![]() |
Siz Cumayi Bilirmisiniz ? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Siz Cumayi Bilirmisiniz ?Fakih anlatiyor: "Babam bana şöyle anlatti: –Salih Meri, cuma gecesi, cuma namazını kılmak üzere mescide gitmek için yola çıktı ![]() ![]() –Tan yeri agarıncaya kadar kalayım ![]() Kabristanın içine girdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir de baktı ki,onlardan ayrı, kirli elbiseli bir genç, bir köşede, üzüntülü bir halde oturuyor ![]() Onu yanlarına oturtmuyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() –Hey ’ın kulu, sende gördügüm bu üzüntü neden? Sonra gördügüm bu hâl nedir? Bana şöyle dedi: –Ey Salih Meri, sen o tepsileri gördün mü? –Evet, gördüm, deyince şöyle anlatti: –O tabaklar, hayattakilerin ölülerine hediyeleridir ![]() ![]() Daha sonra şöyle dedi: –Ben, Sindli biriyim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sordum: –Senin annenin evi nerede? Onun yerini bana anlattı ![]() Sabah oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() –Ben Sâlih Meri’yim, dedim ![]() ![]() Şöyle dedim: –Benim söyleyecegim söz, senin söyleyecegin söz hiç kimse tarafından duyulmamalıdır ![]() ![]() Ona yaklaştım, aramızda bir perde kaldı ![]() Şöyle sordum: –Sana ’tan rahmet dilerim, çocugun var mı? –Yoktur ![]() Tekrar sordum: –Daha önce bir çocugun olmuş muydu? Derin bir nefes aldı, sonra şöyle dedi: –Benim bir genç oglum vardı, öldü ![]() Bunun üzerine durumu ona anlattım ![]() ![]() Sonra şöyle dedi: –Ey Salih! O benim cigerparem, kalbim idi ![]() ![]() ![]() ![]() Daha sonra çıkardı bana bin dirhem verdi ![]() –O sevdigim göz nurum için bunları dagıt ![]() ![]() ![]() Gittim, o bin dirhemi dagıttım ![]() Ertesi cuma geldi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() –Ey Salih! bizim için seni mükâfatlandırsın ![]() ![]() Ona dedim ki: –Siz kabirdekiler cumayı bilir misiniz? Şöyle anlattı: –Evet biliriz ![]() ![]() –Bu faziletli gün için, selâm, selâm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|