Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
oğulotu, yetiştiriciliği

Oğulotu Nedir - Oğulotu Yetiştiriciliği

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Oğulotu Nedir - Oğulotu Yetiştiriciliği





OĞULOTU


TAKIM: Tubiflorales

FAMİLYA: Lamiaceae

CİNS: Melissa

TÜR: Melissa Officinalis

(Adi Oğulotu, Oğulotu,

Kovanotu, Melissa, Limonotu, Acem, Turincin)


Melisa (oğulotu)


Ballıbabagiller familyasından; çok dallı, beyaz çiçekli otsu bir bitkidir En önemli türü tıbbi melissadır İstanbul, Bursa, Ege ve Akdeniz bölgesinde yetişir


Boyu 30 - 80 cm kadardır Limon kokuludur Çok yıllık bir bitkidir Yaprakları ince ve yumuşak tüylüdür Çiçekleri beyazdır Yapraklarında tanen, reçine ve uçucu bir yağ vardır


Faydası : Mide ve bağırsak ağrılarını keser Kalbi kuvvetlendirir Hazımsızlık, baş ağrısı ve migrende faydalıdır Melankoli, sara, başdönmesi, kulak çınlaması ve sinir krizlerinde şikayetleri ortadan kaldırır Bayılmalarda kullanılır


Mide ve bağırsak gazlarını söker Aybaşı ağrılarını keser ve aybaşı kanamalarını düzenler Huzursuzluk ve sıkıntıları giderir Hafıza zayıflığında faydalıdır


KÖKENİ VE YAYILIŞI:

Akdeniz bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde doğal yetişir İspanya ve Doğu Avrupa ülkelerinde kültürü yapılır Yabani formları bütün Akdeniz ülkelerinde ve güney Alplerde bulunmaktadır 10 Yüzyılda araplar, kalp kuvvetlendirici, kişi gücünü artırıcı olarak kullanmıştır ve melankoliye iyi geldiği bildirilmiştir Ancak 20 Yüzyıl başlarında bu bitkinin özelliği ortaya çıkmıştır Alttür ve varyeteleri ılıman iklimlerde yabani olarak veya Akdeniz ülkeleri ve KAmerika’da kültür bitkisi olarak yetişmektedir Tohum ayırma ve çelikle üretilir Yayıldığı ülkeler; Fransa, Bulgaristan, Almanya, Romanya’dır Ülkemizde ise İstanbul, Bursa, Ege ve Akdeniz bölgesinde yaygın olarak yetişmektedir


BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ:

Çok yıllık otsu bir bitkidir Çok lifli, rengi beyazımsıdan açık kahverengiye kadar değişen ve çok sayıda yan kökleri kapsayan bir köke sahiptir Sapı dik ve yarı dik olup 60-100 cm kadar boylanır Enine kesiti 4 köşeli olup üzeri tüylüdür Yaprakları dekussat dizilişi olup 1,5- 3,5 cm uzunluğundaki bir sap ile gövdeye bağlanır Yaprakları oval veya kalp şeklinde olup uç kısmı sivridir Yaprak 2,8 cm boyunda, 1 5-5 cm genişliğinde ve kenarları dişlidir Genellikle alt yapraklar, üst yapraklardan büyüktür Alt yüzü çıplak, üst yüzü ise genellikle fırça tüylerle kaplıdır Yaprağın enine kesitinde üst üste epidermis onun altında, palizat tabakası, sonra gevşek yapılı paranşim (sünger) tabakası, en altta ise epidermis bulunur Epidermis hücreleri, yaprak üst yüzeyinde, alt yüzeyinden daha kuvvetlidir Her iki yüzeyde de çok sayıda tek hücreli konimsi tüyler bulunur Özellikle damarlar üzerinde uzun ve 3-5 hücreli tüyler vardır Druze tüylerinin 3 farklı tipi bulunur Bunlara göre yapraklardaki yağ oranı değişebilir Bu formlar:


Kısa Saplı, Genellikle Tek Hücreli Tüyler

Uzun Saplı Ve Büyük Hücreli Tüyler

Karakteristik Druze Tüyleri Topluluğu Olduğu Bilinir

Oğulotu'nun çiçekleri oldukça küçük, sarımtrak, beyaz veya pembe renkte yapraklar hizasında 6-12'si bir arada halka halinde dizilmişlerdir Çanak yaprakların 2 dudaklı, üst tarafının düz ve 3 dişli, taç yapraklarının 2 dudaklı olduğu ve 4 erkek organın bulunduğu, kokusunun hoş, limonlu ve tadının acı olduğu bildirilmektedir Çiçeklerin sap uçlarında küme halinde bulunduğunu, renklerinin mavimsi beyaz, açık leylak veya sarımsı beyaz olabildiğini, erdişi çiçekler yanında yalnız dişi veya yalnız erkek çiçeklerin bulunabileceğini belirtmektedir


Tohumlarının ortalama bin dane ağırlığı 0,620 gr'dır Tohumlarının çimlenme kabiliyetinin % 70'den çok ve safiyetinin % 95 olması istenir Çimlenme kabiliyetini 2-3 yıl devam ettirebilir


FAYDALANMA YÖNLERİ:

Faydalanma yönleri, daha çok Avrupa'da bilinir Az miktarlarda özel yemeklerde kullanılır Çorba, salata, et, sebze, yumurta, peynir, tatlı ve içeceklerde kullanılır Gıda sanayinde baharat halinde ekstrakt veya uçucu yağı likör, alkolsüz içecek, fırın ürünleri, dondurma ve şekerlemelerde kullanılır Gıda sanayi dışında parfümeri, kozmetik sanayinde, eczacılıkta kullanılır Ayrıca çay olarakta tüketilir

Bitkinin yaprakları, çiçekli dalları kullanılır Çiçek açma mevsiminde toplanır ve gölgede kurutulur Midevi, teskin edici, ferahlatıcı olarak infüzyon %1) halinde kullanılır

Kullanımı sırasında taze olanı tercih edilmektedir Eskiden beri halk hekimliğinde gaz çıkartıcı, ateş düşürücü, sinirleri yatıştırıcı, kuvvetlendirici, olarak kullanıldığı ve 2 gr Oğulotu yağının yorgunluk giderici, uyku getirici, tansiyon düşürücü, nabız atışlarını yavaşlatıcı ve nefes darlığına da kullanıldığı belirtilmektedir

Oğulotunun suyu, damıtıcı olarak elde edilirse daha çok etkili olduğu belirtilmektedir Oğulotundan elde edilen suyun bir damlasında bulunan kuvvet, tazesinden kaynatılarak elde edilen 25 gr'da bulunmadığı, bu nedenle kalp rahatsızlıklarının en büyük ilacı olduğu, kalp çarpıntısını ve nefes darlığını giderdiği, zekayı arttırdığı, insanlardaki korkuyu izole ettiği ve daha birçok rahatsızlığa iyi geldiği bildirilmektedir

Oğulotu yağı, eczacılıkta "melissa ruhu" olarak bilinir Birçok sinir, mide, kalp ilaçlarının yapımında kullanılmakta, astım ve başağrısına, bağırsak sancılarına çok iyi geldiği belirtilmektedir


YETİŞTİRİLMESİ

İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ:


Fazla kuru olmayan, sıcak ve güneşli yerleri sevdiği besin maddelerince zengin olan kumlu- tınlı topraklarda iyi yetiştiği; belirli ölçüde gölgeye dayanıklı olduğu, fazla rutubetli ve gölgeli yerlerde, özellikle kaliteli drogları elde etme imkanı bulunmadığı belirtilmektedir

EKİM- DİKİM: Oğulotunun yetiştirilmesinin, başlıca üç yöntemle yapılabileceği bildirilir


VEJETATİF ORGANLARLA YAPILAN ÜRETİM:


Bitkinin toprak üstü veya toprak altı organlarından yararlanılır Toprak üstü organlarından koltuk altı sürgünleri alınır Özellikle yaşlanmış bitkilerde ilkbaharda sürgünler biraz uzayınca bunlardan alınarak yeni üretim yapılır Toprakaltı organlarından yararlanılacak ise sonbaharda veya ilkbaharda çok erken devrede söküm yapılarak istenilen sıra arası mesafede dikimler yapılır


Yastıklarda fidelerin yetiştirilmesi ve bunların tarlaya şaşırtılması:


Bunun için 50-80 gr 12-15 m 'lik yere ekilir Bundan elde edilecek fide, 1 dekarlık alan için yeterlidir Yastıklara ekimi yapılan tohumlar 3-4 hafta sonra çimlenir Yeterince büyüyüp dikilecek duruma geldiğinde tarlaya şaşırtma işlemi, sonbaharda ve ilkbaharda yapılır Şaşırtma, eğer sonbaharda yapılacak olursa, yastıklara tohumların temmuz

ağustos aylarında ekimleri gereklidir Genç bitkiler, donlara hassas olduklarından, sonbaharda şaşırtma yapıldıktan sonra bitkilerin üzerlerinin, tahıl saplarıyla örtülmesi tavsiye edilir Şaşırtma ilkbaharda yapılacaksa yastıklara ekim, kış aylarında yapılır Daha canlı fideler elde etmek için yastıklardan başka bir yastığa şaşırtma yapılır Bir müddet bekletildikten sonra oradan tarlaya şaşırtılır

Tarlaya dikimde sıra arsı veya sıra üzeri mesafeleri, oğulotunun büyüme tipine göre değişmektedir Yatık büyüyenler, 50 x 40 cm; dik büyüyenler ise 40 x 30 cm Aralıklarla dikimleri yapılmaktadır


Doğrudan doğruya tarlaya ekim: bu yöntem,yaygın olmadığı gibi literatürlerde de pek rastlanmamaktadır Ancak, Bornova ve menemen ekolojik şartlarında yapılan uygulamalarda, tohumları erken sonbaharda tarlaya ekmekte de üretim yapabilme imkanı olduğu anlaşılmıştır Fakat bu yöntem üzerinde daha detaylı çalışmaların yapılabilmesi sıra arsı mesafeleri, atılacak tohum miktarı ve en önemlisi ekim zamanının tam olarak belirtilmesi gerekir


BAKIM:

En önemli bakım işi, yabancı ot çapası ve ot almadır Bu işlemler özellikle bitkinin ilk gelişme öneminde önemlidir Nem ve sıcaklık uygun olduğu taktirde kısa zamanda hızla büyür ve toprak yüzeyini kaplar Ege bölgesinde ise çapa ve sulama, mutlaka gerekir Sulama işlemi ise fideler büyümeye başladığında ya da biçimden sonra yapılmalıdır İlk çapadan sonra, bitkiler toprak yüzeyini kaplamadan önce ikinci çapanın yapılması gerekir Sulamanın sıklığı, yetiştirildiği bölgenin durumuna ve gelişme zamanına göre değişmekle beraber özellikle yaz aylarında her biçimde 2-3 kez sulanması gerekmektedir

İyi bir şekilde gübreleme, verime çok etkide bulunur Gübrenin bir kısmı da her biçimden sonra verilmesinin, uygun olduğu belirtilmektedir Dekara 6-8 kg azot vermek, yeterlidir


HASAT- BİÇİM:

Genellikle yılda 3 kez ve çiçeklenmeden hemen önceki devrede biçilmesi uygundur Yaprakların, ağustos ayında çok fena koktuğunu, bu nedenle Haziran ayında daha çiçek açmadan biçilip kurutulması gerektiği belirtilmektedir Biçimi, toprak seviyesinden 5-10 cm yukarıdan yapılır Ayrıca son biçimin çok geç kalmaması, kışı geçirebilmesi için son biçimden sonra biraz sürgün vermesi gerektiği, biçilen yeşil herbanın bastırmaya karşı çok hassas olduğu, bu nedenle biçilen yeşil herbanın bastırmaya karşı çok hassas olduğu, bu nedenle biçilen yeşil herbanın taşınması esnasında bastırılması halinde basılan yerlerin kurutma esnasında siyaha dönüştüğünü, bunun ise kaliteyi çok olumsuz etkilediği kaydedilmektedir Oğulotunun haziran ayında çiğden sonra ve kuru zamanlarda toplanması gerektiği, böyle olmazsa bitkide kötü bir koku oluştuğu ve her türlü kullanma özelliğini kaybettiği belirtilmektedir

Küçük işletmelerde biçimden hemen sonra sap yaprak ayrımı yapılarak kurutulduğu büyük işletmelerde ise biçimden hemen sonra yeşil herbanın küçük parçalara ayrıldığı, bu parçaların vantilasyonla ve sap yaprak kısımlarının ayrıldığı, fakat bu yöntemle elde edilen droğun pek kaliteli olmadığı, çünkü içinde belli ölçüde sap parçacıkları bulunduğu ayrıca parçalanmaile yapraklarda önemli uçucu yağ kaybı söz konusu olduğu belirtilmektedir


KURUTMA:

Biçimden hemen sonra kurutmanın yapılması gerekmektedir Aksi halde yaprakların rengi koyulaşmakta hatta koyu kahverengiye dönüşmektedir Kurutma sıcaklığının 20-35 c arasında olması 40 c yi geçmemesi istenir Bitkinin tümünü iyi havalanan bir yerde, serili olarak yarı yarıya gölgede veya güneş'te kurutulabileceğini bildirmektedir

VERİM:

Oğulotunun verimi, dikim zamanında, ekolojik şartlara göre büyük varyasyon göstermekte, özellikle ilk yıl verim düşük olmakta, ikinci yıldan itibaren arttığı, yeşil herba veriminin ilk yıl 200-1000 kg/da, ikinci yıl 1000-2000 kg/da arasında değiştiği, buna göre kuru drog yaprak miktarı dekara 100-200 kg civarında elde edildiği belirtilmektedir


MUHAFAZA, AMBALAJ VE PAZARLAMA:

Küçük demetler halinde asıl olarak saklanabileceği veya bitkinin tüm özelliklerinin toplandığı, yaprakların muhafazası gerekli olduğu belirtilmektedir

Güneş ışınlarından korunmuş, nemsiz, havalanması iyi depolarda muhafaza edilmelidir Küçük paketler veya poşetler halinde uygun şekilde ambalajlanarak pazarlanır


EKONOMİK ÖNEMİ:

Oğulotu, doğal olarak yetişebildiği gibi, Avrupa ülkelerinde kültürü yapılmaktadır Ülkemizde kültüre alma çalışmaları, devam etmektedir İstatistiki kayıtlarda ülkemizdeki üretime dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır Fakat birçok yerde doğada kendiliğinden yetiştiği bilinmektedir

İthalat: Oğulotunun ithalatı ülkemizde drog olarak yapıldığına dair istatistiki bir kayda rastlanmamıştır Ancak, uçucu yağ ithalatının yapıldığı belirtilmektedir

İhracat: Ülkemizde oğulotunun ihracatının yapıldığını gösteren bir kayıta rastlanmamıştır Bu bitkinin üretimi belli bir plan ve program dahilinde yapıldığında ihracaatı yapılan bitkiler arsında kolaylıkla yeralabileceği söylenmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.