolaçabilecekleri ya da sonuçlarıyla (örn ![]() (c)ataklarla ilişkili olarak belirgin bir davranış değişikliği gösterme B-Agorafobinin olması C-Panik atakları bir maddenin (örn ![]() ![]() ![]() D-Panik Atakları, Sosyal Fobi (örn ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() AGORAFOBİ NEDİR? Agorafobinin belirgin özeliği; yalnız kalmaktan yada kaçmanın zor olabileceği ve ani bir sorun yaşanacağından yardım alınamayacağı korkusu ile kalabalık, topluma açık yerlerde bulunmaktan duyulan korkudur ![]() ![]() ![]() Agorafobi panikle birlikte veya tek başına da olabilir ![]() ![]() ![]() AGORAFOBİ TEŞHİS ÖLÇÜTLERİ A ![]() ![]() ![]() Not: Kaçınma, bir ya da sadece birkaç özgül durumla sınırlı ise Özgül Fobi tanısını, toplumsal durumlarla sınırlı ise Sosyal Fobinin tanısını düşününüz ![]() B ![]() ![]() ![]() C ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() PANİĞİN ALT TİPLERİ Panik atak yaşayanların hepsi aynı biçimde belirti ve korku yaşamayabilirler ![]() -KLASİK PANİK (solunum ve kalp sistemi belirtileriyle giden ![]() ![]() ![]() -KOGNİTİF PANİK (bilişsel belirtilerin önde olduğu) panik -NONKOGNİTİF PANİK (bilişsel belirtilerin olmadığı panik) -NOKTURNAL PANİK (uykuda gelen ve kişiyi uyandıran panikler) -ALEKSİTİMİK PANİK -GASTRO İNTESTİNAL PANİKLER (mide, barsak sistemi belirtileriyle seyreden panik) -KORKUSUZ (nonfearful) PANİK Klasik panik: kişide önce çarpıntı, heyecan başlar göğüste sıkışma, sol kola vuran ağrı ve uyuşma görülür ![]() ![]() ![]() ![]() Kognitif panik: Bilinç sistemini etkiler ![]() ![]() ![]() Ayrıca kontrolün yitirileceği elde olmadan kötü şeylerin olabileceği , aklın kaçırılabileceği bazen ölüneceğinden korkulur ![]() Nonkognitif panik: Kognitif panikteki belirtiler görülmez ![]() ![]() Nokturnal panik: Uykudan ani bir çarpıntı ve korku ile uyanıldığı paniklerdir ![]() ![]() ![]() Aleksitimik panik: Nöbet nöbet bedensel belirtilerin olduğu bir türdür ![]() Gastro intestinal panikler: Midede , karında başlayıp göğüse doğru dalga dalga yayılan fenalık hissidir ![]() ![]() ![]() ![]() Korkusuz (nonfearful) panik: Panik bozukluğun teşhis kriterlerini karşılayan bir durumdur ![]() ![]() ![]() ![]() PANİK ATAĞIN GELMEMESİ İÇİN GELİŞTİRİLEN DAVRANIŞLAR PANİK BOZUKLUKLU HASTALARIN DÜŞÜNCE VE DAVRANIŞ ÖZELLİKLERİ: Panik Bozukluğu olan hastalar, yaşadıkları panik ataklar nedeniyle zamanla yaşamlarında bazı değişiklikler yaparlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Örnekler: "Her an bana bir şey olabilir, düşüp bayılırım" korkusuyla aşağıdaki davranışlar geliştirilir: Yanında su taşıma, Sürekli kalbini ve nabzını dinleme ve tutma, Tansiyon aletiyle dolaşma, sürekli tansiyonunu ölçme ve ölçtürme, Yakınlarının adreslerini, telefonlarını özel bir şekilde yanında taşıma, Panik krizi yaşanır endişesiyle cinsel ilişkiden kaçma, sportif aktiviteleri bırakma, Sürekli yanında birilerinin bulunmasını isteme, yalnız kalamama, sokağa çıkamama, kalabalık, kapalı yerlere girememe, toplu taşıma vasıtalarına binememe ![]() ![]() ![]() Bulunduğu muhitten uzağı gidememe, Tatile seyahate çıkamama, Birçok sağlık sigortasına üye olup, kartları yanında taşıma, Bir yere gideceği zaman sağlık kuruluşlarının olduğu güzargahlar dan gitme, Sık sık, acil ünitelerine başvurup kalp grafikleri (EKG) çektirme, Check-Up,lar Yaptırma, Berbere diş hekimine gidememe, Boğazını sıkan bir şey giyememe, Sütyen takmaktan sıkıntı duyma, Camiye gidememe, veya en arka safta namaz kılma, Cenaze arabası, ambulans, itfaiye aracı görünce hastanelere gidince fenalaşma hissi, Uykuda panikle ölürüm diye uyumama ve uykusunu kaçırma, Tansiyon yükselecek, kalp krizi geçirilecek veya felç kalınacak korkusu ile aşırı rejim-diyet uygulaması (bazı panik krizlerinde tansiyon ciddi bir şekilde yükselmekte ve yapılan kan tahlillerinde kolesterolda yüksek çıkmaktadır ![]() Tv'lerdeki, basındaki intihar, cinayet, felaket haberlerinden aşırı etkilenme, onlar gibi olma korkusu, Otomobilde panik yaşarım korkusu ile, otomobiline binememe, otomobilini satma, Uçağa, vapura binememe, Tek başına banyo yapamama, tuvalete gidememe, kapıda birisini bekletme, Bayılırım, ölürüm diye aylarca banyo yapamama, Panik krizi geçtikten sonra, aşırı yorgunluk, keyifsizlik halinin ortaya çıkması ![]() Tünellerden, köprülerden geçememe, yüksek yerlere çıkamama ![]() Panik anında bayılırım korkusuyla organlarını ve cildini belli etmeyecek giysi giymek ![]() Değerli takı takmamak, Panik sürecinde tuvalete gitme isteği, Daha fazla güvenebileceği birilerinin yanına taşınma (aileden biri, doktoru ya da hastanelere yakın ![]() ![]() ![]() Kriz süresince bildiği bütün duaları okumak, Uyumadan önce dua etmek ![]() ![]() Her gömleğinin, ceketinin cebine kriz anında kullanılmak üzere ilaç koyma, Issız ve şehirden uzak yerlere gidememe PANİK BOZUKLUK NEDENLERİ 1- Genetik ve ailesel nedenler ![]() 2- Biyolojik teoriler 3- Psikodinamik teoriler 4- Gelişimsel teoriler 5- Öğrenme kuramları 6- Bilişsel modeller 1- GENETİK VE AİLESEL ÇALIŞMALAR: Panik bozukluğu olan hastaların birinci derecede yakınlarında panik bozukluğu ve panik atak görülme oranı %15-30 arası bulunmuştur ![]() Aynı yumurta ikizlerinde aynı anda panik bozukluk görülmesi %30-40 arası saptanmıştır ![]() Panikte klinik belirtilerin hastaların çoğunda benzerlik göstermesi genetik nedenleri düşündürmektedir ![]() Yapılan genetik çalışmalarda; 16g 22 kromozomunda bir genin bu konumdaki rolünden bahsedilmektedir ![]() ![]() 2-BİYOLOJİK TEORİLER: Panik atağı esnasında oluşan biyokimyasal ve fizyolojik değişikliklerden yola çıkarak; beynin hangi bölgelerinde ne türlü reaksiyonlar ortaya çıktığı araştırılmıştır ![]() Panik atağı olan ve olmayanlara "sodyum-laktat" enjeksiyonu yapılmıştır ![]() ![]() Diğer yandan aşırı egzersizle artan laktat panikte artmış, oksijen tüketimi, metabolik hızı artıran kafein, yohimbin ve karbondioksitinde panik atağı ortaya çıkardığı bilinmektedir ![]() Karbondioksit beyinde katekolamin ve noradrenerjik siklusu artırarak paniğe neden olur ![]() ![]() ![]() ![]() -SEROTONİN VE PANİK İLİŞKİSİ: Sinir hücreleri arasında iletişim görevi olan önemli bir "norotransmitter" dir ![]() ![]() Beyin görüntüleme çalışmaları ve panik: Panik oluşturan kafein, yohimbin, laktat gibi ajanlarla PET ve SPECT çalışmaları yapılmıştır ![]() MRI da hipotalamus ve temporal bölgelerde bozukluklar saptanabilmiştir ![]() PANİK BOZUKLUKTA, RİSK FAKTÖRLERİ (Kimler paniğe daha yatkın?) -Birinci derece akrabalarında panik ya da başka anksiyete bozukluğu olanlar ![]() -Sıkıntılı, telaşlı, aceleci, mükemmeliyetçi, insanlar ![]() -Düşünce ve duyguların yeterince dışarıya yansıtamayan, "içsel insanlar ![]() -Alkol yada başka bağımlılık yapabilen maddelere yatkınlık ve bağımlılık -Geçmişinde panik atak diğer anksiyete bozukluklarından bir rahatsızlık ya da depresyon geçirmiş olmak ![]() -Sürekli baskı altında olmak, engellenmek yada kendi kendini baskılamak ![]() -Sosyal fobik, kaçıngan kişilik yapıları -Sürekli "verici" davranma "iyilik meleği"gibi davranma "hayır" diyememe ![]() -Öfkesini, kızgınlığı dışarıya yansıtamayan insanlar -Dürtülerini sürekli bastıran insanlar -Cinselliği baskılamak, cinsel tatminsizlik ve yoğun bilinç dışı aldatma dürtüleri ve gizli homoseksüel eğilimleri olanlar ![]() -Aşırı hırslı, sürekli başarı ile beslenen, başarısızlıklarda kendisini suçlayan yapı ![]() ![]() NEREYE KADAR PANİK? (Paniğin seyri, gidişatı) Panik bozukluk en çok 30'lu yaşlarda ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() PANİK BOZUKLUKTA TEDAVİ Panik atak kesinlikle kontrol altına alınabilir ![]() Tedavide Temel ilkeler şunlardır: 1-Panik atakları ortadan kaldırmak 2-Sürekli atak yaşayacağım diye bunaltı, kaygı yaşamayı önlemek ![]() 3-Panik atak korkusuyla yapılmayan davranışların yapılır hale gelmesi (tek başına yola çıkabilmek, kapalı mekanlara girebilmek, yalnız kalabilmek gibi ![]() ![]() ![]() 4-Panikle birlikte görülebilen diğer bedensel ve psikolojik sorunları gidermek 5-Zamanla paniği önemsemeyecek ve unutacak seviyeye gelmek 6-Panikten dolayı bozulan aile, iş-sosyal yaşamın eskisi gibi normalleşmesi ![]() 7-Hiçbir panik belirtisi ve davranışı olmadığı halde tedaviye bir süre daha devam ettirmek ![]() Hasta-hekim arasında çok iyi bir iletişim olmalıdır ![]() ![]() Tedavide kullanılan ana ilaçlar antidepresanlardır ![]() ![]() Antidepresanların bir kısmı eski kuşak ilaçlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni kuşak, ilaçlar (efexör, seroxat, cipram, remeron, prozac, lustral, serzone, faverin, gibi ![]() ![]() Bu ilaçların bir kısmı paniği tedavi eder ![]() ![]() ![]() İlaçların bir kısmı (eski kuşak) başlangıçta belirtileri arttırabilir, ağız kuruluğu, sıcaklık hissi, terleme, kiloartışı , kabızlık, cinsel problemler yapabilir ![]() ![]() ![]() ![]() Panik bozuklukta ilaç tedavisinin en aşağı bir buçuk yıl olması gerekir ![]() -Hekim önerisi dışında kesinlikle ilaç almamak gerekir ![]() -Panik belirtileri düzelir düzelmez ilaçları ne azaltmak nede kesmek gerekir ![]() ![]() -Yardımcı ilaçlar yeşil reçeteye tabi olanlar (Xanax, diazem, nervium benzeri ilaçlar ![]() Ve bazı kalp-tansiyon ve mide ilaçlarıdır ![]() ![]() -Başka hastalıklarınız nedeniyle ilaç alacaksanız doktorunuza danışın ![]() -ilaçlar zamanla iştahınızı arttırır ![]() ![]() ![]() İlaç tedavisi dışında -bilişsel, davranışsal, terapi'nin panikte iyi sonuç verdiği bilinmektedir ![]() Burada kişinin bedensel belirtileri algılama ve onlara "kötü anlamlar yükleme" olayı anlatılır ![]() Düşünce, beden ve belirtilerin ilişkisi; belirtilerini-düşünceyi nasıl etkilediği konuşulur ![]() ![]() ![]() ![]() Terapiye istekli ve azimli olduktan sonra bir ayla üç ay arasında epey yol alınır ![]() -Panikli olmak bir "kader" olmamalı ![]() -Paniğin süresi ne kadar olursa olsun, tedavi edilebilir ![]() ![]() PANİK ATAKTA EN ÇOK SORULAN SORULAR ve CEVAPLARI: -Panik atak kalp krizine yol açar mı? HAYIR -Panik felce yol açar mı? HAYIR -Panik anında ölebilir miyim? HAYIR -Panik anında kendimi, kontrolümü yitirir kendime ve çevreme zarar verebilir miyim? HAYIR -Panik atak bayılmaya sebep olur mu? HAYIR -Deliliğe yol açar mı? HAYIR -Uçakta panik atak gelirse ölür müyüm? HAYIR -Tedavisi var mıdır? EVET - İlaç beyni nasıl etkiler, düşünceyi ve davranışı nasıl değiştirir ![]() ![]() ![]() Beyindeki "alarm" sistemindeki hassasiyeti giderir ![]() ![]() ![]() ![]() -Panik Tekrarlar mı? Biyolojik, Sosyo-kültürel-ekonomik ve psikolojik şartlar müsaitse her hastalık gibi panikte tekrarlayabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() -Panik şizofreniye çevirir mi? HAYIR -Alkol alarak paniği yenebilir miyim? HAYIR (zamanla artar ve bağımlılık gelişir) -Kendimi dine inanca versem geçer mi ? Paniğin inançsızlık ve ibadetsizlikle ilgisi yoktur ![]() ![]() -Yanımda ilaç, adres ve telefonlar, su, bisküvi, tansiyon aleti vs ![]() ![]() ![]() Bağlanma, garantiye alma ihtiyacından yola çıkıyorsunuz ![]() ![]() -Spor paniği arttırır mı? HAYIR (faydası vardır) -Sex yapabilir miyim ? EVET -Panik geldiğinde acile gideyim mi? HAYIR (Daha önceki nöbetler nasıl geçtiyse bu nöbette geçecek) -Panik depresyonla beraber olur mu? EVET -Panik anında boğazım düğümleniyor, tıkanıyorum ![]() ![]() HAYIR -İlaçla beraber alkol alınır mı? Çoğunlukla HAYIR, fakat doktorunuza danışmakta yarar var ![]() ![]() ![]() -İlaçlar bağımlılık yapar mı? Hayat boyu kullanmam gerekir mi? HAYIR -Panikten dolayı işimi değiştirip, veya bırakayım mı? HAYIR Kesinlikle işinizi bırakmayın ve değiştirmeyin ![]() -İlaçlar, yiyecekler içecekler boğazımı tıkar mı? Boğulur muyum? HAYIR -Bana büyü yapılmış veya 'cin' çarpmış olabilir mi? Paniğin bunlarla hiçbir ilişkisi yoktur kesinlikle hocalara, büyücülere, medyumlara, biyoenerjiyle uğraşanlara gitmeyin ![]() ÖNERİLER 1-Hastalık hakkında doktorunuzdan ve yayınlardan çok iyi bilgi alın ![]() Temel Kural: "Düşmanını Tanı" Sana ne yapıp ne yapamayacağını bil! 2-Dahili, fiziksel muayeneler ve tahlillerde hiçbir şey yoksa; bir daha tahlil yaptırmayın ve dahili muayeneye gitmeyin ![]() 3-Her hastanın tedavi süresi, onun kişiliğine durumuna bağlı olduğundan tedavi süresini bilin ve bu süreyi en verimli bir şekilde kullanın ![]() 4-Yakınlarınızıda doktorla görüştürün ![]() 5-Umudunuzu ve kendinize olan güveninizi hiçbir zaman yitirmeyin ![]() ![]() Telkinini sık sık yenileyin ![]() 6-Mümkünse her gün yarım saat yürüyüş yapın ![]() 7-Her gün duş alın ![]() 8-Yüzme imkanınız varsa yüzün ![]() 9-Yılda iki kez tatil yapın ![]() 10-Çözemediğiniz ve sizinle direkt ilişkisi olmayan sorunlarda üzülmeyin ![]() ![]() 11-Kahve, koyu çay, kolalı içeceklerden uzak durun ![]() 12-Midenizi tıka basa doldurmayın, uzun süre aç kalmayın ![]() 13-Sizin gibi panik yaşayan insanlarla bir araya gelin ![]() ![]() 14-Panik krizini hissettiğiniz an dikkatinizi başka yere vermeye çalışın ![]() 15-Nefes egzersizleri yapın (Derin nefes alıp içinizde tutun ona kadar sayın ve ağzınızdan üfler gibi yavaş yavaş verin) 16-Her gün gevşeme (relaksasyon) egzersizleri yapın ![]() ![]() 17-Sex yaşamınızı canlandırın, fanteziler üretin ![]() HASTA YAKINLARI NE YAPMALI? HASTAYA NASIL DAVRANMALI? -“Bir şeyin yok, evham yapıyorsun, her şey senin elinde” lafını etmemek ![]() -Paniğin kişinin kontrolünün dışında olduğunu bilmek ve onu anlamak ![]() -Fiziksel muayene ve tetiklerde bir şey saptanmayınca hemen psikiyatrist’ e başvuruyu sağlamak ![]() -Onu eleştirmeyin, küçük düşürücü yada zorlayıcı davranışlarda bulunmayın ![]() -Hastalık kontrol altında olana kadar ona destek olan ve psikiyatrist direktiflerini uygulamada ona yardımcı olun ![]() -Hastayı zorlayarak korktuğu durumlarla yüz yüze getirmeyin ![]() ![]() ![]() ![]() -Kendi kaygı ve korkularınızı iyileşene kadar ona yansıtmayın ![]() ![]() -Hastanız evhamlı yapıdaysa bir sefer iyi bir fiziksel muayeneden geçirtin ![]() ![]() ![]() ![]() -Hastanın yanında sağlık haberlerini okumayın,falan kalpten gitmiş,filan aklını oynatmış şeklinde kesinlikle konuşmayın ![]() -"Yeter artık bir an önce iyileş bizde bıktık usandık" demeyin! -Hastanızın rol yaptığını, naza çektiğini sakın düşünmeyin ve telaffuz etmeyin ![]() -“ Ne var canım bir gün ölmeyecekmiyiz, ölümden bu kadar korkulur mu “ demeyin bu korku klasik ölüm korkusundan farklı ve şiddetlidir ![]() ![]() -Hastanıza “Senin için ne yapayım, nasıl yardımcı olayım “ diye sorun ![]() ![]() -Şunu unutmayınki, panikli insanlar yaşama çok bağlıdırlar ![]() -Paniğin dini inanç eksikliği, iman zaafı olmadığını bilin ![]() ![]() -Hastanızın doktorundan aldığınız bilgi ve direktiflerle hareket edin ![]() -Sabırlı olun panik atak mutlaka kontrol altına alınanbir durumdur ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiHipertroidi troid bezi aşırı çalışması Hipertiroidi veya tirotoksikoz nedir? Hipertiroidi, tiroit glandının fazla çalışmasına bağlı olarak tiroit hormonlarının fazla miktarda salgılanması sonucu ortaya çıkan klinik tabloya verilen isimdir ![]() Tirotoksikoz, değişik nedenlerle örneğin fazla miktarda tiroit tableti alınması yada tiroiditlerde olduğu gibi tiroit depolarından kana ani olarak tiroit hormonlarının boşalması sonucu kanda tiroit hormonlarının yükselmesine verilen isimdir ![]() ![]() Hipertiroidi ve tirotoksikozun sebepleri nelerdir? Hipertiroidi'yi meydan getiren değişik nedenler mevcuttur ![]() ![]() 1 ![]() Tiroidin aşırı uyarılması değişik nedenlerle olur ![]() a ![]() b ![]() c ![]() d ![]() ![]() 2 ![]() a ![]() b ![]() 3 ![]() a ![]() b ![]() c ![]() d ![]() e ![]() 4 ![]() a ![]() b ![]() a ![]() Ülkemizde en sık rastlanan hipertiroidi nedenlerinden biridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu antikorlar vücutta nasıl oluşur? Genetik burada önemli rol oynar ![]() ![]() ![]() ![]() Otoantikorların oluşmasında ikinci mekanizma, baskılayıcı T lenfosit hücrelerinin yetersiz oluşudur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hashimoto hastalığında görülen otoantikorların en azından %50'si Basedow-Graves hastalığında da bulunur ![]() ![]() ![]() b ![]() Hiperitroidinin nadir rastlanan nedenlerinden biri de hamilelik sırasında salgılanan ve HCG denilen hormonun aşırı salgılanmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() c ![]() Çok nadir olarak hipofiz tümörlerinin aşırı miktarda TSH salgılaması sonucu hipertiroidism meydana gelir ![]() ![]() d ![]() Aşırı miktarda iyot alımı özellikle multinodüller hiperplazisi olan hastalarda hipertiroidiye neden olur ![]() ![]() ![]() ![]() e ![]() Bu hastalıkta tiroitte bulunan bir veya birden fazla nodül TSH'dan bağımsız olarak çalışır ve aşırı miktarda T3 veya T4 veya her iki hormonu birlikte üretir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() f ![]() Tiroit hormonları üretildikten sonra tiroitteki kolloid içerisine depolanır ve lüzumu halinde kana verilir ![]() ![]() ![]() ![]() · subakut tiroidit, · postpartum tiroidit, · ağrısız veya sessiz tiroidit, -radyasyona bağlı gelişen tiroidit, · akut supuratif tiroidit ![]() Tiroiditlerde görülen tirotoksikoz geçicidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() g ![]() Zayıflamak, enerji kazanmak için veya intihara teşebbüs etmek için alınan fazla miktardaki tiroit hormonu hipertiroidiye neden olabilir ![]() ![]() Yine nadir olarak kadın yumurtalığında bazen doğumsal olarak bulunan tiroit glandının aşırı hormon yapması sonucu da hipertiroidi gelişebilir ![]() Hipertiroidide belirtiler nelerdir? 1 ![]() Hipertiroidide görülen en sık belirtilerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hipertiroidi'de hafıza ve konsantrasyon da bozulur ![]() ![]() ![]() 2 ![]() İştahın iyi olmasına karşın hasta zayıflar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() Bütün vücut dokularının çok hızlı çalışması sonucu vücut sıcaklığı artar ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() Titreme özellikle ellerde görülür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() Çarpıntı, birçok hastanın ilk şikayet ettiği belirtilerden biridir ![]() ![]() ![]() ![]() 6 ![]() Hipertiroidili hastaların saçları ince ve yumuşaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 7 ![]() Cilt yumuşar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 8 ![]() Bazı hastalar artmış barsak hareketlerinden ve yumuşak dışkılamadan yakınır ![]() ![]() 9 ![]() Uzun süren ve ağır hipertiroidi durumunda ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() 10 ![]() Mensturasyon periyotlarında azalma görülür ![]() ![]() 11 ![]() Bazı hastalarda seks arzusunda artma görülse de genel olarak azalır ![]() ![]() ![]() 12 ![]() Yaşlı hastalardaki hipertiroidism gençlerden biraz daha farklıdır ![]() ![]() ![]() 13 ![]() A) Üst kapak retraksiyonu Fazla miktardaki tiroit hormonları üst göz kapağını açan kasları uyararak gözün normalden daha açık durmasını sağlar ![]() ![]() ![]() ![]() B) Ekzoftalmi (Gözlerin öne doğru fırlaması): Gözlerin dışa doğru fırlaması, genelde Basedow-Graves hastalığında görülmekle beraber nadir olarak Hashimoto hastalığında ve primer hipotiroidide de görülebilir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu hastalık, tiroit fonksiyonlarındaki bozukluklardan kaynaklanmaz ![]() ![]() ![]() ![]() Ekzoftalmide, göz kaslarındaki zarlar ve bağ dokusunun üzerinde bulunan tiroit antijenlerine karşı oto antikorlar üretilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ekzoftalmi genelde iki gözü de tutar ![]() ![]() ![]() ![]() Ekzoftalmi yavaş veya hızlı bir şekilde gelişebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 14 ![]() SGOT, SGPT, bilirubin ve LDH yükselebilir ![]() ![]() ![]() ![]() Hipertiroidide hangi testler uygulanır? Hipertiroidi hastalığı olan birçok hastada tanı koyacak yeterli semptomlar ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() Hastaların şikayetleri yanında tümünde de tiroit hormonlarının biri veya her ikisi birden yükselir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TSH (Tiroidi uyaran hormon): Hipofiz tümörü sonucu oluşan hipertiroidi dışında bütün hastalarda TSH normal değerin altındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroit hormonları: Birçok hipertiroidili hastada her iki tiroit hormonu da (T-3 ve T-4) yüksek olarak bulunur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroit otoantikorları: Bazen Basedow-Graves hastalığı ile toksik multinodüler guatrın ayırıcı tanısında zorluk çekilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() AntiTPO ve antiTg antikorları Graves hastalarının yüzde %50' sinde pozitif olarak bulunur ![]() Radyoaktif iyot uptake testi (I-131 uptake testi) Tiroit testleri bölümünde anlatıldığı gibi bu test değişik nedenlere bağlı oluşan hipertiroidilerin ayırıcı tanısında kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroit sintigrafisi: Tiroit sintigrafisi Basedow-Graves hastalığı toksik otonom fonksiyone tiroit nodulü ve toksik multinodüler guatrın ayırıcı tanısında kullanılan önemli bir tanı aracıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Hamilelik: Hamile kadınlara hiçbir zaman radyoaktif madde verilmez ![]() ![]() ![]() Sedimantasyon: Hipertiroidi nedenlerinden biri olan subakut tiroiditin ayırıcı tanısında kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroglobulin (Tg): Hipertiroidili hastaların tümünde yüksek olarak bulunur ![]() Hipertiroidi tanısı nasıl konur? Daha önce sözü edilen belirti ve semptomların bir kısmının bulunması, tiroit hormon düzeylerinin yüksek olması ve düşük TSH düzeyi ile hipertiroidi tanısı kolaylıkla konur ![]() ![]() ![]() ![]() Hipertiroidi nasıl tedavi edilir? Hastalığı oluşturan sebebe ve hastalığın ciddiyetine göre tedavi değişir ![]() ![]() ![]() Diğer yandan kalıcı hipertiroidi oluşturan Basedow-Graves hastalığı, toksik otonom fonksiyone eden tiroit nodülleri ve toksik multinodüler guatr kesin tedavi gerektirir ![]() ![]() Bazı ilaçlar sadece hipertiroidi semptomlarını tedavi etmek için kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Basedow-Graves hastalığında kaç türlü tedavi yöntemi mevcuttur? Bu hastalıkta üç türlü tedavi yöntemi mevcuttur ![]() · Antitiroit tedavisi (Propycil, Tramazol tedavisi) · Cerrahi tedavi (tiroidektomi) · Radyoiyot tedavisi (atom tedavisi) Basedow-Graves Hastalığının tedavisi nasıl yapılır? Bu hastalığın tedavisinde öncelikle aşağıdaki bilgileri göz ardı etmemek gerekir: · Tedavi yapılmayan hastalarda semptom ve belirtiler azalıp artarak yıllarca sürebilir · Tedavisiz vakalarda uzun yıllar sonra hipotiroidi gelişir, yani tiroit fonksiyonlarını tamamen kaybeder ![]() · Göz bulguları (ekzoftalmi) ile Graves hipertiroidisi birbirinden tamamen ayrı olarak seyreder ![]() ![]() Antitiroit ilaçlarla tedavi hangi durumlarda ve nasıl yapılır? Türkiye'de iki çeşit Antitiroit ilaç mevcuttur: Propycil ve Thyramazol ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Antitiroit tedavi ile ancak %30 hasta remisyona girebilir ![]() ![]() ![]() · Antitiroit tedavi, küçük guatrlarda ve orta şiddetteki hipertiroidide kullanılır ![]() · Propycil kullanılması durumunda ilaç her 8 saatte bir, Thyramazol kullanılması durumunda ise ilaç günde bir kez alınır ![]() · Antitiroit tedaviden sonra ötiroit durumu bir buçuk-iki ay sonra sağlanabilir · Remisyon sağlamak için ilaçlar genellikle bir veya iki yıl alınır ![]() · Antitiroit ilaçlara verilecek cevap hastadan hastaya değiştiğinden hastaların daha sık doktor kontrolü gerekir ![]() Antitiroit ilaçların yan etkileri nelerdir? Değişik yan etkileri mevcuttur ![]() · %6-7 vakada deri döküntüleri ve eklem ağrıları görülür · %1 hastada çok ciddi bir yan etkisi olan agranulositoz görülür (lökositlerin ortadan kalkması) ![]() ![]() ![]() · Nadir olarak karaciğer üzerine toksik etkisi olabilir ![]() ![]() ![]() Bazı doktorlar hastalara öncelikle yüksek doz antitiroit ilaç vererek hastayı hipotiroidi durumuna sokmakta ve daha sonra tiroit hormonu (Tefor, Levotiron) vererek hastayı ötiroit hale getirmektedir ![]() ![]() ![]() Gebelikte Antitiroit ilaçlar nasıl kullanılmalıdır? Gebelikte radyoiyot tedavisi bebeğe vereceği zarardan dolayı uygulanmaz ![]() · Tedavi için antitiroit ilaçlar veya cerrahi seçilir ![]() ![]() ![]() · Hipertiroidili hamilelerin düşük yapma riski yüksektir ![]() · Graves hastalığında hipertiroidism hamilelik sırasında kendiliğinden geçebilir ![]() Propycil gebelikte Thyramazola tercih edilir ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak az şikayeti olan hafif şiddetteki hipertirodide antitiroit ilaç vermeden de hamileler izlenebilinir ![]() ![]() Emzirme sırasında antitiroit ilaçlar kullanılabilir mi? Antitiroit ilaçlar anne sütüne geçerek bebeğin tiroit fonksiyonlarını etkiler ![]() ![]() ![]() ![]() Basedow-Graves hastalığında cerrahi tedavi hangi durumlarda ve nasıl uygulanır? Basedow-Graves hastalığında tiroit cerrahisi önceleri yaygın olarak bütün dünyada uygulanıyordu ![]() ![]() ![]() Radyoiyot (halk arasında atom tedavisi olarak biliniyor) tedavisi Basedow -Graves hastalığında halen en fazla tercih edilen tedavi şeklidir ![]() ![]() · Tiroit nodülü bulunan ve kanser şüphesi olan hastalarda · İkinci 3 ayında bulunan hamile hastalarda · Çok büyük guatrlarda Tiroit cerrahisinde uygulanan yönteme tiroidektomi denir ![]() ![]() ![]() ![]() Cerrahi tedavi öncesi hastalar, beta blokerlerle, iyotla veya antitiroit ilaçlarla tiroidektomiye hazırlanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hipertiroidili hastalara genelde iyotlu yiyeceklerin verilmesi hastalığın şiddetlenmesine, hatta bazı hastalarda hipertiroidism oluşmasına neden olur ![]() ![]() ![]() Cerrahi tedaviye hazırlık nasıl yapılır? Hastanede ne kadar kalınır? Cerrahi tedavi için öncelikle hastalar ötiroit duruma getirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cerrahi girişim sırasında neler olur? Hasta uyutulduktan sonra ameliyathanede önce boyun alt kısmından cilt 7-8cm uzunluğunda kesilerek tiroit glandı bütünüyle dışarı alınır ve subtotal tiroidektomi uygulanır ![]() ![]() ![]() Hastada tiroit nodülü mevcutsa ve tiroit kanseri şüphesi varsa operasyon sırasında çıkarılan nodül patologa gönderilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroidektomiden sonra çıkarılan doku daha iyi şartlarda patolog tarafından tekrar incelenir ![]() ![]() ![]() Cerrahiden sonra neler olur? Operasyon tamamlandıktan sonra hasta ayılıncaya kadar gözlem odasında kalır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cerrahi tedavinin komplikasyonları nelerdir? Tiroidektomi tecrübeli operatörler tarafından yapıldığı zaman komplikasyon görülmesi çok nadirdir ![]() ![]() ![]() Hipoparatiroidi ![]() Bu komplikasyon iki şekilde görülür: Geçici ve kalıcı Geçici hipoparatiroidi Tiroit glandı alt ve üst kısımlarında buluna paratiroit glandlarının operasyon sırasında zedelenmesi sonucu oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalıcı hipoparatiroidi Bazen bütün paratiroit glandları operasyon sırasında çıkarılır veya çok zedelenebilir ![]() ![]() ![]() ![]() Ses tellerinin zedelenmesi Ses tellerini kontrol eden sinirler (rekurrent larengeal sinir) tiroit glandı yanından geçer ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ameliyat yerinde iz kalması Özellikle hanım hastalar boyun bölgesinde çok az iz kalması için doktordan operasyonun estetik olarak yapılmasını isterler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Operasyon sonrası hastalar nasıl takip edilir? Birçok hasta tiroidektomiden sonra hastalığının tamamen geçtiğine inanmakta ve doktorun takibine ihtiyaç duymamaktadır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık Ansiklopedisiakciğer kanseri TEMEL BİLGİLER TANIMLAMA • Sık görülen akciğer kanserleri iki geniş gruba ayrılabilir: 1-Küçük hücreli dışı kanser: skuamöz hücreli kanser, (en sık); adenokarsinoma ve large cell karsinoma 2-Küçük Hücreli kanser • Diğer akciğer habis tümörleri i çok sayıda fakat nadirdir (lenfoma: blastoma ![]() ![]() ![]() Görülme sıkılığı: Her yıl 175 ![]() ![]() ![]() Yaş: 50-70 yaş Cinsiyet: Erkek > Kadın BELİRTİ VE BULGULAR • Öksürük • Nefes darlığı • Kanlı balgam • Egzersiz kısıtlaması • Göğüs ağrısı • Ses kısıklığı • Hırıltılı solunum • Kol/omuz ağrısı • Yutma güçlüğü • Kemik ağrısı • Kilo kaybı • Kansızlık NEDENLERİ • Sigara (% 90 dan daha fazla) • Asbeste maruz kalma • Halojen eterler • İnorganik arsenik • Radyoizotoplar • Hava kirliliği • Diğer metaller TANI LABORATUAR • Tam kan sayımı • Sodyum,potasyum,kalsiyum ve karaciğer enzim anormalliklerini araştırmak gerekir ![]() • Pıhtılaşma faktörleri ve testleri yapılmalıdır ![]() ÖZEL TESTLER • Elektrokardiogram • Solunum fonksiyon testleri • Egzersiz testi • Stres talyum veya Persantin sintig raf ileri GÖRÜNTÜLEME •Akciğer grafisi,Göğüs bilgisayarlı tomografisi, perfüzyon sintigrafisi •Başka organlara atladığı düşünülüyorsa,Batın ve Beyin tomografisi,Kemil sintigrafisi TANI İŞLEMLERİ • Fiberoptik bronkoskopi(Bronş içinde ucunda kamera olan bir borula girip inceleme gerekirse biyopsi yapmak) • ince iğne aspirasyon biopsisi ![]() • lenf düğümü biopsisi, gereğinde ![]() TEDAVİ • Küçük Hücreli Akciğer Kanserine Işın tedavisi ve kemoterapi yapılır ![]() • Küçük Hücre Dışı Akciğer kanserinde önce hastalığın evrelemesi ve yayılma durumu tespit edilir ![]() ![]() • İmmunoterapi • Gereğinde ağrı tedavisi HASTANIN İZLENMESİ Cerrahi olarak tümörün çıkarılabildiği vakalarda, • ilk sene 3 ayda bir • ikinci sene 6 ayda bir • Üçüncü ile beşinci sene arası yılda bir izleme yapılır ![]() Cerrahi olarak tümörün çıkarılamadığı vakalarda, • rahatlatma amacıyla için gerektiği kadar izleme yapılır ![]() ÖNLEM/KAÇINMA • Sigaranın bırakılması • Asbestden kaçınma BEKLENEN GELİŞME VE PROGNOZ • Evre I ![]() • Evre II, skuamöz kanser için cerrahi sonrası 5 yıllık sağkalım % 33 (evre II-B cerrahi sonrası 5 yıllık sağkalım % 15) ve adeno / large celi için % 20 • Not: Cerrahi öncesi evreleme tam kesin olmadığı için 5 yıllık sağkalımi rakamları daha düşüktür ![]() • Eğer Tümör cerrahi olarak çıkarılamıyorsa , prognoz kötü olup ortalama % yıllık sağ kalım 8-14 aydır ![]() Akciger kanserleri sik rastlanan ve önemli bir hastalik midir? Tüm dünyada erkeklerde ve ayni zamanda dünyanin bir çok ülkesinde kadinlarda en sik rastlanan kanser türüdür ![]() ![]() ![]() ![]() Akciger Kanserinin sebebi nedir? En iyi bilinen neden sigara içilmesidir ![]() ![]() Ak toprak kanser yapar mi? Ülkemizin bazi yörelerinde bulunan ak toprak, gök toprak olarak bilinen asbest veya zeolit içeren toprakla temas akciger kanseri yapmaktadir ![]() ![]() Akciger kanseri bir meslek hastaligi midir? Evet ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Akciger kanserinin sigaradan oldugu kesin midir? Kuskusuz ![]() ![]() ![]() Sigara içmeyen akciger kanseri olmaz mi? Olabilir ![]() ![]() ![]() Akciger kanserlerinin hepsi sigaradan mi olusmaktadir? Akciger kanserlerinin %95' inde sebep sigaradir ![]() Önlenebilir kanser ne demektir? Bazi hastaliklarin -örnegin genetik hastaliklar gibi- nedenleri çok iyi bilinmez yada, bilinse bile bunlardan kaçinmak olasi degildir ![]() ![]() ![]() Akciger kanseri olmamak için ne yapmaliyim? Akciger kanserleri sigarayla ortaya çiktigindan önlenebilir kanser türü olarak kabul edilmektedir ![]() ![]() Akciger kanseri irsi midir? Ailede akciger kanseri öyküsünün olmasi sigara içmemek için en önemli nedenlerden birisidir ![]() ![]() ![]() ![]() Hiç bir sikayetim yok ![]() Saglikla ilgili her hangi bir yakinmanizin olmamasi çok güzel ![]() ![]() ![]() ![]() Üç yil sigara içip biraktim ![]() Sigaranin kanser yapici etkisi uzun yillar kullanildiktan sonra kendini göstermektedir ![]() ![]() Akciger kanserinin belirtileri nelerdir? Tüm kanserlerde oldugu gibi kilo kaybi, halsizlik, istahsizlik yaninda; öksürük, balgam çikarma, kan tükürme, gögüs agrisi, nefes darligi, hiriltili solunum gibi akcigerlerle iliskili yakinmalar olabilir ![]() ![]() Bunlarin hepsinin birlikte olmasi gerekli midir? Hayir ![]() ![]() ![]() ![]() Ne zaman doktora gitmeliyim? Eger uzun yillar sigara içiyorsaniz, yasiniz 40' in üzerindeyse ve yukaridaki yakinmalarin biri veya bir kaçi mevcut ise hekime basvurmaniz ve akciger kanseri bakimindan degerlendirilmeniz önerilir ![]() Akciger kanseri nasil teshis edilir? Yukarida bahsedilen belirtilere sahip bir kisinin öncelikle gögüs röntgeninin çekilmesi ve balgam incelemesinin yapilmasi ilk adimdir ![]() ![]() Bronkoskopi nedir? Agiz veya burundan ince ve bükülebilir, isikli hortum veya rijit borularla (!) akcigerlerimize kadar girilip solunum yollarimizin içten gözlenerek muayenesidir ![]() Bronkoskopi ne ise yarar? Solunum yollarinda yerlesmis hastaliklarin teshisi ve tedavisi için kullanilan bir yöntemdir ![]() ![]() Bronkoskopi sadece akciger kanserlerinin teshisinde mi kullanilir? Hayir ![]() ![]() Bronkoskopinin tehlikesi yok mu? Hayatimiz boyunca attigimiz her adimin, yaptigimiz her isin bir riski vardir ![]() ![]() ![]() ![]() Bronkoskopi sirasinda çok aci çekilir mi? Bronkoskopi öncesinde hastaya anestezi uygulanir ![]() ![]() ![]() Akciger kanseri bir kaç çesit midir? Akciger kanserleri farkli hücre tiplerine göre gruplandirilir ![]() ![]() ![]() ![]() Bronkoskopi yapilan kisilerde bazen sonradan kanser çikiyor mus? Böyle bir sey asla dogru degildir ![]() ![]() ![]() ![]() Akciger kanseri teshisi konan hastaya ne yapilmalidir? Öncelikle kanser oldugu mutlaka biyopsi ile kesinlestirilmelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Parça almadan tedaviye baslansa olmaz mi? Bazi hastalar parça alinmasina (biyopsi) pek sicak bakmiyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Parça alininca kanser yayilir mi? Usulüne uygun sekilde, deneyimli eller tarafindan yapildigi sürece böyle bir tehlike söz konusu degildir ![]() Akciger kanserinin tedavisi var mi? Elbette ![]() ![]() ![]() Bu tedavilerle hastalik iyilesebiliyor mu? Hangi hastalikta olursa olsun uygulanacak tedavinin %100 basarili olacagini önceden bilmek olasi degildir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tedaviler gerçekten ise yariyor mu? Bazi kanserlerde elimizdeki tedavi sekilleriyle kanseri tamamen yok etme sansi akciger kanserlerine göre çok daha yüksektir ![]() ![]() ![]() Akciger kanserli hasta eninde sonunda ölür mü? Hastayi tedavi ederken amacimiz onu ölümsüz kilmak degildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yöremizde akciger kanserlerinin teshis ve tedavisi için gerekli imkanlar var mi? Evet ![]() ![]() ![]() ![]() Akciger kanserli hasta ne kadar yasar? Çok sik sorulan bu sorunun cevabi maalesef bizde yoktur ![]() ![]() ![]() Ameliyat olmadan ilaçla tedavi olsam olmaz mi? Bazi hastalarimiz kendilerine ameliyat önerdigimizde bu sekilde bir soru soruyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() Hem ameliyat hem de ilaç tedavisi birlikte uygulanir mi? Evet ![]() ![]() ![]() ![]() Ilaçla tedavi süresi ne kadar olmali? Kanser tedavisinde kullanilan ilaçlar belirli araliklarla tekrarlayacak sekilde (kürler halinde) verilir ![]() ![]() Kanser tedavisinin yan etkileri nelerdir? Yan etkiler kullanilan ilaca, ilaç veya isini uygulama teknigine, ilaç veya isinin dozuna, hastanin yasina ve organ fonksiyonlarina, birlikte kullanilan diger ilaç veya tedavilere bagli olarak degisir ![]() Kanser tedavisi saç dökülmesi, bulanti kusma yapar mi? Bu sekildeki yan etkiler kanser tedavisi sirasinda sik görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanserle basa çikmak için bu tedaviler disinda nelere dikkat edilmeli? Kanser teshisi çogu kez hastada bir psikolojik travmaya yol açmakta ve bunu bazen depresyon izlemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanser agrisini nasil kesebiliriz? Bazen akciger kanseri çevre dokulara veya uzak organlara yayilarak siddetli agrilar olusturabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanser teshisi hastaya söylenmeli midir? Hastaya asla ve hiçbir zaman yalan söylenmemelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiHuzursuz bacak sendromu Gece Yattığınızda veya İstirahat Halinde Bacaklarınızda Hoş Olmayan Bir Duyu Mu Hissediyorsunuz? Bacaklarda ortaya çıkan, tam olarak tarif edilemeyen ve uykuya dalmaya engel olan garip duyu hissi, huzursuz bacak sendromu olarak tanımlanır ![]() ![]() Belirtileri nelerdir? Bu garip his; ağrı, karıncalanma, uyuşma ve çekilme şeklinde tanımlanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Her yüz kişinin biri ile beşinde rastlanacak kadar sık görülen rahatsızlıktır ![]() ![]() Laboratuarda patolojik bir bulgu var mıdır? Hastalara yapılan sinir kas grafilerinde (EMG) ve kas biyopsilerinde patolojik bir durum tespit edilememiştir ![]() Başka hastalıklarla karışır mı? Oldukça sık görülse de romatizmalı hastalıklarla karıştırıldığından hastalığın teşhisi bazen uzun sürmektedir ![]() ![]() ![]() Irsiyet ile ilgisi var mıdır? Her üç hastanın birinde ailevi geçiş yani genetik bir geçiş vardır ![]() Belli bir nedeni var mıdır? Demir eksikliği (Kansızlık), şeker hastalığı, gebelik ve kanser sebep olarak belirlense de hastaların yüzde doksan beşinde bir neden bulunamamaktadır ![]() Tedavisi var mıdır? Altta yatan bir neden varsa (kansızlık, şeker hastalığı gibi) öncelikle onun tedavisi gerekmektedir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiGenel göz hastalıkları REFRAKSiYON KUSURLARI Odaklanan isigin gormemizi saglayan retina tabakasinin onune veya arkasina dusmesi sirasiyla miyopi ve hipermetropi olarak adlandirilan gorme kusurlarina yol acar ![]() ![]() Miyopinin duzeltilmesinde gozluk, kontakt lens ve refraktif cerrahi yotemler (radyal keratotomi, excimer laser, LASIK) uygulanabilir ![]() ![]() RETiNA ve ViTREUS HASTALIKLARI Retina gormemizi saglayan isiga duyarli hucreleri (kon ve rodlar) ile sinir liflerini iceren bir tabakadir ![]() ![]() 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() 5 ![]() 6 ![]() 7 ![]() 8 ![]() ![]() Tedavi Yontemleri: Bozuklugun tipine gore, tibbi tedavi, lazer tedavisi ve cerrahi tedavi seklindedir ![]() Erken teshis tedavinin ilk basamagidir,bu nedenle goz Check-Up'inda standart goz muayenesine ek olarak yapilmasi gereken muayeneler; Ekzoftalmometre ile kontrol, Derinlik hissi muayenesi, Renk gorme muayenesi, Korneal topografi, Konfrontasyon testi, Goz ultrasonografisi, Biometri, Pakimetri, Goz yasi testi: Schiermer testi ve Florescein kirilma testi, Kontrast duyarlilik testi ![]() GOZ TUMORLERi Cocuklarda gozbebeginde beyazlik oldugunda, gozun renkli kisminda renk degisikligi gelistiginde ve sebepsiz yere gormenin azaldigi durumlarda goz tumorleri yonunden inceleme yapilmalidir ![]() ![]() ![]() OPTiK SiNiR VE GORME YOLLARI HASTALIKLARI Gormede azalma ve gorme alaninda daralma seklinde belirtilerle kendini belli eder ![]() ![]() ![]() KONJONKTiViTLER Allerjik, mikrobik, kimyasal konjonktivitler olabilir ![]() ![]() ![]() UVEiTLER, GOZ iCi iLTiHAPLARi ve BEHCET HASTALiGi Gozde kizariklik, agri ve gorme azalmasi tarzinda bulgular vardir ![]() ![]() ![]() ![]() KERATiTLER ve KORNEA HASTALiKLARi Saydam tabakanin bulaniklasmasiyla gormeyi ileri derecede bozabilir ![]() ![]() ![]() Dogustan olan ve gormeyi etkileyen kornea bulaniklariyla, gorme aksini kapatan kalici kornea bulanikliklarinda keratoplasti (goz nakli) uygulanmalidir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiANEMİ : KANSIZLIK TANIM: Anemi (kansızlık) pekçok farklı şekilde tanımlanabilen kan rahatsızlığı olarak bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() EN SIK RASTLANILAN ANEMİ TÜRLERİ: Demir Eksikliğine Bağlı Anemi : Vücudun yeni hemoglobin oksijen taşıyan kırmızı hücrelerdeki proteini yaratabilmesi için demire ihtiyacı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demire bağlı aneminin kendine özel bulguları: Yiyecek dışındaki şeylere istek ![]() ![]() ![]() Ağız kenarında ve tırnaklarda çatlaklar Tırnaklarda biçimsizlik; kaşık biçimini almaları gibi ![]() ![]() Tahriş olmuş dil ![]() Demir eksikliği anemisinin nedenleri: Yetersiz demir alımı:Gıdalarla dışarıdan alınan demirin yetersizliği halinde oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() Doğumla ilgili nedenler: Prematürelik, çoğul gebelikler anemiye neden olabilir ![]() Demir gereksiniminin arttığı durumlar:Ülser kanamaları, kadınlarda adet kanamaları gibi akut veya kronik kan kaybı,paraziter enfeksiyonlar, özellikle yaşamın ilk yılı ve adelosan dönemi gibi hızlı büyüme dönemlerinde demir gereksinimi artmakta ve anemiler görülebilmektedir ![]() Demirin Emilim bozuklukları Kronik ishaller, Kronik enfeksiyonlar ,Sindirim sistemi anomalileri , Malabsorbsiyon sendromu gibi demir emiliminin bozulduğu durumlarda anemi görülebilir ![]() Günlük demir gereksinimi ve kaybı ne kadardır? -Günlük demir gereksinimi 1-3 mgr ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hangi besinler demir açısından zengindir? - Kırmızı et, karaciğer, balık, kuru üzüm ve yumurta sarısı demir açısından zengin gıdalardır ![]() ![]() Demir eksikliği anemisi düşünülen hastalarda yapılması gereken başlıca tetkikler neler olmalıdır? -Tam kan sayımı, serum demiri, serum demiri bağlama kapasitesi, transferin saturasyonu, serum ferritin düzeyi, dışkıda gizli kan ve periferik yaymadır ![]() ![]() Tanı: Hekim muayenesi ile birlikte yapılacak kan tahlilleri tanı koydurur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tedavi: Tedavi de en etkili ilaç demir sülfattır ![]() ![]() ![]() ![]() Ağızdan demir tedavisinde kullanılan demir formları demirsülfat, demir glukanat ve demir fumorattır ![]() ![]() ![]() ![]() İlaç kullanılırken dikkat edilecek noktalar nelerdir ? -En iyi demir emilimi aç karnına olmasına rağmen pek çok insan buna katlanamaz ve gıda ile almak ister ![]() ![]() ![]() ![]() Kurşun zehirlenmesi: Özellikle sanayileşmiş toplumlarda özellikle akaryakıtta ki kurşunun havaya karışması ile oluşan kurşun zehirlenmelerinde demir eksikliği anemileri görülebilmektedir ![]() ![]() Bulgular: Hafif olgularda hafif solukluk dışında herhangi bir belirti vermeyebilir ![]() ![]() ![]() Tüm kansızlıklarda görülen çarpıntı, eforla oluşan nefes darlığı, başdönmesi, kulak çınlaması, halsizlik, çabuk yorulma görülebilir ![]() Hekim muayenesinde deri ve mukozalarda solukluk, dilde kızarma, kabarcık ve küçük çatlaklar görür ![]() ![]() Bazı hastalarda toprak yeme gibi belirtiler ortaya çıkabilir ![]() Aplastik Anemi: Bu aneminin en ciddi olanlarındandır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aplastik aneminin kendine özel bulguları: Sıkça oluşan enfeksiyonlar Deri altında görülen kan lekeleri Travma olmaksızın oluşan bere ya da çürükler Kendiliğinden oluşan burun, ağız, rektum, vajina ve dişeti kanamaları Ağız, gırtlak, rektumla ilgili ülserler Folik Asit Eksikliğine Bağlı Anemi : Vücudun yeterli kırmızı hücreleri yaratmak için folik aside ihtiyacı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Folik Asit eksikliğine bağlı aneminin kendine özgü bulguları: Bu tür anemiler genişleyen kırmızı kan hücreleri ile karakterize edilirler ve aşağıdaki unsurlarla sonuçlanırlar: İshal Depresyon Şişmiş ve kırmızı bir dil Hemolitik Anemi: Çok sık rastlanmayan türden olan bu anemi vücudun doğal artık toplama metabolizması vakitsizce kırmızı kan hücrelerini yok ettiğinde sonuçlanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hemolitik Aneminin kendine özgü bulguları : Hemolitik anemi çok sayıdaki kırmızı kan hücrelerinin kısa bir sürede yok olmasıyla oluşan hemolitik krizlerin bir işareti olarak kabul edilebilir ![]() Ateş Sırt ve mide ağrısı Titremeler Baş dönmesi Kan basıncındaki önemli bir düşüş Sarılık ve idrarda koyulaşma Dalağın genişlemesinden kaynaklanan anormal ağrı Kötücül Anemi (Pernicious anemia)Vitamin B-12 eksikliği anemisi: B-12 vitaminin emilimi için mide B-12 asıl faktörü denilen bir maddeyi salgılaması gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Kötücül aneminin kendine özgü bulguları: Bu tarz bir anemi genişleyen kırmızı kan hücreleriyle (macrocytic anemia) karakterize edilir ve sonuçları: Eller ve ayaklarda ürperme Bacaklarda, ayaklarda ve ellerde ve spastik hareketlerde duyum kaybı Sarı ve mavi renklerle ilgili olarak renk körlüğü türü Şişmiş, ağrıyan ve yanan bir dil Kilo kaybı Kararmış cilt İshal Düzensizlik Depresyon Entellektüel fonksiyonların azalması Orak -Hücre Anemisi (sickle-cell anemia): Afrikalı Amerikalılarda ayrıcalıklı olarak görülen bir tür ırsi hemolitik anemidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Orak hücre anemisinin kendine özgü bulguları: Hemolitik anemi türü olan bu anemi kandaki oksijen miktarını azaltan aşağıda belirtilen aktiviteleri takip eden krizlerle göze çarpar ![]() Enerjik egzersizler Yüksek rakımlı yerler hastalık Aneminin aniden kötüleşmesi ---ağrı, ateş ve nefessizlik---bu krizleri işaret eder ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiBÖBREK TAŞLARI: NEFROLITHIAZIS Böbrek taşı, idrarda bulunan üre, oksalat, kalsiyum, fosfat vb ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Taş oluşumun nedeninin bulunması için taşın incelenmesi ve buna göre önlem alınması gerekir ![]() ![]() Böbrek taşları yerleştikleri yere göre belirtiler verebilir ![]() ![]() Taş oluşumunda genetik yatkınlık önemlidir ![]() ![]() ![]() Yapılan genel araştırmaya göre, et ve ürünlerinde bulunan proteinin yüksek miktarda tüketilmesi, böbrek taşı rahatsızlıklarının sayısında artışa neden olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun yanısıra fizyolojik problemler, idrar akışını engelleyen bir durumun varlığı (mesane tümörleri, konjenital darlıklar) idrar da asit miktarının artması ( idrar yolu enfeksiyonları) gibi nedenler de taş oluşumuna yardımcı olan etkenlerdir ![]() Böbrek çanaklarında oluşan küçük taşlar, mesaneye inerek burada büyümelerine devam edebilirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Böbrek taşında belirtiler yıllarca kendini gizleyebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tipik böbrek ağrısının iki önemli nedeni vardır ![]() ![]() BÖBREK TAŞLARI İÇİN EN ÖNEMLİ MADDE SIVILARDIR: Sağlıklı bir insan günde en az 2 litre su tüketmesi gereklidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() BESİNLER BÖBREK TAŞLARINI NASIL ETKİLER Sebzeler ve Meyveler Sebze ve meyveler taş oluşumunu sağlayan üre miktarını artırırlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Et, Balık ve Kümes Hayvanları Et ve balıktan alınan yüksek miktardaki protein, üreyi hızla asitlemesinden dolayı taş oluşumunda bir risk faktörüdür ![]() ![]() Süt ve Mandıra Ürünleri Diğer başlıklarda incelenenlerin aksine kalsiyum oranının azaltılması artık söz konusu değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tatlılar Yüksek miktarda tatlı ve şeker kullanımı, üredeki kalsiyum oranını artırdığı için, taş oluşumunu hızlandırabilir ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiEl problemleri -------------------------------------------------------------------------------- Yaşınız ve işiniz ne olursa olsun elleriniz sürekli olarak çalışmaktadır ![]() ![]() ![]() Karpal tünel sendromu: Bu hastalığın bulguları;elde uyuşma ve elektriklenme(özellikle gece artış gösteren),elin çevirerek birşeyi açması halinde yada kaldırma hareketleri esnasında his bozukluğu oluşması,bazen omuza kadar uzanan ağrı olarak özetlenebilir ![]() Bu şikayetler median sinirin elbileğinden ele geçiş yaptığı bölgede mevcut olan tünel içerisinde sıkışması sonrasında oluşur ![]() ![]() Hafif vakalar el bileğine istirahat vermek amacını güden çeşitli bileklik veya ateller ile tedavi edilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() El bileği tendinitisleri: Dequervain'in daraltıcı tenosnovitisi başparmağın hareketini sağlayan tendon kılıflarının el bileğinden parmağa geçiş yaptıkları bölgede meydana gelen irritasyon ve şişkinlik ile ortaya çıkan bir tablodur ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tablo ramotoid artrit gibi inflamatuar hastalıklarda,gebelik ve elin aşırı kullanımı gibi durumlarda oluşabilir ![]() Erken tanı konduğunda elin istirahatini takiben germe egzersizleri yapılması,ya da steroid enjeksiyonları yapılması ile tedavi edilebilir ![]() ![]() ![]() Elde artritis: Elde artritis en sık başparmağın tabanında gelişir ![]() ![]() ![]() İleri evrelerde ağrıyı azaltmak ve fonksiyonu geri getirebilmek için cerrahi tedavi uygulanması gerekir ![]() Heberden nodülleri el parmaklarının son eklemlerinde oluşan ve osteoartritisin klasik bir bulgusu olan deformasyonlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Duputyren kontraktürü: El ayasında yer alan fasia adı verilen bir katmanın kalınlaşması ile ailesel geçiş gösteren bir hastalığıdır ![]() ![]() ![]() Tedavide zaman zaman steroid enjeksiyonları ağrılı olan nodüller için kullanılsa da ana tedavi cerrahidir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiBurunda et büyümesi -------------------------------------------------------------------------------- Burunda et kavramı bazen karışıklığa yol açmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KONKA HİPERTROFİSİ Konka Ne Demektir: Konkalar burun ile sinüslerin arasındaki duvarda yerleşen ve her iki tarafta 3'er tane bulunan kemik ve bunu saran yumuşak dokudan ibarettir ![]() ![]() ![]() Konkalar Neden Büyür: Konkalar burnun normal işleyişine göre bazen büyüyüp bazen küçülürler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne Gibi Belirtiler Yapar: Konka büyümesinin en önemli ve çoğu zaman tek şikayeti burun tıkanıklığıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Muayenede Ne Görülür: Burun muayenesinde özellikle alt konkalardaki büyüme farkedilir ![]() ![]() ![]() Teşhis Nasıl Konur: Teşhis, büyümenin gözle görülmesiyle konur ![]() ![]() Nasıl Tedavi Edilir: Konkaların küçülmesi için başlangıçta ilaç tedavisi uygulanır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ameliyat Nasıl Yapılır: Konkaları küçültmek için şimdiye kadar birçok ameliyat şekli tarif edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ameliyatın Riskleri Nelerdir: Anestezi komplikasyonları dışında konkalar için uygulanan ameliyatlarda en sık görülen problem kanamadır ![]() ![]() ![]() Ameliyattan Sonra Nelere Dikkat Etmeliyim: Ameliyattan sonra hasta için genellikle pek problem olmaz ![]() ![]() ![]() ![]() NASAL POLİP Nasal Polip Nedir: Nasal Polip sinüslerden kaynaklanan ve burun içine doğru büyüyen etlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() Nasal Polip Neden Oluşur: Nasal polip oluşmasının en önemli sebebi alerjilerdir ![]() ![]() ![]() ![]() Ne Gibi Belirtiler Yaparlar: Nasal poliplerin en önemli belirtisi burun tıkanıklığıdır ![]() ![]() Muayenede Ne Görülür: Burun Muayenesinde her iki tarafta ya da tek tarafta soluk renkli, ödemli ve burnu tıkayan bir kitle görülür ![]() ![]() Teşhis Nasıl Konur: Teşhis burunda etin görülmesiyle konur ancak yaygınlığını görmek için mutlaka bilgisayarlı tomografi çekilmesi gerekmektedir ![]() Nasıl Tedavi Edilir: Çok küçük polipler bazen kortizonlu sprey ya da tabletlerle küçülsede tedavi büyük oranda ameliyatla yapılır ![]() ![]() ![]() Ameliyat Nasıl Yapılır: Nasal polip için yapılan ameliyatlar son yıllarda endoskopik yöntemle(görüntülü yöntem) yapılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ameliyatın Ne Gibi Komplikasyonları Vardır: Anestezi komplikasyonları dışında endoskopik ameliyatta en sık görülen problem kanamadır ![]() ![]() ![]() Ameliyattan Sonra Nelere Dikket Etmeliyim: Endoskopik yöntemle yapılan ameliyattan sonra en önemli konu pansumanların uygun yapılmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık Ansiklopedisiağız içi iltihapları stomatitler -------------------------------------------------------------------------------- Ağıziçinin tipik iltihapları ağızdaki nedenlerden kaynaklanıyorsa birincil, başka hastalıklardan kaynaklanıyorsa ikincil olarak nitelenir ![]() ![]() ![]() ![]() Yunanca'da stoma "ağız", itis "iltihap" demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ağıziçi iltihabının başlıca türleri arasında ağız nezlesi ile eksüdalı, ülserli, kangrenli, kanamalı ve aftlı iltihaplar sayılabilir ![]() • Ağız nezlesi- En sık görülen ve en az zararlı türdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ağız nezlesi genellikle ağız boşluğunda kırmızılıkla ortaya çıkar ![]() kez dil ve dudaklarda yaygın ve tekdüze kızarıklıklar görülür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Eksüdahlı ağıziçi iltihabı Mukozada üstü beyaz renkli ağır bir iltihaplanma biçiminde ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Ülserli ağıziçi iltihabı Ağız nezlesinden de, eksüdalı ağıziçi iltihabından da ağırdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Kangrenli ağıziçi iltihabı Ülserli tipin son evresidir ![]() ![]() • Kanamalı ağıziçi iltihabı Kanamalarla ortaya çıkan ağız mukozası iltihabıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • Aftlı ağıziçi iltihabı Çoğu kez virüslerden kaynaklanır ![]() bozukluğu çekenlerde görülür ![]() ![]() Hastalık titreme ve ateş yükselmesiyle birden ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() • Kronik bakteri ve mantar enfeksiyonlarına bağlı ağıziçi iltihabı Acti-nomyces ağız boşluğunda iltihaba yol açan önemli bir bakteri grubudur ![]() ![]() ![]() ![]() Oldukça sık rastlanan pamukçuk ağızda mantarlara bağlı bir iltihaptır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() • İkincil ağıziçi iltihapları Genel bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkar ![]() ![]() Özgül mikropların neden olduğu başlıca ağıziçi iltihaplan şunlardır: Frengide birinci evre lezyonu, ikinci evreye özgü kabartı ya da kızarıklıklar ve üçüncü evreye özgü göm (yumuşak şişkinlikler) ve ülserler biçiminde iltihaplar (frengi stomatiti); veremde ülserler ve çatlaklarla birlikte görülen iltihaplar (verem stomatiti); cüzamda zamanla ülserleşen derin düğümcük oluşumlan (cüzam stomatiti); belsoğukluğunda hastalık etkeni olan gonokoklara bağlı iltihaplar; difteri, yılancık ve impetigo etkenlerine bağlı ağıziçi iltihaplan ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık Ansiklopedisicinsel yolla bulaşan hastalıklar Zührevi hastalıklar yani cinsel yolla bulaşan hastalıklar çeşitlidir ![]() 1-BEL SOĞUKLUĞU GONORE) Gonore isimli mikropun meydana getirdiği cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Penisten sarı kahverengi çok defada yeşile çalan bir akıntı olur ![]() ![]() ![]() ![]() Teşhis,akıntının özel metotlar ile alınıp mikroskop altında belsoğukluğu mikrobunun görülmesi ile konur ![]() Tedavi edilmeyen vakalarda apse sonucu idrar yolunun daralması meydana gelir ![]() ![]() ![]() Korunma:Her şeyden önce hijen kurallarına uyulmalı ![]() ![]() ![]() Tedavi ![]() ![]() ![]() Kadınlarda çok defa akıntı olmaz ![]() ![]() ![]() Belsoğukluğu mikrobunun kan yoluna geçmesi ile eklam şişmeleri,kalp kası iltihapları olabilir ![]() ![]() 2-BELSOĞUKLUĞU OLMAYAN AKINTI: Bu akıntıda bel soğukluğu mikrobu bulunmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3-TRİKOMONİASİS: Trikomona isimli mikroptan ileri gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ekeklerde bazen belirti vermiyebilir ![]() 4-GENİTAL UÇUK: Kadın ve erkeklerde sıklıkla görülür ![]() ![]() ![]() ![]() 2-10 gün süreden sonra torbalarda ve kadında dış genital organlarda kırmızı zemin üzerinde içi sıvı dolu bir çok keseciklerden oluşur ![]() ![]() ![]() 5-YUMUŞAK ŞANKIR: Gene bir cilt hastalığıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 6-AIDS Edinsel bağışıklık yetmezliği) İlk defa 1981 yılında görülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Virus vücuda geçtikten sonra bağışıklık sistemini bozar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 7-FRENGİ: Mikrobik bulaşıcı bir hastalıktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ci devre bu yaradan itibaren 6 hafta sonra ortaya çıkar ![]() ![]() ![]() ![]() 3 cü devrede yer yer bölgesel tümörler oluşur ![]() ![]() ![]() Tedavide uygun antibiyotiğin kullanımı ile olur ![]() ![]() 8- İnsan papilloma Virüsü: Cinsel organlar ve çevresinde siğil benzeri oluşumlara neden olan bu virüs kadınlarda rahim girişi kanserlerine neden olabilir 9- Chlamydial Enfeksiyonlar: çok sık raslanılır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık AnsiklopedisiGuatr her yönüyle -------------------------------------------------------------------------------- Guatr nedir? Tiroit glandının büyümesine guatr denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Diffüz guatr ve nodüler guatr nedir? Guatr, tiroit bezinin simetrik veya asimetrik olarak diffüz (yaygın) büyümesi sonucu veya nodül (bir veya birden fazla) ile birlikte oluşabilir ![]() ![]() ![]() Guatrlar fonksiyonlarına göre kaça ayrılır ve hangi durumlarda görülür? Gerek diffüz, gerekse nodüler guatrlı hastalar fonksiyonel olarak 3 durumda bulunur ![]() · Ötiroidi : Tiroit hormonları normal düzeylerdedir · Hipotiroidi : Tiroit hormonları azalmıştır · Hipertiroidi: Tiroit hormonları yüksektir Basit guatr nedir? Tiroit fonksiyonları bozulmadan (ötiroit) tiroidin simetrik ve asimetrik olarak yaygın büyümesi durumuna basit guatr denir ![]() ![]() Diffüz guatr hangi hastalıklarda görülür? Diffüz (yaygın) ve ötiroit guatrlar : Basit guatr Otoimmun guatr (Hashimoto tiroiditi, postpartum tiroidit ![]() ![]() ![]() Diffüz ve hipertiroidik guatrlar: Graves hastalığı Sessiz tiroidit TSH’ya bağlı oluşan hipertiroidi Plonjans veya substernal guatr nedir? Tiroidin büyüyüp sternum ( iman tahtası kemiği) altına doğru uzaması durumuna substernal yada plonjan guatr denir ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroit nodülü nedir? Tiroit nodülü tiroit içinde veya üzerinde oluşan kitlelerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Soliter nodül ve multinodüler guatr nedir? Tiroit içerisinde tek bir nodül mevcutsa soliter nodül, birden fazla nodül mevcutsa multinodüler guatr denir ![]() ![]() Guatrın sebepleri nelerdir? Hastaların en sık soruduğu sorular arasındadır ![]() ![]() ![]() · Endemik guatr · Sporadik guatr Endemik guatr nedir? Sebepleri nelerdir? Bir yerleşim bölgesinde %10’dan daha fazla guatr vakası varsa bu yerleşim bölgesine endemik guatr bölgesi denir ![]() ![]() ![]() · İyot eksikliği · Guatrojen maddeler o Kimyasal maddeler (thiocynate) o Bazı ilaçlar (lithium) o Bazı mikroplar (eschericia coli) Endemik guatra neden olan iyot eksikliği ve diğer maddeler nasıl etki eder? Daha önce de belirtildiği gibi günlük iyot ihtiyacı ortalama 150mgm civarındadır ![]() ![]() ![]() Bazı bölgelerde iyot eksikliği olmamasına rağmen endemik guatra rastlanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sporadik guatrın sebepleri nelerdir? Bir yerleşim bölgesinde %10’dan daha düşük guatra rastlanırsa bu bölgede oluşan guatrlara sporadik guatr denir ![]() · Büyüme faktörleri · Enzim bozuklukları · Tümörler · Enflamasyon/enfeksiyon · Kist oluşumu · Kanama · Antitiroit ilaç kullanımı Büyüme faktörleri nelerdir? Genel olarak tiroidin büyümesine yani guatra 3 faktör etki eder ![]() · TSH (tiroidi uyaran hormon) · TRab (tirotiropin reseptör antikoru) · HCG (human chorionic gonadotropin hormonu) TSH’nın guatr oluşumundaki etkisi nedir? TSH hipofiz bezinde salgılanan ve tiroit hormonlarının tiroitteki sentezi ve salgısı üzerine etki eden bir hormondur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TRab reseptör antikorunun guatr oluşumundaki rolü nedir? TRab (tirotiropin reseptör antikoru) Basedow-Graves hastalığında tiroidi uyaran ve hipertiroidiye neden olan bir antikordur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() HCG nedir? Guatr oluşumunu nasıl sağlar? HCG (human chorionic gonadotropin) gebelik sırasında salgılanan bir hormondur ![]() ![]() ![]() Guatr oluşumunda tümörlerin rolü nedir? Tiroit tümörleri kadınlarda %6 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genelde tiroit tümörlerinin kesin sebepleri belli olmamasına rağmen bazı radyasyonların hayvan ve insanlarda buna neden olduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Guatr oluşumunu enflamasyon/ enfeksiyonlar nasıl etkiler? Enflamasyonlarda kanda bulunan lenfositlerin tiroit içine girmesi sonucu guatr oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() Kist oluşumunun guatrdaki rolü nedir? Kistler içi sıvı dolu tiroit nodülleridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tiroitte görülen bir nodülün tamamen kist mi, yarı kist (miks) mi, yoksa solid mi olduğu ancak ultrasonografi ile anlaşılır ![]() ![]() Guatrın belirtileri nelerdir? Hastalar arasında en sık sorulan sorulardan biridir ![]() ![]() · Genelde basit diffüz guatr herhangi bir şikayete neden olmaz ![]() · Guatr hipotirodi veya hipertiroidi ile birlikte bulunursa bu hastalıkların belirtileri ortaya çıkar ![]() ![]() · Büyük ve nodüllü guatrlar, soluk veya yemek borusu üzerine olan baskı nedeniyle nefes darlığına veya yutma güçlüğüne neden olabilir ![]() ![]() · Büyük guatrlar, ayrıca boyun toplardamarları üzerine baskı yaparak bu damarların genişlemesine neden olabilir ![]() · Tiroit glandı günlerce veya haftalarca yavaşça büyüyüp küçülmesi ve bazen ağrılı olması sessiz veya subakut tiroiditte görülür ![]() · Tiroidin ani olarak büyümesi, ağrılı ve hassas olması tiroit nodülü içine kanamada veya ani olarak büyüyen tiroit kanserlerinde görülür ![]() · Otoimmün guatrlarda simetrik veya asimetrik büyüme görülmesi tiroit lenfomasını düşündürür ![]() Basit guatrlarda tedavi nasıl yapılır? Guatrlar ötiroit durumda ise yani tiroit hormonları normal seviyelerde ise hastada ilk olarak tiroit kanseri olup olmadığı araştırılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nodüllü guatrlarda tedavi nasıl yapılır? Nodül mevcut olan hastalarda nodülün tek mi yoksa birden fazla mı olduğu araştırılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ultrasonografi, nodüllerin tespitinde kolaylıkla uygulanan ve hamilelerde bile herhangi bir zararı olmayan bir tanı yöntemidir ![]() ![]() ![]() Muayenede veya ultrasonografide nodül tespit edilmeyen vakalarda tiroit sintigrafisinin yapılması doğru değildir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Saglık Ansiklopedisi |
![]() |
![]() |
#15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Saglık Ansiklopedisimide hastalarında ve ülser hastalarında diyet ve beslenme -------------------------------------------------------------------------------- Eskiden ülseri olan hastalara çok sıkı ve katı bir diyet önerilirdi; günümüzde diyetler daha az kısıtlayıcıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu hazırlık karmaşık kimyasal bileşilderin parçalanmasını, daha basit ve temel bileşiklere ayrılmasmı Sağlar ![]() SİNDİRİM SİSTEMİ Sindirim sistemini şematik olarak iki ucu dışarıya açılan uzun bir boru olarak kabul edebiliriz; üst uçta ağız, alt uçta ise anüs yer alır ![]() Bu boru farklı işlevi olan bölümlere aynlmıştır; yukardan aşağıya doğru ağız, yutak, yemek borusu, mide, incebağırsaklar, kalmbağırsaklar ve anüs yer alır ![]() Alınan besinler bir süre ağız boşluğunda kalır, çiğnenerek daha küçük parçalara ayrıhr ve tükürükle ıslanır ![]() ![]() Besinler yutulduktan sonra yemek borusuna geçer ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() MİDE Mide, besinlerin bağırsağa geçmeden önce bir süre kaldığı bir tür torbadır; kubbe, gövde ve kapı olarak bilinen üçbölümden oluşur ![]() ![]() ![]() ![]() Hidroklorik asit pepsinin sindirim işlevinin gerçekleşmesi için gerekli asit ortamı hazırlar ![]() Pepsin proteinlerin parçalanmasmı kolaylaştmr ![]() ![]() Rennin, kazeim çöktürerek sütü pıhtılaştınr ![]() Mukusun, mide duvanm örten mukoza üzerinde koruyucu etkisi vardır ![]() Ozetken (entrensek faktör): B12 vitaminini, sindirim salgılarmın etkisinden koruyarak emilimin gerçekleştiği bağırsak bölgesine kadar taşır ![]() ![]() Midenin temel işlevi besinlere depo ve geçiş yolu işlevi görmek, onları bağırsakta gerçekleşecek olan sindirime elverişli hale getirmektir ![]() MİDEDE SİNDRİM SÜRECİ Besinler midede önce yarısıvı bir bulamaç olan ve pankreas ile incebağırsak enzimlerinin etkisine hazır olan kimusa dönüşür ![]() ![]() ![]() Normal bir bireyin midesinden 24 saat içinde, su, başta klor olmak üzere inorganik iyonlar ve enzimlerden oluşan yaklaşık 1,5 lt sıvı salgılanır ![]() ![]() ![]() SİNDİRİM BOZUKLUKLARI İltihap kökenli (gastrit) ve öteki mide hastalıkları sindirim güçlüğü olarak tanımlanan bir dizi bozukluğa yol açar ![]() ![]() ![]() Mide salgısı miktannda ve daha az derecede de olsa bileşiminde değişiklikler vardır ![]() ![]() Aşırı salgı durumu özellikle sinirli kişilerde ve onikiparmakbağırsağı ülserinde sıktır; salgı azalması ise mide mukozasında incelmeye ve öldürücü kansızlığa (Bı2 vitamini eksikliğine bağlı kansızlık ııpemisyöz anemi) yol açan bazı gastrit türlerinde görülür ![]() ![]() iki tür arasındaki ayrım, uygulanacak tedavi açısından büyük önem taşır ![]() ![]() Tedavinin amacı, aşırı salgılı biçimlerde asit fazlasını nötrleştirmek ve hidroklorik asit salgısını azaltmak, az salgılı biçimlerde ise mide salgısını uyarmaktır ![]() BEYAZ DİYET Her iki biçimin tedavisinde de mide mukozasını tahriş eden yiyecek ve içecekler ile güç sindirilen besinler yasaklanmalıdır ![]() ![]() Vücudun güç sindirdiği maddeleri (örneğin, etlerdeki bağdoku ve kollajen lifler, bazı bitkilerdeki selüloz ve lifler) içeren besinler alınmamalıdır; acılı ve asitli besinler yenmemelidir; besinler hazırlanırken kızartmalardan uzak durulmalı, haşlanmış besinler yeğlenmelidir; baharat ve tat verici maddeler kullanılmamalıdır ![]() Bu tür bir diyet besinlerin olabildiğince basit hazırlanmasına ve sindirimi en kolay olan besinlerin seçilmesine dayanır ![]() Sindirim güçlüğünde, düzenli aralıklarla sık ve küçük öğünlerle (gün boyu en az beş kez) beslenmek uygundur; böylece midenin hiç boş kalmaması ve mide salgısının asitliğinin sürekli tamponlanması sağlanır ![]() ![]() Tükürük ve mide enzimlerinin etkisini göstermesine izin vermek için küçük parçalara ayrılmış ya da püre halindeki besinler yeğlenir ![]() ![]() Et ve protein içeren yiyecekler, özellikle kızartıldığında ya da ızgara yapıldığında asit ve pepsin salgılanmasını uyanr; bu nedenle bu besinlerin miktarını azaltarak mideyi daha az uyaran haşlanmış yiyecekleri yeğlemek uygundur ![]() ![]() ![]() Bu nedenle unlu yiyecekler lapa ya da çorba olarak yenmeli ve özellikle hastalığın akut evresinde makama, ekmek (özellikle ekmek içi) ve unlu tatlılardan kaçınılmalıdır ![]() Yumurta ölçülü olarak yenmelidir ![]() ![]() ![]() Son olarak, meyvelerin ve özellikle portakal, üzüm gibi meyvelerin hiç yenmemesi gerektiği belirtilmelidir; bunun gibi madensuyu, alkollü içkiler ve kahve de içilmemelidir ![]() ![]() Çok soğuk ya da sıcak yiyecek ve içeceklerden kaçınılmalıdır; midenin duvarlarını tahriş etmemek için mide boşken öğünlerden önce sigara ya da içki de içilmemelidir ![]() GASTRODUODENİT(MİDE-ONİKİPARMAK BAGIRSAK İLTİHABI) Mide mukozasının akut iltihabı gastnt adını alan özel bir klinik tabloya yol açar ![]() ![]() En yaygın klinik belirtiler karnın üst bölümünde ağn, bulantı ve kusmadır; ağır tablolarda kanlı kusma görülür ![]() ![]() Her durumda ilk yapılması gereken alkol, kahve, baharat, tütün gibi tahriş edici nedenlerden uzaklaşmak ve mide asitinin nötrleştirilmesidir ![]() ![]() ![]() Asit ve pepsin salgısını şiddetle uyaran proteinler de kısıtlanmalıdır; az et (yumuşak ve haşlanmış), taze peynir ve yumurta yenebilir ![]() ![]() Hastalığı ortaya çıkaran nedenler ve bütün belirtiler ortadan kalktığında, hasta dengesizlik ve aşırılıklardan kaçınmaya çalışarak normal bir beslenme düzenine dönebilir; sakin bir ortamda ve acele etmeden yenen sık ve küçük öğünler yeğlenmelidir ![]() ![]() ONİKİPARMAK BAĞIRSAĞI ÜLSERİ Sindirim yollannda en sık görülen hastalık peptik ülserdir ![]() ![]() Ulserin en önemli nedeni kuşkusuz hidroklorik asit salgısıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peptik ülsenin tıbbi tedavisi son yıllarda, özellikle midedeki hidroklonik asit salgısını geçici olarak engelleyecek bir ilacın bulunmasıyla dev adımlarla ilerlemiştir ![]() ![]() ![]() Diyet açısından kesin üç dönem saptanabilir ![]() İlk dönem yaklaşık bir ay sürer; öğünler az miktarda ve sık (iki saatte bir) olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|