Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ilmin, üstünlüğü

İlmin Üstünlüğü

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlmin Üstünlüğü






İlmin Üstünlüğü
İLMİN ÜSTÜNLÜĞÜ

Âyetler
1 "De ki: Ey Rabbim! İlmimi artır"
Tâhâ sûresi (20), 114

Cenâb-ı Hak, Peygamber Efendimiz'e ilmin dışında herhangi bir şeyi kendisine artırması için dua etmesini emretmemiştir Çünkü ilim bitip tükenmeyen bir hazinedir Sadece sahibine değil başka insanlara ve hatta bütün canlılara da fayda verir Hak ile bâtılı ayırmanın en önemli vasıtası ilimdir İlmin artması insana bir yük değil, tam aksine onu yücelten bir fazilettir İnsanın ilmi ve bilgisi arttıkça tevâzuu da artar; kişi birtakım kuruntulardan kurtulur; gerçeği anlar ve iyi bir insan olmaya elinden geldiğince özen gösterir İlmin zıddı olan cehâlet, bilgisizlik ise şiddetle kınanır
2 "De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
Zümer sûresi (39), 9

Allah Teâlâ bu âyet-i kerîmede ilmi övmekte, kıymetini ve üstünlüğünü bize açıklamakta, cehâleti ise yermekte, onun bir noksanlık, bir eksiklik olduğunu haber vermektedir Âlim kişi Allah'a karşı itaatkâr olur; câhil isyankârdır Bu ikisi birbirinin zıddı olup itaat fazilet, isyân ise düşüklük ve ahmaklıktır Cehâletin her çeşidi dinimizde reddedilmiş ve kınanmıştır Çünkü cehâletin her türünde küfür ve isyândan bir pay vardır İslâm öncesi döneme Câhiliye denilmesinin sebebi, bütün toplumun şirke dalmış olması ve putlara tapınmaları idi
Doğru bilgi ve ilim insanı şirkten arındırır ve Allah'a gerçek mânada kul olmaya yöneltir Eğer böyle olmuyorsa, bu kişinin noksanlığına ve öğrendiği bilginin eksikliğine bağlanır Bazılarının zannettiği gibi, câhil sadece okuma yazma bilmeyen değil, küfür ve inkârda sâbit kadem olandır İlim ve bilgiden nasibi olmayan, mektep ve medrese görmemiş kimseler de ilim sahibi sayılmazlar İslâm âlimleri bu âyeti delil göstererek, câhil bir erkeğin âlim bir hanımın dengi olmadığı için onunla evlenmesinin uygun olmayacağını belirtirler

3 "Allah içinizden iman edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir"
Mücâdele sûresi (58), 11

Allah iman edenlerin ve imanlarının gereğini yerine getirenlerin derecelerini yükseltir Onları dünyada başarı sahibi kılar, âhirette de cennetteki makamlarını yüceltir İlim ile meşgul olan ve öğrendiklerinin gereğini yerine getiren âlimleri de üstün derecelere ve makamlara kavuşturur Âyet-i kerîme ilmin ve âlimlerin fazileti konusunda açık delillerden biridir Kur'ân-ı Kerîm'de gerek doğrudan gerekse muhtevâ ve mahiyet olarak ilmin fazileti ve âlimlerin üstünlüğü ile ilgili pek çok âyet vardır Resûl-i Ekrem Efendimiz'in de ilimle ilgili yüzlerce hadisi bulunmaktadır İslâm'ın ilme verdiği değer tartışma götürmeyecek kadar açık ve nettir Bu hadislerden bir kısmını aşağıda okuma imkânı bulacağız Ancak bunlar, tıpkı âyetlerde olduğu gibi bu kitapta yer verilen sadece birkaç örnekten ibarettir

4 "Allah'tan kulları içinde ancak ilim sahibi olanlar korkar"
Fâtır sûresi (35), 28

İlim sahibi olan kimseler Cenâb-ı Hakk'ı nasıl bilip tanımak gerekirse öylece bilirler Böyle olanlar gönüllerinde ve kalplerinde Allah saygısını ve sevgisini sürekli hissederler Çünkü bir şey hakkında saygı ve sevgi, onun hakkındaki bilgi ve o bilginin derecesiyle uyumlu olur Bir mü'minin Allah hakkındaki ilmi ne kadar ileri derecede ve mükemmel olursa, Allah'a karşı saygısı da o kadar ileri ve mükemmel olur Dolayısıyla bu seviyede bulunanlar peygamberin uyarmasından hakkıyla yararlanır, maddî ve manevî kirlerden kendilerini temizler ve kötülüklerin her çeşidinden korunurlar Peygamber Efendimiz: "Ben sizin Allah'tan en çok korkanınız ve en ileri takvâ sahibi olanınızım" (Buhârî, Nikâh 1; Müslim, Sıyâm 74) buyurur Allah'tan korkan âlimlerin saygısı, korkusu ve sevgisi ne kadar yüksek olursa, ümidi de o oranda çok olur Dolayısıyla, Allah'ın en çok değer verdiği kimseler de âlimler olmaktadır Onlar sadece ilmin nazarî yanı ile değil, amelî ciheti ile de öndedirler Bu sebeple "İlim rütbesi bütün rütbelerin üstündedir" Çünkü bilenler o bilgiyi hayatlarına uygularlar; başkalarının uygulamasına vesile olurlar ve böylece büyük hayır ve sevap kazanırlar
Hadisler
1379 Muâviye radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Allah, hakkında hayır dilediği kimseye din hususunda büyük bir anlayış verir"
Buhârî, İlim 10, Humus 7, İ'tisâm 10; Müslim, İmâre 175, Zekât 98, 100 Ayrıca bk Tirmizî, İlim 4; İbni Mâce, Mukaddime 17
Açıklamalar
Bu hadis, yukarıda bir bölümüne işaret edilen kaynaklar dışındaki daha birçok sahih kitapta yer alır Onu sadece Muâviye değil, İbni Abbâs, Ebû Hüreyre, Abdullah İbni Ömer ve Abdullah İbni Mes'ûd gibi hadis rivayetinde önde gelen sahâbîler de Peygamber Efendimiz'den, bazıları daha uzun metinler halinde olmak üzere naklederler Buhârî'nin rivayetinde hadisin devamı şöyledir: "Ben verici değil, sadece taksim ediciyim Veren ise Azîz ve Celîl olan Allah'tır Bu ümmet, kıyamet günü gelinceye kadar Allah'ın buyruğu üzere devam edip gidecektir Kendilerine muhalefet edenler onlara bir zarar veremeyecektir"
Hadiste geçen iki kelime özellikle dikkat çekicidir Bunlardan birincisi "hayır" olup, ya bütün hayırları veya birçok hayrı kapsar Cenâb-ı Hak kulları hakkında daima hayır ister; onlar hakkında şerri ve kötülüğü ise asla murad etmez; ancak halkeder, yaratır Kula hayır ile şerri ayırdedecek akıl ve idraki de ihsan eder Şerri ve kötülüğü aklı ve iradesiyle seçen kulun kendisidir İkinci kelime de "fıkıh" tır Bu kökten türemiş olan "fakîh" kelimesinin anlamı "derin anlayış sahibi" demektir Çünkü fıkıh, bir şeyi iyice bilmek, hakkıyla bilmek, keskin anlayış ve kavrayış sahibi olmak anlamına gelmektedir Fıkıh ilmine bu adın veriliş sebebi de, bu ilmin böyle bir anlayış ve kavrayış gerektirmesindendir Bu ilimde mahâret sahibi olan kimseye de fakîh denilir Fakat ilim ehlinde bulunması gereken anlayış ve kavrayış sadece fıkıh ilmiyle sınırlı değildir Bütün ilimlerde buna ihtiyaç hissedilir Onun için Peygamber Efendimiz'in bu hadislerini belli bir ilim alanına hasretmek doğru olmaz
Din ilimleri başta olmak üzere, bütün ilim ve bilgi dallarında anlayış sahibi olanlar daha başarılı ve öncü vasfı taşıyan kimseler olurlar İnsana bu anlayışı bahşeden Allah'tır Hadisin devamında açıkça görüldüğü gibi, Resûl-i Ekrem Efendimiz kendisine vahyolunan Kur'an'ı hiçbir ayırım yapmaksızın herkese tebliğ etti Birilerine öğretip de başkalarından saklayıp gizlemedi Herkes aynı bilgilere ve aynı tebliğe muhatap olduğu halde, onların içinden bazısı daha ileri seviyede anlayış ve kavrayış sahibi oldu ve toplumda seçkin bir mevkide bulunmaya hak kazandılar Ashâb-ı kirâmın hepsi ilim ve anlayış açısından aynı seviyede değillerdi Onlardan bir kısmı âyet ve hadislerin sadece görünen zâhirî mânalarını anlarken, bir kısmı da onların incelik ve derinliklerine nüfuz ederlerdi Ashâbın durumu böyle olunca ümmetin diğer fertlerinin derecelerinin farklı olacağı öncelikle kabul edilir İşte insanlara hak ve hakikati gösteren ve onları eğitip öğreten âlimler, bir toplum içinde Allah'ın kendileri hakkında hayır murad ettiği en üstün ve örnek kişilerdir Çünkü onlar Allah'ın yeryüzündeki elçileri olan peygamberlerin Cenâb-ı Hak katından getirdikleri ilâhî gerçekleri insanlara öğretmeye devam eden "peygamber vârisleri"dir
Hadisten Öğrendiklerimiz
1 Allah, kulları hakkında sadece hayrı ister ve onların bu yöndeki gayretlerine yardım eder
2 İlim, hayrın en önemli ve en faziletlisidir
3 İlim, bütün hayırları içinde toplar ve Cenâb-ı Hak ilim ehlinden razı olur
Riyazüs Salihin

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.