Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atatürk, cumhuriyet

Atatürk Ve Cumhuriyet

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Atatürk Ve Cumhuriyet



Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır




Atatürk’ün önderliğinde; Samsun’dan başlayıp, İzmir´de noktalanan ve Lozan’da biçimlenen, çöküşten kurtuluşa uzanan yol çetindir, yer yer umutsuzdur, engellerle ve yokluklarla doludur, ama umutludur, hedefi ve sınırları akıl ve mantıkla belirlenmiştir


İkinci dünya savaşında Arap çöllerinde yiten gençlerden geriye kalanların; çaresizlikten, umutsuzluktan ve teslimiyetçilikten kurtarılıp, emperyalizmin istilası karşısında direnişe yönlendirilmesi hiç de kolay olmaz Anadolu’da yedi düvelin çullanışına karşı, tüm dünyaya parmak ısırtacak bir direniş ve yeniden diriliş yaşanır Bunda, başta Mustafa Kemal olmak üzere arkadaşlarının; bezgin ve yılgın Anadolu insanını ayağa kaldırmak için harcadıkları çaba ve inandırıcılık unutulmamalıdır Sonunda, eskimişliklerin üstüne yepyeni bir sayfa açılır Adı “Cumhuriyet”tir


İşte bu nedenle “Türkiye Cumhuriyeti” kavramı üzerinde önemle durulması ve içeriğinin çok iyi kavranılması gerekir Atatürk’ün cumhuriyete giden yolu detaylarıyla anlattığı “Söylev”inin özümsenerek okunması gerekir Çünkü Türk Cumhuriyeti, insanlık tarihinde akıl ve bilim devrimi olarak nitelendirilen çağdaşlaşmaya dayanır, demokratik yaşamın “olmazsa olmaz” koşullarıyla oluşur Sonunda Türk devrimi köklü bir bilim ve hukuk devrimi üzerinde oturtulur Bu 1923’den sonra 1924, 1961 ve 1982 anayasalarında da aynen yer alır


Mustafa Kemal Atatürk’ün daha 1923’de “Cumhuriyet”i tanımlarken vurguladığı: “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet biçimi demektir Demokrasi ilkesinin en modern, en mantıklı uygulamasını sağlayan hükümet biçimi cumhuriyettir! Cumhuriyet, yüksek ahlak değerlerine ve niteliklerine dayanan bir yönetimdir Cumhuriyet erdemdir Cumhuriyet yönetimi erdemli ve namuslu insanlar yetiştirir Ulusal istenç, kararlılık ve bilincin seçkin eseri olan değerli Türkiye Cumhuriyeti, her anlamda büyük Türk ulusunun öz ve değerli malıdır Değerli çocuklarının elinde sürekli yükselecek ve sonsuza kadar yaşayacaktır” sözleriyle; 10 yıl Söylevinde yer alan “Temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Cumhuriyet” tanımıyla; 6 Şubat 1933 Bursa konuşmasında altını çizdiği, “Cumhuriyet; düşünce, bilim, teknik ve beden yönünden güçlü, yüksek karakterli koruyucular ister” uyarısıyla; her türlü, uyuşukluklara, aymazlıklara, oyunlara karşı uyanık olunmasını öğütler


Cumhuriyet sonrası kurulacak ilişkilerin çizgisini daha 1927 yılında çizer: "Bizim, açık ve uygulamaya olanaklı gördüğümüz siyasal görüş, milli siyasettir Milli siyaset dediğim zaman, amaçladığım anlam ve içerik şudur: Ulusal sınırlarımız içinde, her şeyden önce, kendi gücümüze dayanarak, varlığımızı korumak, ulusun ve vatanın gerçek mutluluğuna ve kalkınmasına çalışmak Uygar dünyadan, uygarca insanlık davranışını ve karşılıklı dostluğu beklemektir”(1) Daha sonraki yıllarda her fırsatta dile getirilen “Yurtta Barış, Dünyada Barış” özdeyişi bu görüşün noktalanmasıdır



Şimdi, 82 yıl sonra neredeyiz? Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kurulan “Cumhuriyet” ne durumda? O’nun “Uygar dünyadan” beklediğini söylediği, “uygarca insanlık davranışı ve karşılıklı dostluğu” alabildik mi?


“Yurtta Barış, Dünyada Barış” andına ne kadar uyabildik? Senin bizim için koyduğun ilkeleri ne kadar koruyabildik?


İş ve çalışma yaşamımız; “Ulusal sınırlarımız içinde, her şeyden önce, kendi gücümüze dayanarak, varlığımızı korumak, ulusun ve vatanın gerçek mutluluğuna ve kalkınmasına çalışmak” kuralına ne kadar uyuyor? Ne diyordu; “Sizler, yeni Türkiye’nin genç evlatları; yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz!” Ne oldu gençler yoruldunuz mu?


Sen gittin, her şey çok değişti Atatürk! Sen gittin hızımız kesildi Sen gittin adın ve Gençliğe seslenişin kitaplardan çıkarıldı Hele son 25 yıldır, dudaklarımız kilitlendi Ulusal sınırlarımız içinde birbirimize düştük Umursamadık, tarikatlar güçlendi Ulusallık da neymiş dedik, bağımsızlığımızı tartışır olduk


Biz sana layık olamadık sevgili Atatürk! Cumhuriyetin; “düşünce, bilim, teknik ve beden yönünden güçlü, yüksek karakterli koruyucular”ı olamadık


Senden özür diliyorum

Seni, ilkelerini ve kurduğun cumhuriyeti

yeterince koruyamadığım için,

özür diliyorum

SEN

Mustafa Kemal (2)

Sen Mustafa Kemal’sin!

Alın terim, göz nurum!

Sen ölümsüz en yüce Türk!

Sevincim, kıvancım, onurum…

Sen yeni Türkiye’nin ilk mimarı

İlk harcı karan

Çatıyı ilk atansın

Sen ilk öğretmen

Baş kumandan

Ulu Önder

Şavkı yarınlara vuransın

Çarpan yürek, akan kansın

Sana nasıl sesleneyim?

Sen baştan başa Vatansın…




Türk Kültürünü ve Tarihini Yaşatma Derneği yayınından alınmıştır Yazarı belli değil

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.