Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anıları, atatürk, kemal, mustafa

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Mustafa Kemal Atatürk 'ün Anıları - Atatürk'ün anıları - Atatürk' ün Yaşamış Olduğu Hatıralar

Gazi, çiftliğinde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladı

Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu

- Merhaba nine

Kadın Ata'nın yüzüne bakarak hafif bir sesle;

- Merhaba dedi

- Nereden gelip nereye gidiyorsun?

Kadın şöyle bir duralayıp,

- Neden sordun ki, dedi Buraların saabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?

Paşa gülümsedi


- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim nine Bu topraklar Türk milletinin malıdır

Buranın bekçisi de Türk milletinin kendisidir Şimdi nereden gelip nereye gittiğini söyleyecek misin? Kadın başını salladı

- Tabii söyleyeceğim, ben Sincan'ın köylerindenim bey, otun güç bittiği, atın geç yetişdiği, kavruk köylerinden birindeyim Bizim muhtar bana bilet aldı trene bindirdi, kodum Angara'ya geldim

- Muhtar niçin Ankara'ya gönderdi seni?


- Gazi Paşamızı görmem için Başını pek ağrıttım da Benim iki oğlum gavur harbinde şehit düştü Memleketi gavurdan kurtaran kişiyi bir kez görmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim durdum Rüyalarıma girdi Gazi Paşa Bende gün demeyip mıhtara anlatınca, o da bana bilet alıverip saldı Angaraya, giceleyin geldimdi Yolu neyi de bilemediğimden işte ağşamdan belli böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey


- Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var mı? Kadını birden yüzü sertleşti

- Tövbe de bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki O bizim

Vatanımızı gurtardı Bizi düşmanın elinden kurtardı

Şehitlerimizin mezarlarını onlara çiğnetmedi daha ne isteyebilirim ondan?

Onun sayesinde şimdi istediğimiz gibi yaşıyoruz Şunun bunun gavur dölünün köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık mı? Buralara bir defa yüzünü görmek, ona sağol paşam! Demek için düştüm


Onu görmeden ölürsem gözlerim açık gidecek Sen efendi bir adama benziyon, bana bir yardım ediver de Gazi Paşayı bulacağım yeri deyiver Atatürk'ün gözleri dolu

dolu olmuştu, çok duygulandığı her halinden belliydi

Bana dönerek,


- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu bizim insanımızdır Benim köylüm, benim vefalı Türk anamdır bu

Attan indim Yaşlı kadının elini tuttum anacığım dedim, sen gökte aradığını yerde buldun, rüyalarını süsleyen, seni buralara kadar koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte karşında duruyor


Köylü kadın bu sözleri duyunca şaşkına döndü Elindeki değneği yere fırlatıp, Atatürk'ün ellerine sarıldı Görülecek bir manzaraydı bu

Ikisi de ağlıyordu Iki Türk insanı biri kurtarıcı, biri kurtarılan, ana oğul gibi sarmaş dolaş ağlıyorlardı Yaşlı kadın belki on defa öptü atanın ellerini


Ata da onun ellerini öptü Sonra heybesinden küçük bir paket çıkarttı Daha doğrusu beze sarılmış bir köy peyniri Bunu Atatürk'e uzattı;

- Tek ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi Paşa, bunu sana hediye getirdim Seversen gene yapıp getiririm Paşa hemen orada bezi açıp peyniri yedi Çok beğendiğini söyledi Sonra birlikte köşke kadar gittik

Oradakilere şu emri verdi;
'Bu anamızı alın burada iki gün konuk edin Sonra köyüne götürün Giderken de kendisine üç inek verin benim armağanım olsun'

Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Atatürk Anıları 2

Atatürk, kendisinin insanüstü bir varlık olduğunu söylemelerini hiç hoş karşılamazdı Çocukluk arkadaşı Nuri Conker’in sert şakalarını büyük bir neşe ile dinler ve hepimizin önünde tekrarlatırdı


Bir gün sofradakilerden biri:


- Paşam, demişti, kimbilir çocukluğunuzda ne müstesna bir insandınız Kimbilir ne eşsiz anılarınız vardır


Atatürk güldü ve Conker’e döndü:


- Nuri anlatsın, dedi


Nuri Bey her zamanki şakacı diliyle:


- Bakla tarlasında karga çobanlığı ederdi, yanıtını verdi Deminki soruyu soran kişi, sözün bu yola dökülmesinden fena halde ürktü Soruyu ortaya attığına bin kez pişman oldu


- Aman efendimiz, diyecek oldu, Atatürk hemen sözünü kesti:


- Bana, insanlar üstünde bir doğuş atfetmeye kalkışmayınız Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Atatürk Anıları 3

İstiklal Harbi günlerinde, Sakarya Meydan Muharebe''lerinin en kritik dönemlerinde, top seslerinin Ankara''dan duyulmaya başlandığı ve Büyük Millet Meclisi''nin Kayseri''ye nakledilmesinin bile düşünüldüğü günlerde Atatürk, günlük çalışmalarının büyük bir kısmını yürüttüğü ve bugün müze olarak değerlendirilen Ankara Tren İstasyonundaki evde, bir sabah erken kalktığı bir sırada Çavuş Ali Metin''e:


Acele olarak Fevzi Paşa''yı telefonla ara, bul ve hemen buraya gelmesini söyle Diyor


Ali Metin, Fevzi Paşa''yı telefonla arayıp bulduğunda, Fevzi Paşa da Atatürk''ün yanına gelmek üzere, hemen evden çıkmakta olduğunu söylüyor Fevzi Paşa Atatürk''ün yanına girince, Atatürk ona bir kâğıt kalem uzatıp:


Bugün gördüğün rüyayı yaz ve bana ver, diyor


Kendisi de bir kâğıt kalem alıp aynı şekilde o gün gördüğü rüyayı, Fevzi Paşa''ya vermek üzere yazmaya başlıyor Yazma işi bittikten sonra, her iki Paşa da karşılıklı olarak yazdıklarını alıp okuyorlar ve okuma işi bittikten sonra birbirlerine bakıp sevinçle gülümsüyorlar


Her ikisinin de yazdıklarını kendi kâğıtlarından okuyan Ali Metin, her iki kâğıtta da şu rüyanın yazılmış olduğunu görüyor:


HzPeygamber (sav) Efendimiz, Hacı Bayrâm-ı Velî''ye diyor ki:


"-Mustafa''ya söyle, korkmasın, sonunda zafer onların olacak"


Bilindiği gibi, aynı gecede rüyalarında Hz Peygamber (sav) Efendimizi, Hacı Bayrâm-ı Velîye bu sözleri söylerken gören o iki muzaffer kumandanın o günkü isimleri,


''Mustafa Kemal''

ve

''Mustafa Fevzi''dir

Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Atatürk Anıları 4

Mahmut Bey kardeşim anlatıyor:


Atatürk at yarışlarını pek severdi


O haftaki koşulara yanlarında İnönü de olmak üzere maiyeti ile birlikte gitmişti Ata'nın koşulara şeref vermesi halk tarafından içten gelen sevgi ile karşılanırdı Atatürk neşeli olduğu zamanlar güvendiği hayvanlardan biri için bilet aldırır, kazanırsa isabetinden dolayı gurur ve sevinç duyardı O hafta da seçeceği hayvanı merakla bekliyorduk Biraz sonra Ata'nın yanına zamanın kumandanlarından bir albay geldi Sert bir selâmdan sonra:


- Atam; bugün bendenizin yetiştirdiği atlardan biri koşacak, neticeden ümitvarım, arzu buyurursanız bu hayvan için bir bilet alın, kulunuza büyük bir şeref bahşedersiniz! dedi


Atatürk, albayı yukarıdan aşağıya süzdü İnönü'ye:


- Paşam, dedi Bu at için siz de birkaç bilet alın Buna İnönü:


- Efendim, bu hafta siz oynayıp kazanın, ben de haftaya oynar, kazanırım şeklinde bir cevap verdi


Ata, yaverine döndü:


- Bana bu at için 100 liralık bilet alın


Albay teşekkür etti selâm verdi ve kenara çekildi


Biz de heyecan ile o koşuyu beklemeye başladık Birkaç dakika içinde 13 numaralı hayvana 100 liralık bilet alındığının, sıra ile başların bize dönmesinden bütün sahaya yayıldığını anladık Fakat netice ne oldu bilir misiniz ? Bizim at 13 numara sırasını bozmak istemiyormuş gibi en geride, 13'üncü geliyor Çok geçmeden Ata, albayı buldu Yüzü gerilmiş bir vaziyette:


- Albay bu ne? Ne halt ettin?


O, kıpkırmızı kulaklarından kan fışkıracak sanki önüne bakıyor Gözlerinden hiçbir şey kaçırmayan Atatürk beni farketti ve:


- Baytar yine ne var?


Diye sordu Fırsatı yakalamıştım Hemen:


- Paşam siz albaya kızarak onu sakın hırpalamayınız Bilâkis onu mükâfatlandırın, tebrik edin! Çünkü ''kumandan atı kaçmaz, kovalar'' İşte onun hayvanı da diğerlerini önüne katarak yarışı bitirdi!


Cevabını verdim


Biraz evvelki yakan gözler, sertleşen yüz adaleleri yerini eski hatıraların tatlı gülüşüne bıraktı Albayı bu suretle dehşetli bir azar yemekten kurtarmış oldum



Selim Cavit Yazman

Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Mustafa Kemal Atatürk Anıları - Atatürk Anıları 5

Atatürk'ün gömüleceği yer ve toprak:


O'nun kabri Ankara'da olacaktır Fakat bu şehrin neresinde? Çünkü O' nun en son kuvvetli isteği bir an önce Ankara'ya dönebilmekti Biri Büyük Millet Meclisi'nden İstasyon'a inen cadde üzerindeki yuvarlak yer, diğeri Çankaya'daki yeni köşkün mermer havuzu Bu yerler şu nedenle konuşulmuştur:

Bir akşam Atatürk'ün etrafında toplananlar arasında, O'nun ölümlü oluşu üzerinde durulmuş ve özellikle kendisi 1926 suikast girişiminden sonra söylediği cümleyi tekrar etmişti "Benim naçiz vücudum bir gün elbette toprak olacaktır Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" dedikten sonra "Milletim beni istediği yerde yatırsın, yeter ki beni unutmasın," demişti Meclisin altındaki yuvarlak yeri ortaya atan kişiye ise, "iyi ve kalabalık bir yer, fakat ben böyle bir arzumu milletime vasiyet edemem" Ancak, gene o akşam ileri sürülen bir fikrin kendisini çok duygulandırdığını, bugün bile hatırlıyorum

Memleketin bütün sınır boylarından getirilecek toprak üzerinde yatmak Recep Peker, hararetle bu fikrin sembolik savunmasını yapmıştı

Atatürk, böyle bir fikrin uygulanmasından ancak, ölümlü vücudu için hoşlanacağını ve gurur duyacağını anlatırken bana bakarak: "Bunu unutma!" demişti

Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları

Eski 07-26-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal Atatürk 'Ün Anıları



Mustafa Kemal Atatürk Anıları - Atatürk Anıları 6

YANINA ALDIĞI İLK ER


Atatürk, Samsun'a çıktığı zaman, üstü başı yırtık, postalları patlamış, silahsız bir er gördü Yüzünün rengi bakıra dönmüş, yağlan eriyip kemik ve sinir kalmış bu Türk askeri ağlıyordu O'na sordu:

- Asker ağlamaz arkadaş, sen ne ağlıyorsun?

Er irkildi, başını kaldırdı Bu sesi tanıyordu ve bu yüz ona yabancı değildi Hemen doğruldu ve Anafartalar'daki Komutanını çelik yay gibi selamladı

- Söyle niçin ağlıyorsun?

İç Anadolu'nun yanık yürekli çocuğu içini çekti:

- Düşman memleketi bastı, hükümet beni terhis etti Silahımızı elimizden aldı Toprağıma giren düşmanı ne ile öldüreceğim? Kemal Atatürk, er'in omzuna elini koydu:

- Üzülme çocuğum, dedi Gel benimle!
Ve Samsun deposunda giydirilip silahlandırarak yanına aldığı ilk er bu Mehmetçik oldu

Günlerden birgün İtalyan Büyükelçisi, Atatürk ile görüsmek ister ve

huzura kabul edilir

O zamanin muhtelif ekonomik-siyasi konulari hakkinda konusulduktan

sonra, Büyükelçi :

-Ekselans, dün Roma ile yapmis oldugum bir görüsmede hükümetimizin

Hatay'i almak istedigi kararini size iletmem söylendi" der

Odada buz gibi bir hava eser Ata, büyükelçiye birşeyler daha ikram

eder ve iki dakikaliginina odadan ayrilir

Döndügünde ayaginda çizmeleri, üzerinde maresal üniformasi, belinde

tabancasi vardir Dogruca masasina gider, manyetolu telefondan Maresal

Fevzi Çakmak'ın baglanmasini ister ve Çakmak' a:

- Pasa, İtalyan dostlarimiz Hatay'a gelmek istiyorlarmis Hazir

miyiz?

Fevzi Çakmak durumu anlar ve "biz haziriz Pasam" diye yanitlar

Ata, Büyükelçiye döner ve: "Biz hazirmisiz Hükümetinize söyleyin, ne zaman

isterlerse gelip Hatay'i alabilirler" der

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.